İÇ SAHİFELERDE 3 üncüde: Konuşmalar Fazıl Ahmed Ayitaç 4 üncüde: Hikâye: Mülâkat Peride Celâl 5 incide : Terbiye bahisleri Selim Sırrı Tarcan 9 uncuda: Çocuk sahifesi u.l covı . AQRÂ İSTANBUL C A G A L O G L Ü Jll Sajl. 4İJ04 Telgra! TB melrtTiiî adrea: Cumnurlyet, tstanbul • Posta tortura; tstanbnl No 248 Telefon: Bagmuharrtr ve evl: 22368 rahrlr beyetl: 24298 td&re ve tnatbaa tasnu 24299 24290 umhuriyet Curaa 11 Mart 1938 HANDAN Büyük aşk romanı. 75 k Halide Edib ATEŞTEN Gö Sakaryanm romanı. 75 Jftrruş A. Halid Kitabevî «Bizim için emniyet, evvelâ kendi kuvvetimize, sonra ittifaklarımıza dayanır» Biz disipline lâyık olduğu kadar Ciddî sermayeler ve şahıslar kanunlarımıza ve kuvvet verilmesini istediğimiz zaman hakikatin nazariyeye feda e ekonomik siyasetimize uymak şartile Türkiyede dilmemesi icab ettiğini açık söyledaima en samimî bir kabul bulacaklardır mişizdir. Bu noktada nekadar diirüst ise o kadar da dürüşt Ankara 10 Ajans ekonomik ve fiolmak hakkımızdır kanaatinde nansiye müdürü M. Hussar'a Başvekil bulunuyoruz. Celâl Bayar tarafmdan \erilen aşagıdaki nıülâkat Pariste Pöti Pariziyen tarafm on yıllarda memleketin muhtedan neşredilmiş ve diğer gazeteler tara lıf noktalarında tevali eden bafından da iktibas olunmuştur: zı fena tezahürlerinın önüne geBalkan Antantının son toplantısı çalışçılemez sevk \e icbanle meseleyi ortaya malannın neticesi, doğu Avrupası devletbız atarak mekteblerimizde dîsiplin işinin yeniden gözden geçırılmesini ve herhalde lerinîn bugünkü enternasyonal meselelere takviye edilmesını kat'î bir ıhtiyac olarak karşı gösterdiği alâkayı bariz bir surette isbat etmiş bulunmaktadır. ileri sürmüştük. Bbyle yaparken meğer Berlin, Roma, Paris ve Viyanadaki bütün mılletm denılecek kadar büyük bir son politik tezahürler burada büyük bir çokluğun kalblerinde kaynaşan ıstıraba tercüman olmuşuz. Bunu, yazımız çıkar akis uyandırmış, ve Ankara bu defa, hasçıkmaz sürekli bir gulgule halınde bütün saten derin noktai nazar teatilerine sahne olmuştur. [Arkası Sa. 7 sütun 1 de] memleketten: Parmağınızı yaranın tam üstüne koydunuz, hay AJlah sızden razı olsun. Dıye yukselen vaveylâlı akisten öğrendik. Bir kısım gazetelerin bu bahiste çabuk sönen dcmagojılerine karşı efkân umumıye bugün dahi memlekette hallolunmağa, hıç olmazsa daima gözönünde tuMoskova 10 Tas ajansı bildiriyor: tularak takviye olunmağa muhtac bir Celse yeniden açıldığı vakit heyeti hâdîsiplin meselesi mevcud olduğuna kani kime eksperlerin raporunu dinlemiştir. Bu bulunuyor. Hürmete lâyık olan bu kanarapora nazaran Kazakof tarafından ha atin kendı yolunda müsbet neticeler yarazırlanan ilâçlar üzerinde hiçbir kontrol tacağmda bizim şüphemiz yoktur. Bizim mevcud olması ihtimali olmadığı an nazarımızda bu vaziyet, bahse mevzu laşılmaktadır. mesele hakkında gazetemize fıkirlerini Menijinskı'nin müptelâ olduğu ağır kalp sbyliyen Maarıf Vekılimiz saym Saffet Arıkanm ev\elki günkü sayımıza basılan hastalığmı tedavi için Kazakof tarafm kıymetli sözlerile de taaruz teşkil etmez. dan kullanılan müstahzarat bu hastalık Çunkü bugun takib olunan terbiye siste için kabili kabul şeyler değildir. Bunlar mınin düne nazaran daha iyi olduğunu vijitalin ile birlıkte verilmek neticesi olasbyliyen Maarif Vekilımizin önümüzde rak hastanın kalb faaliyetini büsbütün sekkı meseleye karşı asla lâkayd olmadığını tedar etmiş ve nihayet ölümüne sebebi açık görüyoruz. Onun nazannda düne yet vermiştir. Bu rapordan sonra mahkeme mütte nısbetle artan mektebciliğimizdeki bir iki isticvab fena tezahür, bir iki dejenerenin, birkaç hrm Maksimov ve Dikoviski'yi psıkopatın sebeb oldukları mahdud ve enniştir. \Arkasi Sa 7 sütun 4 te\ mahallî hâdiselerdir. Gazetelerin; yandıklan yerde sönecek olan, bu ateşleri ele alarak ortalığa meşale tutmamaları lâzımdır. Cumhuriyet maarifinin evvelki devir!ere nisbetle daha ileri ve daha geniş bir maarif olduğunu hep biliyoruz: Gerek hergün daha büyüyen hacmi itibarile, gerek usul ve vesaıt bakımından. Nihayet mahdud ve mahallî bazı nahoş hâdiseler üzerinde ucubucağı bulunmaz facıalar şekhle ısrar etmek de cidden yersiz sayılabilir. Gazetelerin umumî terbiye işine taalluk eden bazı aksak hâdiseleri neşredip etmemek hususunda bu büyük işin idaresini omuzlanna yüklenmiş olan Maarif Vekilimizle tam bir el ve işbirliği etmeleri lüzumunu da bütün ehemmiyetile takdir ederiz. Ancak cümlemizin üzerinde ittifak edeceğimiz bütün bu itina ve ıhtimamlar hepimizi, eğer varsa, noksanların ikmaline sevkettiği zaman manalı ve müessir olabilirler. Düne nisbetle nekadar daha ileri olursak olalım, bu tekâmül dünyasında hergün izale edilecek bir noksan bulunduğunu kabul etmezsek terakki ve intizamın baş şartmı ihmal etmiş oluruz. Noksan var mı? Sormak bile fazla, o daima var olacak ve daima giderilmesile uğraşılacaktır. Hususile bizim maarifimiz gıbi büyük bir intikal devresi geçirmekte olan bir faaliyet sahasında. Türkiyede cemiyet yeni bir rejimle yeni bir hayata intıbak etmeğe çalışıyor. Orada maarif karanlıktan aydınlığa çıkaran bir nur, yokluktan varlığa götüren bir şuurdur. Onun sayesinde her Türk hergün daha anlayışlı bir insan olacak ve bunlann mecmuu yeni cemiyetin kuvvetli heyetini 'eşkil edecektir. Basite irca ederek ifade vıı ııııııınııııııııiHiııı ı ıııııını ıııınııııııirıııııııı Başvekilimizin beyanatı M. Şotan, öğleden sonra istifaya mecbur kaldı, kabineyi teşkile M. Blum memur edildi, temaslara başladı Fransız buhranında diinkü saflia Mekteblerimizde Yalnız sulhun hizmetinde M. Blum, «Müstakar, kuvvetli ve de mokrasinin bütün dîsiplin meselesi bulunmağı arzu ediyoruz kuvvetlerini birleştirmeğe ve yürütmeğe muktedir bir hükumet teşkiline çalışacağım)) diyor Paris 10 (Hususî) Başvekil M. Şolan dün akşamki kabine toplantısında verilen karar mucıbince bu sabah mec lise giderek niçin geniş salâhiyet istediğini izah eden uzun bir nutuk söylemiştir. Şotan, mecliste istifasının sebeblerini anlattı Şotan'm nutku Paris 10 Şotan hazine vaziyetinin hiç de işaa edilmek istendıği gibi korkunc olmadığını kaydetmekle başlamış ve hükumetin kanunî olarak Fransa banka smdan daha beş milyar frank alabilecek bir durumda olduğunu beyan etmiş ve demiştir ki: « Fakat Fransa bankasından mü temadiyen para çekmenin hasıl edeceği psikolojik tesirlerden çekindim ve millî müdafaa sandığı için yapılacak istikraz hasılatından bir miktar para alarak bu [Arkası Sa. 8 sütun 3 te] Başvekil Celâl Bayar Yeni kabineyi teşkile memur edilen M. Blum Maznun doktorlardan diğerleri de iki devlet İktısad Vekâletine bu sene mühim tahsisat rüknünü nasıl öldürdüklerini anlattılar verildi Moskova muhakemesi Bütçe fazlalığı Ankara 10 (Telefonla) îktısad Vekâleti bütçesinde iç ve dış sergiler masrafı olarak 1937 malî yılda 13 bin lira görülmekteyken, yeni bütçe ile bu fasla 527 bin lira tahsisat konmuş ve ayrıca daimî müzeler için de, 10 bin lira aynlmıştır. Türkofis ve haricî ticaret mümessillikleru teşkılât ve umumî masrafları da 498 bin küsur lira üzerinden tesbit edilmistir ki 1937 yıhndan 25 bin lira fazladır. 