19 Ağustos 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

Hergün | Türkiyede iftihar, Sevinç uyandıran l Bir hâdise Yazan: Muhittin Birgen ünkü gszetelerde Anadolu A- Jansının bir notası neşredild:. Bu notaya göre Amerika sefareti masla- hatgüzar vekili 11 ağustos tarihinde Ha- riciye Vekilimizi ziyaret ederek geçende Tahranda imzalanmış olan Sâdöbâd muf âhedesi dolayısile Amerika hükümeti-! nin tebriklerini Türkiye hükümetine ib-| lâğ etmiştir. Bay maslahatgüzarın, Ame- rika hariciyesinden aldığı talimat üze rine resmi surette yaptığı bu tebri jansın ifadesile, «Sâdâbüd poktının akdi suretile komşu devletleri? müsalemet- perverane münasebatın inkişaf ve ida- mesi hususunda Başkan Ekselâns Ata- türkün idaresi altında: Türkiyenin oy- nadığı rolden dolayıdır. Alelâde diplomasi cemilekâtlığı çer- çevesinden çıkarak, muayyen bir siyaset meselesi münasebetile ayni Zamanda bem ciddi bir slâkayı, em de çok sami- mi olduğu şüphesiz bulunan bır takdir duygusunu Made eden bu hareketin €& hemmiyetli manasıni buraya kaydetme- den geçemedik. , , * Hakikaten, Amerika hükümetinin bu tebriki birçok manaları taşıyor. Bir kere, bu suretle anlıyoruz ki Ame- rika hükümeti, kendi siyâset menfaatle- rinin sahası bakımından hayli uzakta bulunan bir dünya köşesine ald hâdise- leri ehemmiyetle takib e:mekte ve bun- lara karşı hususi bir alâka göstermekte. dir. Sâdâbad paktının akdile neticelenen bir tekım siyasi faaliyetleri uzaktan e- hemmiyetle takib etmiş olan Amerika bariciyesi, bu siyasi faaliyetler esnasır- da Türkiyenin oynadığı rolün ehem yetini görmüş ve bundan dolay: da Ata- türkün idaresi altında Türk hariciyesine Amerikâhim tebriklerini bildirmeğe ka- rar vermiştir. Hayır, bu, alelâde mera sim mâhiyetinde bir cemilekârlik değil dir. Devletler arasında bu kabil müna- sebetlerle cemilekârlik teatisi gibi bi an'ane mevcud olmadığına göre, demek da oluyor ki, tebrik, çok sâmimi bir takım duyguların ve düşüncelerin İfadesi, bunda hiç şüpheye mahal yoktur. * İkinci derecede Amerika har'e'ye narı- fi, bir suretini tetkik etmiş olduğu bu paktın, kendisi tarafından 16 temmuz 937 tarihinde bütün devletlere gönderil. miş olan beyannamedeki esas fikirlere çok uygun olduğuna da dikkat etmiştir. Amerika hariciyesini Türkiye hüküme- tine karşı bu kadar samimi bir ruh ile tebrik ve takdire sevkeden sebeb de bu dikkatte olsa gerektir. Bu noktada hemen söylemeliyiz ki, 'Türk milletinin umumi efkârı, bu dık- katten dolayı pek ziyade mi Her memleketin kendi komşularile mü- tekabilen dostluklar tesiş etmesi ve bu #ayede dünya sulh ve 'müsalemi $ kuvvetlendirilmesi fikri için ehemmiyet- lespropağanda “yapan Amerika hüküme nin ne derecede sulh dostu olduğu her- kesçe malümdur. Fakat, herkesçe ma- Tüm olan ve bu defa Amerika harlelye- sinin de dikkatini celbetmiş bulunan ikinci bir hakikat daha vardır ki o da bütün komşularile dostluk yapmak ve her tarafta dostluk propagandasına gi- rişmek bakımından Türkiyenin oynamış