a a. UR EN İL e & KE ş ;* # ş ? ve EN —13 Haziran Rumen Hariciye Nazırının Ankarayı ziyaretinden intıbalar i | z ; | iğ 4 #omanya büyük elçisi ile birlikte ken Garda milli marşlar o çalınırken Bir sporcu anldttı: Üç bin metre mukavemet koşusuna iştirak edeceğim günden bir gün evvel nişanlanmıştı. Nişanlım beni bir spor- cu olduğum için beğen sevmiş. Nişanlımın ennesi de, her söze peki diyen bir delikanlı olduğumdan kızın bana vermekte hiç tereddüd etmemişti. i nü yani bü- Bir o otomobilim olursa, benim için ber şeyin mümkün ileceğine ina - olduğu r milyoner, nm en bah - bir Don Don Ju - ?# “ e gözüme keşti Me yanıma Ve ben otomobile: binip caddede piliç avına çıktım. Gözüme ilk ilişen piliç sarı saçlı, mütenasib vücudlü Likman hekimin hastalarına gıda olarak tavsiye yük koşuya iştirdk edeceğim gün ha - reket zamanına birkaç dakika kala ni-| şanlımı görmek için etrafa bakıyordum. Nişanlımdan evvel müstakbel kayinva- demi gördüm. Selâmladım. Selâmı - ma cevab verdi, ve bulunduğu tribün-| deri kalktı. Yanıma geldi. Elinde birbi- rine sicimle bağlanmış dört tane küçük reçel kavanozu verdi. l — Damadım, dedi, seni koşuya! baş- lamadan gördüğüme çok memnunum Koşarken bizim hemşirenin evinin ö- nünden geçeceksin. İ — Sizin hemşire mi?. Hangi sokak, — Tırpan sokağı 127 numara. şunun programında gördüm. Oradan geçilecek.. sokak Jevhalarıma bakar bulursun. | — Haha! | Dedim. İçimden: İ — İşim yok ta sokak levhalarını okü- yacağım... | Diyordum. Müstakbel kayınvalidem, ! elindeki dört kavanozu bana uzattı: — Bunları al oğlum! — Teşekkür ederim, fakat yarışa gir- meden reçel yemem doğru olmaz. — Sen ye, diye vermiyorum. Bizim bemşirenin evinin önünden geçerken oraya bırakırsın. İşte bu fenaydı. Sokağı, evi bulmam reçelleri bırakmam icab edecekti. Ol- maz desem. Müstakbel kayınvalidemi kızdıracaktım. Olur; desem bu yüzden kaşuyu kaybetmem, koşuyu kaybedince de nişanlımın gözünden düşmem mu - hakkaktı. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Bu sırada nişanlım da yanımıza gel mişti. Ben ona bakıyor, ondan meded umu- yordum. Fakat nahak yere meded um- muşum o da: — Annemin senden bir ricası vardı, sana söyledi mi? Demesin mi.. başka çare yoktu. Çar- naçar kavanozları aldim. Ve hareket işareti verilinceye kavanozlar elimde| koşmuya başladım. Görenler ; — Voyvol Diye bağırıyorlar.. mahalle çocukları: — Obur koşuyor, obura bakın! Diye benimle alay ediyorlardı. So - kağı buldum. Evi buldum. Kavanozu İteslim ettim. Ve yarışı da kazandım. peşime takılan miştim. Nişanlımın teyzesi yani kayinvalide- min hemşiresi kendisine reçelleri bıra- kırken elini öpmediğimi büyük bir ka- balık addetmiş, böyle bir insanla ye ğeninin evlenmesine razi olmıyacağını müstakbel o kaymveldeme bildirmişti O da hemşiresini haklı bulduğundan ni- şanımız bozulmuştu. ettiği cinstendi. Ben evvelâ Korneyi ça. lsrak ses attım. O baktı, gülümsedi. Ve rak otomobili durdurdum. rüyorsunuz sizi otomo - mi, ben mi, bu sözüm mü yahud üçümüz birden mi onun üzerin- de sihirli bir tesir yaptık bilmiyorum. Otomobile doğru iki adım attı. Açtığım kapıdan girdi. Ve yanımda oturdu. Ar- tık benden Otomobilimi ler d : açıyor; te yüz şu neş'emden coşuyor, de gaze sonuna kadar basıp s kadar kilometre ile uçar gibi koşturu- yordum. Sür'at arttıkça onun b kulduğ & duyuyar, ne yo A $0- kalbinin çarptığını yüzümde hissedi - um. Artık şehir haricine çıkmıştık. Gerçi adını sormamışlım amma, adı beni en az alâkadar eden şeydi. Gözle görünen güzelliği, elle tutula — Sen misin Süzan.. Nasıl seni hatırla hayalinle b» şayım.. »İne -İca çarpmış bilecek kadar yakın vücudü ortada ig ti ken adına ne lüzum vardı. Başımı ons dan tarafa çevirdim: j — Seni bir kere öpmek istiyorum! Dedim. Yüzü kızardı. — Olmaz! — Niçin olmaz? — Bir defa öpsem.? — Olmsz! | Gene olmaz diyordu. Fakat o kadaf tatlı bir sesle olmaz demişti ki kendimi dsha fazla tutamadım. Dudaklarım Oğ nun sarı saçlarda çerçevelenmiş yüzüt ne-doğru uzandı. Çat diye bir ses duydum. Ve onu gös ağa o ve ben üslü nımda gördüm. Oto il parçalanmış. baş lime lime olmuş bir v tte gene takldk kıldıktan k. Ben ona b iğimi şiradi ans nun olac ı bilş olmaz demiştim Bu hikâye burada bitti. Çünkü ya $ nımdaki güzeller güzeli, biraz sonra oj radan geçen bir otamobillinin otomöbiş line binmiş, ve beni otomobil enkazı arasında bırakıp gitmişti. mam., Burada her zaman yal | Anlamak için Fakat ne yazık ki nişanlımı kaybet -(X — Siz çekilmiyecek misiniz? — Kapın açıp evime girebiümem için sizin o çekülmenizi bekliyece « pi — Geceleri horlar mısın? — Kat'iyen! — Nereden biliyorsun? — Bunu anlama kiçin bir gece sabah kadar uyumadım. — Sajnm suyum yok. Ben oynamıyo. Tum, ! Bayat — Kızım bu aldığın balıklar bayat! — Nereden anladınız — Anlaşimıyacak şey mi hafta evvel çıkan bir gs: baksana üg ye sarmışlar, ii