İSMET İNONU Bana dediler ki: — Türkiyede hükümet nedir? Dedim ki: — Millet sından seçi Bi dediler ki: — Türkiyede Meclis nedir? Dedim ki: — Millettir.. Millet seçer; onların is- ceği milletin isteğidir. Onların kararı milletin kararıdır. Millet Meclisi, milletin arzusu hi- lâfına bir karar vermez mi? — Vermez! Dedim. Milletin vekilleri ara - * Vermez, işte misali: Büyük Şefimizi kaybettik. Onun ye- rine bir Cümhurreisi seçmek lâzımdı! Devletin en yüksek mevkiini eden şahıslar: işgal — İsmet İnönünü seçmeliyiz! dedi - Der.. Atatürk Türkiyesinde Atatürkle | birlikle felâketli günlerde, harb mey- danlarında, iyi günlerde siyaset, imar, terakki, sahalarında çalışmış olanla - rın başında o vardı. Ve bugün başımız © olmalıdır. Kü ik mMmemur, arkadaşile konuştu: L Bunları biliyor mu idiniz? —| İngilizcede en çok kullanılan | harfler | İngiliz — dilinde | en çok kullamlan | harf E dir. Buna | nazaran A harfi binde 728 defa | kultanılır. — Diğer harfler de şu nis- bette istimal olu- nurlar: t 701 S 680, O 692, N 6T0, H 540, R 528, D 392, L 860, U 290, C 280, M 2m: F 20, W 190, YIS, P168, B158, V 120, B8, J 55, Z 22 defa. * Gittiği yerde harb çıkaran Prusyalı — sefir Baron Karl von Wferther her nere- j e gittiyse, © ülke. de harb çıkmıştır. ğ Buna rağmen, ken disi çok yumuşak K adam Genç yaşta sevenler Okuyucularımdan O. Başın yaz- dığı mektuba doğrudan doğruya ce- vab vermiyeceğim. Hatta mektubun mühteviyatından — da bahsetmeden, daha şümullü, daha umum! bir mev- zuda yazmayı muvafık buluyorum. İnsanlar sever. Bu, bir kanun ta- biatidir. Fakat sevgilerin tezahürü birbirinden çok ayrı olur. En kuv- wetli hissedilen, en fazla ıztırab ve- ren $ hemen birçoklarının ço - cukluk devresitiden çıkıp — Rgençlik devresine yeni girdikleri zamanda — İsmet İnönü Reisicümhur olmalı- dır, Köylü, biran işini bıraktığı zaman: — Ben İsmet İnönünün ordusunda bulundum. Yaptırdığı yolda çalıştım. | Kurduğu fabrikada çalışlım. O beni bibmez; amma ben onu bilirim. Baş o- lacak insandır. Dedi , Yaşlı bir kadın, felâket günlerini hatırladı. — Atatürkün yanmda daima o var- dı. O, ondan sonra gelendir. Ben onu Reisicümhur görmek isterim! dedi. Mekteb talebesinin gönlünde onun ismi vardı: * — İsmet İnönü Reisicümhur olsa! Diye arzuladı. Sokakta konuşanım, tramvayda bilet | kesenin, vapurda kaptanlık edenin, | vethâsıl bütün Türklerin arzusu bu| idi. Milletin veküleri, milletin arzusunu içlerinde duydular. Çünkü onlar, ken- dileri değil, millettiler, bizdik.. Ve biz ittifakla reyimizi İsmet İnönüne ver - dik. İsmet İnönü Reisicümhur oldu. İSMET HULÜSİ | İngiliz kadınlarının gelinlik elbiseleri Londranın eski kadınları, gelinlik çağlarında diktir- dikleri tuvaletleri giymeği en büyük meziyet sayarlar. Bunlar arasında, ayni tüvaleti 59 sene giyen Ma - dam Fusde, kadın- lik âleminde şöh - ret bulmuştur. * Davekuşu ile serçe Kuşların be - men - hepsinin uç tuğunu — sanırsak aldanırız. Meselâ büyük bir kuğş sa- ygılan — devekuşu minimiri bir ser - çe yanında kuşlu- ğundan - tamamile uzak kalır. Çünkü serçe uçar, buna