3018 numaralı kontrolörler kaİnsbruk 10 M. Şuşniğ, gece saat nununun tatbikı masrafları da 193 bin 22,30 da Viyanaya hareket etmiştir. \Arkası Sa 8 sütun 4 te^ Linzde bir hâdise ve Başvekilin Avusturya plebisitinin hâdiseler çıkarması ihtimali kuvvetli Almanya kararı asabiyetle karşıladı, Naziler reyiâma iştirak etmiyorlar îngiltere Almanyaya ihtarlarda bulundu. Şuşnig partileri ve ameleyi kazanmağa çalışıyor sözleri Hatay intihab Yagoda ıııııııııııiHiıııınn Londra temaslarından Komite Cenevrede müzakerelere devam ediyor bir netice umulmuyor Almanya, Milletler Cemiyetine girmemekte ve müstemleke istemekte ısrar ettiğinden M. Ribbentrop hemen avdet edecek Londra 10 (Hususî) Alman Hariciye Nazın M. von Ribbentrop bu | gün Hariciye Nezaretine giderek, Lord t Halifaks'la iki bu * çuk saat süren bir k mülâkatta bulun muştur. M. von Rıb bentrop bilâhare, Hariciye Nezaretı daimî müsteşan M. Robert Vansitart'la görüşmüştür. Alman Hariciye Nazın yarın öğle yemeğinde Başvekil M. Çem berlayn'la mülâkatta bulunduktan sonra, gece Kral tarafm dan kabul edilecek A l m a n Hariciye Nazın M. Ribbentrop'un Londra sefiri olduğu sırada, maiyetile beraber saraya giderken ve derhal Berline alınmış resimlerinden dönecektir. Salâhiyettar mehafilde îngiltere ile mektedir. Ingiliz Nazırlan ise münhasıAlmanya arasında resmî konuşmalara ran müstemleke meselesini müzakere etbaşlamak ihtimalinin çok zayıf olduğu mek istiyen Almanya ile bu şartlar dasöyleniyor. Almanya Milletler Cemiyeti hilinde konuşmalara başlamak niyetinde ne girmemekte ısrar ettiği gibi, müşterek görünmemektedirler. emniyet sistemine de yanaşmak istemel&rMs\ §a. 1 tütm i Ul Cenevre 10 Anadolu hususî muhabiri bildiriyor: Hatay intihabat nizamnamesini tetkik ve tadile memur beşler komitesi Hataya gitmiş olan Milletler Cemiyeti komisyonunun hazırladığı nizamname ile Tür kiye tarafından tevdi olunan mukabil proje üzerinde üç gündür müzakerelerde bulunmaktadır. Bu iki proienin bazı maddelerinin tetkik ve münakaşası henüz devam ediyor. (a.a.) ıınııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııın nizamnamesi Linz 10 Naziler, plebisite iştirak için tesbit edılmiş olan yaş asgarisile plebısitın yapılması tarıhinm pek yakın olmasını protesto etmek üzere bir nümayiş yapmıslardır. Polis, nümayîsçilerî dağıtmış olup yeni nümayişlere müsaade etmiyeceğini bilPrens Ştarhemberg Von Papen dirmiştir. M. 5uşnîg, nutkunu söyledikten sonra kunda bilhassa demiştir ki: Viyanaya dönmüstür. Mumaileyh, nut [Arkası Sa. 8 sütun 1 de\ Ajansımn llllllllllllltllllllllllilllllllllllllllllllllllltllllllllllllllllllllillllilllllllllllllllllllllllllllllllııııılllllllllllııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııınılllllıılllllll Frankistler çok şiddetli bir taarruza geçtiler Dört yerden cepheyi yaran Franko ordusunun düşmanını tamamen imha kasdile harb ettiği anlaşılıyor Yeni seçilen Bulgar meb'usları Hükumete tamamen müzaherete karar verdiler Sofya 10 Yan resmî Dnes gazetei, pazar günü yapılan seçimden son a yeni seçilen meb'uslarm iki süüsü tarafından verilen beyanatı neşretmiştir. Bu beyanatta, yeni meb'uslar, bugünkü hükumetin noktai nazarile tam Bulgar Başveküi surette hemfikir Köse îvanof olduklarmı ve hükumetin politikasma müzaherete karar vermig bulundukla büdirmektedic, YUNUS NAD1 lArkast Sa, 1 sütun 3 te} Mütemadiyen cepheye giden Frankist askerler (Yazm §on hgberler sütunurida}