olduğu müsbet ve feyizli rolün hemen hemen yegâneliği ve bu yegânelik nisbe- tindeki ehemmiyetidir. Hattâ, bu itibar ile müsbet neticeli yegâne siyaset, Tür- kiyenin siyasetidir. Bir tarafta Balkan paktı ve Balkan dostluğu, öle tarafta Tusya dostluğu ve nihayet bu defaki sk paktı Türkiyenin müsbet neticeli sulhseverlik siyasetinde ne kadar mu- vaffak tesirli bir rol oynadığını gösterir. Türkiye, bu siyaseti, bir sulhseverliğin sevkile takib ediyor. Ker- disi dünyaya kumanda edebilen bir dev- let değildir; fakat, düşünüyor ki hiç ol. mazsa kendi sahası ve muhiti dahilinde bir rol oynayabilir. Bunu görünce rolü- nü oynuyor ve neticelerin de elde edi- yor. Bu tarzda müsbet ve başarıcı siy; setin bütün dünya tarafından tatbik edi- lebileceğini düşünüp herkese ayni tav- siyelerde bulunan Amerika hariciye nâ- gırı da, Amerikadaki tasavvurların Tüz- Hata kara bir dumana benzer, ilk rülecek, görülünce söylenecektir. Çelik bir Kemer içinde Yaşınan adam Meşhur Hindenburg balonunun 4» merikaya yapacağı son selerinde ha - yi yandığı ve bu yüzden yolcular - dan bir çoğunun öldüğü hatırlardadır. İşte bu faciada, kendisini 15 metre yük seklikten yere atan fakat o esnada dü şen tayfalardan birinin üzerine yuvar- lanıp amudu. fıkarisi kırılan George Gront yattığı hastaneden iyileşerek çık mıştır. Yalnız bu kazazede bütün öm : rünce çelikten bir kemer takmak mec- buriyetindedir. kiye tarafından müsbet eserler halinde, lolup bitmiş ve başarılmış şeyler haline getirildiğini görünce de tabiati ile müte- bassis oluyor ve hükümetimize tebrik ve takdirlerini gönderiyor! * Bu ince dikkat ve samimi alâkadan dolayı ayni zamanda hem derin bir ifti- har, hem de büyük bir memnuniyet his- seden Türkiye, Amerikanın hakkımızda gösterdiği dostluk ve teveccüh hislerin- deni dolayı bilhassa müteşekkir ve min- nettardır. Geçenlerde Amerika Cumhur- reisi de Türkiye devletinin reis' bulw- nan Atatürke karşı büyük ve samimi bir alâka ve muhabbetin delilini göstermiş» ti, Türk milleti, bu iki alâkanın derinli- ği ve sâmimiliği karşısında cidden mü- tehassistir. Dünyanın büyük bır demok- rasisirin gerek Büyük Şefimize Ve ge rek hükümetimize karşı göstermiş oldu- ğu bu hürmet ve sevgi ve bu tebrik ve takdir bize ne kadar memnuniyet vers? azdır. Bütün bu sebeblerden dolayı. Türkiye efkârının mümessili sıfatile Amerika hü- kümetine teşekkürler etmeği bir vezife bilir ve ayni zamanda, Türkiyeye bu kas dar kıymetli teveccühler crlbeden hü- kümetimizi de bir kere de biz tebrik ede- Tiz, *Muhüttin Birgen i başlangıcında çarpsa da büyüyünce saklanması imkânsızdır. Mutlaka gö- İhalk koşuşmuş, uçlarında bağlı göze Hakikatin âşıkı olalım, hatamızı söyleyene kızmıyalım, bilâkis minnettar olalım: İnsanı insan yapan hatalarının gö- rünmesi, söylenmesi kendisine tashih imkânının verilmesidir. “ HERGÜN BIR FIKRA Başüstüne Adamın birinin kavuğunun önü ile poturunun dizleri yırtıkmış. Adama sormuşlar. — Kavuğunun önü niye yırtıldı? — Söyliyeyim, demiş, benden