11 Şubat 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14

11 Şubat 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SON POSTA «Son Posta: um deniz romanı: Şİ Türkçeye çeviren: M. Süreyya Dümen Bir ingiliz adasında Ben ki şimdi Vaterland ile dünya et İdu. Yalnız ara sıra kayığımızın bir ba. İtemellükünde bulunuyordu. Burada bir linanın herkesce malüm olan fiskiye -İgeminin mevcudiyetini göremiyorduk. sindne hasıl olan serpintiler bizi baş -|Bu, bizim içm çok fena idi. Masmafih rafında bir devir (seyahatine çıkmış bulhurmuyorum, oraya da tekrar uğraya- Tak bir vakitler benim hâkim olduğum | bu tropik yeri bir defa daha gözden ge- çireceğim ve nihayet bir defa daha ü- zerinde denizler aştığım, baskınlar yap tığım Sesadlerime kavuşacak ve onun Yüvertesinde bir defa daha gezmiş ola- cağım. O vakte kadar sevgili gemim! Auf Wiedersehen! XXxVI Açık bir sandalla Sosyete adaların - dan Book adalarına Atlas Okyanusu - nu ve hattâ Pasifiği bazan yelkenle ve bazan da motörle geçmek son yılların bir nevi sporu oldu, Minimini bir tek- ne onu başardı. Fakat şurası muhak - kaklır ki bu pevi deniz seyahati hiç de konforlu bir seyahat değildir. Spor hâ. diseleri içinde, sizin Okyanusu kate - den küçük geminizin daima küçük bir kamarası veya kamara taklidi bir şeyi bulunur. İşte bizim de o zaman istedi - ğim'z bu kadarcıktan ibaretti. (Fakat biz o kadar ta! değildik, Bundan maada muavin k' zör haline koy - duumuz bu küçücük #likaya almak mecburiyetinde (o bulunduğumuz ai yükün mevcudiyeti teşebbüsümüzün cidden sikıntılı ve ıztırab verici bir İş olduğumu gösterirdi. ıslak olmadığına emin Sandalımızâ: sandalın yanlarındaki suya batmaz ha- ya tanklarınm içleri idi. Bu tankların içine peksimet paketleri yerleştirmiş, birkaç elbise, fotoğrafik (oaparatos ve hepsinden çek mübim olan tütünümü- zü sıkıştırmıştık. Gerçi bu hal tekne « mizin suya batmazlık kabiliyetine bir hayli dokunmuştu. Amme ne yapalım ki deniz suyundan uzak bulundurmak mecburiyetinde olduğumuz böyle bazı şeylerimiz vardı, Teknenin iç güverte- sinde ise su tankları, silâhlarımız, cep- hanemiz, halatlar ve bir çok yedek yel ken parçaları yerleştirilmişti. Sanda - ln küp lerindeki bez kalkanlar ica. bında yükseltilerek bir nevi çadır ha - ine konacak ve bu suretle bizi dalga - ların serpintisinden ve pis havanın te siratmdan muhafaza etmiş olacaktı. Eğer bunlar olmasaydı, aşağı yukarı, | boğulmuş olurduk. Sandalın içinde | ite uzatılabilir. Bunların üze-| rinde dört kişi uyurken diğer fkisi var- diyoda bulunurlardı. Medeniyet icab - adası z sını görmi larından olarak gemimizde altı çift ça- tal ve bıçak, altı fincan, bir kahve gü - ğümü, ve çoğu İngiliz sterlini olmak ü- zere 5000 dolar değerinde altın, gü - müş ve kâğıd paramız vardı. Sabahın saat altısında, vardiyada bu- lunan iki arkadaş . kahve güğümünü doldurarak lehim lâmbası üzerine o - turtmuşlardı. Hafif hafif esen rüzgâr ve sandalın sallantısı yüzünden suyu kaynatmak mümkün olamıyordu. O halde kaynamış hakikt kahve yerine ılık kahve çorbası içmekle de memnun olacaktık. Binaenaleyh deniz suyile ya pılan tuvaletten sonra botun içinde kehve güğürünün ve birkaç peksime - din etrafında şöylece çömelmiştik. Bu kadar küçük bir botta seyrüsefe- ri hatadan salim olarak temin etmek bayli