Rahibin yaygarası üzerine şatonun uşakları kapılardan fırladılar. Onun biran evvel! SON POSTA Yazan: A, R. rahib Löyola ile görüşmek için kopardığı gürültüleri birtürlü anlamıyorlardı Per Mişelin kâtibi Frer Pol, kolay-| — İstirahat etmesi için onu bir u- lıkla hayvandan indiğine memnun ola- rak, şatoya doğru koşmuya bâşlamiıştı. Hem koşuyor, hem de bağırıyordu: — Çabuk.. muhterem pederin bulun- duğu daireyi gösleriniz!. Rahibin bu yaygarası, şatonun sü - künu içinde garip bir velvele husule getirmişti. Uşaklar, kapılardan fırlamışlardı. Bu gürültücü rahibin etrafını alarak ne istediğini sormıya başlamışlardı. Rahib “Pol, etrafına tehdidler savu- ruyor; bir an evvel rahib Löyola ile görüşmek içi bağırıp çağırıyordu. Nihayet, mükellef bir av salonunda, rahib ile karşılaşmıştı. Ve, yerlere ka- 'dar eğilerek: — Ah. muhterem pederimiz, efen- 'dimiz hazretleri... Huzurunuza bir fe- lâket haberi getirmek suretile çıktığım için son derecede müteessirim. Diye, söze başlamış, Sen Ogüsten manastırında cereyan eden (o hâdiseyi başından sonuna kadar anlatmıştı. Ve: — Rahib biraderler isyan eder etmez, zavallı başrahibimiz Per Mişelin başı- na gelecek şeyleri anladım. Kimseye görünmeden kaçtım. O civardaki köy- lerden elime geçirdiğim bir hayvana atladım. Beş gün beş gece yollarda sü- rünerek soluğu burada aldım. Diye, hikâyesini tamamlamıştı, Rahib Löyola, hiç bir şey sormadan, biç bir şey söylemeden, rahib Pol'u s0- nuna kadar dinlemişti. Ve.. zilin kordonunu çekerek gelen uşağa: — Bu rahib efendi, istirahate muh- tacdır... Bütün ihtiyaclarını temin edi- niz. En rahat bir odada istirahat etti - riniz. Exmrini vermişti. e Rahib Pol, odadan çıkar çıkmaz, şa- tonun sahibi, kont Düflor av elbisesile İçeri girmiş; — Hazır mısınız, muhterem peder. Şatonun şimalindeki ormanda bir giyik daha göründüğünü haber verdiler... Tuhaf değil m1?.. Köpekler, av bulun- duğunu bizden daha evvel haber alı - yorlar. Şu anda kapıya getirilmiş olan zayarları görseniz; bizden daha fazla sabırsızlanıyorlar. Rahib Löyola, dalgın ve düşünceli bir halde cevab vermişti: — Azizim kont!.. Maalesef ava ben iştirak edemiyeceğim. — Niçin?.. — Derhal yola çıkıyorum. — Ne münasebet, muhterem peder?. — Öyle icab etti. — Beni, hayrette bırakıyorsunuz?.. — Çok hakkınız var. Hattâ, ben bile hayretler içindeyim. — Sebebini sorabilir miyim?. — Sent Oğüsten manastırında, isyan çıkmış. — Mümkün değil. — Ben de öyle zannederdim. Fakat... — İsyana sebeb?... — Uzun mesele. — Ne yapacaksınız?... — Hayır... Şimdi, Pavi mutasarrıfı- na haber göndereceğim. Bir mikdar sü- yari İstiyeceğim. — Ne zaman yola çıkacaksınız?.. — Süvarilerin buraya geldikleri da- — Vah, vah... Ben ise, bir müddet daha burada kalarak bizi şereflendire- geğinizi ürald ediyordum. — İşleri yoluna koyduktan sonra, belki avdet ederim. Yalnız sizden, üç gey rica edeceğim. — Emrediniz. — Biri, Pavi mutasarrıfına gönderil- mek için bir atlı uşak. — Hazır. — İkincisi de, bana bu haberi geti- ren rahibin tevkifi. — Kolay... Şimdi bu rahib nerede?.. şakla gönderdim. Ben, avdet edinceye kadar bu rahib burada kalsın. Şato da- hilinde, serbestce gezsin Tevkif edil- diği kendisine hissettirilmesin. Fakat, mütemadiyen nezaret altında bulun- durulsun. — Emtirleriniz, aynen tatbik edile- cektir, muhterem peder. — Üçüncü ricama gelince... Sizin zırh takımlarınız bana biraz dar gel- mekle beraber onları muvakkaten kul- lanabilirim. Lütfen emrediniz. Bir zırh takımı getirsinler. — Beni korkutuyorsunuz, muhterem — Rahibin getirdiği bu haberin bir tuzak olmasından ben de korkuyorum. Onun için ihtiyatı bulunmak istiyo- TUM. — Cidden hakkınız var, muhterem peder. Şu halde bana müsaade ediniz, Gideyim, kendi elimle size kuvvetli bir zırh takımı seçeyim. e (Pavi) şehri, şatoya uzak değildi. Rahib Löyolanın mutasarrıfa gönderdi- ği mektubun üzerinden beş saat geç- meden, şatonun kapısı önünde, at kiş- nemeleri ve silâh sesleri işitilmişti. Rahib cübbesinin içine kuvvetli bir zırh giymiş olan İğnas Löyola, şato sa- hibi Kont dö Flor ile veda ettikten son- ra, kuvvetli adaleli atına binmiş, bir hamlede asma köprüyü geçmişti. eltikten sonra: ki, size ebediyen şeref verecek, büyük kib ediniz. Demişti, Karanlıkta, nal sesleri birbirine ka- asker müfrezesi, zulmetler içinde, hay- vanlarını sürmeye başlamışlardı. . AŞK, FEDAKÂRLIKTIR. Şiddetli soğuğa rağmen, açık pence- bir heecanla geri çekilmişti. — İşittiniz mi, Madmazel,.. Karşı te- raftan bir şarkı sesi geliyor, Demişti. Civanna, yerinden fırlamıştı. Başımı dı- şarı uzatmıştı, O da ayni heyecana ka- pılarak: —.Eve larının köylülerine mahsus bir şarkı söyleniyor. Hiç şübhesiz ki odur. İpi ge- tir. Aşağı uzatalım, (Arkas var) Günün Bulmacası 5 — Tren yahud tramvay yolu - İsim - Nefer, 8 —Dest - Esd 9 — EKmeller - Bir nota - Şart lâhikas. 10 — Kışın yapılan bir spor - Sadah harf, 1 — Yakın olan yer - Yürümeye yarıyan usvumuz. 2 — Wn çok iyi olan - İki tarafi keser bi- çak. 3 — Vak'alar - Tren veyahud tramvay yo- ia. 4 — Gelecek zaman - Bir nola - Bir no- ta. 5 — Yemek, 6 — Bir nota - Bir başkam, 7 — Kapının altındaki tahta - Kuş koy- mıya mahsus şey. 8 — Hukukun müfredi - Bir meyva, 9 — Esan okunan yer - Bir sola, 10 — Dost bir memleket - Bir erkek İsmi, Z Evvelki bulmacanın halledilmiş şekli, RADYO Bugünkü program İSTANBÜL ve 10 Haziran 1938 Cuma Öğle neşriyatı: 1230: Plâkla Türk musikisi. 1250: Hava- dis. 1305: Plâkla Türk musikisi, 1530: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: (Baştarafı 9 uncu sayfada) nin en bilgili, en kuvvetli, en zengin millet- ileridir. Butların kimler olduğunu (ve nasıl çalıştıklarını hepiniz biliyorsunuz. Gene bi - zim vasıtalarımızı da hepiniz bilirsiniz. bü- tün bu aradaki farka rağmen (o ekipimizin, hasımlarını kendi yurdlarında, kendi ya - valarında, kendi sahalarında yenmiş olmak, ns kadar kuvvetli olduğunu göstermeğe kâ- #ldir. Ekipimiz, bugün, göğsümüzü gere ge- te İftihar edeceğimiz bir dereceye gelmiştir. Bununla beraber, rakiblerle savaş henüz bit memiştir. Daha bir çok seneler devam ede - Ve, orada bekliyen süvarileri takdis | çektir. Bu sâyaşda, Türk ekipinin gece gün- düz çalışmak suretile üstünlüğünü idame €- — Haydi bakalım, evlâdlar.. ihtimal |deceğine hepimiz eminis!. Yarbay Mahmud, sözlerini «Yaşasın Ata- agi : türki, Yaşasın Türk milleti! bitirmiş» | bir hizmette bulunacaksınız. Beni ta-|çir, N e e Bundan sonra, bütün süvarilerin çok sev- dikleri İstabı Oümire müdürü emekli Albay Şeref Baloşu kısa-bir hitabede bu - Tunmuş ve ayüzümüzü ak ettiler. yürlerisak rışmıştı. Elli atlıdan mürekkeb olan bü | olsun!» demiştir. Örgeneral Fahreddin Altayın ihtisasları Biraz sonra, ekiple beraber dün gelen Or- general Fahreddin Altay ve İstanbul Komü- tan Halisle askeri erkân (Oda gelmişlerdir. Fahreddin Altay dün ihtisasatını soran ga- setecilere: — Türk ekipinin zaferi, bu ekibi teşkil e- den Türk süvari sübaylarının feragatle ça- lışmalarının tabii bir hakkı ve en haklı bir zaferidir! demiştir, Orgeneral Nis'de yapılan renin önünde bekliyen Tinet, büyük) şampanya müsabakasını da nüktelerle süslü yarif bir eda ile anlatmış, bir müddet daha hasbihal edildikten sonra süvarilerimiz lsti- rahât elmek üzere evlerine gitmişlerdir. Ziyatetler verilecek Süvarilerimiz şerefine, Parti Genel Bek - Uzun bir mektub yazan Madmazel | teteri, Parti İstanbul İlyönkurulu, Binicilik mektebi ve bazı müesseseler tarafından Zi - yafetler verilecektir. Ancak (o binicilerimizin müsabaka ve yol yorgunluklarını giderme - leri için ziyafetler bugünden sonra verilecek bir şarkı sesi, Pirene dağ-| ve günleri de bugün tekarrür edecektir, Ö - nümüzdeki hafta Cumartesi akşamı da Sipa hi Ocağı Yeniköydeki yazlık (binasında bir balo verecektir. Süvarilerimizle beraber atlar ve orler gel- memişlerdir. Atlar erlerle beraber, memleke- Gimize gelmek üzere ayın on üçünde (yola çıkarılacaklardır. Kahramanların ihtisaskurı Bir arkadaşınız, Avrupadaki o bu şerefi #aferlerin kahramanlarile de görüşmüştür. Cevad Gürkan muharririmize demiştir ki: Bu selerki seyahatimizde kazandığımız iki kupa var, Biri şu gördüğünüz Mussolini kupası, öbürü de Polonya ordumu kupasdır. Polonya ordusu kupüsı henüz gümrüktedir, çıkmamıştır. Portekiz kupasını da kazanma - İkuvwetimizle çalışacağız. Çekler azlıklara geniş muhtariyet vermiyo” (Baş tarafı 1 inci sayfada) 1830: Plâkla dans musikisi. 1919: Konfe-| gırarak kendilerine tebliğ edecektir. Şim- rans: Çocuk Terbiyesi 19.55: Borsa haberleri, 20: Muzaffer İikar (Ali Kâmi Akyüz), idilik muhteviyatı ve arkadaşları tarafından "Türk musikisi ve) Bununla beraber gizli tutulmaktadır. İngilizlerden (ziyade halk şarkıları, 2045: Hava raporu. 2048: | Fransızların tesiri altında kalındığı, ge- Ömer Rıza tarafından arabos söyler. 21: Aü- zöyyen ve arkadâşları tarafından Türk imu- sikisi ve halk şarkıları, (saat Ayarı). 2145; Orkestra. 2215: Ajans haberleri. 2230: Plâk- la sololar, opera ve operet parçaları. 23: Son haberler ve ertesi günün programi. 1 Haziran 1938 Cumartes * ANKARA 10 Haziran 1938 Cuma Öğle neşriyatı: 1240: Karışık plâk neşriyatı. 1250: Plâk; Türk musikisi ve balk şarkıları. 1815: Dahili ve harlel haberler. Akşam neşriyatı; 1830: Karışık plâk neşriyatı. 19.15: Türk musikisi ve halk şarkıları (Hikmet Rıza va arkadaşları). 