12 Birinciteşrin V ölen san'atların ölmiyen san'atkârları arasınd 8ON POSTA Tarihe karışan meddah Son meddah Tahsin: “ Bir tek kişiyi besleyemeyen bir san'ata yeniden hangi babayiğit heves eder ? ,, diyor — Hak dostum hak!.. Sühansazı gülüstanı bağı mezaket Nihâli goncal hağı zarafet h Söyledikçe sergüzeşti verir bezme Mı:u.:' abdi abkardan Dinleyindi bu ea Aradan yıllar geçti. Geçen her yıl eskiye ald bir çok şeyleri paslandırdı. 'Takvimden her sene kopan 360 yap - rak, kafamın içine harman edilmiş ha- rle- yazma mendili, meâ mün önünde, yukarı aldığım girizgâhı el'an kulaklarımdadır. Meddahı anlatmağa ne lüzum var? Hangimiz hatırlamayız ve eski devrin bu mütevazi temaşası hangimize ya - cıdır?.. mnesi, kuytu bir kahve köşesin - den; dekoru, bir tek masa ve iskeml den; bütün aksesuvarı bir kalınca bas- tonla bir yazma mendilden; bütün tek insandan ibaret ah, yıllarca şarkın en Ta temaşası olarak yaşadıktan so! gün aramızdan göcmüş bulunm Eceli mev'udile mi? Sanmam. Bir kalb sektesile mi? Zannetmem. Katledi'e rek mi? Buna galiba derim. Meddah orta oyunu, Karagöz gibi ölen temaşa san'atlerimizin hep - sinden bahtez çıktı. Rahmetli Süruri para kazanmak için İranın eski Kı hanları gibi köy, köy, şehir, şehir dola- şa dolaşa san'atını da beraber olan yerek gözlerini kapadıktan sonra med-| düah'in ortalıkta ismi bile kalmadı. Meddahlık müessesesinin enkazını aramak için dün hayalciler, hokkahaz- lar kahvesine uğradım. Burası Fransız parlâmentosuna benzer. Gürültü, mü- nakaşa eksik olmıyan bir yerdir. Un.xumiyetle müdavimleri birbirle rile geçinemezter. Fakat müşterek bir| şuurla derd karşısında, müşterek bir 4 kıdem birleşirler ve bütün Mtilâflar, kavgalar'ı ortadan kalkar. ü Kapıdan içeri girdiğim zaman komık Dümbullü İsmail, tulüatçıların piri A sım baba, meddah Tahsin, hayalci Sefı—r Mehmed ve bazı esnafı oturmuş Yağ - murlar yüzünden san'atleri kadar Y:.ı- zulan işlerinden şikâyet ederken bul - dum. Karagözün, B Matın fahrf propaganda nazıirlı_vl:.ıııı yapmış olduğum için midir, nc(?ır, - tün bu mesleklere mensub san'atkâlar derdlerini benimle paylaşmakta :ıBxe ı;; bir teselli buldukdlarım söylerler. bul gabırla dinlerim. Bu ben çizdim. Ve iskele merddaha kâyetlerini daima sefer mevzuun rotasını konuşmamızı alabanda n K 'Tam 50 yıl balk sahnesinde eme KĞRE ae a Kağar kehvede Balimek e yardımile bekliyerek — arkadaşlarının AÇ kalmaktan kurtulan Âsım baba içini | "kı Meddah, meddahlak kaldı mi h_i'r de? dedi. Biz ne meddahlar. gördük. Sükrüıef; İsmetler, Acem Aliler, Aşki- ler, Süruriler.. Şimdi kim kaldı? bir tek Tahsin var.. Meddah Tahsin, gözler üzerinde top> lanınca, iri vücudünü bıraktığı peyke- de : —mgîılıın’:.d:m!ar canlı radyolardı. İz- leri bile kalmadı. Meddah olarak ben varım. Fakat meddahlığı senede bir veya iki kere kullanmak fırsatını bulü- Tum. Baktım, bizim meslek para etmi- Yor, işi hakkabazlığa vurdum. Limoncu Oğlu ile sünnet düğünlerinde icrayı iH biyat eyliyoruz. Neydi o eski günler.. senelerce Mama mesiresi, Sarıkaya ve Güksuda Hamdi merhumla orta oyunu oynardım. Abdülrezakla, Naşidle sıl'ı beye çıktım. 