müşküldü. Haritalarımızı şöyle istediğimiz gibi yaymak mümkün de - gildi. En küçük bir dikkatsizlik, o 08 - nada baha biçilmez derecede kıymettar olan «seyir» evrakımızı rüzgür bir an- da uçurup denize götürebilirdi. O ka- dar çok baş vurmasından dolayı ayak- süskülâtla durabildiğimiz böyle bir tekne içinde sekstant vesair «gemlei - ke #letlerini kullanmak mecburiye « iinde idik. Kâğrdlar, haritalar, tabelâ, boğartma vessire gibi şeylerimiz sır - sıklam oluyorlar ve onları güneşte ku- ruftuğumuz zaman da şişerek, tutma « si, katlanması güç bir hale giriyorlardı. Geceleyin hava serin oluyordu. Fa - kat bu serinlik elbiselerimiz kuru bu - dunduğu müddetce fena değildi. Hava iyi ve bizim için çok müsald gidiyor - tan aşağı ıslatıyor ve bu ratıb elbise - ler içinde gecenin ayazımı hissediyor - duk. Gündüzleri havada yakıp kavu - | yakında bir geminin muvasalatı bek - Tenmekte olabilirdi. Ne olursa olsun limana girmek ve ta- rucu bir sıcaklık vardı. Hattâ kayığı -İze komanya almak (bizim için zaruri mızda biraz temin ettiğimiz gölgeden müstefid olurken bile üzerimizde deh- şetli bir ağırlık hissediyorduk. Bunla. rın hepsinin fevkinde suyumuza dik - kat etmek mecburiyetinde bulunuyor - duk. Hiç bir vakit hararetimizi tama - men teskin edecek derecede su içmeğe cesaret edemiyorduk ve binaenaleyh daimi olarak su içmek ihtiyacımı du - yuyorduk. Bu esnada kendimizi eğlendirin neş- elenmek için de beraberimize aldığı - mız kitablardan Fritz Reuter'in <İs - tanbula seyahat» adındaki komik ese - rini yüksek sesle okuyorduk. Gecele - rin uzun ve sıkıntılı (o saatlerini hoşca geçirmiş olmak içinde Alman halk şarkılarını terennüm ederdik: Engine açıldıktan üç gün sonra Kuk takım ad mın ilk cez'resi olan At'u ik. Burası İngilizlerin olmuştu. Seyahatimizi uzatmak mec - 'buriyetile kars'laştığımız takdirde tu - tulacağımız fırtına tehlikesini şöyle bir tarafa bırakalım, fakat beri - beri ve skorpit hastalıklarına tutulmaktan kor küyorduk ve gıdamız kuru peksimet ol dukça korktuğumuzun başımıza gel » mesini önliyemiyecektik. Meter ki er - zakımızın —bilhassa taze sebze ile— te- nevvüünü mutlak surette temin eyle - mis bulunmalı idik. Bu itibarla İmana doğru dümen kırmıştık. Kayığımız limanın rıhtımına doğru ilerlerken güze! Ooyüzlü ve mütenasib endamlı yerli halk —ki Polinezyalılar- dır— büyük bir merakla bize bakıyor ve gittikçe kalabalıklaşıyorlardı. Kire- heiss ve ben, derhal rıhtıma atlıyarak doğru adanm İngiliz memurunun evi - ne gittik. (Arkan var) Günün Bulmacası Soldan safa ve sukarıdan aşağıya; 1 — umar» yapan 2 — Korkunç'uk 3 — Nefi lâh'kası - Allesiz 4 — İhtimel verilir mi? Taş 5 — Yalan - Yol 8 — Çok iyi - Büyük tencere 1 — Bark yumurta - Erkek isimlerinden evvel söylenen 8 — Başında «Al olsaydı alık - Araba kı Bi>ixi>irioli İzolmimai—i—il Evvelki bulmacanın halledilmiş şekli Nöbetçi eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler şun - lardır: İstanbul cihetindekiler: Aksarayda: (Perle), Alemdarda: (Eş- ref Noş'et), Beyasdda: matyada: (Teofilos), Eminönünde: (Hü- sejin Hüsnü), Eyübde: (Hikmet Atla - mas), Fenerde: (Hüsameddin), Şehr mininde: (o(Hamdi), Şehzadebaşı, (Hamdi), Karagümrükte: gükpüzarda' Olulüsi), y. Beyoğin eihetindekiler: İsMikiA! eaddesinde: (Dellâsude), 'Te - Bakırköyünde: pebaşımda: (Kinyoli), Karaköyde: Gü -|! seyin Hüsnü), İstiklMi caddesinde: (4 - monciyan), Pangaltıda: (Margileciyan), Başiktan'a' (Süleyman Receb). man), KadızSyünde: (Biyüi, yükndağa: (Şinasi Rama), Haybelide; (Ta Bag). Giaydar), Ba - İl | izmir belediyesi ce et meselesi'e uöraşıyor (Baştarafı 5'nci sayfada) Yükselmekte olan çocuk hastanesi 3 katlı olacak ve 150 yatağı ihtiva edecek- tir. Belediye Reisi bu hususta şu Izahatı veriyor: «— Çocuk hastanesini ele aldığımız z2- man bu iş bir hayal olarak anlatılmak İs- tenmişti. Görüyorsunuz ki bina yüksel- miştir. İnşaali yakın zamanda ikmal edi- lecektir. Bu hastane yapılırken vaz mevsiminde bol hava alması, kış mevsiminde bol gü- neşli bulunması hesab edilmiştir. Her mevsimde 150 yavrunun cemiyete iade olubacağını görebilmek ümidi, bizi bu ça- lışmamızda teşvik eden başlıca hâdisedir. Bu çocuk hastanes! yalnız İzmirin değil; bütün Ege mıntakasımın en büyük cma cevab verecektir, Hastanenin yarında bir de doğum evi meydana getireceğiz. İzmir Belediyesi yalnız varidat kaynakları değil; ayni zâ- manda içtimai yardım müese! de meydana getirmektedir. Şu anda para- mız yoktur, fakat azm'miz vardır. Çok çalışacak ve mutlaka muvaffak olacağız.» Adnan Bilge? gn Bir doktorun günlük notlarından Bazı yaşlı kadınlarda Hayız kalkması Zamanı Tevettürü şiryanı yükselmektedir. Yani maruf tâbirile tansiyonları artmaktadır, Bu tans'yon yüksekliğinin hakiki damar katılığile veyahud böbrek natamamiyeti- 16 alâkası yoktur. Bu vaziyette olan ka- dınlar da birdenbire şişmanlarlar. Umu- mi shvelinde de gayrtabilik görülür. Başlarına sicaklık biner. Boyunlarına kadar şaman saman ter basar. İçlerin - de sıkıntı da görülür. Bu asabiyet de tan- siyon Üzerine icrayi tesir eder. Böyle 0 - lan kadınlarda yumurtalıkların natama- rilyetinden terellâd eden bu gibi &rüs tedavi için (tedavi biluzee) tatbik edi- lir. Yani hazı genç dişi hayvanların yu- murtalıklarının esas maddelerinin hülâ- sasi şırınsa halinde serkedilir ve asçok elddi ve iyi neticeler alınabilir. * Yaşlı bir #htiyar remzile yazan okuyu- cuma: Normal ve bıfnasıhhaya uygun bir hayat yaşayınız. Bu yaştan sonra uz- viyeti ilâçlarla kamçılamak ve barpala- Spor yaşında olanlar üç sınıfa 15 yaşını bitirmiş mekteb ayrıldılar ve kışla haricinde olanlaf klüplere intisab edebilecekler Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğü umumi kâtibi Cemal, dün akşam gaze- tecileri toplamış ve beden terbiyesi teşkilâtı hakkında uzun bir görüşme yapmıştır, Beden terbiyesi kanununa göre spor Heinz olanlar üç sınıfa ayrılmakta - Yedi yaşına kadar olanlar <ev yaşı» 14. 16, 17 - 19 yaşında olanlar «kül yaşı», 20 ile 23 yaşında olanlar «asker- lik yaşı» namile üçe ayrılmaktadır. Beden terbiyesi kanunu bu yaşlarda spor ve beden terbiyesi yapılmasını istemektedir. İlkmekteblerde spor yu- vası, lise ve yüksek mekteblerde spor yurdları teşekkül edecektir. On sekiz yaşını bitirmiş (mekteb ve kışla) haricinde olanlar klüplere int sab edebileceklerdir. Spor mükellefiyeti henüz kat'i ola - rak tesbit edilmemiştir. Beden terbiye- Milli küme mevsim de y İstanbul Hg maçlarının geri kalan oyunlarının ikinci haftası maçları ya- rm Kadıköy, Taksim ve Şeref stadla - rında yapılacaktır. Birinci devrede Güneşin, ikinci dev « rede İstar.bulsporun ligden çekilmesi, malüm