T e AA 'T G Ü , EEEARN .Ğ n kLAA LA ea e Di |. Sörüşme elde etmeye çalışmışt. Dğk, THüiyarlamamış olan yüzü, ayni sa- — Mart - 3 & H"Bizi başarılar alâkadar eder,, ı (Baştarafı 1 inci sayfada) ,:“ görüşmeler soğukkanlılık ve itida &':—yyüı etmiş ve bu suretle, Kemal k'ün tamamile temin edilmiş poli- Ve askeri bir emniyete Ve ayni za- kuvvetle tarsin edilmiş ekonomik Vüziyete dayanan tam bir nefse gü- AMt hissini vermeye müvaflak olduğu, | buluruyortur. Bizim Bçlst Türkiyenin politik havasını ak- lt'"niş'.iı 4gün, Türkiye, esaslı st bulmuş, kuvvetini ve imkânlarımı ette istikra» ) tik ve yalnız ekanomik Ş, Famım takib arzusunda bulunan bir | Tüleket ularak gözükmektedir. Bosn, Reisicumhur — Atatürk'ün — ve Nü—il Celâl Bayarın, parlâmentonun ea İçtima Mevresine başlaması münase- h. * söyledikleri, diğer parlementer gi deketlerde âdet olanları hacim itiba» &. #çen iki nutukta, Türkiyenin ken- Hle olan bu güveninin yeni bir teza- Ünü daha teşkil etmektedir. | ürk, bu nutkunda «Ekonomik kal- 4, Türkiyenin hür, müstakil, daima Rucvetli, daima daha refehle Tür- idealinin belkemiğidir. Türkiye bu ihmadan iki büyük kuvvet serisine Mmaktadır. diyor. Ve biraz ilerde ine şöyle devam ediyor: «Büyük , €n medeniğ ve en müreffeh mil- Olarak varlığımızı yükselimektir. ç Yalmız kurumlarında değil, düşünce- de temelli bir inkılâb yapmış olan İk Türk milletinin dinamik idealid: İ İdenli en kısa bir zamanda başarmak h İikir ve hareketi, beraber yürütmek | “Süriyetindedir. Muhteşem bir bina 'uhâkikn, Avrupa ve Asyanın birleş- hoktasında olan bugünkü Türkiye, CŞ bir inşaat yeri manzarası arzet- ve orada, sükün içinde sağlam ve &şem bir bina önüne geçilmez bir Yükselmektedir. Tam bir Türk tipi .“"1. bu geniş mekanizmanın işçi ba- 'Olan Başvekil Celâl Bayardan hususi Büyük bağa gözlüklerile, sakir i ite zariflik ve sevimlilik ve asalet demokratik tevazuu ile, Celâl Ba- h* bir Arcerikan entellektüeli hissini K ektedir. Celâl Bayar, tam, bir mo- Türk tipidir. «Bir çeyrek saal»e H'!)lil. beni, saat elinde kabul etti. İk fakat ayni zamanda kat'i bir ifade —nı bir çeyrek saat tahsis edilebile- -- memnun olduğunu bildirdi. h. & hatıralar, zihnimde yeniden can- » Yüzde yüz Türk müessesesi & Celâl Bayar tarafından kabul edil- b “ğim şerefinin ilki değildir. Bundan “ene evvel, bugün Türk bankaları i- h* töhreti dünyaya yayılmış en büyü- İykg' ve yüzde yüz Türk bir müessese İ eden İş Bankasını ilk kurduğu gün- ., bir kere daha görmüştüm. Arada İÇ.* müddet zarfında kendisi İmar ve 4 Vekili, Hariciye Vekâleti Vekili ve K Seta da Ekonomi Vekili olmuştur. He- a Perjiyi, belki biraz daha fazla ol “k ve otorite ile, eskisi gibi müha- ıv:'mmedır. b Yeniden, Reisicumhur Atatürk'ün g bir dostunun, bir ilk gün iş arka- h D, soracağım suüallere en salâhiyet- t::hlu verebilecek adamın, karşısın- üyorum, -ığ——ıimı.. ekonomik - doktrini Dü , Olarak, zihnimi en ziyade kurcalır xh Süuali sordum: Kemalizmin ekonomik doktrinini Anlatır mısınız? th;:ldı vekarı ve soğukkanlılığı bir My,“h teşkil eden ve ismi muvaffa- Gim, e bir müteradifi telâkki olunan â- DAĞ tereddüdsüz cevab verdi bh.“ #malizmin ekonomik doktrini *t Ütiyet Halk Partisinin programın- NE edilmiş olarak bulacaksınız. Ke- na Tlim, şahsi mülkiyet ve şahsi ça- Yany, Pfensiplerine hürmet esasına da- hp l becaber, şahsi menfaatin milli Ü, ."