319 dan beri bu işin için- orta oyununun, lu-1 | " |tanbulda dinl Hikâyeye girerken de: — Geçmiş zaman naklediyorum. İsim isime, semt semte, memleket, memle- kete benzer, Kimseye akdl şahsf gara - zim ve isnadım yoktur. Mahza vakit geçirelim, kış geceleri için kârı kadim hikâyeler nakledelim. | Şeklinde bir girizgâh yapar, Biz bun- İları 23 senedir yaptık ama 23 paralık takdir görmedik. — Sizden niçin radyodan istifade et- miyorlar?.. Meddah Tahsin gülümsedi: — Bunu sizlere sormalı dahda ne güzel, ne canl hoşa gider taklidler vardır. Dinleyen herkes memnun olur. Bizden radyoda istifade ederlerse, idare de, halk di |memnun kalır sanırım. Yazın da bir tecrübe yapsalar.. Komik Dümbüllü İsmall ilâve etti: — Hattâ haftada iki akşam da kârı- kadim Karagöz oynatmalı.. büyükleri bırakın, çocuklar bayılıyorlar. Hiç ol- mazsa onların yüzü zavallı Karagöz dirli Sonra pekâlâ radyoda tulüattan da istifnde müm - kündür. Meddah Tahata m, Topunun birden iflâs edeceğini, oyununun bir gün or- rüyamda görsem i- nanmazdım. — Meddahlık öldü diyorı rudur. Fakat m A -| mi? Asım baba içini çekiyor, üzerinde ol- Ç urtulmak için — Tabii K peden saçma inince: yan İ — Buna tepeden inme derler yavru- larım, çaresi yoktur. Diyen tecrübeli balığın hal Hi Bırakın ir |kuvvet şırınga ermek gene ka tek insanı beslemiyen bir san' kim girmek, yetişmek ister? Süruri bile İs- ecek adam bulamı du kendisini.. Meddah çok eskidenbi Türk e mevcuddür. Biz bu basit re r züken, haddızetinde güç olan Du tema- | vesidir. şayı yaşatmalı idik, olmadı, onun ken-| — Sonra ilâve ediyor: disine mahsus kaideleri, üsülleri var -| —.. Rahmetli meddah Şükrü bazan dir, Meddah köşesine geçmeden ornuzuna kes elinde saza geçirilmiş palamudla mendili de bazı tuhaf vak'alarda da - yanamayıp kendisi de gülerse burnuna ve bazı taklidlerde kullanmak na alır, Oturduktan sonra ye- bizim meslekten çıkar. Meddah Tahsin son sözü dedi. rine: Hak dostum hak! za gelelimi!, Diye başlar. Ve: Hatayda emniyet (Baştarafı 1 inci sayfada) |larla toeyyüd ediyor. Ermeniler de şim - mlacak şey bulmak güç olmüştur. İten bıkıp usanmışlardır. Binsenaleyh, bir Bu bakımdan en ziyade dikkate değer | kere de Hataydan hicrete Jüzüum yoktur. olan cihet, Ermenilerin yeni rejime kar- | Zaten ilk telâş üzerine hicret etmiş olan durlar. Sade hoşnud olmakla kalmıyor-| Türklerle dost olarak yaşamıya başlama- lar, belki de Hatay hükümetine — karşı | ldırlar.» emniyet ve itimad gösteriyorlar. Bu mü-| Ârev gazetesinin bu makalesinden u - şahedemi teyid ve hattâ tevsik etmek ü.| ZUn uzadıya bahseden Berutlu bir Arab zere size misal ve delil de verebilirim. | Bazetesi ise, Hataydaki yeni rejimin her- |Son Postada Muhiddin Birgenin Erme »| kese emniyet telkin ettiği hakikatini ken- nilerle Türkler arasındaki münasebetler di tarafından da teyid ile Ermenilerin bi- hakkında yazmış olduğu bazı makaleleri ”?T birer avdete başladıkları " haberinin Ermeni mehafili ötedenberi alâka ile ta-| doğru olduğunu ilâve ediyor. kib ediyordu. Bu arada Mısırda neşredi. len Arev adlı bir Ermeni gazetesi Mu « M'A.Yı.ul"..:;îı: müdürü hiddin Birgenin son yazmış olduğu — bir MBANY öndü makaleden bahis ile geçmişte Türklerin| Bir müddettenberi Almanyada bulm- Ermenilere karşı dostluğa muhalif ha »|Makta olan Denizbank Denizyolları iş - reketlerde bulunduğu hakkında kendi| letmesi müdürü Raufi Manyas dün şeh- | fikrinde ısrar etmekle beraber Muhiddin | FMize dönmüştür. Raufi Manyas Alman- Birgenin müdafaa ettiği fikirlerin sami- | Yada yeni vapurlarımızın inşaatı ve di - | miliğini de kabul etmiştir. Makalenin en | 8eT bazı hususlar hakkında tedkikatta mühim tarafı vardığı neticelerdir. Gaze- | Pulunmuştur. te netice olarak şu kanaate varıyor: «Ha- Bugün 300 seyyah geldi taydan gelen haberler, yeni hükümetin | Alman bandınralı Milvoke vapuru bu Ermenilere ve umumiyetle Türk olmı « yanlara karşı gayet dürüst muamele et-| yah getirmiştir. Seyyahlar şehirde görül. diğini gösteriyor. Şu Haldz Türklerin Er-| meğe değer yerleri gezecekler ve bu ge- menilerle dostluk Jehinde söyledikleri (ce saat ikide limanımızdan hareket ede- sözler boş değildir ve Hataydaki vükıa « | ceklerdir. a parasız kalırdı. Balık mevsiminde her- bir mendil atar, eline de bir baston| evine dönerken, ona alamamış deme - alır, O neye iyi öyle?. boyar öline alır öyle geçerdi. — Bastonu gürültüyü susturmak,| Balık mevsiminde mukavva balık ta- şımak zorunda kalan bedbatlar yalnız — Ölene Allah rahmet eylesin. Sün- net olacak çoluk çocuk varsa hokkaba- Nusret Safa Coşkun gazeteleri için bile son zamanlarda ya-|diye kadar oradan oraya hicret etmek - g almış oldukları tavırdır. Bu tavmı iki| Ermenilerden bir kısmı Hatayâ avdete ; kelime ile ifade etmek Üzere derim ki |başlamışlardır. Bu hareket devam etme-'m'nl”dn çok değişti... San'atkârlara pa- |Ermeniler Hataydaki rejimden hoşnud -| li, muhacirler yurdlarına dönmeli ve Mae Vest | | Mae Kim bilir Mae West şimdi nerededir? Acaba gene Hollywoodda «Dak drive> de " midir? Acaba Meksikada çiftlik mi işle- “|tiyor?. Hayır, bunların hiç biri değil... Mae West, şimdi Bostondu Washington caddesinde güzel ve muhteşem bir villa- da ikamet eylemektedir. Yanında çok sevdiği siyahi hizmetçisi Şalky vardır. Mae Westin Hollywoodu sinler diye mukavvadan balık yapar, | terkeylemesi bundan birkaç ay evvel vu- kubulmuştur. Bugün ikamet eylemekte olduğu bü- yük villa takdirkârlarından zengin tüc- car Floyd tarafından hediye edilmiştir!.. Şimdiye kadar kiraladığı bu villada bun. dan sonra bizzat oturmak — tasavvurun- dadır. Mac West mülâkatlarımı yatakta, ya- hud kalkar kalkmaz vermekten — hoşla- nır... Beni de yatakta iken kabul eyledi. Sırtında çok zarif pembe bir pijama vardı. Açık mavi renkte satenden yatak takımı içine uzanmıştı... O gün (Şikago) ya gitmeğe hazırlanan Mae West bana dedi ki: — Bir senaryo beğenehildim. Şimdiye kadar çevirmiş olduğum senaryolardan büsbütün başkadır. Bunu çevirmekten hoşlanacağım. Fakat Hollywood son 2a- ra vermekten çekiniliyor. Prodüktör, san'atkârları bedava çalıştırmak istiyor- lar. Bunu kabul