kim ne istediyse elimi kavuğuma götü - rüp başüstüne, dedim ve istediğini yaptım, elim kavuğuma dokuna do- kuna kavuğum yirte — Peki amma pofurunun niye yırtıldı? — Onu da söyliyeyim: İsteklerini yerine getirdiğim insan- ların hepsinin benden birer birer yüz çevirdiklerini görüp dizlerimi döv - düm. Poturumun dizleri de dövül - mekten yırtıldılar, * 47 yaşında bir Kızla evlenen Alimışlık papaz dizleri Bu İngiliz papazı tam 60 yaşındadır ve 17 yaşındaki nişanlısile yakında evlene- cektir. Muhitinde (şen Keşiş) diye anılan pa paz, izdivacından ziyadesile mes'ut ol - duğunu ,karısile kendi arasında mevcut yaş fafkının mesele teşkil etmiyeceğini söylemiştir. Tayyaresile doğduğu şehre altın yağdıran milyoner Geçenlerde Amerikada Winnipeg şeh- rinde sabahleyin işlerine gitmekte olan halk birdenbire gökyüzünden toprağa doğru bir takım minimini paraşü indiğini görmüşler, hayretler içinde kal. mışlardır. Paraşütler toprağa düşünce kliçük kutuları açmışlar ve içinde beşer dolar - lık birer altın sikke bulmuşlar. Bitta - bi altın yağışı devam ettiği için halk bir- hirine girmiş ve nihayet mesele de anla - şılimış: Amerikanın tanınmış milyonerlerinden Horlak balayı seyahati yapmak üzere tayyaresile uçarken doğduğu memleket olan Winnipegde hemşerilerine bir eemi- le yapmak istemiş, beş yüz altın sikkeyi jbeş yüz kutuya koyarak beş yüz para » şülle tayyareden şehre atmış. | SOZ ARASINDA Para ile metres Satın alan Haydudun akıbeti Son günlerde Pariste mühim bir ci- nayet oldu. Meşhur haydutlardan Ste- fani bir gün Monmartr'de gazerken, Margen isminde başka bir haydut ta- rafından öldürüldü. Yapılan tahkikat- ta Maryen'in, metresini Stefaniye 70 İngiliz lirası mukabilinde (#âttığı, ve bünün 30 İngiliz lirasını ö den, haydudu öldürdüğü anlaşıldı. Maktul haydudun apartımanında a- raştırmalar yapan polis, Stefani'nin ga yet mükellef dairesinin şık salonların- dan birinde bir elbise dolabı görerek açmış ve içinde 60 tane ipek gömlek, 15 kat elbise ve altı palto bulmuştur. Ayni dairede Margen'in eski metresi- nin de resmi meydana çıkarılmıştır. Şimdi hapishanede bulunan Mar - gene günde bir düzineye yakın mek - tup gelmekte, Monmartr civarında bu- lunan mağazacılar, kadınlar ve işa - damları tarafından yiyecek, şarap, mey va, çek veya nakit para gönderilmekte- dir. Mektuplarda; böyle muzır bir in- sandan kendilerini kurtardığ: için hay duda teşekkür olummaktadır. Mak Mahonun Vindsor Düküne mektubu Geçen sene bir merasim esnasında, meydana bir tabanca fırlattığı için sa- bik İngiliz kralı, şimdiki Vindsor Dü- küne suikasd yapmak töhmetile yaka- lamp muhakeme edilen Mak Mahon, müddetini doldurarak hapisten çıkmış- tir. Mak Mahonüun ilk iş olarak ta Vind- sor Düküne bir mektup göndererek sa- dakatini leyid ve ifade etmek olmuş- tur. 5 “İSTER bu afyonun mikdarı o derece fazladır ki nin yürüyemiyecek derecede sarhoş olduğu görülmektedir. Bir gazino sahibinin menfaati müşlerisini iki bardak bira İSTER iki