* tekaddüm etmesine müsamaha *Ferdi ben> ile «soeyal ben» in a her ihtilâfta Türkiyede, her » *Sosyal ben> galib gelir. Biz, her N evval realistiz. Bizi, nazariyeler- 'den ziyade realiteler ve ba- kalkınma | lerdir.> prensipi parlâmentonun açılış celsesinde söylediği son nutkunda bir kere : dşhı ınglumışludır. Liderin bu sözlerini, size, hazli harfine tekrar etmekten daha iyi bir cevab veremem: ş «Biz ilhamlarımızı gökten ve gaibden değil, doğrudan doğruya hayattan almış yolumuzu çizen, i- çinde yaşadığımız yurd, bağrından çık- İngemaz Türk milleti ve bir de milletler İtarihinin binbir facla ve 1ztırab kayde- den yapraklarından çıkardığımız netice- Endüsiri Celâl Bayar sözlerine şöyle devam et- miştir: p Ka *Memleketin endüstrileştirilmesi l,"me de gene bu pratik düşünceler şekli ile başladık ve devam ediyoruz. Biz bu me. selenin mevcudiyetimizle, istiklâlimizle sıkı bir rurette alâkadar olduğu fikrinde- yiz. Ekonomik bakımdan kendi kendim!- ze kifayet edeceğimizi iddia etmiyoruz. Ker.di, kendimizi boş 1âfla oyşlamak - melinde değiliz, otarşist değiliz. F:ka_:: ekonomik bakımdan istihsal veya imali lâzım her şeyl yapmaya azmetmiş bul'u- nuyoruz, zira Türk müstahsili kendi ise tihsalinin kıymeti fazlalaşması sayesinde, memleketin dahili hayati Shtiyaçlarını karşılıyabilecek kabiliyettedir. Beş senelik plân Başvekâleti resmen derühte - fettiğim an, parlamento hüzurunda, realize e- İ deceğimiz ikinci beş senelik plânın u- umi hatlarını da çizdim. ü Gene bu münasebetle madencilik plü- raımızı da onlattım. Bu plânım şimdiden ilerlemiş olan tatbikatı netiçeleri, Türki- yenin ekonomik inkişafında bize en mü- him tediye vasıtalarından birini temin e deceğini gösteriyor ve gittikçe de daha fazla göslerecektir. Fakat bu görüşme- nin hedefi, &ize politikamızı övmek de- ğildir. Şimdiden elde edilmiş neticelerin bizatihi küfi derecede beliğ olduğunu zannediyorum ve istikbaldeki meticelerin de bunlardan daha az beliğ olmıyacağı- n& emin bulunuyorum. İsrarla tebarüz nn mizin, sadece realist bir düşünceden baş- ka bir şey olmadığıdır. Yapıcı ve yaptırıcı Türk devleti Bir devletin ekonomi makinesini, hü- susi teşebbüsü kırmayacak şekilde işlet- mek lâzımdır. Yapıcı ve yaptırıcı olan Türk d_evl:ti. yapanlara yardım etmekte ve takdire !â- yık ferdi mesaiyi tanzim ve yolım_a sök- makta ve mahreç bulmaktadır. Şiddetle mürakabe edilen ve gayelerinden — biri 'aairelerinden bazılarını pratik uzviyet- ler hatine getirmek olan ve mı.ın_n;.nî altması memnu bulunan umumi bir â:îe sayesinde varidat membalarını kıy- metlendirmeye veya servetleri yaratma- ya muktedit gelir kaynaklarını meydana K OTUZ. ç"lk;::ıremıpi tatbik mevkiine koyarak, yalnız raporlar yazmaya alışmış :î mî murları, bu rmo:zl.;: bizzat tat et- mecbur mg;rdşînm hatalarından da Nmk defa israfın müteradifi olan : beralizmin ifratına düşme- ::rı?:;îxl:ndxmid sakınmaya çalışıya- Politik plân itik plânda da, dahilde nizam ve ve- kıı:nlı:k h:rlçle işbirliği ve tashhüdlere hürmet üzerine müesses dmomuk bir görüş esaslarını tarsine gayret ediyoruz.» Emniyet meselesi İkinci sual, olarak, Bıı:ıelüle _emn!yeı meselesi hakkımdaki düşüncelerini sor- dum, Çok kısa ceyab verdi ve def!ı ki: «— Bizim için emniyet, evvelâ kendi kendimizin kuvvetine, sönra iml.