27 Temmuz 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

KAHKA Plâj cilveleri Bir genç (kız, sahilden fazla açılmıştı. Kuvveti kesiği, Boğulmak tolilikesi ge çiriyordu. Acı acı bağırdı: — Babam milyonerdir. Beni, beni kur- taran adamla evlendirir... Cön kurtaran Yok mu?... * Ebiseile denizde şen adam bağır Yordu; — İmdad, cen kurtaran yok mu? Sesini duyan yaşlıca bir kadın deniz kenarına koştu: — Su nam, soğuk değilse bön da gi- teceğim, * — Neclânm başına gelerleri bilsen?.. — Ne olmuş, sevdiği erkekle plâjda fren kocam mı görmüş? — Keşke öyle olsaydı. kocasile plâjda İken, sevdiği erkek yürmüş. * Kadın — Nas) bir mayo giymeliyim ki, herkesin gözü bende kalsın. Erkek — Mayosuz bir tecrübe etsen. belki muvaffak olursun! * Köylü, plijda kum üzerine yatmış gü- Yal kadına baktı: — Ben bunun kocası olsaydım, böyle İrprak üzerine yatırır mıydım hiç, dedi, tune kuş tüyü bir yatak sererdim. **k LL LL Çamlıkta gece Koyda yıkanan ay ne kadar güzel, Onun saçlarıdır suda parlıyan, O çamın altına bu gece de gel, Benimle berâber yerlere uzan. * Alevden nefesin yüzüme değdi; Teninden süzülen o koku neydi? Beni ayırmazdı ecel geleydi, Kanımda tutuşan dudaklarından: * Ağızlar klliali, gözler imdir, Muhabbet ateşli, sözler Hummalı; Ah nasıl durmalı, nasıl durmalı! Yanında bir avuç toprak olmadan!, — Kocam, komşumuzun çocuğuna bir saçmalı tüfek hedıye ettiklerini haber almış, — Oğlunuz başıma taş attı. — Taş başımıza geldi mi? — Gelmedi amına az kalsın gele- cekti, — Öyleyse taşı atan oğlum değil dir.. o atmış olsaydı, muhakkak ba- şwiza gelirdi, Çok iyi nişancıdır. — Bayon sizi uyurken uyandırıp ra- hatsız etmek istemediğim için daha evvel haber veremedim, bundan bir evvelki leasyonda koridordan bir adam. içeri girdi, velizinizi aldı, tren- den iridirdi. Söyledim — Benim için mek tub var mı? — İsminizi bilmez- sem, size gelen mek- tubu nası) bülayım? — İsmim, Nezahet Sunadır, — Size mektub yok! 4 — Bunu söylemek için ismimi sordunuz, demek, — Ne yapayım? — Aklımzca beni kandırdınız, ismimi öğrendiniz ha... Asıl ben #izi kandırdım. Benim ismim Neza- het Suna değil, Hiç ben hakiki ismimi size söyler miyim? SON POSTa HA Karikatürlü Fıkralar Mevsiminde büyün; ben sizin için âteş gibi ya- oıyorum, sanki bir alevim, — Demek öyle hat — Yemin ede- rim bayan, inanmıyor musunuz? — İnandım, hele yaz geçsin, sonbahar da geçsin, kışın sizi beklerim, b Ucuz İ Ebe, yeni doğan çocuğu dört yaşında- İli ağabeyisine gös terdi: — Bak, bu be- beği annen, baban senin için aldı. Dört yaşındaki, yeni doğan karde- deşine baktı: — Ucuz almış olacaklar ki, ben darkı- na varmıysyım, diye üstünden etiketini kopanmışlar, * Ajans havadisleri Erfkek, odanın bir köşesine oturmuş, O. günkü ajans ha- vadislerini yüksek fl Ty sesle (o okuyordu. İ Misafir, merak ei oil ti; karısına sordu: te Vb — Niçin zevei- (Kvp niz ajans hâvadis- İrini bağıra bağıra okuyor... — Komşularımız bir radyo aldık, da a-| jans havadislerini radyodi dinliyoruz zannetsinler; istâyoruz. * Gönülişi Genç kız, sevdiği genç erkekle sanda- | la binmişti. Deniz — Benim bir şeyim yok! . Diye evab verdi, genç kız yüzünü bu- ruşturdu: — Yalancı? — Yalan mı süylüyorum! — Şimdi değil, evvelden yalan söy- lemiştin.. ikide bir bana, bizim gönülle- rimiz her zatnan birdir, demez miydin?.. * Lözumu yok Genç erkek, genç kıza ilânı aşk etti, Genç kız yüz ver medi. Genç erkek başındaki şapka - yı çıkarıp denize attı: — Neye şapka, nazı denize atlınız? — Artık bana lüzumu yok. Siz aşkımı reddettikten sonra, kafam yerinde ka - İlr mı ki, onun üzerine koyacak bir de şapka lâzım olsun. Kıskanç değilim — Ne var, ne yok. — Gene hep öy le.. sana sormalı. son günlerde Ne » cati ile aran çok iyi imiş. — Evet. — Necati mi? e Jükat ne çıkar; ben kıskanç değilim &il evli | ZİRAAT Lİ Sum'i çayırcılık il Ku kek yacağı mer'alar hep ziraate tahsis e - dilmiştir. Böyle olunca ya hayvan ye - tiştirmekten vazgeçmek, yalrud da on ara yiyecek temin etmek üzım gel - miştir. Bu maksadla, Avrupanın bir - çok memleketleri, ayrıca ve dar saha « lardan fazla mikdarda hayvan yemi ye tiştirecek çarelere başvurmuşler ve bu yolda cidden kıymeti neticeler almış - lardır. Bugün Avrupanın ekser yerle - rinde buğday, arpa eker gibi münha - sıran hayvan yemi olacak nebatlar da ziraat edilmekte ve bunlar ya taze ve- ya kuru bir halde toplanarak, hayvan- ların tapaddisine arzedilmektedir. | Fakat yapılan tecrübelerle anlaşfi - mış bulunuyor kimer'a otunun hay. Umami Harbden sonra mütemadiyen ziraate tahsis edilen boş arazi, — Bana Bimad etmiyorsunuz demek hayvanlar için zaruri olan mer'a ve çayır ihtiyacını arttırmıştır. Bu yüzdendir ki şimdi az yerde fazla ot veren sun'i yapılmasına Trakya çayırlarında otlıyan at sürüleri Bilhassa Harbiumumiden sonra muh | rilmiştir. Bugün © 600 dekardan (4 “a telif milletlerin arayisi pek daraldığı|bir yer işgal eden bu sun'i çayırlar ik- için hayvanların başı boş dolaşıp otla-İride daha ziyade genişletilecektir. Sayfa 9 başlanmıştır. Sun'i çayır ve mer'alar gerçi ekilme- dik yerleri pek çok olan memleketi - mizde biraz masraflı bir külfet gibi gö rünürse de, bunların temin edeceği üs- tün kıymetler ker zaman için teşvik ve tesislerine kâfi bir noktadır. Kaldı ki bizim bütün çayırlarımız ve mev'ala « rımız çok islaha ve imara muhtaç bir haldedir Tarımman * Somak ağacı Bir okuyucum Somak ağacı hakkın- da malümet istemişti, kısaca yazıyo - Tum: Somak ağacı (— Rhus Corlaria L.) En çok Sicilya adasında yetişir. Ana » van şıdasındaki, .yeri. diğerlerinden goyunun bir çok yerlerinde hüdayi na farkh bir imtiyaza maliktir. Muhtelif). etişmekte olup, bilhassa İzmir ta. çeşidleri ihtiva eden iyi bir mer'a otu, atari e çokça rastla « daima tek başına yetiştirilen pancar, darı, şu veya bu gibi yemlerden her ba kımca üstün olmaktadır. Onun için el- deki mahdud araziye göre, daha fazla yem verecek ve binaenaleyh az bir sa- hada fazla hayvan beslenmesine medar olacak bir mer'anın vücude getirilme - si düşünülmeğe başlanmış ve sun'! ça- yır ve mer'acılık mesaisi bu maksadla ilerlemiştir. Şimdi her memleketin havasına, top nır. Somak ağacının yaprakları yüzde 22-34 nisbetinde tanen'i ihtiva ettiğin- den dibagatte hararetle aranır. Somak yaprakları sanayie taş değirmenlerde öğüdülerek arzedilir. Mamafih bunu kısmen bir muameleye tâbi e Ekstrakt şeklinde satmak da revaç bi muş bir usukdür. İzmirde bir fabvika yakın zamana kadar samâktan Sumex Ekstarktini yapmakta idi. rağına uygun gelecek bir çayır mey -| Somak ticareti bizde genişlemiş de « dana getirmek elimizde bir şeydir. Sun'i çayır ve mer'alar, tabli çayır- lara bakarak bir defa daha (fazla ot|Dasındaki siklet üzerinden değil, tah. | dildir. En son yetiştiği Sicilya adasın- daki teamüle göre somaklar tahmil es- vermekle beraber, bu otun kalitesi dejliye esnasındaki siklet üzerinden satı « ötekinden kat kat üstün olduğu için,Jlırlar. Sicilyanın yaprak somağı prese ayn! sahadan çıkan otla hem daha faz.Jedilmiş ve gayrisafi sikleti 250 kilo o la hayvan beslenebilmekte, hem de bu|lan denkler halinde, öğüdülmüş soma- besi daha çok verim temin etmekte -İğı ise 725 şer kiloluk çuvallarda sevko- Yapılan. tecrübelerde: Muayyen bir)” Siciyada senevt sahanın tek biçimdeki kuru ot hasıla. tı 200 kiloyu geçmemişken; o yerin ya n#başındaki ayni büyüklükte sun bir çayırlık üç defa biçilerek 600 kilo ku- ru ot vermiştir. Demek ki, tabii çayır halindeyken bir hayvanın beslenme - sine yeten bir yer, suni o çayır haline Vunur. men İngiltere, Amerika, Fransa, Bel « çika ve Almanyaya gönderilmektedir. k Bizde ne kadar istihsal ve ne kadar istihlâk edildiğine dair kat'f bir rakam yoktur, 935 senesinde Beykoz deri fab- irildikte üç hayvanın besi i rikamız 11.721 kilogram soma'k sârfet. yetecektir. Sun'i çayır otlarında diken, karamuk, delice, acı tohum vesaire gi- bi zararlı yiyeceklerin de bulunmıya - cağı, yani bu otun son kertesine kadar yenip hazmedileceği düşünülürse kâ - rm büyüklüğü kolayca takdir edilir. İyi terkib edilmiş bir çayırın otunu otlayan veya biçimini yiyen ineklerin süt verimi, tabif ve düzensiz otlara ma- lik çayır ve mer'alarda beslenen inek- Terden bir buçuk misli fazla olmuştur. | yepyeni bir şekil verecektir. mişti. 'Tarımman * Frigorifik vagonlar geldi Devlet Demiryolları idaresince Ah manyaya sipariş edilmiş oan soğuk hava | tertibatını havi vagonların ilk partisi gelmiştir. Lüzum ve ehemmiyetlerine evvelce de tömas ettiğimiz bu Frigorifik vagorilar, seböe' ve meyva nakliyatımıza ğ Sayılarınm Türkiyede ilk sun'i (çayır mesai ve| kırk kadar olacağı haber verilen Frigo 16 bin ton somak istihsal edilmekte ve bü mikdar tama « :