Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Çinliler, Pekin - SON FOUOSYA: Hankou hattında Japonların geri ile irtibatla Londra 16 (Hususi) — Şimal_î Çindeki €ri hareketi devam etmektedir. Suiyan eyaletindeki Çin kıt'ala Yürümektedirler. Diğer cihetten Chahar-Chansi hudu Beçidinin Çinliler tarafından istirdad edil tedir, Changhai 16 (A.A.) — Bildirildiğine göre usunun b IYİlan'm zaptından sonra Çin ord rı Saratsi ve Paoteu üzerine dundaki Pinghsigkuan Çin kuvvetlerinin kesmiştir Tokyo diği teyid edilmek- rek Japon ordusu- z aa aa ae RRrüü * L dd .ü rını kestiler nun Pekin - Hankeu şimendifer hattında geri ile irtibatını 16 (A.A.) — Domei ajansı bildiriyor: Şimal cephesi: Japon kuvvetleri ilerlemekte devam ediyor. Çin ordusunun Çitşiatungdan ric'ati esnasında ölü ve yaralı olarak 30 bin as- ker kaybettiği tahmin olunuyor, Changhai ve Mançuko'daki Japon kuvvetleri de dahil KE mak üzere bütün Japon kıt'alarının mevcudu yarım milyonu ali | bulmaktadır. Bu mikdar, şimdiye kadar denizi aşan en bü- a .—— AAA 44066666 Üniversite Bazı üniversitelilerin müracaatlarını Maarif Vekâleti yersiz buldu Aı'ı'ialdı':ış'arını usulsüz mura talebenin üniversite Ankara 16 (A.A.) — Maarif Vekâletin- en tebı_iğ olunmuştur: iırîti; İstanbul Üniversitesinde bu y_ıl anlarında muvaffak olan talebenin SAyısı 2779, sınıfta kalanların sayısı iİse sı 1 dür. Su halde ortalama bir hesaı;:la Nuf geçenlerin nisbeti yüzde 72.3 dür. T çok muvaffak olan Tıb Fakültesinde va[ıff Beçme nisbeti yüzde 90 ve en az Mu- nindak. olan Hukuk ve İktisad Fakülte- 54 * ise mütenazıran yüzde 58 ve yüzde dür. & atla ril Bi — Matbuatta ve bazı talebe müraca- Tiında üssü mizanın 7 den 6 ya indi- ;?ESİ Ve yahut ara imtihanı konulması 5 Mer'i talimatnameler haricindeki iennüer vekâletçe yersiz görülmğş ve bğağ?;meler hükümlerinin tatb_ııl;ı_n'ıîı Miştir. uğu lâzım gelenlere bildiri ti&âe—ı—ı Talimatnameyi değiştirmek E:as- te aksız ve usulsüz — müracaatları fî:'m €imek istiyen ve esasen hukuk g Ültesinde iki sene sınıfta kalarak ğğen Sene iktısat fakültesine geçme - 'ne müsaade edilen ve bu fakültede d © bu sene gene sınıfta kalan ve arka- caatlara teşvik eden 3 alâkaları kesildi rek harekete teşvik eden 3 talebenin üniversite ile alâkaları kesilmiştir, 4 — Üniversitedeki yerli ve yaban- cı profesörlerin çalışma ve verimlerin- den Cumhuriyet hükümeti memnun - dur. Matbuatta, Üniversitede dahil ol - mak üzere talebeyi çalışmamazlı. ja ve beyhude hayallere saptırmaya müsaid neşriyatın memleket irfanına zarar ve- rici olduğu ve bundan çekinilmesinin bir memleket vazifesi bulunduğfu sü - reti mahsusada zikre değer mahiyette görülmüştür. . Ankara hukuk fakültesinde Ankara, 16 (Hususi) — Ankara Hu- kuk Fak__"u.l_tesinin ikmal imtihanlarından bu sene alınan -netice diğer senelerden daha az verimli olmuştur. Bilhassa ikinci emıfin borçlar imtihanında — dönenlerin nisbeti yüksektir. Dönen talebe muhtelif makamlara müracaatta bülunmuştur. Adliye Vekili Şükrü Saracoğlu bugün fakülteye gelerek bu mesele ile meşgul ile olmuş ve izahat almıştır. Yalnız bir gün- de imtahana giren 42 talebeden 34 ü dön- aşlarını üniversite aleyhinde müşte - Dost Yunan yarın İstanbula geliyor isfa-îııî’“ 16 (A.A.) — Yunan hükümet re 'hıe ürk hükümetini resmen ziyaret eİ- K üzere bu akşam Averof zırhlısı ile larğaşvekü hareketinden evvel "K.ral Çok indan kabul olunmuştur. Mülkat Uzün sürmüştür. : Vi f”*tina 16 ÇAA.) — Gazeteler Baî.'