bardak bira içe- İNAN İSTER İNAN İSTER İNANMA! Bir arkadaşımızın aldığı malümata bakılırsa İstanbulun bazı gazınolarında biranın içine afyon karışlırılmaktadır ve ile uyutmak değil, fakat mümkün olduğu kadar fazla içe bilmesi için ayakta tutmak olduğuna göre biz arkadaşımı- zın aldığı bu haberin doğru olabileceğine inanmıyoruz, fa- kat ey okuyucu sen: İNANMA! Sözün Kısası Raif Necdet Kestelli G yıp da yanına koyan ahbabir — Azrail şu bir kaç senedir, edebi” yat âlemine dadandı.. dedi; Sezai'nin # cısını unutmadan Hâmidi, daha dö Übeydullahı,, şimdi de Raif Necdef kaybettik.. esasen çok kalabalık olm” yan üdeba saflarımız gittikçe seyr€ yor. Bu gidenlerin yerine sür'atle ada | yetiştirmeliyiz! zi O, mütaleasına devam etti, Lâkin bö” tün sözlerinin içerisinde, yalnız kulağ” ma giren ve zihnime saplanan şu muşt — Şimdi de, Raif Necdeti kaybettik Seneler geçtikçe, koca bir mezari$” | tana dönen hafızamda, kend: neslimi | bu sevimli simasına aid hatıraları c2# E. Talu azetesini okuduktan sonra kati” eç yüzlü genç bİf zabit. Bab de, Bulgar çör$t sındaki evinde, bir cuma günü, Üstad Ekrem) i ziyarete gelmişti. On beş gü evveli takdim ettiği bazi nesir parç” ları hakkında (Tâlimi Edebiyat) mü nin hükmünü bekliyordu. Üst tenkid etti, takdir ve talif etti Onu her sözünü, edib zabit hırzıcan edec€" sine, büyük bir dikkatle dinliyor, 16 kidi de, takdiri de aynı mahcub tavır telâkki ediyordu . Sonunda, üstad: — Her manasile edib olduğunuzu 4 yorum; sizi tebrik ederim! dedi. İşte, henüz genç denecek bir yaşi#* hassas kalbinin âni durmasile, şifa ar#” dığı gurbet ellerinde hayata göz yuma” Raif Necdet bu adamdı. Yazdığı eserler, zamanında haz 8 okundu. Fakat Raif Necdetin en büyük muvaffakiyeti bu eserlerinde değildi O, edebiyattan attığı zevki, askeri ip selerimizden bezılarında, muallim 9” fatile, bir kaç nesle de aşıladı. En s0” Ta, telif yolunu birakmış, «Süzme SÖZ ler» ve'«Unutulmaz Mısralar> ağile W fak antolojiler tertib ve neşreylemişti: Ralf Necdet hakkında, üstad E&r© minkinden sonra bir hüküm daha ve” mek lâzım gelirse: — Edebiyat onu, o da edebiyatı s9” mişti. Ölümü, Türk edibleri arasın mühim bir boşluk bıraktı.. diyebiliri — Kırk çocuğu Olan hırk Yaşındaki General Çin gererellerinden Yang-Sen 49 bei ır ve otuzu oğlan olmak üz vardır. Çin'in en kalabalif in reisi bulunduğunu iddia © eralin 27 müstefrişesi “meveydd” Gelecek on sene zarfında da-20 çocüğü daha olacağını ümid etmektedir. Evli Jarına pek düşkün olan general, oni de tahsili ile bizzat meşgul olmaki8 di Hepsine musiki öğretmiş olduğun dg ordusunun bandomuzikasının bütün ye radı, kendi çocuklarından teşekkül miştir. > BUGÜN HAV TA ” Hava bulutlu ve rüzgârlı ge" Dün Kava sıcak ve rüzgârlı gi 6 Rüzgür şimal istikametinden saniye” e sür'ütle âş- olup hava ek- seriyetle o bulutlu idi. Barometre yiki: | metre taz» 5 mili - civarında İolup en farla sı - Caklık 26, en âz 18 | santıgraddır. tubet derecesi faza etmiştir. i: 96 69 yüksekliğini