TOBELER TOBESİ Başım ağırırdı. — Başım ağırıyor! Desem hemen tavsiye ederlerdi: Piâjdulki yüzlerce insan arasından, göl- geye çekilmiş bir tek ben vardım. Daha farla gülünç olmamak için tekrar güneşe — Güneş ve deniz azizim. İnsanın ca») çiktım. Keşki güneşe çılımasaydım da gü- nma can katar, ne başağrısı kalır, ne bir| Kinç olsaydım. Çev. Kamım ağırırdı. — Kamam ağrıyor! Desem hemen tavsiye ederlerdi: * Gece sabaha kadar ateş için- de yandım, uyuyamadım. Sabahleyin vü- — Güneş ve deniz azizim. İnsanın ça- | cudümün meresne el değdirsem, acısına Bına cân katar, ne karın ağrısı kalır. ne #ahammil) edemiyordum. «Güneşte yandığım için bugün mat - Velhasıl, her derde deva olarak günel | baaya gelemiyeceğim» tarzında bir mek- ve denizi tavsive ederlerdi. tub yazıp matbaaya göndermeyi de ayıb — Her hekle bukadar insanın da bir | saydım. Güğbeli giyindim. Sokağa çıktım bildikleri var ki, tavsiy: ediyorlar. Kalabalık tramvayda yanımdaki kolumu Diye düşümnüş ve bu düşünce ile on | dürttü: beş gün disun muntazaman plâja gidip yanmak ve denize girip yıkanmak kararı- Mi vermiştim. Dün sabah siftah eltim. Bindiğim va - pur hineshımç; dolu idi. Ben üst kat gü - verteye çıktığım zam Jar, m müşteriye o kahvenin na- mi yağdımıyaırak bakarlarsa, bana da öyle bakmışardı. Yabemcı vaziyetim ile onları tedirgin ettiğimi hösettiğim için en kenar, en gö- ze görünmez tarafa çekilip durdum. Plâjda da plâj müstahdemleri beni, — Ay! Dedim.. İnmek istiyen biri. omuzuma yavağça dokunup: — Affedersiniz! Dediği zaman: — Amar! Diyerek olduğum yerda birkaç kere apladım. Benim bu halimi gören)erden biri yanındakine yavaş, fakat benim du- yabileceğim bir sesle: — Zamrallı, kaçık galiba! Dedi. Orun sözüni, önünde oturan çal- çene bir kadın da duymuştu; ağzını açtı: Aman Allahım, başımıza gelenler davetsiz misafire kapı açan ev sahibinin | nedir? Her ne vakit Çarşamba günleri s6- #oğuk tâvrile karşıladılar.. Etrafimdak) “İkağa çıksam. böyle bir şeyle karşılaşı - Yere bakarak ben de bir kabine aradım, buldim ve mayomu giyip kumluğa çık - tam. Beni gören gülüyordu. Evvelâ sebe- bini anlamadım.. Fakat biraz sonra ha - kikaten gölünç olduğumun farkına var- rım. Tövbe eitimdi. Fakat ne yapayım.. demadımlla Kızım darılmışlar, onları ba * rıştırmağa gitmek için tövbemi bozdum, başıma geleceği ben bilirim. O daha söylüyordu. Ben tramvaydan mıştım. Çünkü onlar kara idiler, tunç) inmiştim, Şimdi matbaadayım.. cayır ca- Tengi idiler, bense bembeyazdım. yar yanıyorum, Hakikaten canıma can Güneşte oturdum.. Fazla yandım diye | içetacağını biliş olsam bile bir daha gölgeye çekildim. Gene bana bakıp ba -| miğja gitmem. Tövbe, tövbeler tövbesi! kap gülüyorterdı. Ben de onların yerinde olsam gülerdim ya,. lke Afulisi L Bunları biliyor mu idiniz?“ | 5000 şarkı söyliyen kız Amerikada 5000 N muhtelif şarkı söy z lyen henüz on ye- di yaşında bir kız vardır. Bu kız, ka- zandığı fevkalâde rağbet karşısında bugün Amerikan rad yosunun en büyük san'atkârlarından bi- mi olmuştur. * Çinlilerin ölülerine hediyeleri An'anelerine merbut (obulunan > milletlerden — biri di de muhakkak ki Çinlilerdir. Çinli- lerin her sene ced- İerinin mezarları üzerine vazeyledikleri hediyelerin tuterı üç milyar irangı te- cavüz etmekbedir. Yepyeni bir fâmba İngiliz mühen- dislerinden biri SR müthiş o kuvvetie RE bir lümba icad ey- lemiştir. Ba iâm- <7 banın kudreti şü suretle ifade edilebilir: Samiimelre murabbamda 20.090 kuvveti vardır. 1500 metre irtifaa asıldi- ğı takdirde 100.000 nüfuslu bir şebre ışık vermeğe kâfi gelmektedir. * Bir senede dünyada kaç otomobil yapılıyor? 1938 senesi için- de dünyuda yapıl miş olan otomabil- lerin sayısı şudur: Amerika 2,490,000, Almanya 347,090, İngiltere 445,000, Transa 221,000. Rusya 215,000, Kanada 168,009, İtalya 69,000. GONÜLİSLER ren | > Kadın Köşesi Beyaz garnitür modası İce, âdha ice, bösbütün ince tü türlü beyaz garmitürün modada yeri var, Akşam tuvaletle iz rinde, öğleden sonra için abiyye elbiselerde, sabah | elbiselerinde... Sa“ de, ağır, süslü her (© geşid giyecekte be- yaz süs... Gördüklerimi- zin arasından en güzel bir iki örne ği anlatayım: SF yah tülden beğ, çok bel etekli, düz kor-İAmına, salacak değildik. (uzun kol) İhırsız - polis oyunu oynadığımız zâ - sajlh, kolları enine büzgülü İki küçük üstünde yakalandılar Küçük hırsızın biri gemiden çaldığı sis borusunu hırsız, polis oyunu oynamak için aldığını söyledi -— hırsız suç Biri 9, diğeri 13 yaşında iki çocuk ıtarafından yapılan bir hırsızlık vak'a. si, dün adliyeye intikal etmiştir. 13 yaşında Hasan ile, 9 yaşında Fu- âd Eminönünde motör iskelesi civa - rında gezerlerken, ortalığı tenha gö - rerek, hırsızlık yapmağa karar vermiş- lerdir. İki çocuk bu maksadla kaptan İbrahime aid motörün içerisine atlıya- rak, işlerine yarayacak bir şey arama- ğa koyulmuşlardır. Bulduklarının bir çoğunu beğenmemişler, nihayet ikisi - ne de pek cazib görünen kocaman ve yeşil bir sis borusu üstünde karar kıl. muşlardır. Yaramazlar, boruyu alarak tam #irara teşebbüs ettikleri sırada, et- aftan görülerek suçüstü yakalanmış- .âr ve zabıtaya teslim edilmişlerdir. Bunlardan Fuad yaşı çok küçük ol - duğundan serbest bırakılarak, yalnız Hasan hakkında takibata geçilmiştir. Küçük maznun yapılan isticvabında: — Bu boru hoşumuza gitti, çaldık. Mahallede bir tuvelet gözünüzün önüne getiriniz. İman öttürecektik. Bu tuvalete konulacak süslerin en çik| Demiştir. ve orijinali wedir, bilir misniz? Hasan dün adliyeye teslim edilmiş, (Dantel anglez) den V harfi şeklinde | üddeumumilik küçük hırsızı muha - ve ucu bele inen bir jile... * Öğleden sonra giyilecek koyu renk,|.. see (bir rdba en yeni süs olarak ne tak- mah, Bilir misiniz? Ortarı pilili, kenarları dilimli, yakası dik kapak (yalancı bir jile)... İstediği - keme edilmesi için, Sultanahmed 3 ün- cü sulh ceza mahkemesine