İ | | , 14 Eylâl ü n u —a Dirilen Olü Kapı çalınmış ve altmış gün evvel ölen çocuk ortaya çıkıvermiş! (Baştarafı 1 inci sayfada) Dün, bu bâüsübadelmevi hüdisesinin tahkikatını idare eden arkadaşımız; vak'a yı şöyle anlatıyor: Size bir resmini de temin edebildiğim küçük Alı, Fatma adında Trobzonlu dul bir kadının oğludur. Fatma, Büyükadada, zengin bir alle yanında hizmetçilik et- mekte ve orada yatıp kalkmaktadır. Fatma, Etmeydanında Havlucu soka - Bında, 20 numaralı evde oğlu Aliye bir oda kiralamıştır. Ali, o odada yatıp kalk- makta, ve o mahalledeki mektebine de » vam etmektedir. Anası, ayda hıaudu_ı on lira ile ço- i ına _V"İîş'nı-[;c ır. Her on beş günde bir dı.!.. izinli olarak Adadan İstanbula inmekte, çocuğunu görmekte- dir. İki ay evvel, gene izinli ularak İstan- bula iniyor, yayrusunu görüp, gene A- daya dönüyor. Fakat onun Adaya gidi nin ertesi günü, zavallı Ali, yatağa dü- şüyor. Alinin bir odasında oturduğu evin sa- hibi, Hacı Osman adında bir adamdır. 'amürsel fabrikasında dokumacı us - tası olan Hacı Osmamın Zeyneb isirali çok merhametli bir silesi ar, Bayan Zeyneb, evin 'atan bu Za - vallı çocuğun hastalığile alâkadar olu - yor. Fakat çocuğun haslalığını annesine de haber vermek imkânını — bulam Çünkü Alinin annesinin Adada ça evin adresi bilinmemektedir. Mütemadi ve müthiş başağrılarından Şikâyot eden yavruyu evvelâ belediye doktoru, sanra da hükümet tabibi gö - rüyor. Ve onların gösterdikleri lüzum ü- zerine, küçük Ali hastaneye kaldırılı - yor, Alinin hastaneye yatışından üç gün sonra Bayan Zeymeb çocuğu xiyarote gi- diyor. O gün ona: — Çocuk kendisini bilmiyor!.. dar. Bayan Zeynebden iki gün sonra, Hacı Osman da hastaneye gidiyor. Hastane ha demelerinden birisi Hacı Osmana: — Mademki, diyor, #iz çocuğun ya - bancısısınız, size söyliyebiliriz: Zavallı Ali, gizlere ömür... Biz, anasının fakir ol- duğunu bildiğimiz için, sevabına, cena - zesini de kaldırttırdık. Siz anasma vazi- yeti münasip bir lisanla haber verin! Hacı Osman, bu kara haberi zevcesine anlatıyor, kibar, sevimli, zeki ve çalış « kan bir yavru olan Alinin ölümü, bütün mahalleyi mateme sokuyor. Bu haberin şuyuundan - bir kaç gün sonra, yavrunun annesi İstanbula iniyor. Ona da, Alinin akıbetini bildiriyorlar. Zavallı ana, kendisine bu haberi veren- lerin bütün ihtiyatlarına rağmen derhal bayılıyor. Ve ondan sonra da, kendisini bir türlü tamamen toplıyamıyor, Ölüm haberinin duyuluşundan — kırk gün sonra, Alinin ruhuna mevlütlar o - kunuyor, lokmalar dökülüyor. Ve ma - temli ana, kalkıp Adadaki velinimetle- rinin hizmetine gidiyor. diyor - b * Bundan üç gün evvel, öğleyo doğru Hacı Osmanın evinin kapısı şiddetle ça- hnıyor. Bayan Zeyneb kapıyı açınca apı» şıp kalıyor. Çünkü ölen, gömülen, lok - Ması yenilen, mevlüdu okunan küçük Ali, karşısındadır. Zeyneb ona şaşkın şaşkın bakıyor, ve: — Ayol, diyor, sen ölmedin mi idi? Ali bu acayip suale bir mana veremi - yor, X Zeyneb sualini tasrih ediyor: — Bize senin için öldü dedilerdi? ee l — Hattâ seni gümdük!erınl söylediler? W N ç — Anan matem içinde.. —!Le — Biz de inandık, senin tuhuna lok- ma döktüktü! — Hattâ mevlüdunu bile okuttuk! Bu vaziyet karşısında, biçare Ali, mu- hatabının aklını oynattığına hükmediyor. Çünkü Alinin öldüğünden değil, hasta- landığından bile haberi yoktur. Vükıâ A- H, hastaneden o sabah çıkmış. Fakat ne hastalandığını, ne orada iki ay yattığını hiç hatırlıyamamaktadır. Ona söyledikle hastalıkları müddetince hafızalarını kay- bederlerimiş, Alinin hastanede geçen gün- lerine dair hiç bir şey hatırlıyamayışı da bundanmış. Bayan Zeynep: — Şimdi, diyor, anana, senin hayatta olduğunu nasıl anlatalım? Zavallı kadın, sonin ölümüne alışır gibi olmuştu. Şim- di o kadar sarsıntıdan sonra, bu müjde- ye nasil dayanacak?.. Kadın o kedere kat. landı amma, onun üzerine bu sevince da- yanamaz! Küçük Ali de endişeleniyor: — Aman... Sakın söylemeyin o halde' — © da'olmaz... Bakalım, bir yolunu buluruz elbet! Ve bir yolunu düşünüp buluyorlar, Ba- yan Fatmaya, evlâdının hayatta olduğu- nu bin dereden söz getirerek anlatıyar - lar. Hatuncağız evvelâ inanmıyor, sonra muvakkat bir çılgınlık geçiriyor. Aklını başına toplaması için, kadıncağızı epey- « |ce tokatlıyorlar! Zihnini toparladığı za> man, kendisini e'vüdmuı kollarında bu- luyor, Şimdi Ali, Adada, annesinin yanında bulunmaktadır. Bana bütün bunlı.n an- latan Bayan Zeyneb gülüyor, ve: — Aliyi, diyor, kaynanası sevmi; Öyle olmasaydı, hastancden bir kaç ;un evvel çıkar da, kendi lokmasını yerdi! Hem pek de lezzetli olmuştu. Yetişeme- Gi zavallı! Selim Tevfik Çin - Japon Harbi kızıştı (Baştarajı 1 inci sayfada) bir çok kıtaat tahşid ettikleri haber ve - r.lınçklum Japonların ihraç 'hareketleri Japonların Hongkong civarındaki — bir ftakım müzxtahkem mevzileri bombardı « man ettikten sonra Bias körfezinde gene |karaya asker ihraç etmiş oldukları ha - SON POSTA Dün Ortaköyde Feci bir kamyon Kazası oldu (Baştarafı 1 inci sayfada) 4145 mumaralı yük kamyonu, Kurüçeş meden Bakırköye kömür taşımakta - dır. Kamyonun şoförü izinlidir. Onun için, kamyonu gene şoför olan karde- şi Hayri kullanmaktadır. Eayri Bakırköyle Kuruçeşme ara - sında bir kaç sefer yaptıktan sonra, ak- şam üzeri tekrar kömür almak üzere Bakırköyden Küruçeşmeye hareket et- miştir. Çırağan caddesinden Galâtasa- ray lisesi önüne geldiği sırada, sağ ta- raftan giden Eminönü - Bebek tram - vayından bir çocuk atlamıştır. Sür'at- le giden kamyonu kullanan Hayri, ço- cuğu ezmemek için direksiyonu sol ta- rafa kırmıştır. Bu sırada, kamyonun numaralı tramvay direğine — çarpmış, sademenin şiddetile yerinden sökül - müş ve caddenin üzerine düşmüştür. Tramvay direği de yerinden oynamış ve eğrilmiştir. Diğer taraftan ayni sa- demenin şiddetinden, kamyon, yaya kaldırımına çıkmış ve sekiz on metre kadar kaldırımdan ilerlemiştir. Saat on sekiz buçuğu geçmekte ol- duğundan cadde kalabalıktı. Bilhassa © civardaki tütün depolarında çalışan kadınlar caddeyi doldurmuşlardı. Yaya kaldırımından yürüyen üç çar - şaflı kadın, koca bir kamyonun bır dev »| Reldiğini görünce kendilerini yaya kal dırımından caddenin ortasına atmış - ) lanan Hayri de, kaldırımda kırııım.ı üç kadının çıktığını görmüş, direksi - yonu sağa, yola doğru kırmıştır. İşte bu anda facia vukua gelmiş, kamyon, çarptığı direkten 15 - 20 metre kadar ileride, bu üç kadından ikisini teker - lekleri altına almış, birine de çarpıp sa ğa fırlatmıştır. Tekerlekler altında ka- lan kadınlardan biri çok ağır olmak ü- zere muhtelif yerlerinden, diğeri de nisbeten hafif olarak başından ve ayak- larından yaralanmışlardır. Üçüncü ka- dının yarası çok hafiftir. Kamyon, böylece daha yirmi — beş beri üzerine bütün şehirde büyük bir ga- leyan baş göslermiştir. Henüz teeyyüt etmiyen haberlerde ih- raç hareketinin mühim miktarda Japon gemilerinin hep bir arada gelmesi sure- tile yapılmış olduğu ve bu gemilerin a- rasında üç kruvazör bulunduğu beyan e- dilmektedir. İngilizlerin Thracian muhribi, Japon - ların ihraç ameliyesi yapmış oldukları mahalle yakın bulunan Swatow'daki İn- Biliz tebaasını tahliye etmek üzere ha - reket etmiştir. Swatow'dan gelen haberlerde Japonla- rın ihraç hareketlerinin tardedilmiş ol- duğu, ve Çin memurlarının — Japonların Çinin cenub sahillerine nüfuz etmiş ol- duklarına dair bir “güna malümat alma - mış oldukları bildirilmektedir. Japonya şimdiye kadar Çine ne kadar asker gönderdi Londra 13 (Hususi) — Buraya gelen resmi haberlere göre, Çin - Japon Ihüll- fının başlangıcındanberi Japonya Çine 215,000 asker çıkarmış bulunmaktadır. Bu kuvvetlerin büyük bir kısmı Tientsin - Poukeo hattında, merkezi Çin hükümeti- nin kuvvetlerine karşı mevzi almış va - ziyettedir. Çinliler bir Japon harb gemisini batırdılar Londra 13 (Hususi) — Çin tayyareleri bugün bir Japon harb gemisine taarruz etmişler ve attıkları bombalardan boşi isabet ederek gemiyi batırmıştır. Bu ha- vadis başka bir membadan şimdiye ka - dar teyit edilmemiştir. Japon erkâmıharbiyesi Çin mukave - metini istisgar etmiş. Şanghay 13 (AA.) — Bir aylık harb- den sonra şu cihet anlaşılmıştır ki Japon kumanda heyeti, Çin kuvvetlerinin mu- kavemet kabiliyetini istisgar etmiştir. Japonların bir «müstemleke seferi» gibi bir iki gemi ve bit kaç bin askerle gir - miş oldukları mücadele, az kalsın bir hes zimete müncer olacaktı. Bunun üzerine Tokyo, alelâcele Şanghaya mühim mik- tarda malzeme ve takviye kıtaatı gön « dermek mecburiyetinde kalmıştır. Bu - nunla beraber Şanghay muharebesinin ilk safhası hitama ermek üzeredir, Ja - ponlar, nihayet sahile ayak atmağa ve ağır malzeme ihracına ve taarruzun ter- tibatlarını içerilere doğru tevsi etmele - rine medar olmağa kâfi derecede geniş metre kadar gittikten sonra, Galatasa- ray lisesi Ispanya dahili harbi İhtilâlcilerin devam Bir petrol gemisi tayyarelerin hücumuna uğradı. Cartagene'de bir tahtelbahir batırıldı. Leon cephesi 13 — (Havas muhabirin-)|nin bu denizaltı istikametine doğru hex den): Dün Leon cephesinde nasyona - listlerin ileri hareketleri devam etmiş - tir. Gece olmağa başladığı sırada Fran- konun kıtaatı, hedeflerine varmışlar ve geçmişlerdi. Hükümetçiler, ağır zayiata uğramışlar ve meydanda 300 maktul bı - rakmışlardır. Şimale doğrü yâpılmakta olan ileri ha- karoseri cnddenin sol tarafındaki 335 | reketi, metod dahilinde devam etmekte - dir. Bir denizaltı gemisi batırıldı Londra 18 (A.A.) — Valenciadan ge - len bir haberde kara bataryalarının Car- tagene açıklarında meçhul bir denizaltı görmüş oldukları, bunun üzerine batar - yaların ateş açmış ve hücum motörleri- Konferansa kararlarını tatbik için hazırlık yaptığımızı bildirdik (Baştarafı 1 nci sayfada) Z Konferansta verilen karar muci -|layı memnuniyet izhar etmektedirlen azamet ve savletile üzerlerine dogrıı! bince Türkiye, Çanakkale boğaz mın - takalarile Akdeniz ve Karadenizdeki sularının emniyetini korumağı der - lardır. Fakat ayni anda kamyonu kul - uhte etmiştir. İtalyanın vaziyeti Londra 13 (Hususi) — Akdeniz konferansında verilen kararlar bugün İtalyaya resmen tebliğ olunmuştur. Roma hükümetinin bu hususta ya- rın bir cevap vereceği zannedilmekte - dir. İtalyanın, Konferansta yapılan an- laşmaya iştirak için bazı şartlar ileri| hül süreceği muhakkak sayılmaktadır. Resmi mehafil bu hususta hiç bir şey ihsas etmemektedir. Fakat gaze - telerin neşniyatı, yapılan tahminlerin doğru olduğunu göstermektedir. Tribuna gazetesi diyor ki: müntehasında, yo- «Akdenizdeki korsanlık nihayet bul bahçesinin lun sağ tarafında durmuştur. Hâdise| muş değildir. Fransa ve İngiltere ge - mahalline ilkönce vazife almak üzere| neral Frankonun muharip sıfatını ta- Beşiktaş tarafına doğru giden bir po -| nımadıkları müddetçe bu korsanlık de lis memuru yetişmiş, evvelâ sıhhi im -| vam edecektir. Çünkü İspanyaya silâh dat otomobiline telefon etmiş, sonra| ve harb malzemeşi taşımakta olan bita da, yarası nisbeten hafif olan kadını| raf gemilerde araştırma yapmak hak - bir taksi otomobilile hastaneye yolla - kı general Frankoya verilmemiştir. mıştır. Biraz sonra sıhhf imdat otomo-| — Stampa gazetesi de, İtalyanın Nyon bili de hâdise mahalline gelmiş, dok- tor, yerde hemen ölmek üzere dene - cek derecede ağır yaralı olarak yatan kadına — henü:knıbmmımbııldı- settiği için — bir enjeksiyon yapmış - tır. Fakat zavallı kadın, hastaneye gö - türülmek üzere otomobile konduktan uıonrı,ü!mı'ıl*ü!— Diğeri Beyoğlu Belediye hastane - :lndeledıvıMihnmııtır Bu kaza yüzünden, Eminönü - Be- bek ve Ortaköy - Aksaray tramvay se- ierlm de bir saat kadar sekteye uğra- Ku.ıyı yapan şoför Hayri ynhhn mıştır. Yapılan tahkikatla, Beyoğlu Bele - dıye hastanesine nakledilirken — yolda ölen kadının Ortaköyde tütün deposu amelesinden Huriye; hastaneye nakle- dilerek tedavi altına alıman kadının da ayni depo amelesinden Şahende oldu- ğu tesbit r. bir arazi parçası elde etmeğe muvaffak olmuşlardır. İtalya - Japonya temasları 'Tokyo 13 (A.A.) — Hariciye nezareti namına söz söylemeğe salâhiyettar olan bir zat, Japonya ile İtalyanın Komin - tern'e karşı bir misak akdi için müzake - relere girişmiş olduklarına dair Japan ga- zetelerinde görülmüş olan haberleri tek- zip etmiştir. Mumaileyh, iki memleket arasında ti- cart bir ililâfname akdi için müzakere - ler cereyan etmekte olduğunu teyit et - miştir. İngilterenin Çin maslahatgüzarı Nankine gidiyor - Şanghay 13 (A.A.) — İngilterenin Çin- delıi maslâhatgüzariı B. Howe, yarın sa- da verilen kararları tanımıyacağını yaz makta ve bu kararların ademi müda - istemektedir, Alman gazctelerinde mütalcalar Diğer taraftan Alman gazeteleri ise'Sovyetlerin Akdenize donanma gön amAMAAAAAAAMAAAAA AAA Çin - Japon Harbi (Baş taarfı 3 üncü sayfada) adanın şimal kısmı Ruslara aiddir ve bu mıntakada çok zengin petrol bulunduğu- na inanılmaktadır. Rusya harbe girerse, Japonya bu adayı hemen zaptetmeğe hı— zırlanmaktadır. Sovyet Rusyadan başka bir korku da- ha hissedilmektedir. Japonyanın hiç sak- lamadan açıktan açığa meydana vurduğu bu korku, kömünizm propagandasıdır. Japon siyasileri Çindeki Japon aleyhtar- hiğı hareketlerinin oradaki komünist Çin- liler tarafından yapılmakta bulunduğu- nu mükerreren söylemişlerdir. Bunun bir dereceye kadar doğru olduğuna şüphe edilemez. Fakat Japonlar kendilerine re- kabet eden her Çinliyi komünist say- maktadırlar. Japonlara göre «komünist Çinli» Japan siyasetine muhalefet eden ber Çinli demektir. «— Cenub tarafımızda sağlam istinadı- mız bulundukça Japonyada karışıklıklâr zuhur edeceğinden korkulmaz, Bunu te- min ettikten sonra da artık her suretle vazifemizin ifasında ileri gidebiliriz.» Bu sözler Japon ordusunun şimali Çin- de kumandanı bulunan General Kigiosi Kaçuki tarafından Tien-çindeki muha- birlere söylenen sözlerdir. General Ka- çuki bu beyanatile komünist propagan- dasının Japonya için intaç edeceği vaha- bah B. Konatchbull - Hugessen'in gitmiş | ©ti anlatmak istemiştir. olduğu yoldan Nankine gidecektir. Oto- mobilinin üÜstünde İngiliz bayrağı resme- dilmiş bulunacaktır. Çin ve Japon me - Felemenk Kraliçesi hastalandı Kopenhağ 13 (A.A.) — Kraliçe, Jut - murlarına mumaileyhin seyyahati hak -|landın şimalinde oturmakta olduğu say- kında malümat verilmiştir. fiyede dün gece hastalanmıştır. e " Akdeniz konferansında Bulgaristan dx Sayfa 11 ileri harekâ ediyor men yola çıkarak derinde patlıyan bome balar atmış oldukları bildirilmektedir. Biraz sonra deniz sathı üzerinde gen yağ lekeleri görülmüştür. Bu da denizak tının batmış olduğuna delâlet etmekte dir, Bir İngiliz petrol gemisi bombard edildi " Borda 13 (AA) — Cumartesi günü 1021 İspanyol mültecisi ile Giğondan has — reket etmiş olan Stanbridge ismindeki İngiliz gemisi Lapallice İlmanına gir miştir, Bu gemi, Gijon limanında bulunduğu — sırada nasyonalistlerin tayyareleri tara « fından bombardıman edilmiştir. dermelerine mahal kalmadığından do Börsen Zeitung gazetesi, Akdenize inmenin Sovyetler tarafından eskidem beri beslenmekte olan bir emel oldu ğunu yazmakta ve Fransa ile İngilte renin böyle tehlikeli bir çığır açılma sına müsaade etmediklerini tebarüz et tirmektedir. F Akdeniz konferansında Balkan| devletleri Cenevre 13 (Hususi) — Bugün toplas nan Akdeniz konferansında Yugoılıvyı k hükümetinin mümessili Puriç de söz ı—A larak beyanatta bulunmuş ve hül ti — nin Nyon anlaşmasına iştirak edeceğini bildirmiştir. Puriç öğleden sonra Fransa- hariciye nazırı Delbosu ziyaret ederelk kendisile uzun bir mülâkatta bulunmuş- — tur, j dahil olmak üzere Balkan antantı mü - messilleri tek bir cephe halinde harckel etmişlerdir. Bu hattı hareket konferan « sın işini çok kolaylaştırmıştır. 'Ğ Kont Ciano yapılan daveti reddetik Roma 13 (A.A.) — Fransız ve İngilk — maslâhatgüzarı Nyonda kararlaştırılam Akdenizin kontrolüne !tıl.yınm da işti Taki için Kont Cianoya bit davetiye ver — mişlerdir. Kont Ciana İtalyan büküme « — -|tinin bu bapta bilâhare bir karar vere « — le-l söylemiştir. Siyasi mehafilde bu mesele hılılundı_ büyük bir-ihtiraz gösterilmektedir. —— Almanya ile aramızd a Ticari anlaşma oldu Nürnberg 13 (AA) — Berlinde ki Türkiye büyük elçisi Hamdi Ayp ile Türk - Alman ticaret anlaşmasın müzakereye memur Türk hey'eti âzüar sı Führerin çayında bulunmuşlardır. Alman devlet reisi müzakerelerin mur vaffakiyetle neticelenmiş — olmasından dolayı Türkiye büyük — elçisine derin memnuniyetini beyan etmiştir. Hitlerin şayanı dikkat bir nutku — Nürnberg — 13 (A.A.) — Nasyonal Sosyalist kongresi bugün Hitlerin bir nutku ile kapanmıştır. görülmedik küdretli olduğunu ilâve emhm son ra demiştir ki: «— 1914 de tali Almanyaya ğ bir zafer verseydi Almanyanın mu - kadderatı ne olacaktı? Bunu bir çok kereler düşündük. O zaman bütün lığımızla temenni — ettiğimiz belki de dahâ yüksek bir bakımdan milletimiz için bir felâket olacaktı. Bir zafer bu gün içden sevdiğlimiz — prensip! ğ bizi uzaklaştıracaktır ve Almanya da bir uçuruma sevkeden yolu tutmuş 0- lacaktı. Galip — memleketlerde ün müşahede ettiğimiz şeyler, bizi de m tarip edecekti.» Mezarik iyileşiyor Lany 13 (A.A.) — Bu sabah saat 10 d neşredilen sıhhat raporu, reis Mazaryk'in teneffüsünde yeni bir iyilik daha de- dilmiş olduğunu bildirmektedir. M SAA e