20 Ekim 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14

SON POSTA ngd. tahrirat kaleminde başlayıp İstanbulda darağacı altında biten memuriyet hayatı: 120 Ülebersesesesencane eraABEAADAAALALAAAERALAESERASAALEA AAA DA KEESETE DErECERCAKE. Devlet kapısında elli yıl Yazan: Eski Dahiliye Nazırı veeski meb'us Ebubekir Hâzım Fram ismindeki köpeğimize bir kibrit kutusunu gösterir, koklatır ve gözlerini bağlıyarak gizler, hayvana : “ Ara Fram!,, derdik. Fram bir iki saniye içinde saklanan kibrit kutusunu bulurdu Eğer ben fotografi san'atini bilmiye- rek yukarıda yazdığım albümü padi - şaha takdim etmemiş olsa idim, bir çok Jeimane jurnallerle bu suretle azledi- Jerek (mim)lendikten sonra artık hiç hır memuriyete tayin olunamıyarak ikinci meşrutiyetin ilâmına kadar tam on-bir sene fakrü sefalet içi ölmek- ten beter bir hayata mahküm olacak - tım. Binaenaleyh öğrenilmesi mümkün olan hiç bir fen ve san'atin küçük ve faydasız erek ihmal edilmemesini hâlisane tavsiye ederim, —8T — FRAM Her ne kadar hatıralarımın mevzu - ları muhtelif ise de, cereyan ettikleri “mevkiin bir olmasından dolayı «Dede- ağaç» isminin tekerrürü belki okuyu- cularımı sıkar. Onun için Dedeağaç ha- tıralarına -henüz bitmemelerine rağ - men- şimdilik nihayet vereceğim, Fa- kat bu arada Fram'dan hiç bahsetmi - yecek olursam hem Dedeağaç hatırala- rında büyük bir boşluk bırakmış, hem de vefasızlık yapmış bulunurum. Fram, Milletler Cemiyeti âzasından Norvecli mösyö Nansen'nin o seneler- de yaptığı şimal kutbu seyahati için hazırlanan gemiye verdiği addır. Bu seyahat yüzünden yalnız mösyö Nansen ve arkadaşları değil, ayni za - manda gemisi de meşhur olduğundan, Dedeağaç Yunan — konsolosu — dostum mMmösyö «Tarss bana hediye ettiği bir yaşındaki kıymetli av köpeğine de Fram adını vermişti, Fram zeki ve son derece sevimli bir hayvandı. Her şeyi anlar, söyliyemez, fakat anlatırdı. Köpek nevilerinin zekâ ve sadakat- Terine dair tarih kitablarında okudu - ğum malümat, Fram'in gösterdiği zekâ ve sadakat eserlerinden daha yüksek olmadığından, bunların bir kısmını ya- zacağım: Fram, çarşıdan alınmış olan beş altı çift tahta pabuç demetini yanında kim- se bulunmaksızın, eve getirirken pen- cerede idim. Fram eve elli metre kadar yaklaş - mıştı. Bu sırada pabuclardan bir çiftini ağzından düşürdü. Ötekileri düşür - meksizin onları almağa uğraştı, muvaf- fak olamadı,. Caddede kimse yoktu, Et- rafına bakındı. Sonra, birisi gelip de pabucu alır endişesile, yolun bir. hs - müinı arka arka yürüdü. Sonra koşarak ağzındakileri kapı önüne koydu. Hızla gidip düşen pabuçları aldı, getirdi... Bir kibrit kutusunu Frama gösterir,| Koklatır ve gözlerini bağlıyarak bir ta- rafa gizler, hayvanu da: | Ara Fram, der idik. a, bir iki saniye içinde saklanan kibrit kutusunu bulurdu! Faytona bindiğim zaman, eğer yalnız işem, çağırmadan arabadan içeri atlar, âyaklarımın yanına yatardı. Berahe - rimde bir arkadaşım var İse arabacının yerine çıkardı. Bazan kendisini evde alıkoyarak a- raba ile uzaklaşır, sonra bıraktırırdım. Fram, bizi