sevketmiş - Iki yangın hâdisesi etrafında tahkikat yapılıyor niz vakit teker, istemediğiniz zaman çı-| Adliyece iki yangın hödisesi etra - karınamaz. * Uzun kollu, düz bir ipekli robu beyaz- a oasl süslemeli, bilir misiniz? İğreti ve bal büzgülü bir file... Bunu şifonden veya ince dantelden yapabilir- Biniz. Son derece şik olur. Fazla olarak bir iyiliği daha vardır; Sıcak havalarda tayyörünüzün altından bluz yerine kul- lamırsınız. (Son iki örneğin resimlerini veriyoruz.) Pili çocuk elbiseleri Plili elbiseler çocukların rahat rahat/dir. Pat: giymesine pek müsald olduğu # çin çocuk moda- sından hemen hiç eksik olmaz. Fa- kat bu sene bü - yük küçük tek mil modada yili - nin fevkalâde bir yeri var. Keten; bu nevi elbiselere en u - yan oKumaştır. Koyduğumuz mo deli isterseniz as #indaki tahkikat dir. Bundan üç gün ovvel, Marpuççular- da Barnatan hanında Yako ve Salamo- 'ha aid dairelerde yanının zühür ederek, İki oda yandıktan sonra, söndürüimüş- tür. Bu hâdise etrafında, müddelumumi- Tikçe tahkikata başlanarak, yangın ma hallinde Sultanahmed | inci sulh'cezâ hâkimi Reşidin hüzurile, belediye mü- hendisleri tarafından bir keşif yapıl - mıştır. Bomontide Nikolanın yağ fabrika - sında, kazan patlamasından çıkan yan” gın tahkikatma da devam edilmekte - ran kazan üzerinde, beledi - ye mühendislerinden Feth! tarafından, dün tahkikat yapılmıştır. Bir genç tebanca ile oynarken yaralanıb öldü Yedikulede oturan Cemal oğlu Sul- hi isminde 18 yaşında bir lise talebe - si, evinde tabanca İle oynarken bir - denbire silâh ateş almış ve çıkan kur - şuan Sulbinin göğsüne isabet etmiştir. Yaralı genç, derhal imdadı sıhhi ile Cerrahpaşa hastanesine kaldırılarak, tedavi altına alınmışsa da, kurtulamı - yarak ölmüştür. derinleştirilmekte - duğunu göstermiş, cesedi muayene e - den adliye tabibi Salih Haşim defnine ruhsat vermiştir. Saliye tahkikatı derinleştiriliyor Satiye yolsuzluğu tahkikatı, görü - len lüzum üzerine müddeiumumilik ve sorgu hâkimliği tarafından, derinleş - tirilmekte ve tevsi edilmektedir. Bu münasebetle mevkuflardan Yu - İsuf Ziya Öniş dün yeniden adliyeye götürülerek, # üncü sorgu hâkimi ta - rafindan tekrar isticvab edilmiştir. Hâ disede suçlu olup, gayrimevkuf bulu - nanlardan Denizbank kâtibi tumumisi; Sadun Galib ile, Reasürans şirketi a - vukatı Atıf Ödül de, dün adliyeye cel-. bedilmişler ve hâkim tarafından sor » guya çekilerek, kendilerinden yeniden bazı izahat alınmıştır. Fransa ile ticaret anlaşması müzakereleri devam ediyor Fransaya ötedenberi ihraç edilmekte olan fındıkdarımızın alivre satışları bu Aylarda yapılmakta ve mallar Ağustos ve Eylülde sevkedilmekte idi. Bu sene Fransa ile yeni bir ticaret an- Taşması etrafında Pariste omüzekereler cereyan etmekte olduğundan, fındık ih- racatçı firmaları yeni anlaşma müzake- relerinin neticelenmesine intizar etmek- tedirler. Esasen eski anlaşma rmüddeti bitmiş olduğundan, bu ay nihayetine kadar temdid edilmişti. Yeni bir temdide ma- jhal kalmadan Paris müzakerelerinin ay sonuna kader neticeleneceği tahmin edil mektedir. Kanadaya yapılan ihracat Evvelce de yazdığımız gibi Amerika ile ticari münasebatımız bazı güçlükler dolayısile diğer memleketler yolile ya- pılmağa başlanmıştı. Bu arada ehemmi- yefli bir ticari münassbatımız olmıyan Kanada yofle ve takasla bilvasıta ihra- cat yapılmakta ve bu vaziyet memle- ketimize ginmesi lâzım gelen dövizin Ka- nağaya akmasını intaç etmekte idi. Yapıtan tetkikler neticesinde bu cihet sarahaten anlaşılmış ve hükümetçe neş- redilen bir kararname ile Kanada İle ta- kas muamelesi kaldırılarak, bu mahzu- Tur önüne geçilmiştir, Yamız bu kararın meşrinden evvel mevcud takas şartlarım nazarı dikkate alarak ihraç taahhüdüne girişmiş olan bazı Hracatçılar mıntaka ticaret müdür- Miğüne müracaat ederex karardan evvel yapılan satışların tanınmasını istemiş- lerdir. Geçen sene de benzeri bır vaziyet Ü- zerine evveke girişildiği tesbit edilen tanhhüdlere müsaade edilmiş olduğun dan, bu dileğin kabul edileceği tahmin Hâdise etrafında yapılan © tahkikat, İegii asına İse inanılamaz. Tabiatın bir 0- : ia N yapı! edilmektedir. Bu, — kadın e pe ei Dz vak'amn sadece bir kazadan Jbapek ol > b Değildir yuncak olarak yaşamaya mahküm - (| (9 “4. nz küçüklere rob şekli vermek daha doğ. | ticarelinin vasıtasız olarak yapılacağını Bay Yılmaz'a: dur. x #skıları koymaz < g) rudur. Etek - Bluz biraz daha itina ile | ve Türk - Amerikan ticaretinin normal — Bir kadın var ki, sizi kalbinin bütün kuvvetile (o sevmektedir. Bu kadın evlidir. Bir çocuk annesidir, fakat kocasından ayrılacak, çocuğu- Du annesinin evine bırakacak ve sİ- 4e gelecektir. Bu kadını siz de sevi- yorsunuz, istediğini yapmaya müte- mayilsiniz, fakat bir defa da benden sormak istiyorsunüz. Evini bırakıp bir yabancı erkeğin arkasına takılan kadın ender değil - dir. İçlerinde şu veya bu sebeble bir dereceye kadar mazur görülebilecek olanları da bulunabilir. Fakat bir kadın ki, hiç bir kabahati olmıyan çocuğunu bir paçavra gibi atmayı düşünür, teklif eder, o kadın kadın değildir. kendisinde «his» ölmüş - tür, his olmıyan kadının sevgi iddi- roba çevirirsiniz. giyilmek ister. Ve çocuğa bir büyük | seyrini takib edeceği kanaatini izhar et- Baryam, ir yara ayin | li e kafami our. On yapmdan bm rel İira ile idare edilebilir? diyor - T malin Bu sual ile sık sık karşılaşı - | iki ahbab çavuşlar; rım, her karşılaşışımda da ayni ce- iç . vabı veririm: ” n Geçimde ölçü herkesin muhitine, görgüsüne, hayat tarzına göre deği- şir. İstek için budud yoktur. fakat imkâna göre arzu edilen şeyin bir kısmı yapılır, bir kısmı da atiye ta- lik edilir. İki üç odalı bir apartımanın 20 1i- raya kiraya verildiği (semt olduğu gibi standard fiatının #0 lira Ol - duğu semt de vardır. e Okuyucum muhtaç olduğu paranın (Omikdarını öncak kendisi tayin edebilir. TEYZE mekledirder.