31 Ekim 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

31 Ekim 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

si nğ.-iğııgâı TELGRAF HABERLERİ Çinde İngiliz bataryaları SÖON POSTA Japon nakliye gemilerini bombardıman ettiler Londra 30 (Hususi) — Şanghayın şi - Malinde mahsur kalan ve Japonların san Cumuna karşı şiddetle mukabele et - Miş olan Çin askerleri, cesurane bir ha - Teketle İngiliz imtiyazlı mıntakasına va- Tabilmişler ve İngilizlere teslim olmuş- lardır, Silâhlarından tecrid edilen bu asker- ©r, imtiyazlı mıntakada vücuda getiri - len temerküz kamplarına yerleştirilmiş- lerdir. Japon küvvetleri, bütün gayretlerine Tağmen bu askerlerin yolunu kesememiş- lerdir. Londra 30 (Hususi) — Şanghaydaki fgiliz kumandanı, dün üç İngiliz aske - Finin imtiyazlı mıntakada Japon mermi- letile etmez bir şeftir ,, — _—fm:rdı de parlak kabul resimleri yapıldı Cumhuriyet bayramı yaban bir surette kutlulandı, Japonlar İngiltere ile siyasi münasebatın kesilmesini istiyorlar 'Tokyo 30 (ALA.) —Bir takım meb'uz ve tanınmış siyaset adamları bugünü Çin - Japon harbinde İngilterenin Çini teşvik ettiğini ileri sürerek İn - giltere ile siyasi münasebatın kat'ını istiyen bir karar sureti kabul etmiş - lerdir. Bu karar sureti siyasi mehafilde büyük bir heyecan uyandırmıştır. Japon kumandanı ise, Suçau geçidinde İngiliz bataryalarının Japon nakliyat ge- ateş ettiklerini protesto ey- Varşova 30 (Polonya ajansı şildi - Tiyor) — Türk Milli bayramı münase- tile, yarı resmi «Gazeta Polona» baş tahsis et -| aralından ye ni Türkiyede vücüde getirilen muaz - zam değişiklik eserlerini tebarüz ettir- Mektedir. Bu gazete diyor ki: Derin bir dekadans devresinde, Ata- türk, milletini Silâhla mücadeleye Ve Ondan sonra da çalışmaya çağırmışlır. Zaferler, birbirini takib etmekte gecik- Memiştir. Atatürk, çok mükemmel ve imse ile kiyas kabul etmez bir şef, İT diplomat, bir devlet adamı ve bir Or * î:nnaldr olarak kendisini göstermiş * ir. Tefessüh etmiş Osmanlı İmparator- luğunun —ankazı üzerinde, Atatürk k"“’î(t'llı ve sağlam yeni bir 1'_ürl dfi" urmuştur. Atatürk'ün Y e daresi nl(ıl:ıqda. yeni Türkiye, kuvveti * Di durmadan fazlalaştırmış, ber sahada ilâplar yapmış, memleketin. refahı - & fazlalaştırmış ve hâkim ve temkin - bir harici siyaset takib eylemkte bu- Bu“m.' Ankarada Polon- Uğün Atatürk'e Ankarada * Ya büvük elçisi tarafından arzedilecek tebrikler, karşılıklı büyük bir hürmet Söstermekten bir dakika hâli kaima - Tış olan İki memleketi birbirlerine ba Yan dostluğun samimi biİr ifadesidir. Atina ve Selânikte Atina, 30 (Hususi) — Cumhuriyetin Yildönümü ba 1 buradaki Türkiye &lçiliğinde büyük bir ihtişamla kutlu - aştır. Suriyede -uğyan, 1000 ——— _ÜÇ kasaba tamamen, al olmuştur, kasabalarda cesed!ere Londra 30 (Hususi) —-'Surlyed'en] buraya gelen haberlere göre Şam'ın #imali çarkisinde — ve bilhassa Kala - Mun'da şiddetle yağan — yağmur tesirile sular taşmış ve 1000 