mukabil - kanadları ol- duğu halde - devekuşu bir santım dahi mâna, her hareketinden bir şübhe sezer. Tesadüfen kolunun koluna değmesi ona en umulmaz zevki ve- rir. Buna mukabil dalgın bir bakış, yahud iâalettayin bir kimse ile şu - radan buraâan biraz fazla konuşmuş olması kalbinde büyük bir acı do- ğurur. Bu yüzden sinirleri bozulur, uykusu kaçar, gözyaşı döker. Gene bu yaşta ve bu tarzda sevi- şenler arasında mektublaşmalar çok vâkidir. Her mektubun, her kelimesi seven için ayrı bir mâna taşıyan bir bilmecedir. Kâğıdın renginden, zar- fın cinsine kadar herşeyden kuşku- lanır. daha ileri gideyim.. saçlarının. kıvrılış Fakat bu sevgiler hiç de sevgi de- nilecek birşey değildir. Ne derece hızlı olursa olsun, ne derece ateşli olursa olsun bunlara geçici çocuk kaprisinden başka bir isim verile - mex. Böyle bir sevgi genç gönülde fır- koparır. Üzüntü başlar. Genç artık; sevdiğinin her sözünden bir Böyle sevenler, çok severler, fa - kat çabuk unuturlar. aat a Siroz hastalığı nedir ? iroz hastalığı nedir ? Siroz hastalığı, karaciğerin esas nes- cinin harab olarak yerine munzam nesic kalm olması dolayısile karaci ni görmemesinden müte- hastalıktır. teşevvüslerile kendini gösterir. Ye - meklere iştihasızlık, hafif bulantılar, yağlı yemek yiyememe, bilâhare kus- malar olabilir. Siroz iki nevidir. Biri laenec sirozu, diğeri hanat sirozudur. Hanat sirozunda karaciğer büyüktür ve vücüdde satılık vardır. Diğerinde i- se karaciğer küçüktür, karında su var- dır. Fakat bilâhare hanat sirozunda da ka r küçülür. Karaciğer, batın ahşasından gelen deveranın geçid yeri olduğu için, onun nescinin harabisini, deveranın dur « gunluğunu mucib olur. Bu zaman kan ve bacaklarda su toplanmağa başlar. Karındaki suya haben denir. Karaciğer yolile olamadığı için deveran sağlam- larda tâli derecede bulunan damarlar vasıtasile (karnın yan taraflarındadır) olmaya başlar. Gitgide bu damarlar büyür. Ve bu damar'ar dolgün ve geniş vaziyette görülür. Su toplamasından dolayı karnın şiş- mesine rağmen kollar ve vücud çol zayıflar. Karındaki su, ilâçlarla idrarını ço - ğaltarak, karından su alarak giderilir, su almak albamin zayi ettirdiğinden hasta günden güne zayıflar. Bu sebeb- ler- daha ziyade ilâç tercih edilir. Su almması hastanın vaziyetine tâ- bitlir. Ancak su, ilâcın bül — &ı i sşebebile yapılamadığ veya ilâç yap: n halde az tesir etti- #i ve hasta, karında fazla su toplanma- sı dolayısile teneffüs darlığından ve sıkıntıdan şikâvet ettiği zamanlarda almır. Hastalık rejimle ve ilâçla tedavi o- lunursa da karaciğerde nesie harabisi olduğundan ve nescl de yerine ika - me etmek mümkün bulunmadığından hastalık tamamile tedavi edilemez. Hastalıktan korunma, sihhi yaşa mak, suiistima!lerden ve tesemmüm - lerden sakmmakla olur. Bazı strozlar- da müzmin intanların rolü olduğun- dan böyle bir hastalığa yakalananlar da bu hastalıPfı tedavi ettirmekle ayni zamanda sirozun önünü almış olurlar. M;na müzesinde yenilikler yapıldı Adana (Hususi) — Şehrimiz müze - sinde bu yıl da bir takım yenilikler ya pılmıştır. Müzeye bir hafriyat faaliye - ti salonu ile bir de büro — etnografya ve edilmiştir. Pazar günü bu kısımların küşad resmi yapılmış ve bü tün türcüler bu törene iştirak ede- rek müzeyi gezmişlerdir. Bursa fidanlık'arındaki çalışma'ar Bursa (Hususi) — Husust muhase - banin, Bursa, M. Kemalpaşa - ve İne - göldeki fidanlıkları bu sene, diğer se- ne'ere nisbetle daha iyi olduğu bildi - rilmektedir. Yetiştirilen fidanlar gerek çeşid ve gerekse mikdar itibarile şa - yanı memnuniyettir. Üç fidanlıktan bu sene 20 çeşid üzerine aşılanmış 75 bin kadar meyva fidanı tevzi edilebileceği, ayrıca yüz bin kadar da Amerikan çu- buğu kesileceği ümid edilmektedir Yozgatta imar faaliyeti Yozgat (Hususi) — Günden güne 1 - mar edilmekte olan — Yozgatta yeni iki büyük bina inşasına başlanmıştır. Bun » lardan biri olan vali konağı Inşaatı ik - mal edilmek üzeredir. Vilâyetimiz diğer mühim bir ihtiyacını karşılayacak olan hükümet konağı inşaatına da başlanmış- tır. Bunlardan başka vilâyet merkezinde bir çok göçmen evleri yapılmış ve göç - menler evlerine oturmuşlardır. Bu ev « ler de şehrimize ayrıca bir güzellik ver- miştir. Evvelki gece, Lâleli türbesi önün - de, bir otomobil kazası olmuş, Nihal is- minde 7 yaşında bir kız çocuğu feci şekilde ölmüştür. Suçlu, şoför Mehmed, dün Adliyeye sevkedilerek, asliye 4 üncü ceza mah- kemesine verilmiş ve derhal muhake- mesine başlanmıştıı Poliste : Bir küçük kız otomobil altında feci surette öldü Evvelki Akşam saat 20 de Aksarayda feci bir otomobil kazası almuş, 8 yaşında bir ço- cuk otamobil altında kalmak — ve başından ağır yaralanmak suretile ölmüştür. Sinekli - bakkalda Müezzin sokağında 9 numaralı ev- de oturan terlikçi Yakubun kızı Leylâ, Vali- |de camilnin önünde yolun — karşı tarafına geçmek isterken sür'atle gelen 2204 numa - İralı otomobille karşılaşmıştır. Küçük kız bir- |denbire şaşırmış ve otomobll de sür'ati sebe- bile duramıyarak Leylâya çarpmıştır. Şoför kazayı mütenkib ayni sür'atle yoluna devam | ederek kaçmıştır. Mahalli — vak'aya yetişen | İzabıta derhal bir taksi otomobili celbederek, vücudünün muhtelif yerleri ve başı - ezilmiş olan Leylâyı Haseki hastanesine sevketınişse de, yaraları ağır olan çocuk yolda memur - ların kolları arasında ölmüştür. Zabıta ka- çan otümobil şoförünü aramaktadır. Bir genç kız motosiklet altında kaldı Fatihte Müslimbey mahallesinde — oturan Belkis iaminde bir kız, Aksaraydan geçmek- stafa isminde birinin İdaresin- li motosiklet altında kalmış ve ayağından yaralanmıştır. Suçlu yakalanmış- tır. | | İki kardeş bir adamı sekiz yerinden yaraladılar Evvelki akşam Çengelköyünde Osman is- mirde bir adam 8 yerinden bıçakla ağır ya- ralanmıştır. Hasibpaşa çiftliğinde oturan Os- man, saat 21 de evine, giderken ayni Çift - Hkte oturan Hamdi ile kardeşi Ahmed ve Osmanın yolunu kesmişlerdir. Gündür Osmanla yaptıkları şaka cens - sında onun sarfettiği sözlerden muğber olan iki kardeş, bıçaklarını çekerek Osmana hü - cum etmişlerdir. Osman yalnız başına iki kardeşe muka - bele edememiş ve mütecavizlerin bıçak dar - belerile