derhal bulur; atların önüne geçerek havlardı. Böylece, hergün mu- yyen saatte boş yem torbalarını hükü- met konağındaki ahırdan eve getirmek su retile hizmetlerini gördüğü atların ih- Muharririn Ti oğlu ve köpeği Fram nistana gitmişti. Sulhün akdinden bir müddet sonra, hükümet dairesinin kar şısındaki konsoloshane önünden geçi - yordum. Yanımdaki jandarma: — Bakınız, eski efendisi gelince Fram oraya gitmiş, dedi. Hakikaten Fram, konsoloshanenin sallıyordu. Bir saat kadar önce gelmiş olan Mösyö Tarsinin — muvasalatını Fram, benden evvel öğrenmişti. (Arkası var) Günün Bulmacası £ — Kuj tulmaya yarayan bir nevi ka - * fes - İsim, 2 — Bayağıca - Birdenbire, 3 — Para yokluğu. $ — Atların ayaklarındaki - Bir içki. 6 — Cemi edatı - Dahi. «ke olsaydı şehir harlci. 8 — Fakrüddem - Cereyan etme, 9 — Ne ile yapilmış - Kasabın sattığı « Emmek masdarından emri hazır, lerde kullandır.» YUKARDAN AŞAĞI: 1 — Fare tutmaya yarayan nesne - Ka « naat getirmiş. £ — Birafı su ile çevrili kara parçası - A- Çıkça, 3 — İhtiyar - Üzerinde lekezi olan. karlarken dökerlerdi. 5 — Nazmolmıyan yazı - Bir nota. 6 — Eritmek - Nofi. 7 — Zeküsi kuvvelli - Beygir. 8 — Kırmınya 9 — Âbide - Nall olmak. 10 — Gülün dalında bulunan - Gözleri miyen. 1 2 8 4 56 6 7 B 9 10 timamma hususi bir itina gösterirdi. 1İSİEİRİLİEİVİH| A Bir gün arabacı, atları, sulamak için Z um IJDC]I Padoma köprüsünde çaya indirdi. At - SİKİE|SİNİKİE( S lardan biri suya yaklaşmaletan ürkü - 4| uD E!II]EI] yordu. Atım hayli uzayan inadına Fram t DBEBDDH kızdı. Mırıldandı, havladı. nihayet kö- şa koşa köprüden indi. Atın — kuyru- VİN! ğundan tutarak, onu suya doğru çek - ti. Bunda muvaffak olamayınca kendi- si çaya girdi. Yüzdü, mırıldandı, hav- Tadı. Bu hareketile, korkulacak bir teh- Jike olmadığını-anlatmak istiyordu! Harb dolayısile Mösyö Tarsi Yuna -| — Ebvelki bulmacanın halledilmiş şekli balkonundan bize bakıyor, kuyruğunu | | Yere gelen her iki amuzun üç ğ&_ğ yöza Serbest güreşler için bir nizamname hazırlandı Eminönü Halkevi tarafından her yıl yapılmakta olan profesyonel serbest Bü- reş müsabakaları, bu yıl da önümüzdeki cumartesi ve pazar günleri Taksim stad- yomunda yapılacaktır. Bu müsabakalar münasebetile, Eminö- nü Halkevi bir profesyonel güreş nizam- namesi hazırlamış, bu nizamnama C. H. P. Genel Sekreterliği tarafından tasdik edilmiştir. Şimdiye kadar kayıdsız, şartsız, mü bakaları hazırlıyanların ve pehlivanla istedikleri şekilde yapılagelmekte olan güreşler böylece intizama konmuş olu- yor. larını aşağıya yazıyoruz: Türkiye serbest güreş başpehlivanlık müsabakasının tertibi yalnız «İstanbul Eminönü Halkevi> ne ald olup «Türk Spor Kurumu» ndan başka herhangi bir teşekkül ve şabıs, bu nam altında güreş tertib edemez. Başka bir isim altında serbest güreş terlib edecekler bu nizam- namenin müsabakaya ald maddelerini tatbik etmeğe mecburdurlar. Bu güreşlere Türkiye Cumhuriyeti ta- biiyetini haiz olmryanlar giremezler. Güreşlere girecek her pehlivan, müsa- bakadan evvel tertib komitesine müraca- at ederek, güreş günü isbatı vücud ede- ceğine dalr bir taahhüidname vermeğe mecburdur. Güreşlere yazıldığı halde sebebsiz ola- rak güreşlere iştirak etmiyenler iki sene müddetle başpehlivanlık müsabakaları na giremezler. Haysiyetini ve milli şerefini feda ede- rek danışıklı güreş yaptığı sabit olan peh- Hvan başpehlivanlık güreşlerine girmek hakkını müebbeden kaybeder. Bu danı- şıklı güreşler eğer başpehlivanlık müsa- bakalarında yapılacak olursa, yapanlar derhal müsabakadan atılırlar, Güreşler şu sıkletler üzerinde tesbit e- dilmirtir: Filiz sıklet kilosu 56, en bafi" kilosu 61, ',ı.ır.ı kilosu 66, yarı orta kilosu 72, orta kilosu 79, yarı ağır kilosu 87. Ağır sıklet tâbiri de 87 kilodan yukarı- sı için kabul edilmiştir. Aşağı sıkletten bir güreşci arzu ettiği takdirde kendi sikletinden bir yukarısında güreşebilir. Fakat ağır bir güreşci hiçbir zaman ken- di sıkletinden dun olan bir pehliyan ile güreşemez. Bir güreşcinin yenik düşmesi için iki omuzunun bir anda yere gelmesi kâfidir, saniye minderde yapışık olarak kalmasına lü- zum yoktur. Boğmak, eli, kolu, ayağı, ba- cağı, beli tersine bükmek, kafa fle tosla- mak, ağız ve burüun tutmak sâç veya et 4 — Karadeniz sahilinde bir şehir - So -| çekmek, hasmın canını yakarak yenmeğe nunda bir «ke olucsa yalnız başına, |çalışmak, gene, hasmın midesine, böğrü- ne, boğazına, el, kol veya bacakla* bas- 7 — Konuşurken kekeliyen - Başında bir|Mak ve merdcesine güreşmemek. Bu ni- zamname ahkfiımınca yasak odilmiştir. Hakem bahsine gelince; biri minder, ikisi de yan hakemi olmak üzere heyet üç 10 — İnilmeğe mahsus - Yapmak ecürüm-| kişiden mürekkebdir. Bu üç hakemden ikisinin verdiği karara itibar olunur. Başpehlivanlık müsabakasına — giren müsabıklardan birinci, ikinci ve üçüncüye para mükâfatı verilir. Başpehlivanlığı kazanan güreşciye ay- rıca (başpehlivanlık kemeri) namı altın- 4 — Tuttuğunu koparan - Eskiden fal ba-|da bir kemer emanet olarak verilir. Bu kemer on parçadan ibaret olup her sene başpehlivanlığı kazanan pehlivanm ismi bu parçalardan bitinin üstüne yazılır. benseyen renk - Az sicak.| Fasılasız üç sene kemeri kazanmış o- lan pehlivan kemere tamamen sahib olur. Güreş antrenörü Ankaraya gidiyor Üç senedenberi şehrimizdeki güreşci- leri çalıştırmakta olan milli takım antre- nörü Finlandiyalı Pellinen federasyon tarafından Ankaraya çağırılmıştır. Pelli- nen bundan böyle Ankarada çalışacaktır. İstanbul güreşcilerinin kıymetli — bir bocadam mahrüum olmaları endişe edile- cek bir kayıp sayılır. Güreş federasyonu İstanbul güreşcile- ri için yeni bir şekil düşünmediğinden bu sporcuların on on beş sena evvel olduğu gibi kendi Hıılıfindı yalnız çalışacak- Bu nizamnamenin bazı mühim parça-| 'Milli takımımız Rumen, Yugoslav ve Yunan milli takımları ile karşılaşıyor Futbol federasyonu çok geniş bir faaliyet programı hazırladı, milli küme maçlarına da önümüzdeki ay içinde üç şehir takımlarının iştirakile başlanıyor Futbol federasyonu 1938-39 —mevsimi için oldukça zengin ve geniş bir faaliyet programı hazırlamıştır. Memleket dahilinde yapılacak maçla- ra büyük bir ehemmiyet veren federas- yon, ayni kuvvetle temsili ve milli maç- ları da bu faaliyet programı içine almış- tır. Bütün mıntakalarda hep birden yapiıl- makta olan lig maçlarını mütecakib, bir çok şehirlerimizde şampiyonluk ve milli küme maçları başlamış olacak, bu suret- le futbol faaliyeti pek geniş bir şekilde bütün mevsim devam edecektir. Futbol federasyonu iki senedenberi tat- bik edilmekte olan miülli küme maç- larını uzun tedkik ve tecrübelerden sonra yeni bir şekle sokmağa karar ver- miş ve şimdiden hazırlıklarına başlamış- tır, Evvelce İstanbuldan dört, Ankara ve İzmirden ikişer ki cem'an sekiz klüp ara- sında iki devre olarak yapılan milli kü- me maçları gördüğü büyük alâkanın da- ha şümullü bir şekil alabilmesi için fut- bol federasyonu bu üç mıntakadaki klüp adedlerini bir mikdar attırmağa karar vermiştir. Yeni yapılan milli küme programına göre İstanbuldan sekiz, Ankara ve İz- mirden dörder klüp ayrılacaktır. Her mıntaka birer devreden ibaret o- Jan maçlarını aralarında oynıyacaklar, İstanbuldan dört, Ankara ve İzmirden i- kişer klüp kar dö final, dömifinal ve fi- nal maçlarını bir turnuva halinde Anka- rada yapacaklardır. Evvelce şehirler arasında yapılan maç- ların rekabet dolayısile gayeden uzak- laştığını ve bu hareketin mali bakımdan da federasyona çok pahalıya malolduğu hesab edilmiş ve millt küm maçlarının ilk seçmelerinin her klübün bulunduğu mantakada yapılması karar alınmıştır. Futbol federasyonu mıntakalarına a- ralarında yapacakları bir devreli maçların bütün hasılatını klüplere bırakacak, ve Ankarada yapılacak nihat maçlar hası- latını da baştan derece alan klüplerin sonuncusuna kadar tesbit edilecek bir barem dahilinde tevzi edecektir. Futbol Federasyonunun tesbit ettiği temsili ve milli maçlar Futbol federasyonu bu mevsim harici maçlara büyük bir ehemmiyet vermek- tedir. Bu maksadla yapılan uzun muha- berattan sonra yoni mevsim faaliyeti şu şekilde tanzim edilmiştir: 3 teşrinisani perşembe İstanbul - Ati- na (İstanbulda). 6 Teşrinisani cumartesi Ankara - Atl- na (Ankarada). 6 teşrinisani pazar Türkiye - Yunanis- tan (Ankarada), millf maç. 25 kânunuevvel pazar İzmir - Bükreş (İzmirde). 31 kânunuevvel cumartesi İstanbul - Bükreş (İstanbulda). 1 kânunusani 939 pazar Türkiye - Ro- manya (Ankarada) millf maç. Bu maçlardan maada henüz tarihi tes- bit edilmemiş olan Türkiye - Yugoslavya arasında İstanbul, Ankara, İzmir, Bel- Erad temsili maçlarile Türkiye - Yugos- lavya arasında millf maç nisan ortaların- da yapılacaktır. Cumhuriyet bayramında — Fenerbahçe ve Güneş Ankaraya davet edilecek Futbol federasyonu Cumhuriyetin on beşinci yılı münasebetile Ankarada bir futbol turnuvası tertibine karar — ver- miştir. Federasyon hariçten takım getirmeği muvafık bulmamış ve 1987 milli küme şampiyonu Fenerbahçe ile 1938 milli kü- me şampiyonu Güneşi Ankaraya davet et- meğe karar vermiştir. İki milli küme şampiyonu otuz teşrini- cak bu iki maç için kliplere yol masrafı olarak biner Hira verecektir. İkinci monitör kursu Şubatta açılacak Futbol federasyonu yerli antrenör ye- tiştirmek hususunda evvelce vermiş o duğu kararı bu mevsim de tatbik etmeğe ve yeni yetişen kadroyu bir mikdar da- ha zenginleştirmek için ieab eden hazır- lıkları yapmağa başlamıştır. Yeni monitör kampı beş ay devam et mek üzere Ankarada şubat bidayetinde açılacaktır. Bugün memleketin dört köşesinde va- zife gören monitörler de mevsim sonun- da iki ay için kampa davet edilecekler ve yeni sistemler üzerinde ders görecekler. dir. Ömer Besim Milli tal ma terfi güreş maçları tehir edildi Güreş federasyonu milli takıma gire cek güreşcileri seçmek için yeni Türkiye birincilerile evvelce millf takıma girmiş olanlar arasında Cumhuriyet bayramın- da Ankarada yapılacak seçme müsaba- kaları teşkilâtın almak üzere olduğu ye- ni şekil dolayısile tehir edilmiştir. Matbust takımının yeni maçı Şimdiye kadar yaptığı maçların hiç bis risinde mağlüb olmıyan İstanbul mat- buat takımı Cumhuriyet bayramında fe- derasyon dışı klüplerin en kuvvetlisi o- lan Beyoğlusporun tekaüdlerile kargıla- şacaktır. Bugünkü program İSTANBUL sahabeleri, Eşref Şefik. 19.30: Orta Anadolu saati; Ali Koç Gümes ve Hayri Karamete. 1955: Borsa haberleri, 20: Belma ve arka - daşları tarafından Türk — muztkisi ve halk şarkıları, 2040: Afans haborleri, 2047: Ömer Rıza Döğrül tarafından Arabea söylev. âlı Saat âyarı: Orkestra: 1 - Cazband, 2 » Çi « gan musikisi, 21.30: Rıfat ve arkadaşları ta- rafından Türk müsikisi ve halk — şarkıları. 2210: Hayva raporu, 2219: Mandolin orkas « trası: Muallim Mihalidis ve arkadaşları ta- rafından, 2250: Bon haberler ve ertesi gü - nün programı, 23: Baat Ayarı, İstiklâl marşı. ANKARA 20 Birinciteşrin 838 Parşembe (Öğle neşriyatı becrtbe mahiyetinde ola- rak yeni stüdyoda yapılacaktır.) Öğle neşriyatı: 12.30; Alaturka plâk neşriyatı, berler, 13.15: Karışık plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 1830: Karışık plâk neşriyatı, 19.16: 'Türk muzikisi ve halk şarkıları: (Salâhaddin), 20: Baat üyarı ve Arabça söyler, 20.10 Hinberler, 20.15: İnce saz fazlı (Tahsin Karakup), 21: Şan plâkları, 2L15: Stüdyo zalon orkestrası 22: Haberlor ve hava Nöbetci eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler yan - 18: Ha - İstanbul cihetindekiler: Aksarayda; (Şeref), Alemdarda: (Ab- AM).——M (Haydar), a - matyada (Teofilos), Eminönünde: (Hü- seyin Hüsmü), Eyübde; (Hikmet Atla - maz), Fenerde: (Emllyadi), Şehremi - ninde: (Hamdi), Şehzadebaşında: (Ham-| d, Karagümrükte: (Arif), Küçükpa - zarda: (Necati Ahmed), Bakırköyünde: (Merkez), Beyoğlu cihetindeldier: İztikifi caddesinde: (Kanzuk), Oala- tada: (İsmet), Takalmde: (Nizameddin), Kurtuluşta; (Necdet), Yenişehirde: (Pa- runakyan), Bostandaşında: — (İttihad), Beşiktaşta: (Süleyman Receb). evvelde Ankarada karşılaşacak ve galib Üsküdarda: — (İttihad), —nlrıı gelen takıma futbol federasyonu Cumbu-|| (osman), Kadıköyünde: (Büyük, Ügler), riyetin on beşinci yılı münasebetile güzel|| Büyükadada: (Şinasi Rıza), Heybelide: bir kupa hediye edecektir. (Tanaş). Futbol federasyonu Ankarada yapıla-