5 Nisan 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14

etmi z mii meri en »öj Burüği ; tixtri bi neğ babi ii hil tetin Pİ in hat sali lık vel 'evrir, | k nutğli tr noğği era 1 ve bi irat sh doğrul bise ; dünü nır. bö esine Tuna! lin bül rum. ğ na bj Çer biği da “i Kain ilâkat rı de Ğ | Atattıği ririsoyiğ . Bu Hi 1 bar SN oektiri kün nin daj da ori z SON POSTA ALMANYADA Tercüme eden; H. Alas Baygın yatan papasın saçlarından bir tutam saç kestim ve kendime bıyık yaptım Müsatd bir fırsat çıkmadığı ve lü - ns vuruşunu İnsan en” sesinde biç tecrübe etmemiştim. Fakat şimdi bu usulü tecrübe etmek zarureti şiddetle başgöstermişti... Ben, boğuşa- rsk, zorla da papası yere yatırabilirdim; fakat böyle hareket ettiğim takdirde mutlaka bir gürültüye meydan vere - cektim. İşte bunun için ben, her şeyi, hattâ hayatımı da ona emanet ederek, Sip «Tavşan yumruğusnu tecrü” ine » eğilmiş olan pa pas, bilerek ve istiyerek böyle hare * ket etseydi, ensesini bundan iyi bir wa” ziyette tutamazdı.. papazın ense kökü- ne vurmak için iki defa elimi kaldır - dım, fakat iki defasında da tereddüd Bi vurmaktan vazgeçtim... Adeta İr nevi vicdan azabı duyuyordum. Fa- 'n korkunç ölümü hatı rıma şeyi de unuttum. Üçüncü defa elimi kaldırdım. Bu defa, ne vicdenımdan, ne de bir başka taraftan hiç bir ses yükselmedi. Yumruğu şiddetle papazın ne, kulaktozunun iki parmak ndirdim. Papaz «hık> bilede - medi. Bası birdenbire masanın Üzeri- ne eğildi. En ufak bir harekette bile bulunmadı. Zikkinin mahud «Tavşan darbesi», tecrübeden geçmiş ve tam numara almıştı. Şimdi artık harekete geçmek ve ace- Je davranmak lâzımdı. Ancak beş da - kika kadar bir vaktim vardı. Sür'atle papazın kaputunu çıkararak kendi #1- tıma geçirdim. Ayni süfatle, papazın kalın camlı gözlüklerini de çıkararak kendime taktım. Sonra onu, nöbetçinin beni son defa gördüğü vaziyette, yani kollarını üstüste masaya koymuş ve . başını kollarına dayamış bir vaziyette, sandalyaya oturttum. Kendi başıma da, nöbetçinin açık sarı saçlarımı göremi- yeceği bir vaziyet vardım. Beş dakika çabucak geçmişti. Bu kadar kısa bir zaman içinde daha fazla bir şey yapa mazdım, Beş dakikanın bu kadar çabuk nasıl geçtiğine inmmmıyorsanız, baygın bir adamın sırtından paltosunu çıkar- mağa bir tecrübe ediniz bakalım!. Nöbetçi mutad devrini bitirerek ka- pıya geldi. Her vakitki gibi pencereden İçeriye bir göz attı. Fakat şüphe edile - cek hiç bir şey göremedi. Ben hep, nö- Petçinin beni bıraktığı vaziyette idim. Papas da, gene o yeknasak (sözlerini mmırı'danip duruyordu. Papasın kısık, monoton sesini taklid etmek benim i - çin işten bile değildi. Şimdi artık pa - çaları sıvamak lâzımdı. Tiyatroda kul landığım mekyaj kutum yanımda ol - saydı vazifem çok kolaylaşmış olacak” *ı. Halbuki bu vaziyette, elimin altın- Yakilerle, odada bulunan şeylerle ikti- fa