ıklan mıza dayanır. Jeografik vu__iyıılmuj Av. rupada ve yakın şarkta müessir bir ı:nl ovaamamıza müsaiddir. b_yle_ bir rol ki, ker türlü yabancı ideolojik ilhamlardan âzade bir halde, bu idcolo)ıl_ıdıı hiç bi- rine karşı da cebhe almak istememekte ve yalnız sulhün hizmetinde bulunmayı 1ırzıı eylemektedir.> Balkan Antantı Başvekil, Balkan Antantı könseyinin son toplantısi neticeleri hakkında da bir kaç kelime Jütfetmesine dair olan ıuılı-! vermiştir: me şu cevabi ie— Konsey, teşkil eden fikir ve menfaat Balkan Antantına — esas bizliğini bir Haai SON POSTA tantı, bu toplantıdan da her zamankin- den daha sağlam ve realist politikasında devama azmetmiş bir halde olarak çık- ışı.ıkhdır» a Yabancı sermayeye karşı Türk politikası Çeyrek saat geçmek üzeredir. Görüş- meyi uzatmak arzuma rağmen, nezakel kaideleri muhatabımın kıymetli zamanı- nı daha fazla işgal etmekten beni menet- mektedir. Bununla beraber, veda etme- den evvel kendisine son bir sual daha sormak istedim: Yabancı sermayeye karşı Türk politi- kası. Başvekile dedim ki; Türkiyede mü- esses bazı yabancı şirketlerin hükümet tarafından satın alınması, mali mehafil- de Türk hükümetinin Türkiyedeki ecne- bi sermaye ve müesseselerine muarız bu«- lunduğu intıbamı hâsıl etmiştir. Başvekil tebessümle cevab verdi: «— Ekönomik politikamızı size umum! hatlarile zah etmiş olduğumu zannedi- yorum. Telmih etmek. istediğinizi sandı- ğım şirketler imtiyazlı şirketlerdir ve im- tiyaz müddetlerinin bitmesine çok zas man kalmamıştır. Bunlar memleketin e- könomik kalkınması yolunda yapılan gayretleri takib edebilmeleri için kendi teşkilât ve servislerini tensik ve ikmal etmek icab ettiğini görüyorlardı. Halbuki, bu şirketlerden bazılarının tesisatı mo- dern ihtiyaçlara artık tekabül edemiye- cek derecede eski idi. Bazan, tadilâtın yeni tesisattan daha pahalıya maloldu- ğunu bilirsiniz. Bu şartlar içinde mezkür | şirketler bizzat kendi arzularile hükümet ı tarafından satın alınmayı tercih eylemiş. lerdi. Arzu etmediğimiz tek sermaye Arzu edilmez telâkki ettiğimiz tek bir nevi sermaye vardır: Bunlar da serseri sermayelerle münhasıran politika ve spe- külâsyon gayeleri güden sermayelerdir. Fakat ciddi sermayeler ve şahıslar, ka- nunlarımıza ve ekonomik siyasetimize uymak şartile, Türkiyede daima en de- rin anlayış zihniyetini ve en samimi dostluğu taşıyan bir kabul bulacaklar- d Ir.3 ttirmek istiyeceğim nokta, faaliyetimi-| — Aytek SEYREL GĞ AAi BAD MÜĞ köşesinde topladığım diğer bütün initıba- lardan edindiğim kanacat şudur ki: Türk- Teri, bu derecelerde modern olan bu es- ki milleti, her an daha ziyade hesaba kat- mak lâzımdır ve lâzım gelecektir. Onla- rın döstluğu veya düşmanlığı, ihmali ih- tiyatsızlık olabilecek bir unsurdur. A. A.) Payasta bir kaçakçı öldürüldü Payas (Hususi) — Cenub hudu - dunda, kaçakçılık yapan firari bir ka - til, hudud bekçileri tarafından vurul - muştur. Hâdise şöyle olmuştur; 926 seneşinde kardeşi — Hamdi ile Dörtyolun Büyükçaylı köyünden Hü - sam ve Kürd Mehmed arasında çıkan bir kavgaya ayni köyden Hacı İsmail oğlu Celâl de karışmış, bu kavgada Hü- sam bıçakla Hamdiyi, Celâl de Hüsa - mı öldürmüştür. Bu hâdiseden sonra Celâl Suriye hududundan aşmış, gı - yaben de on sene hapse mahküm ol - muştür. Celâl, bundan sönra, İskenderunda ve Halebrle hırsızliık yaparak dolaşmış, hükümetimiz müteaddid defalar ken - disini Suriye hükümetinden — istediği halde bir türlü ele geçememiştir. Celâl, daha sonraları kaçakçılık yap maya, fırsat buldukça hududdan geçe- vek kaçak eşya getirmeğe başlamıştır. 