kişi boğul: Müuştur, l 10.000 kişi meskensiz kalmıştır. Bir kaç kasaba tamamen barab olmuştur. Pransız askerleri de kurtarma ame- liyesine iştirak etmişlerdir. & | merasim geç Vi ——— tı kasabı Elçilikte yapılan resmi kabulde A- tinadaki Türklerle Atina sosyetesinin en mümtaz simaları hazır bulunmuş - Yardır. Selânikte de Cumhuriyetin yıldöı - nümü debdebeli bir sürette les'id edil: miştir. Atina ve Selânikte çıkan bütün ga - zeteler bu tarihi yıldönümünün ehem- miyetini tebarüz ettiren makaleler ya- zarak dost ve müttefik Türkleri sami- miyetle tebrik etmektedirler, Pariste Paris 30 — Cumhuriyet bayramı el- çilikte samimi surette kutlulandı. Bü- yük elçimiz Suad Davaz, talebenin, te- baanın ve Sovyet, Mısır, Balkan elçi - lerinin tebriklerini kabul etti. Delbös, teşrifat müdürünü göndere- rek hükümetin tebriklerini bildirmiş - v Stokholm'de Stokhölm 30 (A.A.) — Fer yılımız. da olduğu gibi Cumhuriyetin 14 üncü ÇĞEERİ l bi eai elçilikte büyük bir ü :,lııı'm:.dîsveç ricali ile tanınmış simalar ye kor diplomatik fzası lım,muı hazır bulunmuşlardır. 300 davetlinin hazır bulunduğu ve pek parlak olan bu ka » bul resminde Atatürk'ün ağ_l:_ğmı ve 'Türk ulusunun yükselmesine ıçıhqiş ve mkte kadar pek nezih ve larak devam etmiştir. — Bulgar ajansı bildiriyor: Türkiye Cümhuriyetinin ı!ıim bı'y- yamı münasebetile, dün Türkiye elçı_ - ginde, bir kabul resmi tertib edilmiş- r. neş'eli 0 Safya 30 li ti müthiş bir kişi boğuldu da kısmen harab tesağüf edilmektedir 30 (A.A.) — Tuğyan hakkında yelen haberler, felâketin vüs'atini gös- termektedir. Altı kasaba kısmen, üç kasaba ta - mamen bâarap olmuştur. civarında Haleb, Palmir, Bağ- dad istikametinde 50 kilometrelik bir saha harab ulm'uş'.ur. Kasabalarda ce- sedlere tesadüf edilmektedir. | Japonlar, İngilizlerin bu hareketini bir İhakaret telâkki etmektedirler. Changhat 30 (A.A.) — Central News İÇin ajansının bildirdiğine göre Tapon tayyareleri Talayuan'ı bombardıman et- mişlerdir. Bir çok evler harab olmuş ve sivil ahaliden 100 kişi ölmüştür. Tientsin 30 ÇA A.) — Japon umumi karargâhından — bildirildiğine — göre, Şanghay cephesinde, faaliyette bulu - nan Japon ordusunun sol cenahı Pin « gingçu'yu işgal etmiştir. Çin istihkâm- larının zaptile neticelenen şiddetli mu- harebelerden sonra Japon ordusunun sol cenahı Şimenkeu geçidini zorlıya - rak Pingising ovasına kadar ilerlemiş- tir, Çinliler mühim miktarda - silâh ve cephane terkederek garbe doğru ric'at etmektedirler, Kara sularımızda kontrol başlıyor İstanbul deniz kumandan- lğına bu hususta icap eden emirler verildi Nyon anlaşması mucibince hükümeti- mizin deruhte ettiği Karadeniz, Marmara ve Akdenizdeki kontrol vazifesine baş- lanmak üzere alâkadar makamlara bir tamim — gönderilmiştir. Hükümetimizin taahhud ettiği kontrole donanma kuman- danlığı nezaret edecektir. Bu iş için do- banma kumandanlığı emrine 20 motör- böt ve müsellâh bazı deniz merakibi ve- rilmiştir. Karakol