20: Sant âyacı ve arabca neş- riyat. 20.15: Türk musikisi ve halk şarkıları (Handan ve arkadaşları), 21: Konferans. 2115: Karışık plâk neşriyatı, 22: Ajans ba - berleri, 2215: Yarınki program ve istikiği marşı, e Avrupa Konseri Belgrad 9 (A.A) — Belgrad radyosu, 10 haziranda saat 2130 dan 2245 e ka- dar (İstanbul saati) bir Avrupa konseri ve millt Yugoslav musiki müsameresi tertib etmiştir. Bu konser, Avrupanın bütün radyo istasyonları tarıtından ya- aylılar dün Galatasar Belgrada gittiler Galatasaray takımı Yugoslavyada maç yapmak üzete dün akşamki trenle Bel- gtada hareket etmiştir. çok sporcular, Güneş spor klübü azası tarafımdan teşyi edilmiştir. Sporculara hayırlı yolculuklar ve muvaffakiyetler buket te takdim edilmiştir. niş muhtariyetler verilmesinden çekinil- diği anlaşılmaktadır. Ekseriyetle doğru malümat almakla tanınmış olan Marodni Poltika gözetesinin yazısı bunun bir de- lidir. Bu gazete diyor ki: «— Bazı İngiliz politikacılarının tes- kin gayretleri belki çok iyi niyetlerin mahsulüdür. Fakat Alman rağikalleri a- rasında Çekoslovakya aleyhindeki gaye- lerinde muvaffak olmak ümidini artır- maktan başka bir netice vermiyecektir.» «Eğer bazı İngiliz muharrirleri sulkün hudud tashihi ile muhafaza edilebileceği- ni düşünüyorlarsa hakiki vaziyeti hiç gözönüne almıyorlar ve Alman ittihadı- nın genişleme arzusunu teşci ediyorlar, demektir. Biz bu fikirlerin İngiliz politi- kasını idare edenlerin fikirleri clmadı- ğını bilmekle beraber gene onları red- detmek mevkiindeyiz, zira efkârı umu- miyeyi yaniltabilirler.>» Ayni suretle «Ceske Slovoo o gazetesi de İngiliz tavsiyelerinin aleyhindedir. Diyor ki: «Taymis gâzelesi siyasi uluvvücenab- dan bahsetmiye Almanlar Şarki ve Gar- bi Afrikayı istedikleri zaman nihayet ve- recektir.» Bu şerait altında hükümetin azlıklarla yapacağı müzakerenin çetin olacağı ve çok süreceği anlaşılmaktadır. Bu azlıkla | seylemektedir. rın 3,500,000 nüfuslarile başla gelen Al-| Teymis gazetesi, bugünkü manlar şimdiki halde kendilerinin t68-| Nyon metodlarını zaruri kıldığı bit ettikleri 8 maddelik programlarında | asındadır. Slovaklara go-| Barselon 9 (A.A.) — 1938 sabit görünmektedirler, lince onların vaziyetleri daha garibdir, zira içlerinde Almanlar derecesinde 88-| tayvarecilerinin adedi hakkında batkâr olanlar bulunduğu gibi tam bir|len yeni bir resmi notada 3i İtalya”, ig Galatasaray sporcuları istasyonda bir | muhtariyetin Çekoslovak devletinin ha-| Alman ve iki İspanyol tayyarecinin gi yatına hatime vermesinden korkarak i-| edilmiş oldukları bildirilmektedir. tidali istiyenler de vardır, nitekim bizzat | kânumusanisinden şubalına kadar hükümet reisi Hodza da Slovaklir ve) talyan, bir Alman ve dört İspanyol temennisinde bulunulmuş ve ayrıca bir| devletin olduğu gibi muhafazası lehin-| edilmiş idi. Düşmanın dedir. 10 m—iesf kazanamadık.. ikinci olduk. Ayrıca İda da bir ekip üçüncülüğü kazandık Mussolini kupasına tamamen sabi olmak içim Yaltız, Mussolini kupası hakkında DİĞİ söz dana söyliyeceğim. Mussolini kmpasi # Yıp geçmiyelim. Bu müsabaka bütün a zın en güç ve büyük müsabakasıdır. Bul anbâkayı kazanan ekibe ve millete kupö sene müddetle verilir. Kupayı tamamen sanmak için üç sene üstüste müsabakayi di zanmâk lâzımdır. Bundan evreiki l üç sene müsabakayı kazanarak 933 de Almanya almıştı. Bu kupa 934 ne kondu. O sene İtalya, erlesi sene kazandı. Birer sene onlârda ilmpiyadlar olduğu için bu müsabaka İmadı. 997 de gene İtalya aldı. Şimdi almış bulunuyoruz. Parkurların çenli onları aşmanın güçlüğünü, Şahane ai cağının aynen bu manilerden İotarak aramızda tertib edeceği konkurl” şuracıkta, şu pistte, yakinen Bu kupa, dört kişinin döktüğü alın le, bir sene için alınan bir kupadır. > Uelebed bizde kalması için önüm! larda dört katlı bir gayretle çalışacağı Müsabaka nasil oldu” Müsabaka saat 14 de başladı. İki gani Birinci manşda Almanlardan 4, ikinel ta da bir puvan farkia birinciliği Kupayı bis#af Mussolini memnun ve bessim bir çehre ile verdi. Mi sümüze taktı. Yanında da İtalyan vardı. Birinci gelen ekip için altından, ci için de gümüşten yapılmış olan bu yaların Üzerinde Mussolininin bir Yunmaktadır. Diğer müsabakalar Yüzbaşı Eyüb Öncü de şunları »wryue sx B aza & & # € ' i 7 ? KU i tir: — Nis'de bir ekip birinciliği, bir ekip ciliği aldık. İkinelliği bir çeyrek saniye in almıştık. Diğer müsabakalarda da “e cilikle yedincilik arasında cam'an 57 #)dık. Varşovada da Saim Polatkan bir rinellik kazandı. Gelecek senelerde dabö çahşarak müsabakalara -« iştirak etmek buriyetini anlamış bulunuyoruz ki bugü çin de elimizden gölen gayrei e Ust teğmen Saim Polatkan şu cevabi miştir: — Bütün müsabakalar içerisinde kupasının en ehemmiyetlisi olan vi kupası müsabakağıydı. Bu müsabakay! va zanmak için her millet bütün kudretile Se aşmaktadır. Almanların 12 kuvvetli hepi Ayarda mükemmel atları var, Bizim 14 yi tan ancak dört beğ tanesi o Ayardadır “ halmas şid İSE RA — . o. 4 İküpanın ebediyen bizde Çekoslovakyada askerlik müğdeü' Prag 9 (A.A) — Sabah gazetelerini bir kısmı, üç senelik askerliğin mi te girmek üzere olduğuna dair akşam gazeteleri tarafından verilen berlerin mevsimsiz olduğunu, ve bir ihtimal derpiş ediliyorsa da benii bu babda hiçbir karar verilmemiş oi” ğunu yazmaktadır. ispanya sularında (Baş tarafı I inci sayfada) geminin imdadına gelmiştir. « Kastelion limanının bombardımasi “5 masında da ebridara» isminde tı SAĞ gemisi hasara uğramıştır, Bazı hafif N ralılardan başka insan zayiatı yok Üçüncü bir gemi de Alikantenin larında bombardıman edilmiştir. Bu dise hakkında benüz tafsilât yoktur. İlettiği sahilden görünmüştür. “İ miden kesif bir duman tabakası Harb vaziyetine gelince, af Teruel cebhesindeki ileri hareketi şaf etmektedir. Londrada galeyan Londra 9 (AA.) — Hariciye Lord Halifaksın alelâcele Londraya dö mesi münasebetile gâzeteler İngiliz £ milerinin bombardıman edilmesi için hükümetin ne gibi tedbirler vi ceği meselesile meşgul olmaktadır. yi tâ gazetelerden bazısı yeni bir Nyon pi feransının toplanması ihtimalinden pe marti mayısına kadar esir edilmiş olan düşe” mp r “2 ğ Tuzu; mari ayında başlamiştir.