6© Mart gecesi bir arkadaşile beraber kaçak eşya ile hududdan geçerken hu- dud bekçileri tarafından verilen «dur!» emrine mavzerini çevirerek mukabe - le etmiş, kısa bir müsademeden sonra, İbirkaç yerinden yaralanarak — ölmüş, İvenındaki arkadaşı, sırtında taşıdığı eş | “Ölen Celâl, hükümet doktoru tara- fından muavene olunduktan sonra kar deşlerine teslim edilmiştir. Bıtaktlan kaçak eşya gümrüğe tes - ilim edi Şehradebaşı «FERAH: Sinemada | Buğünden itibaren 4 film 1 — Kültür filmi (| 2 — Ateş Kraliçesi 'TÜRKCE sözlü milyonluk film 3 — Gündür İnsan, Gece Kurd Heyecan ve korku filmi, 4 — Cinayet Yolu- (Buck Jones) Amerikan kovboy fltmi. Her gece, cumartesi ve pazar Mi neticesi: F (Baştarafı 1 inci sayfada) istemekteki maksadını İzah — ettikten sonra, Meclisin ekseriyetini teşkil e - den Sösyalist grupu tarafından hiç bir tasvibkâr hareket görmediğinden, tek- lifinin reye konmasını dahi bekleme - den, arkadaşlarına işaret etmiş ve hep- si birden Meclisi terketmişlördir. Bundan sonra öğleye doğru — Elize sarayına giden kabine âzaları, hüküme- tin müşterek istifasını Cumhurrteisine vermişlerdir. Z Cumhurreisi kabinenin — istifasını ka- bul ederek, Sosyalist partisi şefi Blumun yeni kabineyi teşkile memur etmiştir. Bu vazifeyi kabul eden eski başvekil Blum, derhal istişarelere başlıyarak ev- velâ âyan reisi Janneney, bilâhare me- busan reisi Herriot ve nihayet radikal partisi şefi Daladier ile görüşmüştür. Blum, akşam Üstü toplanan sösyalist Egrupu içtimamda istişareleri hakkında i- zahat vermiştir. Grup, Bluma karşı iti- madını teyid ederek, halk acebhesinin prensiplerine dayanan bir kabinenin te- şekkülüne muvafakat etmiştir. Diğer taraftan ayni surette bir toplan- tı yapmış olan radikal grupu, partinin yeni hüküfnete iştirak edip etmiyeceğini bildirmeden evvel, Blum kabinesinin ne gibi bir harief ve mali siyaset takib ede- ceğini öğrenmek istemiştir. Blum, bu hususta yarın cevab verece- ğini bildirerek, bugünkü — istişarelerine nihayet vermiştir. Frank düştü Paris 10 (Hususi) — Chautemps kabi- nesinin istifası üzerine frank düşmüştür. Düne kadar 155 frank olan İngiliz Hrası, bugün 159 a çıkmıştır. İstifadan evvel Paris 10 — Şotan bu sabah istifa et- meden evvel meb'usan meclisinde söy- lediği nutkunda hazine vaziyetinin hiç de işaa edilmek istendiği gibi korkunç olmadığın: kaydetmekle — başlamış ve hükümetin kanuni olarak Fransa ban- lan daha beş milyar frank alabi- lecek bir durumdz olduğunu beyan et- miş ve sözlerine şöyle devam etmiştir: «Fakat Fransa bankasından müte - madiyen para çekmenin hasıl edeceği psikolojik tesirlerden çekindim ve mil- N müdafaa sandığı için yapılacak is - tikraz hasılatından bir mikdar para a- larak bu avansları kapamak ve bu su- retle memleketin kalkınma âzmini gös termek istedim. Binacnaleyh ortada felâketi mucib skeksss a sa A BAA AAA AAA Bir kadın torununu- otobüste unuttu Bursa (Hususi) — Şoför Abdülhaki- min kullandığı 4 numaralı şehir otobü- sü Çekirgeden Bursaya gelip yolcula- rını boşalttıktan sonra taksi mahalline giderken ,şoför, otobüste kalan 2 ya- şinda bir erkek çocuğu görmüştür. Ço- cuk, hüviyeti hakkında sorulan sualle- re cevab veremediği için polise teslim edilmiştir. Akşam geç vakit, eski bekci- lerden Nurinin çocuğunu aradığı görül- müş, çocuk, polisce, babasına teslim e- dilmiştir. Bu minimini yavruyu, büyük anne- sinin, otobüste Unuttuğu anlaşılmıştır. Muradl; (Hususi) — Muradlıda imar işine önemle devam edilmektedir. Göç- menler kendilerine verilen evlerin bah- -© çelerine fidan ve çi- çek ektikleri gibi bazıları da şahsi te- şebbüslerile ev yap- mışlardır. - Bunlar- dan emin Öztürkün yaplığı ev ve gös- terdiği imar faaliye- ti Umumi Müfettiş General Kâzım Dirir tarafından da | ttanı hediye edizmişi |* L edir. See Liğir Fransada buhranın ilk Resimde Emin Üztürkün yaptırdığı Sayfa i fl rank düştü Her yedi ayda Bir kabine (Baştarafı 1 inci sayfada) bugüne kadar (53) kabine — iktidar mevkiine gelmiş, bugünkü Cumhur reisi M. Löbrön'ün riyaset müddeti zarfında gelip geçen kabinelerin sa. yısı (15) i bulmuştur. Şotan kabinesi, bundan evvelki ile beraber takriben ©n ay yaşamıştır. Üçüncü cumhuriyet devrinde iktidar mevkline gelen hü- kümetlerin hayatı ise, vasati olarak yedi aydan fazla sürmemiştir. — için de hükümetin başında bulundum. İşte bu taleblerim haksız bir heyecan Uyandırdı. İstediğim salâhiyetleri an - cak memleketia menfaati uğrunda kul- lanacaktım. Fakat Torezden Reynoya kadar giden bir hükümetten, veya halk cephesi veyahud da bir millf selâmet hükümeti teşkilinden bahsedilmeğe baş landı. Bütün bunlar benim ölümüm de- mekti. Bu gibi şaylaların ortaya at- mak hükümeti küçültmek demektir. Bi naenaleyh hükümeti meclisde zuhur e- debilecek he Müaliye Nazırı, ekonamik — ve mali kalkınma projelerini hazırladı. Bu pro- jeler partilerden hiç birini incitmiye - cek mahiyette idi. Tam salâhiyetler ise temem çok muhakkakdı. Çünkü mali meseleler üzerinde yapılan müzakere ve münakaşaların zararını — hep mill kredi çeker. Bunun içindir ki meclise sön bir mü- racaatta bulunuyorum.> Sağcılar arasında kanlı bir müsademe Patis 10 (A.A.) — Paris mebusu Tetepe je'nin reisliğindeki sağcı grupun bir içe timamndan sonra, bu grup mensublarile yakın diğer bir salanda içtima etmiş olan Fransız sosyal partisi azaları arasında bir çarpışma olmuş ve birkaç kişi hafif sürette yaralanmıştır. Blum'un beyanatı Paris 10 (A.A.) — B. Blum saat 15,30 da Elizeden çıkarken şu beyanatta bulun- muştur: «Cumhur başkanı kabine teşkili vazie fesini bana verdi. Bu vazifeyi ifada so- nuna kadar çalışmaya azmettim. Vaziye- tin istilzam ettiği hükümeti yani müstae kar, devamlı, kuvvetli ve demokrasinin bütün küuvvetlerini birleşlirmeye ve yü- rütmeye muktoedir bir hükümet teşkiline hiç bir şey yoktu ve bu işi başarmak' çalışacağım.» Ardanoçta - başarılan ehemmiyetli işler Ardanoç (Hususi) — Beş yıllık prog- rama göre Ardanoçda yapılan — işler şunlardır: Asırlardanberi etrafa malarya sa « lan on altı bataklıktan on ikisi köy kar nununa tevfikan kurutulmuştur. Bu bataklıklardan her birinin derinlikleri iki Nâ yedi buçuk Mmetre'arasında ve mesahai sathiyeleri bin ile dört — bin metre murabba: arasında bulunuyor « du. Merkez — nahiyesinin — faal dört mektebine — dört — mekteb ilâve ed'lmiştir. Şimdi sekiz mektebde tedrisat vardır. Bu mekteblerin — ikisi köy büdcesile idare edilmektedir. Muradlıda imar faaliyeti takdir edilmis ve kendisine elli meyva ev görülmek- daha * ÖKZAĞEL A HiĞrs ei ni L didlks