sekiz muhtelif yerinden ağır yaralı bir halde ve kanlar içinde yere yuvarlan - muştır. Osmanı öldürdüklerine zahib olan Iki kardoş sür'atle vak'a mahallinden uzaklaş - |lanmıştır. Yaralı tedavi edilmek üzere bas - taneye gönderilmiş ve tahkikata başlanmış- tır. Tramvay rayına takılıb düşen bir adam yaralandı * Üsküdarda Gülemhatun mahallesinde 0- furan Paad izminde yaşlı bir adam, dün Üs- küdarda bir tramvayın önündea geçerken İayağı raya takılarak Güşmüş, başından ya- ralanmış! Plakaluın değiştir ki gece bir genç kızı çiğneyen otomobil şoförü yakalandı Dördüncü ceza mahkemesinde derhal muhakeme | edilen suçlu çocuğu çiğnemediğini iddia etmesine rağmen tevkif edildi Suçlu, çocuğu kendisi çiğnemediği- ni yerde yatmış bir vaziyette yanından geçerken farkederek otomobili durdur- duğunu söylemiştir. Fakat, şahidler verdikleri ifadelerde, suçluyu teyid et- memişlerdir. Muhakeme, Mehmedi tevkif ve du ruşmayı talik etmişti! Ticaret işleri: Antalyaya mütehassıs bir heyet gönderildi Antalyada kurulmasına karar veri: len jüt ipliği fabrikasına aid tedkikle- re devam olunmaktadır. İktısad Vekâ- leti, fabrikanın inşaaat hazırlıklarile meşgul olmak üzere Antalyaya bir mü- tehassıs heyet göndermiştir. İnşaata ya- kın bir zamanda başlanacaktır, İngiliz firmaları av derisi alacaklar Bazı İngiliz firmaları şehrimizdeki adarlara müracaat ederek memle- ketimizden zerdeva ve porsuk kürk - lerile keçiboynuzu mubayaa etmek is- tediklerinli hildirmişlerdir. Bu husus- ta İngiliz firmalarile temaslara baş - lanmıştır. Yaşlı bir adam otomobil altında kalıp yaralandı Beyandda Boğfanağa mahallesinde oturan Mehmed isminde yaşlı bir adam dün Akst- raydan Yusufpaşaya gitmekte iken cadde- nin karşı tarafına geçmek İstemiş, bu sıra« da büyük bir süratle gelmekte olan 1607 sust bir otornobilin altında kalarak erlerinden yaralanmıştır. Hususl araba, ayni süratle yoluna devam ederek kaçmıştır. Suçlu aranmaktadır. Bir sabıkalı bir garsonu kolundan yaraladı KRvvelki gece saat 3 te Taksimde bir yara- Jama vak'azı olmuştur. Gece yarısından gön- ra İzet gazinotuna — giden gabıkalılardan Arnavud Niyazi, temizlik — yapmakta olan şef garson Nuriden bira istemiştir. Nuri vak- tin geciktiğini ve gazinonun — kapandığıni söylemiş ve buna hiddetlenen Niyasi, bıça - ğını çekerek Nurinin Üzerine hücum etmiş - tir. 'Vaziyeti gören diğer garson Zeki müdaha- le ederek arkadaşını kurtarmak İstemiş ve Niyazinin Nurlye savurduğu bıçak Zekiye | - sabet ederek aağ kolundan yaralamıştır Suçlu yakalanmış ve yaralı Zeki todavi al « muşlarsa da, biraz sonra her ikisi de yaka -| tmma alınmıştı: Orhangazide zeytin va pirinç ekimi Orhangazi (Husust) — Bu sene zey- tin mahsulü geçen seneye nazaran az * dır. Pirinç mahsulü ise bilhassa Çel - tikçi köyünde eski senelere — nazaran fazladır. Çeltik azami on kuruşa satıl- maktadır. ilmesine -başlandı Motörlü nakil vasıtalarının plâkaları değiştirilmektedir. Yeni piâkalar Avrupada olduğu gibi alominyumdandır. Otomobil, otobüs ve bütün mo” törlü nakil vasıtaları bu yenâ plâkaları takacaklardır,