- ziakll Metaksasın Ankaraya yapaca&i l Yareti mevzuubahsederek iki mem - ket arasındaki dostluğun, eğer Türk- Unan dostlüğu gibi samimi olursa, '& için ne büyük bir nimet olduğunu Ütün dünyaya isbat etmek hususunda bu ziyareti yeni bir vesile olarak te -| ie r. ıâkş-atımermi diyor ki: «Bu ziyaret, mâzide karşı karşıya çarpışan ve fakat bugün sulh lehinde sarsılmaz samimi bir bağlılıkla elele ve ren iki millet arasında bir temas ma - hiyetindedir. hıyî]îî büyük asker olan Atatürk ve Metaksasın telâkkisi bu ziyaretin_mâr- nasını arttırmakta ve muahedelex_'ın tes bit ettiği, iki millet kalbinin teyid ey- lediği ve Ankarada hazırla_r_ıan. te:fa - hüratın da tarsin eyliyeceği bir şıîâh arkadaşlığı mahiyetiri vermektedir.» TaYyareci Sabiha Gökçen Ankarada Ankara, 16 (Hususi) — İlk kadın as- eri tayyarecimiz Sabiha Gökçen yarın sabah dokuzda tayyaresile Ankaraya Be- lecektir, Romen Başvekili sefirimiz'e uzun müddet görüştü Bükreş 16 (A.A.) — Anadolu ajan- sinın husust muhabiri bildiriyor: — <. Başvekil Tataresko buakşam Tür- —— ** Piama Âtatürkün Telgrafları Ankara 16 — Amiral Harty'nin bi- İ Horiy'nin ve- raderi General Ste;_ıhan fatı dolayısile, Reisicumhur K. Ata - türk ile Macaristan Kral Naibi ara - sında telgraflar teati olunmuştur. Ankara 16 — Meksika milli bayra- mı münasebetile Reisicumhur K. Ata- türk ile Meksika Reisicumhuru arasın- da telgraflar teati olunmuştur. ı:ı_gve_r'i kabul edeı_'_ek kendisile uzun müddet görüşmüştür. Şebinkarahisarda Maden kömürü Bulundu Giresün 16 (ALA,) — Şebinkarahi- sar kazasının Güvercinlik ve Tabelce köylerinde büyük heyelanlardan sonra Şebinkarahisarın iki saat ilerisinde bir kömür madeni çıkmıştır. Alman nü - mune vilâyete gelmiştir. Yapılan tet- kikat neticesinde temiz bir maden kö- mürü olduğu anlaşılmıştır. Damar zen- gindir. İbnissuut Filistin (Baş tarafı 1 inci sayfada) Büyük Müftü Beyruttan geçti Berut 16 (A.A.) — Kaçan Müftü dün bir yelkenli ile Lübnan sahilinde kâin Nakuba'ya gelmiştir. Gümrük me murları, gemide araştırmalar yapmış - lar ve bedevi kıyafetinde bir adama rastgelmişlerdir. Bu adam Kudüs Müf- tüsü olduğunu söylemiştir. Lâzım gelen muamele yapıldıktan sonra Müftü Beyruta giderek geceyi o- rada geçirmiştir. Ertesi gün Müftü meçhul bir semte hareket etmiştir. Londrada endişeler Londra 16 (A.A.) — Filistin'de va- ziyetin gittikçe endişeler doğurduğu Kudüsten bildirilmektedir. Bütün Fi- listin topraklarında ve bilhassa Cenub | haval'ışînde fevkalâde tedbirler alın - maktâadır. Polis memurlarının zevce ve çocuklarının Kudüse nakledildiği söy- lenmektedir. Trenler, gece işlememek- tedir. Diğer cihetten haber alındığına gö- re, Vehabi kuvvetlerinin Filistin - Ma- verayıerdün hududuna gelmeleri bü - yük endişeler doğurmuştur. fezi mintakasında taarruza geçip geç- miyecekleri henüz malüm değildir. Do laşan bir şayiaya göre Vehabiler cep- hede biriken kuvvetlere kumanda e - decek olan İbnissuudun — oğullarından birinin gelmesini beklemektedirler, Müftü nezaret altında Küdüs 16 (A.A.) — Şamdan gelen ha- berlerde Filistin müftisinin Fransız man- dasındaki