vazilesi yapacak deniz tayya- re taburları da donanma kumandanlığı emrinde çalışacaklardır. Ticaret gemilerinin seyir hatları üze- tinde on mıntaka tesis edilmiştir. Bu mın- takalarda dolaşacak olan karakol gemi- leri rastladıkları yabancı denizaltı gemi- lerine derhal ateş açacaklardır. Ankara gar binası dün merasimle açıldı Ankara, 30 (Hususi) — Yeni yapılan Ankara gar binasının açılma — merasimi yapılmıştır. Merasim Devlet De- miryolları Umum Müdürü Ali Rızanıâ bir açış nutkile başlamış, bundan sonra Başvekil Celâl Bayar kapıdaki kordelâyı kesmiş ve gara girilmiştir. Davetlilere garın her tarafı gerzdirilmiş, lâzım gelen izahat verilmiştir. Altı devlet reisi Berling davet edildi Berlin 30 (Hususi) — Macar salta- nat naibi Amiral Horti'nin, beynelmi - lel avcılar sergisini zZiyaret etmek üze- re birkaç güne kadar Berline geleceği haber verilmektedir. Hitler, sergi münasebetile Bulgaris- tan, Yunanistan, Belçika, Danimarka krallarile Yugoslav — saltanat — naibi Prens Pol'ü de Berline davet etmiştir, Davetli bulunan altı devlet reisi, ser Biyi ziyaret ettikten sonra, şereflerine tertib edilen büyük bir av partisine iştirak edeceklerdir. Mısır 40 tan Sipariş elti Kahire 30 (A.A.) — Harbiye nezareli İngiltereye kırk tank sipariş otmiştir, Fatih parti binasında yangın başlangıcı Dün gece saat 12,30 da Fatih parti bi- nasında bayram münasebetile yapılan elektrik tenviratı kontak yapmış, yangın başlamıştır. Binaya çok yakın olan Falih itfaiyesi derhal yetişmiş, kapı ve pence- re pervazları biraz kararmış — olduğu halde yangını söndürmüştür. Macarlar Ankara | Söya muhtelitini 5 - 2 Aî.qE yendiler Ankara 30 (Telefonla) — Macar Bmilli takımı bugün ilk maçını 15 binden fazla seyircinin doldurduğu Şehir stadında An- kara mühteliti ile yaptı. Saat 14440 da evvelâ Macarlar, alkışlar arasında sahaya çıktılar. Kısa fasıladan sonra Ankara muhteliti çıktı. Hakem İstanbulsporlu Kemal Ha'imin 'daresinde takımlar karşılıklı dizildikleri vakit, a Macar milli takımı: Angyal » Weber, Fevete - Furi, Balay, Salay - Betty, Puray, Kışalagi, Bihami, Hawablo, n Muhtelit takım ise: Ateş - Ali Rıza, Ridvan - Nüsret, Ha - san, Musa - Hamdi, Fahri, Yaşar, Rıza, Arif. Oyuna muhtelit*takım sağdan bir vu- ruşla başladı. Oyun 18 inci dakikaya ka- dar karşılıklı deneme ile geçti. Geçen bu müddet zarfında muhacimlerimizin el de ettiği güzel gol vaziyetleri acele veya vakitsiz vuruşlar ve yersiz driblinglerie neticesiz kalıyordu. 385 inci dakikada — Macar sol içi g* - riden aldığı bir pası yerinde ve sıkı bir vuruşla göle tahvil etti. Bu gölden sonra Macarlar daha emniyetli hareket etmiye, ve daha hâkim oynamıya başladık'arı bariz bir surette göze çarpıyordu. Takımımız beraberlik sayısını temin et- mek için canla bâşla çalışmıya bağladı. Macarlar çok geçmeden, muhtelit aki- cumda bulundular ve bu hücum esnasın- da sol için hiç beklenmiyen bir sırada uzaktan sıkı bir şütile top ikinci