A S BAA Eski fuarın antresi yapılıyor. İzmir fuarından İzmir fuarı eşsiz eseri hglinde birde “Cebeli Uz» isimli ada vücude hazırlanıyor yenisi, daha mükemmeli öld. St L saklal üzel bir görünüş h w':kk mahsullerini tanıtmak ve görü- İzmir, (Hususi) — Cidden qıutckt:“: cülere toplu bir şekilde göstermek için bir esor halinde yükselen seklıln;ı meydana getirilen Türkiye ziraat mah- enternasyonal fuarını, bugün reisi D. Behçet Uz'un refakatinde ge7e rek müfld izahatından istifade ettim. 5'; 'ar zamanında değil, bütün şıl açık bu- nu da haber vereyim ki, sekizinci fuarı inşaatı büyük bir Jerlemektedir. Görücülere çet Uz, hergün altı saatini tahsis etmekte, en Zat takib etmektedir. ini birer birer Şimdi, fuar müesseselerini birer gözden geçirebiliriz: Paris 987 fuarı sör Gotye, fuarın daha ması için 987 tresini yıktırmış, zerine bina Tasına, rtesmen 4 i akları, iki sülunun den devletlerin bayrı bağrekları İğ tamamen elekirik şe- a geceleri bir şekil üzerine de Türk ve nulacaktır. Antrı AA malarile tenvir edileceği ıllhı renkli projektör ışıklarile Cazi alacaktır. > Bu sene fuarın cazib Mühimmi, şübhe edilemez lerliyen ve bitmek üzere bulunan lar pavyonudur. Eski serlerinden de istifade © Türk tekniğinin zevkli çalışmı şarılan Vakıflar pavyonu, yeni marisinin ilk ve en güzel lar pavyonunda ince oymala! Yi ve kazıları yer almıştır. Bu_ ön cebhesinde on altı metre yü fuarın her yerinden görülebilen gizlilik içind'.ıı büyük !l'll'Pn;' itesi reisi Dr. Beh- ler hazırlıyan fuar kam! di hurda işleri bile biz- fe- mimarlarından Pro cazib bir çekil al- İzmir fuarının büyük an- yerine muazzam bir an- Temelleri Üüç tre inşasına başlı:m#ı_:. metre derinliğe kadar inen bu antre 20 iki beton sütunun ü-| öşelerinden €n w:' inşaatı Vakıf- medeniyet &- T“I;!Erek modern alarile ba- Türk mi- eseridir. Vakıt- pavyonun kseklikte, bir saat iklı olaa 1 inşaatı ikmal edilmek “ize- Süleri Kai (ve'cezib müze, yalnız fu- redir. Bu güzel ktır. Esasen fuarım ve bu :::::l::e Kültürparkın eriştiği tc—lfâ. mül, hükümetimizi bu muzi&m-dzn' daha manada istifade etmeğe leşvik f'u- miştir. Fuar kapandıktan sonra da Tür- draat :Zle. ::'ı?n.h pavyonu, paraşüt kulesi, hay- vanat pavyonu daimi surette açık bulun- durulacaktır. gb Büyük sun'i göl ortasında büyük bir a- da vücude getirilmiştir. Bu adaya rels Dr, Behçet Uz'un adına izaletle Cebeli Uz ismi verilmiştir. Sun'i ski İzmi- rin tarihi Agorasından gelirilen su ile sonra kaskat! şeklinde göle düml;cı;uz. İzmir mıntakasında göçmen evleri için yeni kararlar İzmir, (Hususi) — Bugün vali Fazlı Gü- leçin riyasetinde İzmire bağlı hazalar kay makamları mühim bir toplantı yaparak İzmir vilâyetine iskân edilen göçmenle- rin ev ihtiyaçları üzerinde görüşmelerde bulunmuşlardır. Bedeli hükümetçe öde- nerek inşa edilen evlerin pahalıya malol- duğu ve bu şeraitle hem hükümetin is- kân işinde fazla para sarfetmek mecbu- riyeti karşısında iskân randımanının a- zaldığı, hem de muhacirlerin fazla ev be- deli borçlanmak yüzünden iktısadi vazi- yetlerinin müşkülleştiği nazarı dikkate ar. ıı';u".::lhrşz alınan tedbir şudur: a Göçmen evlerinin başlıca mzıl:.e_'mm Ö- lan kereste ile ustalık kısmı temin olun- BC v kulesi yapılmıştır. Seksen bısam':wnma_ mak şartile, gos.ı—rılcce'f Aıî:“nrî:reîğî bu saat kulesi, fuarın -.ımuır-!lr düyaret| rini hükümetin mmîı:caic Kİ sını görmek istiyenler için bİ wet nler bizzat yapt K ;omn.ı İ yeri olacaktır. Vakıflar pavyonur 'Ata- İsuretle göçmenler tarafından temli üstünde geniş bir taras, medhalde üi Vt Çakıllar pavyo- türkün bir büstü vardır. xmm S bir nümuü- Hunun pencereleri, Türk nın garb tekniğile aşılanmış nesi olacak mahiyettedir. z Türk maden sanayiüni milyonlarca 7? yaretçiye toplu bir şekilde, t ve grafiklerile tanıtacak olan rinde toplıyan eserlerden biridir. Bu hususiyeti, kaidelerinden Maâ' tesisatın buzlu camdan yâpili Pazar — Hasan Bey Çamlıcayı güzelleştirme cemiyeti-. nümuneleri tibank pavyonu da fuarın hususiyetlerini Üze- ida gıdır, | tarzda temin ed Ola Hasan Bey Diyor k Tutmuş Çamlıcanın ea iara çu h3 olan taş, kum, kireç ve ir- laîgı,vı: ıî:îgl gibi kısımları kendi para ve emekleröle temin edı:ccklerdlr._ İşe 937 yılında İzmire gelen göçmen- terden başlanacaktır. Kaymakamlar top- lantısında bu evler için lüzumlu malze- in bizzat göçmenlere ve kısmen buün- e yardımcı olarak yerli komşularına ı.:ııı ettirilmesi kararlaşmıştır. Kayma- :.mm bu işleri halka zarluk vermiyecek eceklerdir. Bu ağaçlar recekmiş.. birsan'at ; Sivas - Erzurum sonra burayı cennete çevi- BON POSTA hattının bir istasyonu daha açıldı Erzincan (Hususi) — Kemah ka- zasına bir istasyon kala ve 40 kilo- muavini ve kısım mühendisleri iş- tirak etmiştir. Civar köylerden ve kazadan gelen büyük bür kalabalık önünde ve alkışlar arasında tren *İstasyona girmiştir. Köylünün se- vincine payan yoktur. Şark bölgesinde üçüncü umumi müfettişlik merkezi olan Erzuru- ma doğru ilerlemekte bulunan de- müryolunun Cumhuriyet bayramı- na kadar Erzincang ulaşması mu- hakkak addedilmektedir. Kocasını balta ile Öldüren kadının 22 Sene hapsi istendi Bursa, (Hususi) — Mis köyünden kocası Halili uyku esnasında balta ile öldüren Fatmanın ağırceza mahkeme- sinde duruşması yapılmıştır. Biri er- kek, diğerleri kâmilen kadın olan şa- hidler dinlenmiştir. Şahidlerin ifade- lerine göre Fatma ile Halil ötedenberi geçimsizdirler, Hâdise akşamı Halil yağmür altında ıslanmış ve yorgun bir ürünleri müzesi, sıhhat mü-|hAlde eve gelmiş, Fatmayı evde bula- mayınca çok kızmıştır. Bir müddet son- ra eve gelen Fatmaya çıkışmış ve ne- rede olduğunu sormuş, Fatmanın gelin seyretmekten göldiğini işitince daha fazla kızmış ve bir yular saptle Fatma- yı dövmüştür. Şahid olarak dinlenen Halilin anası | m Di _ı; ve erkek kardeşi ;imdiye kadar ikisi- nin de iyi geçini diğer bütün şahidler ise ötedenberi geçimsizlik et- tiklerini söylemişlerdir. İddia makamı: Muayene raporu, şa- hidlerin ifadeleri ve Fatmanın sarih ıkrar ve itirafile kalil sabit olduğun- dan 22 sene hapisle tecziyesini, fakat, Halilin Fatmayı dövmüş olması sebebi- le Fatmanın üzerinde husule gelen şid- detli bir tahrikin tesiri altında hüdise- nin cereyan ve ika edildiği nazar: iti- bara alınarak 5! inci maddenin güzü- nünde tutulmasını istemiştir. Kültür Bakanı Erzurumda beblenmorl Erzurum (Hususi) — Kültür Bakanı Saffet Arıkan Karaköseden Horasan Fransa büyük elçisinin Sayfa $ “Son Posta,, ya beyanatı (Baştarafı 1 incl sayfada) paşa istasyonunda sefaret erkâni tara - fından karşılanmıştır. Haydarpaşadan doğru Beyoğlundaki sefaret konağına giden B. Ponsot, 14 tenı- muz Fransız milli bayramı münasebetile burada tertib edilen resmi kabule riya set ederek güzel bir nutukla Türk - Fran- sız an'anevi dostluğunu tebarüz ettirmiş ve koloninin tebriklerini kabul etmiştir. B. Ponsot, dün kendisile görüşen bir arkadaşımıza şunları söylemiştir: e— İcraalımız meydandadır. An'anevi Türk - Fransız dostluğunu bu defa sar- sıli temeller üzerine koyduk. Bugür- kü bayram münasebetile söylediğim nu- tukta bu noktayı bilhassı tebarüz ettir- dim. Türk - Fransız dostluğunun takviyesi Uuğrunda sarfettiğim gayretlerden dolayı, haklı olarak derin bir sevinç ve gurur hissetmekteyim. Türkiye ile Suriye arasındaki dostluk ve iyi kamşuluk mukavelesinin müzake- |relerine gelince, bü müzakerelere eylül- de tekrar başlanacağı bir tebliğle bildi- rilmişti. Müzakerelere İştirak eden Fransız eks- perleri, hazırlıklarını tamamlamak üze - re Parise dönmüşlerdir. Diğer taraftan Suriye mümessili B. Emir Aslan da ani bir hastalığını tedavi ettirmek üzere An- karada bir hastanede yatmak mecburi - yetinde kaldı. Maahaza yukarıda söyledi- ğim gibi Türkiye - Fransa - Suriye ara - sında üç taraflı bir muahedenin akdin! istihdaf eden bu müzakerelere, eylülde tekrar devam edilecektir. Eskidenberi muhalif cephe almış olan bazı Suriye mahfelleri gerek Türk - Fransız doştlük muahedesini, gerek üç taraflı anlaşmayı memnuniyetsizlikle kar şıliyabilirler. Fakat buna mukabil mem- nuniyet izhar edenler pek çoktur. Hariciye nazırı B. Bone'nin Ankarayı ziyareti kararlaşmış olmakla beraber, kat'i tarihi henüz tesbit edilmemiştir. Bu zi tin eylül ayında yapılması muhte- r.> Bay Ponso'nun nutku Fransız büyük eiçisi dün sefaret konağın- — Diplomatlar arasında arada bir gelerek Boğaziçinin havasını teneffüs etmek adeti- Kadınlar saçlarını kıvırtamıyacaklar Permenant makineleri — talimatnamesi |bu sabahtan itibaren mer'iyete girmiş - |tir. Belediye memurları permenant ma - İkinesi bulunan berber dükkânlarını ev - ıvelee gezmiş, talimatnameye uygun gö- rülmiyenlerin kaldırılmasını veya tali- matnameye uyacak tarzda tadil edilme- |sini mal sahiblerinden istemişlerdi. Bu- !günden itibaren her permenant makine- yolile Sarıkamışa gitmiştir. Refakatinde | Binin mutlaka lı_limıluımeyı uyacak şe- umumi müfettiş Tahsin Uzer, Kars ve Er-| kilde tadil edilmiş olması lâzımdır. Tali - zurum valileri, General Rıza Üstün bu- lunan Vekil kalabalık bir balk kütlesi tarafından karşılanmıştır. Orta mektrb teftiş edilmiş ve akşam Karsa hareket e- dilmiştir. Vekil bugünlerde Erzurumda beklenmektedir. Balıkesirde bir otomobil kazası Balıkesir (Hususi) — Burada şoför Sa- Hh oğlu Sırrının idaresindeki otomobil Fazlıkuyusundan geçerken Rıza oğlu Ah- med adında bir çocuğa çarpmış, vücu - dünün muhtelif yerlerinden ve başından ağır surette yaralamıştır. Çocuk hasla - neya kaldırılmış, şoför tutulmuştur. Hasan Bey — Peki amma bu cennetin meydana gel mesini temin edecek on bin bekçiyi nereden bula - caklar?, seneler matnameye uymıyan makinelerle bugün- den itibaren icrayi san'at etmek yasak- tır. Poermenant makineleri üç yüz ile altı yüz lira arasında satın alınmaktadır. Bun- dan evvelki senelerde dükkün sahibleri Avrupadaki muhtelif firmalardan makine satın almışlar veya dahilde imal edilen- leri satın alarak kullanmağa başlamış - lardır. Belediye makine şubesi tarafın - dan hazırlanan yeni talimatnamede ise bir tek makine mödeli kabul olunmakta, © cins makineler de ancak Almanyadan getirilebilmektedir. Berberler «bu makineleri yerli firma- lara da yaptırmak kabildir» demekte, bu zamana kadar hiç bir hâdise zuhuruna meydan vermiyen mevcud makinelerin piyasadan kaldırılmasına ve paramızın Avrupaya gitmesini doğru bulmamakta - dır. Bu yüzden buber'lulı_ belediye ara- sında ihtilâf çıkmıştır. Berberler cemi - yeti, mer'iyet mevkiine girmiş olan tali- matname hazırlandığı esnada itiraz et - miş, bu şekil talimatnamenin berberleri lüzumsuz masrafa sokacağını belediyeye anlatmıştır. Berber dükkânlarında elân eski makineler bulunmaktadır. Bugün - den itibaren kontrollere başlandığı tak - dirde makinelerin hepsi müsadere edile- cek, böylece İstanbulda permenant yap- tırabilmek, makinesizlik yüzünden kabil olamıyacaktır. Berberler cemiyeti, madeni san'atkâr - ne rağmen Ankarayı terketmeden geçen $ aylık uzun bir gaybubetten sonra, bugün mll- B bayramımızı kutlamak üzere aranızda bu- lunduğumdan dolayt bahtiyarım. Fransanın her yamandan daha ziyade bağlı bulunduğu hürriyet ideali, dahili po- Btikada olduğu kadar harici politikada da memleketin yüksek menfaatları ile alâkadar Maumlu bir dbiplin ile çok iyi uzlaşmakta- dır, İki memleketi birbirine bağlıyan samiml dostlük bağlarını yeni bir munahede ile tak- viye ederek yanileşlirmiş olmak, bugün bi- sim için büyük bir memnuniyet sebebi teş- kil etmektedir. Ufukta bu derece çok bulut- ların dolaştığı bu saatte, gerek Fransa ve gerek Türkiye efkâri umumiyesi bundan, yüksek bir mahxuziyet duymuştur. Devamlı hiçbir şey, güçlüksüz teessüs et- mez. Müşterek bir kültür, zihinleri hazırla- mak ve hakiki menfaatlerin karşılıklı an- laşmasına”dağru teveccüh ettrmek için ne kadar lâzımsa, bunlara devamlı bir pakt şek- ! vermek için mütemadi ve sabırlı bir gayret |de daha az lüzumsuz değildir. Zaten Fransizlar için hayallerile hareket etliklerini ve memnuniyetle fikir değiştir- diklerini söylerler. Bu fikri Heri sürmek ve ayni seyiyede durmiyan zikzaklı bir politika takibi ile it- ham etmek arasındaki fark, bir karıştan fazla değildir. Bununla beraber, sevki tabil olduğu kadar mantık da ayni derecede bize rehberlik eder ve ber ikisi de hattı müstakimden kat'iyen İnhiraf etmez. Fakat muhakkak ki, dovamlı bir politika, aydınlatılmış bir efkârı umumi- yenin müzahereli olmaksızın yapılamaz, R- Bör efkârı umumlye uyuyorsa, onu uyandır- malidir. Bu yapılınca, serbestce saçilen yöl- Ca devam edileceğinden emin olunabilir. Bunun için, yani rejimin tecasüsündenbe- Ti Türkiye ile olan münasebetlerimizin tarih- tesi iyi misal olamaz. Büy Ponso, bundan sonra Türk - Fransız dostluğunun Türkiyede yeni rejimin tecssü- sündenberi olan tarihcesini yapmış ve şun- ları ilâve etmiştir: | — Müzideki gayretlerde görülen bu deyam. hilığın istikbal için bir teminat teşkil etmesi- ni ve Fransız - Türk dostluğunun — hergün daha fazla inkişaf eylemesini dilerim. Bugün etrafında bulunan ve bu eser için en Iyi faaliyetler sarfetmiş olan bütün siz- lerin, bunun en azimkâr tarafdarı bulundu- Bunuzu biliyorum. Hariciye Nazırım B. Bonnet, dalma alâka- dar olduğu esert tetviç İçin yakında bizzat gelecek ve modern Türkiyenin mukaddera- dnı idare eden Büyük Şefi ikinci dela riyae Tet eyliyecektir. Sizleri ayni derece samimi bir suretle, Fransa için ve Türkiye için refah temennile- rinde bulunmıya ve Pransız Cumhuriyet re- izi şahsi saadet dileklerini fahara davet ecte- rim » iktisad Vekili Karabükte tedkiklerine başlıyor (Bay tarafı 1 inci sayfada) dara yükseltilmesi, naktl ve yükleme va- sıtalarının modernize edilmesi etrafında tedkiklerde bulunmuşlardır. Bundan maada maden istismar hav - zasının inkişafi esasına müslenid konuş- malar saat 17,30 a kadar devam etmiştir. Vekil müteakiben, dün bildirdiğim gi- bi, maden kazalarına karşı can kurtarma tesisatının açılma resmine riyaset etmiş, Şerefine verilen çay ziyafetinde bulun- muştur, Şakir Kesebir geceyi Türkiş mâ- den mıntakalarında geçirmiştir. Yarın husust trenle Çalalağzına oradan da Ka- Tabüke gidecektir. Vekil Çatalağzında in- şa edilecek olan liman etrafında tedkik- lerde bulunacaktır. Vekil Karabükte tedkikatta bulunduk- tan sonra kara yolile Ankaraya dönecek- tir. Diğer zevat ve gazeteciler de deniz yolu ile İstanbula döneceklerdir. İktısad Vekili bugün Kömürişin İh - saniye ocaklarında da tedkikatta bulun- mMuştur. İktısad Vekilimiz ve maiyetlerindeki zevat madenlere mahsu elbiseleri giyerek onar kişi nakleden asansörle sokullu, 128 meyilli olarak 150 metre derinliğinde bu- lunan maden kuyusuna inmişlerdir. Bu derinlikte amelenin çalıştığı ocaklar gö- rülmüş ve tesisat gözden geçirilmiştir. zz mmmreeeemamaaae —— — ——— lar cemiyetine müracaat etmiş, mütehas. sıs mühendislerden mürekkeb bir beve- tin mevcud permenant makinelerini ted- kik etmesine ve icab eden fenni tadilâtn derhal yapılmasına delâlet edilmesini is- temiştir. Berberler, talimatnamenin tat - bik tarihinin bu sebeble bir müddet ge- ri bırakılmasını belediyeden istemiş, be- lediye bu şekle muvafakat etmediği tak- dirde Nafiş Vekâletine müracaat etmeğe karar vermiştir.