topraklara girmiş olduğu teyid olunmaktadır. Maamafih müftü Fransız polisinin nezareti altında tutulmaktadır. Bunun, pasaport muamelelerinin eksik olduğundan mı yoksa müftünün İngiliz- lere teslim edileceğinden mi ileri geldiği Hududuna asker yığdı İbnissuud kuvvetlerinin Akaba kör ÇERÇEVE Bir Kahraman YAZAN , Necip Fazıl Kısakürek Trendeyim. Afyona gidiyorum. Gebze önlerindeyiz. Başımı kadife döşemeye dayamış, dalgın, inip çıkan telgraf telle- rini seyrediyorum. Birden, yanımda bir adanı peyda oldu. Koltuğunun altında bir yığın kitap, genç, iriyarı, düzgün ki- lıklı Lit insan bana hitab etti: — Kitap almak ister misiniz? Bir an, tipini süzdüm, Bü ne tuhaf ki- tap satıcısı? Koltuğundaki kitaplar bir- birinin ayni gibi. Bu zamana kadar hiç bir satıcıda görmediğim hüzünlü bir gü- lüşü, vakarlı bir hali var. Genç adam devam etti: — Bunlar kendi şiirlerim. Satıyorum. Çok güzel şiirler... Donakladım. Uzattığı nüshayı çeztim. İçini açtım. Muharririn resmi. Tâ ken- disi! Parasını bizzat yazıcısının eline sıkış- tırmak gibi bir hicab içinde kitabı al- dım. Bir şey söylemek ihtiyacındaydım. Hangi şairi en çok sevdiğini sordum. Öy- le bir isim verdi ki büsbütün sarsıldım. Verdiği ismin sahibini tanımıyordu. Ha- linden belliydi. Hilesi yoktu. Yüksek bir mektepte okumuş olan, Gebzede oturan ve böylece trenlerde eserini satan şair benden ayrıldı. Genç adam! San'atkâr, gürurunun ifadesini hiç bir geçid resminde bulamıyan bir benlik ka- yasıdır. Onun üstün kaderile yaptığın iş arasında öyle bir tezad var ki, tezadın dehşeti seni kahramanlaştırıyor. Sen bel- ki iyi bir şair değilsin, Fakat nefsine bu ağır hakareti savurmak cesaretini gös- terebilmiş ilk şairsin. Hale bak ki tesa- düf, müşteri sıfatile karşına, şair olma- nın hüsranını senden az çekmemiş birini çıkarıyor ve sen ona, kim olduğunu bil- meden, onu sevdiğini söylüyorsun. Seninle ben, birbirine sadaka vermek ihtiyacında iki dilenciyi öyle andırıyo- ruz ki... Necip Fazıl Kısakürek Dün Boğaziç nde İki cesed bulundu Dün, biri Anadolukayağında, diğeri Rumelihisarında olmak üzere iki ceset bulunmuştur. Ş Dün öğleden sonra, Anadolukavağında sahilde bir cesedin sular üzerinde yüz - düğü görülmüş, zabıtaya haber verilmiş- tir. Denizden çıkarılan ceset 20 yaşla - rında bir gence aittir. Derilerinin soyul- müuş ve etlerinin kısmen çürümüş olma- sından epey müddettir su içerisinde kal- dığı Aanlaşılmaktadır. Ceset çıplaktır. Kavak halkına gösterilmişse de tanıyan bulunmamıştıir. Yalnız müslüman olduğu anlaşılmıştır. Tahkikat yapılmaktadır. Diğer ceset te, akşam üzeri saat 17 bu- çukta Rumelihisarı sahilinde Zeki Paşa yalısı önünde görülmüştür. Yapılan bü- tün tahkikata rağmen kime ait olduğu anlaşılamamıştır. Üç gece evvel, Şile - den İstanbula odun getiren Niyazi kaptan idaresindeki yelkenli Anadolukavağı ö - nünde fırtınadan kayalara çarpmış, bat- mış, içerisindeki tayfadan dördü kurta - rılmış, dördü boğulmuştu. Bu cesedin onlardan birine ait olduğu tahmin edil- mekte ve bü cihetten de tahkikat yapıl- maktadır. TÜ Siyasal bilgi'er okulunda dersler başladı Ankara 16 (Hususi) — Siyasal Bilgiler okulu pazartesi günü tedrisata başlıya- caktır. Bu sene mektebe yeniden 50 ta- lebe alınmıştır. Geçen sene mezunları Başvekâlette, Maliye, Dahiliye ve Hari- ciye Vekâletlerinde muhtelif vazifelere belli değildir. tayin edilmişlerdir. . © FHükümetçi İspanyada dahili zorluklar mütemadiyen artıyor Yazan: Selim Ragıp Emeç İspanyanın dahili iş- H ükümetci lerinde göze çarpan aksaklıklar gün geçtikce ziyadeleşiyor. Bunun sebe- bi sendikalarla anarşistlerin şimdiye ka- dar hiçbir suretle bir anlaşma zemini bu- lamamış olmalarıdır. Bunun haricinde Katalonyalıların Valânsiya hükümetine matlub derecede yardım etmemeleri de vaziyette tezahür eden bu aksaklıklar cümlesindendir. Bu sebebledir ki Mad- ridden bir hayli zaman evvel Valânsiya- ya nakleden hükümetin, şimdi, Katalon- yaya ve Katalonyanın merkezi olan Bar- selona nakledilmesi düşünülüyor. Valân- siya hükümetini Barselona nakletmek is- temenin başlıca iki sebebi vardır: 1 — İspanyanın, diğer kısımlara nis- betle çok dalha ileri gitmiş bir sanayi mer- kezi olan bu mıntakadan, hükümetci İs- panyol kuvvetlerine harb malzemesi yar- dımanı mümkün mertebe artırmak. 2 — Bık sık karışık vaziyet ihdas eden anarşistlerin başını bir daha kalkamıya- cak şekilde eymek. Bu kararm bir neticesi olmak üzere Katalonya jeneralitesinde bazı rahatsız- lıklar hissediliyor. Jeneralite reisi Kom- panis, riyaset müddeti hitama erdikten sonra salâhivetlerinin yenilenmesine mu- vafakat etmiyeceğini ilân ettiği gibi Ka- talonya jeneralite meclisi de, bugünkü şartlar altında yeni intihabat yapılamıya- cağı için kendi teşrit müddetini uzattığı halde reis Kompanise aid müddetin uza- tılması hakkında hiçbir karar vermemiş- tir. Halbuki mevcud kanunlar, jenerali- te meclisinin müddetile beraber reise ve- rilmiş salâhiyetlerin de hitam bulacağını kaydetmektedir. Şu hale göre, ortaya ga- İrib bir hukuku esasiye meselesi çıkıyor. Bir meclis ki müddeti hitama erince rei- sinin de müddeti nihayet bulmak gerek- tit. Halbuki bu meclis, kendi müddetini uzatıyor, fakat reisinin vaziyetine temas etmiyor. Acaba, onun müddeti de bu ka- rarla beraber emriahire kadar uzatılmiş sayılmak mı lâzımdır, değil midir? Reis |Kompanis kendine aid müddetin hitam bulduğu kanaatindedir. Ve bunuün uza- tılmasını da istememektedir. Bütün bu ahval ve şerait, hükümetci İspanyanır Franko karşısındaki vaziyeti- ni her gün bir parça daha zayıflatıyor. F- sasen bu vaziyet, hiçbir zaman hükümet- ci İspanyaya matlub olan emniyet ve huzutu ltemin etmiş değildi. Sendikalist olsun olmasın, bütün komunizan unsur- la cumhuriyetciler ve anarşistlerin ara- sında mevcud münaferet, bir taraftan Frankoya karşı mücadele edilirken bir taraftan da dahildeki zorlukları artırı- yordu. Her geçen gün, bu zorluğu artır- miş ve bugün, vaziyet, tutulmaz bir hale gelmiştir. Gönüllüler meselesinin bir an evvel halledilmek istenmesinin bir f&be- bini de bunda aramak icab ediyor. Selim Ragıb Emeç İstanbulda 5 bin tonluk vapurlar inşa edilecek (Baştarafı 1 inci sayfada) Büu tersanede her yıl iki adet biner tonluk ve her bir buçuk yıl içinde de iki adet beşer bin tonluk iki yolcu ge- misi inşa edilecektir. Gemilerin makine ve kazan aksamı hariçten getirilecek - tir. Karabük fabrikası çalışmağa başla- dıktan sonra makine — ve kazanlar da yurdda yapılacaktır, Tersanede daimi olarak 1500 işçi çalışabilecektir. Yumurcağın maceraları : Muz blik '—'.-A_q,_ Te |