eylemekten ise çekilme- Bi tercih ederim. " —-.Prodüktörlerin şartları nedir? — Şimdi Hollywooddan bir kenara atı- lan on kişi kadarız. Samüel Goldwyne gö- re biz sinema san'atı için bir tehlike teş- kil ediyor imişiz... Böyle diyor amma si- nemalarından birinde para kazanmak istediği vakit eski filmlerini gösteriyor. — BSizin arlık sinema hayatını terkede- ceğiniz herkesin dilinde dolaşıyor... — Evet doğrudur... Ancak bir film çe. vireceğim. O da eski şerait tahtında... — BSinemayı terkeder iseniz ne yap- mak niyetindesiniz?... — Adam siz de... İnsan sinemasız da yaşıyabilir... Yakında Avrupaya gidece- ğim, Avrupayı görmeği çok arzu ediyo- rum. Londrada belki bir tiyatroda rol yapacağım. Sonra muhtelif memleketler. de uzun boylu dolaşacağım. Memleketi- sabah saat sekizde limanımıza üç yüz sey-|me avdetimde cins yarış köpekleri yetiş- DWolff (Kahrolsun Erkekler) adında bir tireceğim. Vallahi!... İnsanda çalışmak arzusu olduktan sonra çalışacak saha da bulur, muvaffak ta olur... — Doğru söylüyorsunuz amma., sizin niçin çekiliyor ? sinemadan West 'sinema hayatından böyle birdenbire çe. |kileceğinize pek ihtimal vormiyorlardı.. — Ben sinemadan vakitsiz çekilmiyor rum, Çekilmeme sebeb aldığım ücretin hiçe indirilmasidir. Esasen şimdiye kâs dar san'atkârları takdir etmiş olan Sa: müel Goldwyn birdenbire işi - «idarel maslahata» terkeyledi... Böyle Egidorse Hollywoodda san'atkâr kalmaz. Zaten Hollywoodda son seneler - içinde - belli başlı bir film de çevrilmedi... — Siz bu «idarel maslahat» siyasetini neye atfediyorsunuz? — Şimdiye kadar yapmış oldukları is rafların cezasını çekiyorlar, Dekorlara, 'boş yera seyahatlere, sağa sola ne kadar boş yere para dağıttıler. Şimdi de a- |damakıllı pusulayı şaşırdılar. Masralım hangisini kısacaklarını bilmiyorlar. Her halde benim onlara uymağa hiç niyetim yoktur... — Peki siz sinemada geçirdiğiniz ha- yatı aramaz mısınız?.. — Ararım... Fakat pek çok özlemem... Kendime herhalde bir meşgale bulurum, Küçük sinema haberleri * Geçenlerde çevirmiş olduğu bir film için tam 300.000 dolar almış olan meşhur sinema yıldızlarından Ann Harding ge- çen hafta evlenmiştir. Evlendiği günden itibaren sinema hayatını terkeylediğini resmen bildirmiştir... * Bütün sene durmadan film çeviren ve haftada 25,000 dolar ücret alan ve bir tayyare kazasşında telef olan san'atkâr Will Rogers ailesine bir dolar bile para hırakmamıştır. Ailesi şimdi büyük bir sefalet içindedir. * Hollywoodda moda sık sık değiş |mektedir. Artık zayıf sinema yıldızları İrağbetten düşmüşlerdir. Şimdi — sinema |yıldızlarının biraz tombul olmaları arzu edilmektedir. ** Bir film kumpanyası yalnız bir film de rol yapması için meşhur tayyareci Douglas Carrigan'a B0,000 dolar teklif ey- lemiştir. v Yakında çehrimizde çevrilecek olan (Beyaz Eştre) filminin rejisörü Pubst (Mukaddes Kanun) adında büyük — bis film çevirmek üzere hazırlıklarda bulun- maktadır. * Fransız muharrirlerinden — Pierre senaryo yazmışlır. * Güzel Macar yıldırı İrene de Zilaby | ÇYazı mı, Tura mi) adında bir film çevie recektir.