karardan sonra zayıflamış o Jan takımların bir de adedce azalması bakımından işin zevkini kaçırmış ol - du. Bir hafta sonra lig maçları nihaye- te ermiş olacaktır. program hazırlamadığı için Şubat or - tasında biten maçlardan sonra ne ya - pacaktır, bilmiyoruz. Futbol Federasyonu tarafından iki senedenberi yapılmakta olan mili kü. me maçları kulaktan O&ulağa gelen sözlere nazaran bu mevsim de yapıla- caktır. Ml küme maçları için muh - telif rivayetler duyduk. I — Eski şeklin devamı, 7 — Maelarm 'bir turnuva halinde Ankarada yapılması MM ve teresili müsabakalarla uğ « raşmıyan Futbol Federasyonunun mil» Ii küme işini bugüne kadar bir sekle hağlamamış olması bir takım emrivâ - kiler karşısında kalacağımıza işaret » tir. Futbol ile alâkadar (o klüplerimizin mevsim zarfınde yapılacak müsabaka programlarını zamanında bilmiş olma- sı ve ona göre hazırlıklarına başlaması ne kadar şavanı arzudur. k Fener stadı: Fenerbahçe — Topkapı İstanbulsporun ligden çekilmesi ü - zerine geçen hafta İstirahat eden Fe « nerbahçe için bu maç £üç kazanılır bir oyun olmaktan uzaktır. Topkapı, Fenerbahçenin ligdeki ye- rini değiştirecek vaziyette değildir. Taksim stadı: Galatasaray — Beykoz Bu maç, haftanın en güzel oyunu - dur. Galatasaray, son haflfalarda bir. birinden güzel neticeler almış bulun - maktadır. Üç bafia evvel iki takım 22 oyuncu ile başladıkları maçı biraz sert oynadıklarından 18 kişi ile bitir - diler. Bu maçın sükünetle cereyanı, maçın zevkli ve heyecanlı olması için; kâfi bir sebebdir. Şeref stadı: “Beşiktaş — FHA Tig Beşiktaşın, geçen hafta çektiği sıkıntıyı bu maçın unutturaca. İstanbul Futbol Ağanlığı takvimli bir; si teşkilâtı as? kolları olan klüp himaye edecek, onlar için bina ve # halar vücüde getirecektir. z Mektebler de bu sahalardan istif de edebileceklerdir. Beden ti | mükellefiyeti haricinde olanların P fesvonel klüp açmalarına da mü edilecektir. İstanbula henüz tayin edilmiş © bir spor direktörü yoktur, İstanbuldaki teşkilât çok geniş o caktır, | Haziranda ber tarafta bu * yin'er yapılmış bulunacaktır. Beynelmilel müsabakalar daima #1 telit takımlar halinde yapılacak, © telit takımlarda talebe ve askerlere verilecektir. Bütün mücadele spor rında atletizm esası olacaktır. Muhtelif sporlar için yeniden # trenör kursları açılacak, buralarda lışacaklar bareme tâbi olacaklar, aşları 20 ile 70 lira arasında olca” maçları bu apılacak mı? ğı pek tabiidir. Geçen hafta, Galat ray karşısında hayli müşkül vaziy€ kalan Hilâl, müdafaa halinde oynt mazsa Beşiktaş karşısında da &9“| kolay nefes alamıyacaktır. Ömer Besini :Bulgar takımı ayın on dördü! geliyor Bulgaristanın A. S. 23 namın? futbol takımının bugün şehrimize mesi beklenmekte idi. Son dakikada aldığımız mal” İ göre takım, barı muamelelerin ip” için ancak ayın 14 ünde gelebileci tir, Atatürk köprüsüne ağaç park? düşenecek Atatürk köprüsünün Unkapanı &| hetine konan dubaların beton tamamlanmıştır. Köprünün mühim kısmına ağaç parke döşenecektir. K rünün İnşasını üzerine alan mü bid, | milyon kadar ağaç parke İ” min edeceğini vadetmiştir. İstan? ağaç parke inşa eden bir fabrika Yö İmak üzere ecnebi firmalarından belediyeye müracaat etmiştir. İnm müracaati tetkik edilmektedir. Ankara borsası Açılı panış fiatları 10-2- | | ; n i EE

Bu sayıdan diğer sayfalar: