| İstanbulda beymelmilel fuar. kikilay, (Bastarafı 1 inci sayfada) il “etmeden önce, gazetecilerin eline, sile halkın diline düşmüş bulunu- Halbuki ben, fikrin vadinden ziyade İRUŞ işin hakikatinden bahsetmek ie, »asyecanın sabi lir, elle tut Mi heş'esile besi obını verdi, ei Dolmabahçe stadyomu ii mize şu mukabelede bulundum: iZ, SİZE inandığımız; vadinizin, ta. KİK ereceğine emin olduğ Mücud ile l, eserin MUv mek arzu ederim» e ür muz için, *mabahçe stady Yapılmış; bir proje İunduğ Spor mütehassıslarının da bu. tw inde yon, İstanbulun ihtiyacını da : 8 tütarak, projenin 33,000 kişi Müzi ETE Yaptırılması fikrini ileri ML Fakat, bu B tâ Gazha; nü içi tadın bir dılı. © karar verildi. Bu zaruri m dolâyı, bu fikri terviç ettim. » Projenin bu şekilde tadilinden VU kapi Sesilm; we el al Snez, Bid — Sta ez BİZ eni “İ YezİNS değiştirmeği düşünmedi. Düşündü mi, Mabak, der, Fakat bugün için, Dı lee iyi bir yer yok. Şehi © insanı açık havada barm. Tri, vi a — pi in değil Zira, elverişli yer. m A > İM birkaç stad daha lâzım. Ça büyük stadı Yenibahçede a Y iyi Sstivaller meselesi iş , © ikinci sualimin de ifşa edil. im. önde temas etmemesine dikkat - ndüm. Dr, Ky ivaler.. dedim. Mez Kare *— Festivaj Memiy an hiçbir fayda temin et. zleketn Ea halka ve İstanbula bük > *ğlen, ,, Maksadımı hemen ilmini için yapılmış. Hal. n İstanbu” Manisa Valisi iken, me. Mt! geldiğim halde, ben de tebii yi halkı, İstanbu. ai için, burada, enternas. din We Yapmak doğrudur. ii Me, udaklarından, «ifsa edilme rketiğ, © FN döküldüğünü hemen “mma 940 da... 1. Lütgi le bütti Kırdar, birden güldü Gene Söyle devam etti: Bera, Püaş gnd bir lâf kaçırttınız tünbağy bir ,ç <selesini saklıyacak ve İs. <5 isi Yöpacak idim! “tada çı e) Üzülmeyiniz. Madem ki Kiriizgy i ad, vâd O halde, sö. Yar, dahı ai doğmaz İstanbullu. De. Lag z kletmeğe çalışacaksınız. m ırdarın yüzündeki geniş te. İŞ bir azimle çerçevelendi: fuar açılacaktır! Bu TRİ ve Ves J N por sarayı ti © ile söyliyeyim ki İstanbula Sergi Mn del lâzım. Ben, bunun, bir kabir PA şehirlerinde olduğu Bibi, ka. Hap, — Spor ini d Şi eğ Bi de ihtiva edecek şe. Bü E, düşünüyorum. O za. "ezel bir güreş salonuma da hi, dimadi za Bü suretle serginin a. . manlarda da, binadan & > lecek. 5 arda dü, binadan is. NU Spor K etini. mi) Ye sergi sarayının. yerini Be ) : Meray, <İYEYE intikal eden Sürp Agop Ni ima geliyor. Oraya modem Bir apartıman m Bu tapmak istenmiş idi. > zay den vazgeçilmiştir. O saha. ei aim kapatmağı doğru bul a lalenin teikiktedir. Mütehasms. m neticesini aldıktan son. Yakinda zi vereceğim ve İvar için Çi cılar ile konuşacağım.» Yaışcıkları Kurtarma Yurdu üze ii *, #ünün biraz da dedikodulu, anlaşılamamış bir mevzuunu | adın 20000 kişi alabileceği anla. |” er şehirlerinden gelecek! m — Çocukları Kurtarma Yurdunu lâ vetmişsiniz? | Dr. Lütfi Kırdar, sualimi hassasiyetle Karşıladı: iğ. «— Hayır, lâğvelmedim, nakletti sında asılı duruyor. O «b ler meselesi Dr. Lütfi Kırdar ile, selefi için çok gi #öltülü olan bir.mevzuu konuşmak verdim. Yakında bize geçecek olan vay İdaresi namma otobüsler yaptırıl: caktır, Gelecek ilkbaharda rahat ve mo- den otobüsler ile gezeceğiz. A yeyim: Eminönü ile Ci. Beşiktaş - Maç'a tramveyi Valimize, Cihangirlilerin dörtgözle bek ledikleri bu müjde için teşekkür ettim ve kendisine ikinci bir müjde vermesi arzu. “ İgile dedim ki: — Va Beşiktaş - Maçka tramvayı? «— İdarenin Belediyeye devrini m “İakib, bu'hat ta hemen inşa edilecektir.» Hastam», mekteb ve tiyatro Dr. Lütfi Kırdar ile, evvelce münak bir mevzu etrafında Kunuş- : Evvelâ yol mu. yoksa hasta- b ve tiyatro mu lâzım? Valimiz, daha ilk cümlemi söyler söyle- mez güldü: «— Bu meselenin ne öncesi, ne de Tası var! Neden? Çünkü evvelâ yol, şe yolları, evvelâ hastane, evvelâ zeel İ ve evvelâ tiyatro! İ Görüyorsunuz ki yollar yapılıyor ve yapılacak. ” Bu sene bütçeye konan tahsisar ile 500 yataklı bir hastane inşasına (başlıyoruz. Meşhur hastane mütdhassısı Fransız mi. marı Valteri, Sıhhat ve İçtima! Muavenet Vekâletinin tavassutu ile davet ettik. Pek yakında Valter gelecek ve bütün emraz *İşubelerini ihtiva eden bir hastane yaptı. racağız. Bunu, İstanbul ve Kadıköy cihet. lerinin ihtyaçları mevcud hastaneler ile temin edildiği ve Beyoğlu hastanesi de o civarın ibtiyaçlarma kâfi gelmediği içi Şişli civarında inşa ettirmeği düşünüy Mekteblere gelince: Bu sene 10 mekteb | yaptıracağız: Yerleri esbit ettik, plân. (ları da hazır. i Bir tiyatro kalıyor. değil mi? Onun jde, bil sunuz, Tepebaşındaki salaş naları yıktırıyoruz, Kışa bir zaman s« ada muazzam bir tiyatro binasının geldiğini göreceğiz! Fakat bunun ile iktifa etmiyerek, bilâhare, Taksim kışlası ye. Z GE Lendradan Sovyet Rusyaya götürülen uzlaşma formülü (Bastarafı 1 inci sayfada) Sir William, Londradan hareket etme. den evvel başvekil Çemberlayn ve harici. | | Sözlerimi, «vücud buluş» un ver. | Hattâ, bu müessesenin levhası, yeni bina. | ye mazırr Lord Halifaks ile görüşmüştür. Lord Halifaks, bilâhare Sovyet büyük elçisi Maiskiyi kabul ederek Strangın Moskovaya götürdüğü formülün esas hat. larını kendisine bildirmiştir. Maisk, bilâ- hare Çemberlayn ile görüşmüştür. Strangın Moskoyada ne kada kalacağı belli değildir. Bu müzakerelerde kayde- dilecek terakkilere bağlıdır. Siyast İngiliz mehafilinde beyan olun. | duğuna Y Strang, Balık meselesinin sureti tesviyesi hakkında Moskovaya ge- niş talimatla gitmektedir. Bu suretle Strang Moskova hükümetinin mütaleaları müciğince bazı noktaları orada kendili “İğinden halledebilecektir. Ayni mehafil bu hafta içinde kati bir netice alınacağı ü.| midindedir. İngiliz Başvekili ve Hariciye Nazırının o beyanatları Londra, 12 (Hususi) — Lordlar Kama. râsının bugünkü toplantısında cereyan ©. den harici siyaset müzakereleri esnasında beyanatta bulunan Lord Halifaks, demiş. tir ki: Perşembe günü söylediğim nutuk muhtelif tefsirlere uğramıştır. Fakat şumu İkaydedeyim ki hakikat dâima hâkikattir ve hakikati söylemekte pek nadir olarak kalınmış olur.» iye nazırı Sovyetlerle yapılan mü. z4kereler hakkında söz söylemekten im. a etmiş Danzig meselesi hakkmda demiştir ki: — İngiltere hükümeti bu meselenin müzakere yolu ile halini temenni eder. İ Bu meseleyi Polonyânın istiklâlini tehdid edecek surette cebren halletmek teşebbü. sü zarur! olarak bir harbi intac edecektir ki İngiltere de bu harbe kersacaktır. Lord Halifaks İngilterenin umum! siya. setini “öyle bülâsa etmistir: — İngiliz siyaseti hiç kimseyi tehdid et- miyor ve gizli hiçbir maksad takib evle. miyor. Eğer sulbü bozmak istiyen zorba. lar mevcud olmazsa İngilterenin taahhüd. lerinden hiç birinin tatbikine mahal kal maz. | Sulh muhafaza edildiği müddetçe İn. gilterenin bütün nüfuz bu nüfuz ih. mal edilecek bir şey değildir . müzakere yolu ile bütün meselelere adilâne bir tes. ye tarzını araşlırmayı ie'ihdaf edecek. , Fakat bütün müzakerecilerin ayni su. relle konuşması lâzımdır. Londra, 12 (A.A) — Öğleden sonra A. vam Kamerasında susllere cevab veren Çemberlayn demiştir ki: <İngiliz . Sovyet müzakereleri hakkın. da 7 Haziranda söylediklerime ilâve ede. rinde de ikinci bir tiyatro yaptıracağız» Dr. Lütfi Kırdar geniş bir nefes eldi. Anlıyordum ki sayın mubatabımı, sual. lerim ile, İstanbulun işleri kadar yormuş. tum, Fakat, Valimizin, büyük enerjisinin yorgunluk nedir bilmediğini düşündüm. Son bir sus! sordum: Tahsilât işleri — Ya tahsilât işleri?.. 938 hesab yılı tahsilât yekünu, 907 ine Dazaran çok farklıdır: Yüzde nisbetini yükselttik. Fakat, bence bu da kâfi değil. Tam randıman almak için mu. hasebe teşkilâtımı kuvvetlendirdik. Tak. viye edilen mürakabe, bütçe nizamname. sine göre Eylülde faaliyete geçecek. Tahsilât şeklini de, cüzdan usulüne doğru götürüyoruz. Bu suretle, tahakkuk defterlerinden «bakaya» yı kaldırmak is. tiyorum. Esasen, vergilerin tahsil edil. memesi mükellefin de lehine değildir. Çünkü affedemiyoruz ki9! Bence en iyi idare, zamanında mükel. leften tahsilâtını yapan idaredir. Beledi. yeyi bu hale getireceğim. Şimendifer suik şimendifer kazalarının önüne geçecek bir keşfi Budapeşte, 12 (A.A.) — Almanyada kâ. in Gutebors, Avusturyada kâin Saintpel. den ve Budapeşte - Viyana hattı zerinde bulunan Biatorbagi'de yapılan ve 1931 senesinde 33 kişinin ölümüne (sebebiyet vermiş olen şimendiler suikasdilerinin â mili olu müebbed hase mahküm Syivestre Matuska, şimendifer kazalarının önüne geçecek bir ihtirasın #htira beratları ofisine tescili ruhsatını elde etmiştir. <ek hicbir şey yoktur, Yalnız St gün Moskovaya hareket et Dirim.» İ İşçi meb'us Dalton, Sovyetlere pat masındaki: teahhörün memlekette huzursuzluk uyandırdığı. ve hükümetin İ acaba hakikaten söylediği gibi hareket et. mek mi, yoksa Münih siyasetine dönmek üzere vakit mi kazanmak istediği sualinin varid olduğunu sörlemesi üzerine Çem- berlayn demiştir ki: — Daltonun telmihleri hakareti tazam- mun eder, Mevzunbahs teahhürü Büyük Brilanya hükümetine atfetmek için orta. da hiçbir sebeb göremiyorum. yapıl MLLLLL LL LL ŞA SELÂNİK BANKASI Tesis tarihi : 1888 © İdare Merkezi : İSTANBUL (GALATA) Türkiyedeki Şabelerir İSTANBUL (Galata ve Yenicami) MERSİN, ADANA Bürosu Yunanistandaki Şubeleri? "SELANİK - ATİNA e Her nevi banka müuamelelen Kiralık kasalar servisi LİLLE ELLİ ELLİ Meclis barem projelerini tetkike başlat (Baştarafı 1 inci sayfadü) lerin umumi hükümleri. hakkında umu mi heyete izahat verdi, İlk itirazlar Refik İnce bütçe umümi yekünu ile maaşlar yekünu arasındaki nisbetin me| olduğunu sordu, müstakil grup reis vekili Rana Tarhan baremle bütçede temin edi- lecek tasarrufun miktarını öğrenmek is- vediğini ifade ederek bu projelerin maş tahsisatının tezayüdüne mâni olmak mak. İsadile hazırlandığı halde projelerin mu. icib sebebi gösteren lâyihalarda bilâ- kis tezayüdün işaret edil 1 Faik Baysal memur $a; dar azalmış olduğunu, maarif ve teşkilâtında hikimlerin ve muallimleri terfihine çalışıldığını, ordu mensubları. İni tatmin edilmesi için de fazla tasarruf i teminine imkân bulunmadığını söyledi. “ Acaba teadül temin ediliyor mu ?, Ziya Gevher Etili (Çanakkale), Bs- remin yalnız memur sınıfını alâkadar © den bir kanun olmadığını. mükelleflere vaki olan yükü ile de dolayısile bütün milleti alâkadar eden bir kanun olduğu. İnu, binaenaleyh #nemleketin içtimai sevi- yesini yakından al&kadar eden bir mevzu İteşkil ettiğini işaret etti. Memurlara ve- rilen maaşların senelik tutarı olan 90 mül- yon küsur lira ile mütekaidlere ve malül. lere verilen paralar da bu yeküna ilâve edilince 120 milyon lira gibi bir paranın her sene mükelleften alınarak memurla. ra verilmesi suretile hâsıl olan içtimai hâ. disenin büyük bir hassasiyetle üzerinde durulması icab eden bir mesele ilduğunu izah etti. Baremin bu kadar geç kalmasile maddi ve manevi büyük zararlar doğdu. ğunu, memur ailelerinin senelerdenberi ha geliyor, ha gelecek, ha çıkacak, ha çı- İkıyor gibi sörlerle çok buhranlı günler geçirdiklerini söyledi ve bu barem lâyiha- sının adının «teadül kanunu» olduğunu söyliyerek bu projeler kanun olduktan sonra slâkah daireler arasnıda hakikaten bir teadül temin edilip edilmiyeceğini Bütçe Encümeninden sordu. Bunu müte. âkib barem münasebetile son zamanlarda aldığı bir çanta dolusu mektuba sözünü naklederek dedi ki: — Bazı devlet dairelerinde baş döndü. rücü zamlar yapılmıştır. Bunu Bütçe En. cümeri nazarı itibara almış mıdır? Bazı yerlerde iki üç yerden maaş-alan memur- lardan encümen haberdar mıdır? Ve ni- hayet encümen hükümetin projeleri üze- rinde büyük değişiklikler yaptığına göre acaba hükümetle bu şekil üzerinde hem- fikir midir? Müstakil grup namına söz alan Rize meb'usu Fuad Sirmen Bütçe Encümeni reis vekilinin verdiği izahatın mensub ol. duğu grup azaları üzerinde iyi tesir yap- tığını söyliyerek teşekkür etti ve bazı mahzurları işaret etti, | teşci edecek hüküm yek!,, Fuad Şirmen, yeni vaziyetle umu - mi kadrolarda, ücretli memur diye hiç bir smıfın mevcud olmaması temenni - sinde bulunduktan sonra devlet hiz - metinde büyük kabiliyet söy ve gay - ret gösteren memurları teşçi edici hü- kümlerin projelerde yer almamış ol - duğunu işaret etti, Ekalliyet mekteb - lerinde çalışıb de devlet kadrosuna ge- çen muallimlerin kıdem haklarının ta- nınip tanmmıyacağını sordu ve çok ço cuklu memurlara yardım yapılmasını ehemmiyetle istedi. “ Evli memurlar için madde lâzım ,, Doktor Hasan Vasıf (Giresun), evli memurlar için projelere yeni hüküm- lerin konulmasını istedi. Bu suretle ço cukdu ailelerin terfihinin yerinde ola- cağını ilâve etti. Ve bu paranın bekâr-| kit mevzuubahs olduğu halde yalnız söy.“ lardan kesilmesini teklif etti, Emin Sazak (Eskişehir), ücretli me- murlarla maaşllar arasında bir fark bulunmamasının çok yerinde olacağını masabaşı memurlerile dağbaşı memur- larının yaptıkları işin ayni olmadığını söyledi. Memurların bir kısmını ücretli yapmaktan maksadın ne olduğunu sor- du. Eğer fazin para vermekse bunun verilmediğini, onların da günün bi - rinde maaşlı olmak için çalıştıklarını ve aradaki bu farkın kaldırılmasını söy « ledi. Dil bilen ve bilmiyenler Rasih Kaplan (Antalya), lâyihanın İyeni baremde buna karsı hiçbir tedi memurların lehinde olduğunu, hiç b memura ve hiçbir müesseseye r vermek için yapılmamış olduğunu, vazeneyi temin lâzım gelen türlü hükümlerin lâyihada mevcud b lunduğunu, terfi. esasında dürüstlüğ ler gözetildiği £ rizmasının tam bi kabil © faik addetmenin diğer memurlaj için bir onur meselesi olduğunu ilâ etti. “ İlkmekteb muallimlerini gözetelim!,, Hacer Dicle (Kastamonu), projeler « de.yüksek tahsil sahibi olanların 3, di. erlerinin 4 senede terfi etmeleri esâ» sına temas ederek ilkmekteb muallimi lerinin zarurette olduklarını ileri sür « dü. Onların da üç senede bir terfi etti rilmesinin çok yerinde olacağın: ifa » de etti. Tİ Projede, bu noktadan tadilât yapıl 4 masının zaruri olduğunu, bütün ilk < mekteb öğretmenlerinin hep dil, seal fakültesine ve diğer fakültelere gitmi suretile meslekten ayrılmağa çalıştıka. larını ilâv etti. “209 lira maaş bizim memleke timiz için çoktur,, Bunu mütcakıb Refik İnce (Manisa), barem derevelerinde terfi müddetlerin de yapılan yeniliklere işaret etti. Bu lâyiha ile vâdettiği teminat arasında) bir münasebet bulamadığını, baremiri memurlar arasında tevazüünü (temin etmesi lâzım gelirken bu mevzua he - men hiç yaklaşmadığını söyliyerek bun, ların rasında en mühim bir meselenin de memurlara verilen bu paranm büt; çemizin yüzde kırkını bulduğunu, hali buki komşu memleketlerde yüzde yiri mi beşi geçmediğini ve 120 milyon lira gibi bir parayı 42,000 memura ver; mekle her memurun vasati 200 lira als İeket için çok fazla olduğunu, bu ni betin 75 liradan fazla olmasının kat'iye ve maal yon doğru olmıyacağını Ni yon lira gibi bir yük yükletildiğini ilâ! ve etti. Refik İnce, bundan sonra terfi dere celerine temas ederek bu işte de lâzım olan hassasiyetin gösterilmediğini bil » ğın, kabiliyetin esrs olacağına işaret © derek titimssa meydan vermemek su - retile devlet mekanizmasmın ancak iş- liyebileceğini söyledi ve bu hususta ve rilecek sözün tutulmasının memurlara itimadla mesailerine devam imkânı veâ receğini söyledikten sonra dedi ki: «— Ne herhangi bir banka müdü; rünün birdenbire 300 Yira vererek terfi. ettirdiği bir memur görmek İstiyoruz, ne de devlet kapılarında ekmek pa bekliyen o memurlar görmek istiyo TUZ. “ Mükâfatlandırmada zekâ ve kabiliyet esas tutulmalı, i Hikmet Bayur (Manisa), — Kapi — talist İngilterede ve komünist Rusya- da zekâ ve kabiliyetin esas tutulduğu”. nu söyliyerek bütün devlet teşkilâtına da zeki ve Faal memurlara mükâfat veri me usulünün konulmasını, devlet iera-, atının bu suretle daha mütevazin İş gös, receğini tebarüz ettirdi. Çocuk sahibi memurlara da yardım etmenin her vak İlenip geçildiğini, bu işin sureti kat'iye- de bir korara bağlanması lâzım geldi « ğini ilâve etti. Ve kürsüden ayrılmadan bütçe encilmeninin projeleri geri ala - rak teklif edilmiş bulunan ilâve ve ta- dilleri yapmasını, ondan sonra müza - kereye devam olunmasını teklif et bi ti. af Tekrar kürsüye gelen Faik Baysal, hatiblerin temas ettikleri noktalar hak kında encümen namına cevablar verdi Bundan sonra başka söz istiyen olma - dığından maddelerin müzâkeresine ge çilmesine karar verildi. Vakit gecik - #ğinden Çarşamba günü toplanmak ü » zere celseye nihayet verildi. dığını ve bu paranın bizim gibi bir memj alınmıyarak bütçeye yeniden 25 mil, dirdi. Terfi ve terfihlerde çellışkanlı #“ a