etmek mecburiyetinde (idim. Sarı saçlar, siyahlatmak için mürekkebten istifade etmek pek âlâ mümkündü. As- 'keri hapishanenin bu zayıf ışıklı oda - sında bu usul, oldukça işe yarayabi - Mirdi. Hapishane omüdürünün, büyük bir lütüfkârlık göstererek getirdiği mü sekkeb hokkasını yakaladığım gibi saç ilarımın üzerine devirdim. Bundan son- ra da papasın ceblerini (o karıştırdım; çeblerinden birinde, umumiyetle asker- lerin taşıdıkları madeni, küçük bir ceb Bynası buldum. Şimdi en mühim mesele bıyık mese- Besi idi. Dışarda bir yarda takma bı - yık, takriben altı pens kadar bir şey - âli. Bir şişe zamk da iki buçuk pens tu- tuyordu. Bu vaziyette, bir tutam bı - yıkla birkaç damla zamk, benim ha - pe kurtarabilirdi. Fakat gelgele - , tutarları metelik etmiyen bu nes- nelerden zerresi bile bende (o mevcud Beğildi.. Bunun için, her ne pahasına Olursa olsun, bunların benzerlerini bul mak lâzımdı. Saçlarımı kasketle örte - ileceğime göre, bilhassa bıyıklarımın Ber türlü şüpheden uzak bir bâlde'ol- maları gerekti. Papasın ceblerini bir defa daha aradım; bu z#man zarfında nöbetçinin.bir kere daha kapının ö - nünden geçtiğini ilâve etmeliyim. O - nun için bu yaptıklarımla ancak üs - tüste on dakika meşgul olmak ve arat ya ufak bir fasıla sokmak icab ediyor gu. Papasın ceblerini bir çakı falan bula- bilmek düşüncesile aramıştım. Çünkü benim çakımı benden almışlardı. Çakı ararken daha iyi bir şey buldum, Me - ğer bizim papas çok muntazam bir as- kermis; yeleğinin cebinden küçük bir tarnak makası çıktı. Derha! papasın saç larından, küçük bir tutam kestim. Va- kA oda, her asker gibi saçlarını kısa kestiriyordu. Fakat buna rağmen wi - Garb cephesinde kilise haline ifrağ edilen istikkâmlardan birinde dini bir merasim mında oldukça büyücek bir perçem var dı. Şimdi artık biyıklarım hazır de - mekti, Ben hapishaneden çıkıncaya kadar geçecek üç beş dakika içinde bu bıyık- ların düşmemesi için ne yapmalıydım? Vakıâ elimde zamk veyahud buna ben- zer herhangi bir şey yoktu. Fukat ma - sânın üzerinde duran mektub zarfla - rından istifade edemez miydim? Zarf - ların iç taraflarmda, zarfı yapıştırmağa mahsus zamk'ı madde de pek âlâ işi - me yarayabilirdi Uzun zamandanberi © bu işe alışmış ellerimle, çabucak arzu ettiğim uzun - lukta bir bıyık kestim, (Arkası var) Günün Bulmacası em 1 — Bu mevsim. 3 — İstifham nidam - Dini merasim . Bir nota, 3 — Adiline iş görmek. 4 — Çok güzel - Üzerinde yazı yazlar,|.. yemek yenen, oyun oynanan ev oğyası 8 — Bir erkek ismi - Evlerde yiyecek ko- nulan küçük odalar. 6 — Vilâyet - Rabıt edatı, 17 — Kırmızıya benser renk . Zannetmek masdarından emri hazır, 8 — Biraz evvai - Şahsi samir, 'Taharri edilen, 19 — Gazetede çıkan bir mevzu etrafında yazılmış yazı - Gözyaşı, YUKARDAN AŞAĞI: 1 — Beşer - İlk insan. 2 — Mefulü #ih edatı . Pacia. 