dela oia- rak muhtelit ağlarına takıldı. Birinci devre 2-0 Macarların lehine ne- ticelendi. İkinci devreye muhtelit takım kadrö- sunda büyük tadilât yaparak şu şekilde çıkmış bulynuyordu: Rahim - Rıdvan, Enver - Musa, Semih, Hasan - Ali Rıza, Arif, Yaşar, Fahti, Hamdi. Oyun başladığı vakit Macarların bu devreye, birinciye nazaran daha bâkim ve daha ağır bastıkları görülüyordu. Macarlar yaptıkları tehlikeli bir hü- cumda muhtelit kalesini adamakıllı taz yik etmeye başlamışlardı. Beşinci dakikada Arifin derin bir pasını Hamdi güzel bir söl vurüşile ta- Kkımının ilk sayısını kayda — muvaffak oldu. Bu golün verdiği şevk ve heye- can gerek oyuncuların ve gerekse se - yircilerin üzerinde henüz silinmemişti ki Macarların sol içi sıkı bir şütle ü - çüncü golü de kayda muvaffak oldu, Mühtelit bu âni sayıdan sarsılarak sağa söla şuursüzca koşuşmaya ve topa mânasız vürüşlar yapmağa İşte muhtelitin bu vaziyetinden istifa - delenmesini çok iyi bilen Macar takı - mı bu defa sağ içinin ayağı ile dördün- cü golünü de yapmakta gecikmedi. Biraz sonra gene sol açık hu sefer geriden aldığı uzun bir pasla gene An- kara kalesine doğru süzülmeye başla - dı. Müdafii atlattıktan sonra yetişen sol muavin Hasanla karşı karşıya gel - di. Fakat Hasanın hatalı bir hareketle müdahalesi yüzünden hakem — penaltı cezası verdi. Bu süretle Macarlar be - şinci göllerini de yapmış oldular. Oyunun bitmesine bir buçuk dakika kalmıştı, muhtalit muhacimleri son bir gayretle hasım kalesini satmaya baş - ladılar. Arifin yapmak istediği aşırma hareketinde sol müdafi topu elile çeldi ği için hakem bü sefer Macarlar aley- hine penaltı vermiş bulunuyordu. Arifin çektiği ceza vuruşu ikinci ve son defa Macar kalesine girdi. Ve müaç ta bu suretle 5 - 2 gibi bir farkla Macar ların lehine neticelendi. Misafirler bu #kşamki ekspresle İstanbula hareket et tiler. Fasda tevkif Edilenlerin sayısı 200 ü buldu Ocda 30 (Hususi) — Fasda 200 tah- rikâtçı tevkif edilmiş ve yeniden tah - rikâtcıların girmesine ve şimdiki kar-« gaşalıklara sebeb olanların çıkmasına mâni olmak için Cezair - Fas hududu sıkı bir nezaret altına alınmıştır. nına cevab teşkil edecek güzel bir hü -| başladı. | #L MAME A 4 İNİDE © Fransada, bütün bir rejimi çökertebilecek bir siyasi rezalet Yazan: Selim Ragzıp Emeç s on seneler içinde patlak voeren siyasi rezaletlerden hiç biri, şü- mul ve ehemmiyet itibarile Fransada da- vası görülen son siyasi hâdise kadar gö- ze batmış değildir. İşin içyüzü bir hayli karanlıktır. Ehemmiyetini tebarüz elti- ren nokta ise, bir siyasi fırka liderinin zamane başvekilinden gizli bir surette aldığı «tahsisatı mesture» nin, bir mah- keme salonunda, bir hizmetçiye veya hu- susi işlerde kullanılan hususi bir iş ada- mına verilmiş hizmet mukabili para gibi deşilip ortaya dökülmesi Mesele şu- dur: Bir zamanlar sol partilerle mücadele et- mek üzere Fransada <«Ateş haçlılar» a « dile bir siyasi fırka kuruldu. Mümasili