3 — Asaleti olan - Sakll masdar lâhikam, — Çağlasının şimdi mevsimidir - Cünkü. — Belli - İnsanların yaptıkları boğazlar. 6 — Sonunda bir ves olen desise - İntikam hissi - İstifham midas, 7 — Pakrüddem. 8 — Sonundu bir çi» olan ikinci derecede- Esnemek masdarından emri hazır. 9 — Arıza, 10 — Birkaç kişinin bir mesele (üzerinde anlaşmaları - İyi 56678 910 EE zin roj is) El la isi Ti Lİ Kİ m)c Lİ imis l>İi m lE . a İz E ARTA m Aİ yz RADYO Türkiye radyo difüzyon postalar | Ankara radyosu DALGA UZUNLUĞU , 1609 m. TAS Kes 190 Kw TAG 1974 ım. 15195 Ke. 10 Kw TAP. BL m. M6 Ken 9 Kw. ÇARŞAMBA: 54-39 1230: Proğram. 1248: Türk müziği: Ça « lanlar: Vecihe, Cevdet Çağla, Refik Fersan, Okuyan: Radife Neydik. 1 —........ - Rast peşrevi, $ — Refik Fersanın - Rast çarkı:| Yakdı cihanı ateşin. 3 - Udi İbrahim - Rast şarkı; Bevmediklerimle gönül avutma, 4 — Lem'inin - Rast şarkı; Sazın gibi sinem da- hil. 5 — Cevdet Çağla - Taksim. 6 — İyrahim efendi . Mahur şarkı: Sabah olsun. 7 —..... - Mahur saz semsisi, 13: Memleket saat Ayarı, ajana, meteoroloji haberleri, 1919-14 Milli güreş Norveçe takımımız gidiyor Takımımızda Mersinli Ahmed, Büyük Mustafa, Kenan, Çobandan başka Ankaralı Yaşar, Celâl de var 17 Nisanda başlıyacak olan Avrupa gü- reş şampiyonasına iştirak edecek güreş- çilerimiz, Cumartesi günü Norveçe ha - reket edeceklerdir. İki ay evvel eli ayağı tulan güreşçileri Ankarada açılan kampa toplamak sura - tile idmanlara başlıyan güreş federasyo- nu, bu mesaj hakkında günü gününe, hattâ haftalık bir tebliğ neşretmediği için pehlivanlarımızın bugünkü formlarını kst'İ olarak bilmemize imkân hâsıl olma- dı. Aşağı yukarı on dört milleti Avrupa şampiyonası için Osloya toplıyacak olan bu müsabakaların hemen hemen her mil- letten ziyade bizi alâkadar ettiği aşikâr bir hakikattir. Geçen Yaz içinde memleketimize gelen ve şimalin en kuvvetli ekip; olan Finlân- Idiyalılarla yapılan milf müsabakayı I kazanan Türk ekipi, o parlak zafer dola - yısile bu müsabakalarda bütün nazarları üzerine çekmiş bulunmaktadır. 1938 da Berlinde yapılan olimpiyad - lardan sonra, Avrupa güreş âleminde cid-! di bir mevki kazanmış olan pehlivanla - rımızın her hususta lehinde bir cereyan başlamış olduğu da malümdür. | Geçen sene bu tarihlerde Estonyada ya- pılan Avrupa şampiyonasının hatırlarda| olan fena neticeleri, hazırlık noksanın - dan ileri gelmiş bir vaziyet olduğu için, federasyon bu seneki müsabakalara ciddi bir ehemmiyet vererek iki aydan fazla devam eden bu kampa lüzum görmüştü! Avrupa şampiyonasından evvöl alınan bu tedbiri o zaman pek yerinde buldu - ğumuzu yazarken, bu müddet zarfında yabancı pehlivanlarla bir takım temas- lar yapılması İüzumundan da bahsetmeği unutmamıştık, Bize verilen kamp programındaki bu noksanın zamanında telâfisi tarafına gi- dilmemiş olması, haklı endişelerimizi gü - reş muhilinde de uyandırmış olduğunu gizlemeğe mahal yoktur, Ciddi bir faaliyete sahne olan Ankara- daki kampla bulundukları müddet zar - fında mecburen birbirleri ile idman ya- pan güreşçilerimizden seçilen mili ta - kım, şöyle, böyle dahi olsa yabancı bir ekiple karşılaşarak müsubaka kabiliyeti hakkında bir fikir vermeden, en ağır mü- sabaka şartları ile karşı karşıya bulunmak zorunda kalacağı için, Norveçteki müsa bakalar zuhurata tâibi neticeler ortaya 2- maatteessüf gene gederanyona yüklemek icab edecektir. Norveçe gidecek milli ekip şöyle teş - kil edilmiştir: 58 kiloda Kenan; 61 k'loda (Ahmed aş- Müzik (Riyasetirümhur bandosu - Şef: İh - san Künçer) 1 — O. Gulllon - Marş. 3 Johann Sizauss - Viyana kanı (Vals) $ — Auber - Tacın elmasları operasının uver . türü, 4 — 8. Jones - Gelsha operetinden pot pri. 18.30: Proğram, 1835: Müzik (Bale mü- ipi - PL) 19: Konuşma. 1918: Türk miri (Fasıl heyeti) Celâl Tokses ve arkadaşları. 20: Ajans, meteoroloji haberleri, ziraat bor- sas (flat.) 2015: Türk müziği, Çalanlar; Ve cibe, Fahire Fersan, Refik Fersan, Okuyan- lar: Mustafa Çağlar, ve Semahat Özdenses — Vel Haşanın - Müstear şarkı: Git ti yar elden. 4 — Şevki beyin - Hüzram şar- kı: Küşade tallim. 5 — Vecihe - Kanun tak. simi, 6—....... « Hüzsam $ürkü: Sanada yaptırayım Naciyem. 7 — Ud! Ahmedin - A- ” İcemkürdi şarkı: Bir vefasız yare, 8 — Mus - tafa çavuşun - Nikriz şarkı: Eimas senin yö. zünü gören. $ — Şevki beyin - Hicaz çarkı: Kiş geldi firak, 10 — - Sez semaisi, 21: Memleket saat yarı, Konuşma, 2118: Esbam, tahvilât, kambiyo - nukut (borsası (fiat). 7138: Ner'eli plâklar - R. 21.30: Tem sil (Dengi dengine - Komedi) Yazan: Ke. mal Tüzen. 22: Müzik (Küçük orkesirm - Şef: Necib Aşkın.) | — Walter Noack - Romantik üvertür. 2 — Azzoni - Sabah şarkım, 3 —J. Birauss - Çardaş. 4 — Pranz Abt - Orman. larda, ve ninni, $ — Sebnelder - Tirol dağ- Jarınm halk şarkım ve danslarından potpuri, 6 — Melnser - Serenad. 7 — Benntzky - Be. bekler perisi - filminden - Neş'eliyim şar - kum, 8 — Leopold - İspanyâ melodileri . Pot puri, 23: Müzik (Casband - Pl) 23.45 - 24: Son ajans haberleri ve yarınki proğram, ,| mal dahilindedir. kere gittiği için) 56 kilodaki Mustafa, 68 kiloda Ankaralı yaşar; 72 kiloda Ce- lâl, 79 kiloda Mersinli Ahmed; 87 kiloda Mustafa; ağır siklette Çoban Mehmed. Kenan muhtelif “beynelmilel maçlar yapmış, sağlam ve kendine güvenen bir güreşçidir. Mustafa; bu siklette güreşmeğe mecbur olduğu için müşkül vaziyette kalacaktır. Ankaralı Yaşar; çok kuvvetli, o nisbet- te istidadı, bu avantajlarını mukabil çok yenidir. O siklet için çok ufak bir gü- reşçidir. Celâl, sağlam, enarjiki bu senelerde kendisinden beklenen dereceyi almas biraz müşküldür. Ancak İsveç, Almanya, ve Estonya harici memleketler güreşçi - leril& iyi dereceler alacağına da şüphe e- dilmemelidir. Mersinli Ahmed; geçen seneye nazaran çok idmanlı.. Bu cesur güreşçinin sikle - tinde çok zorlu güreşçiler yardır. Onun kazanma şanm çok olduğu kadar o sürat ve çeviklik içinde kaybetmesi ayni #ti - Geçen sene elinde çıkan bir çıbana kur- ban giden Mustafa kazanma şansı en çok olanlardan biridir. Çobana gelince; geçen sena hayli ta - Mihli idi. Norveçli ve Finlândiyalıların bulundu. ğu bu siklet bu sense ayni kadroyu taşı « yorsa Çobanın Estonyalı Katkaş voya Pa- tacak olursa, bu işin büyük mes'üliyetini| Haksızlığa uğrıyarak kadro hartel bırakı- lan 66 kiloda Yahya lu Salu ile birincilik için kara karşıya kalması ihtimali kuvvetlidir. Güreşçilerimizin Avrupa şampiyona - sında muvaffak olmalarını temenni eden. ken, mühim bir noktaya teması da fay- dalı bulduk. Ankarada yapılan seçme müsabakala - rında Kastamonudan Nureddini, Anka - radan Yaşarı, İstanbuldan Yusuf Aslanı mağlüb eden bütün bu galibiyetlere mu- kabil yalnız Doğüna sayı hesabile mağ - lüb olan 66 kilodan Yahya milf takım kadrosu haricinde bırakılmıştır. Yahya ikinci son tecrübeyi Yaşaris yapmış, maatteessüf bunun neticesi ân edilmemiştir. Sikletinin en sağlam bir güreşçisi olan Yahya, geçen sene de tath sözlerle kadro harici bırakılmıştı. Bunun sebebini bir türlü anlıyamadım. Ömer Besim Beden Terbiyesi Genel Direktörü İstanbula geliyor Beden Terbiyesi Genel Direktörü Ge- nersl Cemil Taner İstanbul bölgesini tef- tig etmek üzere İstanbula gelmektedir. Generalin bugün veya yarın şehrimize gelmesi muhtemeldir, gelmesi muhtemeldir. Generâlin İstan - bu! klüplerini ayrı ayrı gezmesi ve stad- yum meselesi ile meşgul olması muhte - meldir. Bu haftaki Milli Küme maçları Bu haftanın en mühim milli küme mü. sabakası olan Beşiktaş - Fenerbahçe ma- çının Şeref stadında yapılması takarrür etmiştir. Bu hafta ayrıca şild maçlarının dömifinallerinden biri olan Vefa - Hilaj müsabakası da yapılacaktır. Mi küme maçı olarak bu hafta Ankarada müsaba, ka yoktur. Ankaragücü takımı İzmire gi- derek Ateşspor ve Doğansporla çarpışa- caktır. Galatasaraylıların toplantısı Galatasaray spor klübü idare heyeti relsliğinden: İdare heyetimiz istifa et- miş olduğundan, yeni idare heyetini seç- mek Üzere İlübümüz yüksek mürakabe heyeti 8 Nisan 1949 Cumartesi günü saat 1430 da klüp lokalinde içtima edecektir. Sayın mürskabe heyeti azamızın yevm ve saati mezkürda behemehal teşrifleri ehemmiyetle rica olunur, Bulgar Levski takımı geliyor Şişli ve Pera klüpleri Bulgar Levski takımını getirtmek için Beden Terbi - yesi Direktörlüğüne müracaat etmiş - lerdir. Müsaade edildiği takdirde Bul - gar takımı önümüzdeki Cumartesi ve Pazar günleri Taksim stadında iki maç yapacaktır, Yuvanın saadet ve varlığım doğuran, â- e düğümünlü kuvvetlendiren: çocuktur. Çocufu sev. Sevilmekten mahrum bikes yavruları da hatırla. Yılda bir lira ver Çocuk Esirgeme Kurumuna üye ol!