fırkalar gibi, bunun da üniformalı teş- kilâtı vardı. Sosyalistlerle komünistler elele verdiler, işi kitaba uydurup bu ne- vi partileri bir kanunla nizam ve cemiyet harici yaptırdılar. «Ateş haçlılar» partisi, bu ükibetten kurtulabilmek için esas ni- zamnamesin! değiştirdi, adını «Fransız sosyal parti» sine kalbetli. Ve parti, bu suüretle dinamik mahiye- tini kaybederek istatik bir teşekkül ha- lHine geldi, Bu yüzden fırka liderleri ve bir kısım âza orasında ihtilâf çıktı. Bir şef, fırka başkanını hükümetten para almakla ham etti. O da, ona yalancı dedi ve böy- lece mesele, mahkemeye intikal etli. Ya- lancılıkla itham edilen adam, eski başka- nin hükümetten para aldığı meselesini, hütün memlekete duyurmak istedi. Mah- kemeye, bu sebeple baş vurdu ve bir kaç gün evvel, bu davanın ilk mühim celsesi aktedilmiş oldu. Davanın başlica şahid - lerinden biri de eski Fransız başvekili Andre Tardiyö idi. Esasen davayı açan adam, bilhassa onun şahadetine güveni- yordu. Zira, şahid olarak gösterdiği bir diğer eski başvekil, M. Laval, mahkemeye yolladığı bir mektubda, buna dair bir şey bilmediğini Söylemişti. Bu celsedo, Andre Tardiyö, bütün bir rejimi mahküm ettirecek ve eski bir baş vekile hiç de yakışmıyacak bir şahadet yaptı. Dedi ki: Dava edilen miralay Dölaroku tanı- rım. Başvekâletim zamanında bana 20-25 defa geldi. Hususi ikametgâhımda kendi- sine muntazaman para verdim. Yetişmi - yör, dedi. Arttırdım. O zaman, söl fırka- ların husüle getirecekleri nizamsızlıkla- ri bu adamın teşkilâtile önliyeceğime ka- nidim. Ö zaman, bu vazifesini, sadık bir hizmetkâra lâyık bir şekilde ifa etti, Fa- kat bugün, kehdisine itimadım kalma - mıştır, Çünkü temsil ettiği fikirler için, onu, tehlikeli bir adam gibi görüyorum. Bildiğim hakikat budur.» Bu şahadet karşısında maznun ise şun- ları söylemiştir: «M, Andre Tardiyö yalan söylüyor. Tahsisatı mestureden ve kendisinden pa- ra almış değilim.» Gelelim bu hazin davadan alınacak hisseye: İster biri vermiş ve isterse öteki de almış olsun; bir eski başvekil ağzından, büyük bir memleket menfaati mevzuu bahsolmadan böyle sözler çıkması, tces- sür duyulacak bir hâdisedir. Alan kadar vereni de angaje eden pa- ra, dün niçin verilmiştir? Hiç bir sebeb bünu mazur gösteremez. Nitekim bugün de aldı diyo bir adamı itham etmek, ve- ven için de mucibi şeref bir şey değildir. Binaenaleyh miralay Dölarok ne derece lekelenmiş ise Andre Tardiyö de, © ka- dar küçülmüştür. Bu gibi hâdiseler, zahi- ren ehemmiyetsiz görünürler, Fakat bir kaç tanesi bütün bir rejimi çökertmiye kâtidir. — Selim Ragıb Emeç Cebecideki Şehidlik Ziyaret edildi Ankara 30 (AA.) — Bugün saat 12.30 da bir kız ve erkek izci ve bir pi- yade bölüğünden müteşekkil bir alay önde bir süvari polis müfrezesi ve mü- zika olduğu halde Samanpazarından bareketle Hamamönü yolunu takiben Cebecideki şehidliğe giderek ziyaret et miş ve çelenkler koymuştur, —A

Bu sayıdan diğer sayfalar: