10 Ağustos 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

10 Ağustos ] [ 'Doğu röportajları I Başı göklere değen dağlar delinirken hafta tatili akla gelmiyor Kuş uçmu; kervan geçmez dağlarda şimdi yurdun ,bu köşesini de demir ağlarla ören binlerce vatandaşın hummalı çalışışı göze çarpıyor | | | Aşkale dnğları eteğin de uzanan gimendifer Aşkaleden yazılıyor: Parat suyunu kucaklıyan iki dağ.. sağda Kop, solda ryemana silsileleri. İnsan zekâsı, in- San azmi neler yapmıyor? İki yıl önce Uçmaz kervan geçmez bir yer olan yurt köşesinde bir kaç yıl sonra ana foprağı birbirine bağlayacak çelik yol zırlanıyor. Yirminci asırda iktısadi, içtimaf ve Ulusal korunma bakımları üstünde eh- €mmiyetli bir yer alan - zaman kazan” Ma- mefhumu bozkırlar içinde didinen İnsan kalabalığı ve şu hummalı faali - Yetin tek ideali halinde daha iyi anlaşı- hiyor. * Bugün pazarmış.. Yaprakları çok Bünler kopmadan duran takvimin göz- trime serdiği yeni tarihle birlikte gü- hün pazar olduğunu da okudum. - Buralarda işçinin ve memurun paza- Ti günde 9 saatlik bir çalışmadan son" Ta semaver başına kurulunca gelir. Başı Böklere değan dağlar delinirken hafta (nendis bay Fahri ve diğer arkadaşları.. Âütili akla gelmiyor. SON POSTA SPOR Pire muhteliti İstanbula davet edildi İstanbul festivali münasebetile yapılan spor hareketleri arasında bir de futbol maçı bulunması için İstanbul mıntakası faaliyete geçmiştir. Mevsimin hayli iler- lemiş bulunmasına rağmen yapılacak futbol maçı için Atina muhteliti İstan - bula davet edilmiştir. Fakat Atina muh- .| teliti bu davete icabet edemiyeceğini bil- dirmiştir. Bunun üzerine İstanbul bölgesi Pire muhtelitini getirtmek için teşebbüse gi- rişmiştir. Pire muhteliti bu daveti kabul ederse İstanbul - Pire arasındaki temsili maç a- fustosun sonunda Taksim stadında yapı- lacaktır. Deniz müsabakaları Eminönü Halkevi apor komitesi su sporu için geniş bir program hazırlamıştır. Su sporlarile meşgul — klüplerimizden Galatasaray, Fenerbahçe, Alitınordu, Bey- koz ve Güneş klüplerinm — Bakırköyde yapılacak müsabakalara iştirak etmele- Tini temin edebilmek için çalışan komite bu klüplere müracaat etmiştir. Deniz vesaitini yarış yerine kadar gö- türüp, avdette hepsini yerlerine bırak - mask suretile yapılacak yardımlar temin edildiği takdirde klüplerimizin iyi — bir spor hareketi olacak bu müsahakalara girmeleri çok kolaylaşmış olacaktır. Bakırköyde yapılacak müsabakalarda yüzme, su topu, yelken, kürek yaârış - ları yapılacaktır. Deniz müsabakaları önümüzdeki pazar günü öğleden evvel başlayıp akşam geç vakte kadar devam edecektir. Uşak stadyomu Açıldı Uşak — Beş şehir atletizm müsaba- kaları ve stadyomun açılış töreni ya - Pilmıştır. Daha saâbahtan itibaren siad- yom önü çoluk, çocuk, kadın, erkek binlerce vatandaşla dolmuştu. Bu mü- sabakalara iştirak etmek üzere Mani- sa, Denizli, Kütahya bölgclm atlet kafileleri şehrimize gelmiş bulunuyor- lardı. Gediz klübü de Uşak'ın mutlu ve kutlu günü için otuz kişilik bir kafile Tünelin inşaat ve ilerleyişini tetkik e-|ije gelmişti. Yeni stadyomun açılış tö- * diyorlar, Makineler işliyor, — Baba kaç kuruş günlük alıyorsun? | şozu dümana katıyor, kazmalar vurulu- 23 üncü kısmın civar köylülerinden ğ reni büyük ve zengin mânalar ifade İdecek mahiyette idi. K Gene yarışlar ve bu tören için Af - işçi ile karşı karşıyayız. Çenesini| — Bu faaliyet arasında bazan bir kaç| yon'dan yüzlerce kişi taşıyan bir husu- ,;";_r:ıı—yen ak sakalı oldukça — ihtiyar| isçinin hep bir ağızdan çağırdıkları bir| <i tren de gelmişti. vücudünün dimdik duruşu pekltürkünün nağmelerini duyuyoruz: iç olduğunu- anlattıran muhatabım h"eğine dayanarak cevap veriyor. — B0 kuruş oğul. ©O işine koyulurken ben omuzundan. Tek soruyorum, Mn':E bari bu para seni idare ediyor — Eh diyor... Allaha şükür bu yol- Pi yaptıran millet, hükümet zevâl esin hani iki yıldır elimiz, evimiz Para gördü evvelce bu da yoktu. Nice- On üç yıl önce, Hasta adam şimendi- fer yapamaz diyen Avrupalılar bu gün bütün dünya ile birlikte Türk mühendi- ginin, Türk işçisinin, nihayef Türk az- Bütün kafileler istasyonda ve şeh - «Çelik ağlarla ördük ana yurdu dört|rin giriş yerlerinde sporcu ve halk ta- rafmdan coşkun bir şekilde karşılan - |mış ve komşu şehirler gençliği sevinç- kucaklaşmıştır. Rtü le Li mh;u'r:ı?dğı:n :rn;;rıuu'uh: , Bütün bölgeler alfabetik sıra ile ve ele bağlıyacak çelik yolun açılışına ha- alkışlar arasında sahaya giriyor ve de- İrin bir sempati topluyordu. Yüce san- cağımız bandomuzun çaldığı istiklâl marşı ile direğe çekildi. Kaymakam A- dil Özleçi sporun bir milletin üzerinde yaptığı büyük tesirlerden ve büyük ö- neminden bahsederek sporcu gençliğin !u.ni bilirim öküz davar sahibi oldu - minin başarıcı kuvvetine gıpta ediyor- lar. Ve bu sebebtendir ki her inkılâbı be- nimsemiş olan bir kütle ruhu - ile bu alanda da Demir ağlarla ördük ana yurdu dört baştan diye gürurla haykır- lmğı hak kazanmış oluyoruz. büyle ve umumi hareketlerinin yurt nînm%e hesabına büyük bir değe- ri olduğunu tebarüz ettiren çok veciz bir söylevle töreni ve stadı açtı. Altı şehirden 150 sporcunun iştirak et tiği büyük resmi geçit fevkalâde mun- tazam ve heyec;'nl:_ oldu. üŞ n atletizm yarışlarına baş- lnnîıeşlş::du“ devam eden yarışlar — Şimendifer köyünüzün içine giri- Yor memnun musunuz? — Ne diyorsun oğul onun neye fay- yok ki en yakını istiklâl boğuş - Ması 0 günlerde asker gıda ve cephane Takli için ne sıkınlılar çekmedik. tiyar muhatabım gözleri belirsiz İr noktaya dikildi onu düşünceleri ile başa bırakarak uzaklaştım. Bin beş yüze yakin bir insan kalaba- **« Fırat suyunun üstünde muazzam köprüler yalçın kayalaşın milyonlara (yeri yeni bir safhaya girmiştir. Eski Al- Tnal olan delinişi. l!ımrdu klübü binasında içtima eden es Aşkale: Mükerrem Fuat Günçel İzmir spor klüpleri Birleşiyor İzmir 9 (Hususi) — İzmirde spor iş- (rışlarda Uşak dokuz müsabaka içinden altı birincilik, bir ikincilik, üç üçün - cülük almak suretile 23 puvanla birin- gi oldu. Afyon İki birincilik dört ikin - gilik iki üçüncülük almak suretile 16 ,puvanla ikinci oldu. Manisa bir birin - cilik ve üç üçüncülük almak suretile 10 puvanla üçüncü oldu. Denizli bir ü- (çünçülük alarak 3 puvanla dördüncü oldu. Gedizli misafir sporcularımız U- şağın bu sevinçli gününün akşamında çok başarılı bir müsamere verdiler, Sa- lon baştanbaşa dolmuştu. Bir kadın tramvayda bayıldı Taksimden Harbiyeye gitmekte o- - y Şi lan bir tramvay arabasında, Maçkada Cim Londos Pariste güreşiyor |>2 numarada oturan şeför Recebin kı- Atina 9 (Husust) — Yunan güreş şam-İzı Eminc, üzerine bir fenalık gelerek da toprağa koca taşlarla mozayik | piyanu Cim Londos dün Parise gitmiştir. | birdenbire bayılmış, sıhhi imdat oto - bi ören Türk işçileri, Cim Londos yarın (bugün) Noviner ile | mobilile Şişli çocuk hastanesine kaldı - İşte —kısmın değerli âmiri mü - güreşecektir. rılmıştır. . Koca Erzurumdan başlayıp Kop etek- |xi Altınordu ve Buca klüpleri mensup- lerinden Sansa boğazına uzanan velları hararetli münakaşalardan sonra Oradan Sivasa yürüyen bir kuvvet, — |bölge hey'etinin de tensibile Üçok is - ABu küvvet mesafeler aşan — hiziyle| mini kabul etmişler, forma olarak Al - TTürk işçisinin başarıcılığını, Türklüğün | tınordunun rengi olan kırmızı lâciver- #zmini ve nihayet bir kütlenin idealist| di muvafık bulmuşlardır. Bunun üze - ,Farlığını gösteriyor. rine yeni idare hey'eti seçilmiştir. * Eski Altay klübü de Burnova ile e ha el ada & . |birleşecek, yeni ad altında faaliyet gös- —ıxı::ş;îl yirmi üçüncü kısmın bin yet. :crcîcşîîr. Eski Göztepe klübü Doğan- elik koca tüneli, i yi spor namını kabul edecektir. İzmirspor- la da Egespor birleşecektir. koku we bu hava içinde donuk do- işık Weren elektrik lâmbaları. Duvarları sızan sular sarmış, rutubetli Dağ deliniyor, kazılıyor ve onun ar- çok heyecanlı ve âlâkalı oldu. Bu ya -|. Otomobil ile istanbuldan Avrupaya Sayfa 7 Bir Rumen köyünde şenlik günü neler gördük? Yazan: Vasfi Rıza Zobu - Cenubi Raomanyadan alabildiğimize Yugoslav hududuna gidiyoruz.. Bütün köyler o kadar güzel evlerle süslenmiş, msanları o kadar temiz giyinmiş ki: Re- fah iginde oldukları besbelli... Petrol ,denilen kaynar su, memleket ahalisini baştanbaşa ihya etmiş.. Dört sene evvel- kile bu sene arasında dağlar kadar fark var.. O zamanki harabeler, mamure olu- vermiş.. Allahın talihli insanları bunlar.. Tabiatin yardımile hiç yoktan zengin ©- lan milletlere bayılıyorum.. Hani, kulü- besinin altında define bulan fakir insan- lar gibi. Dün ekmek parasına muhtaç- ken, bugün para harcetmek için zevk ve safa yerleri açıyor.. Ne mutlu o millete ki: Toprağında petrol çıkıyor.. Bütün memleket toprakları, Rumen nüfusuna göre az olacak.. Bundan dola- yı bazı yerlerde kilometrelerce gidildiği halde köylerin arası açılmıyor.. Köyler birbirlerine o kadar yakın, o kadar biti- şik yapılmış ki: İnsan kendini uzun bir şehirden geçiyor zannodiyor.. Garib bir hal: Köyler bududa yaklaş- tıkça güzelliklerini, insanlar da temiz. liklerini kaybediyor.. Burada, öteki köy- lülerin müreffeh yaşayışı görünmüyor.. Hududa yaklaştıkça <«relahe ta insanla- tın üştünden dökülüyor. Yırtık panta- lon kirli gömlek, ezik şapka: Hudud köylülerinin kıyafetini teşkil ediyor.. Amma köy binaları gene taştan, gene damlı, gene boyalı, gene süslü.. Kerpiç- ten evler, topraktan damlar, çamurdan sıvalar, örümcekli pencereler görünmü- yör.. Ne itikadi bütün insanlar! Sokak kenarlarında, — tarla ortalarında — İsa çarmıhı. — Kuşları ürküten bostan korkuluğu gibi, bunlar da günahkâr in- sanları ikaz için çakılmış galiba.. Öyle zannediyorum. ki çarmıhların çokluğu fazla çapkın oluşlarından, dünya zevkini çıkarmıya — fazla — düşkünlüklerinden ileri geliyor Allah neşelerini art- tırsın: Ayni zamanda çok — nazik insanlar da.. Yol göstermekle — sey - yahlara çok yardım ediyorlar.. Eğer ara- bamızın lâstiklerine çiviler girmeyip ikide bir tozlara, topraklara bulanma- saydık, Romanyada «fevkalâde» bir se- yahat yapmış olacaktık.. Manzaranın güzellikleri, yolların bozukluğunu unut- turacaktı.. Halbuki lâstiklerin ikide bir- de çivilenmesi, bana gördüğüm güzel şeyleri unutturmağa çalışıyor.. Rüumen hududundan çıkışımız pek &- henkli oldu. Bugün kral «Karol» un, tahtına döndüğü günmüş.. Het tarafta senlikler var. Hudud —gümrüğü bir istasyon binası dahilinde.. Binanın arka kapısına vardığımız zaman Ön tarafın- dan, tren yolunun geçtiği cihetten mızı- ka gsesi geliyordu.. Öğrendik ki kral şe- refine bütün köylü kadın, erkek, çocuk, bir alâka ve dostane bir sevgi ile koltuk kucak aralarına alıp uzun masalarının baş köşelerine oturttular.. Elimize şarab kadehlerini, önümüze şarab testilerini dayadılar.. «Yaşasın Atatürk'» dediler!. Biz de «yaşasın Karol!» dedik, Onlar da «âmin» dediler biz de.. Başladı mızıka milli bir hava çalma« ğa... Hep beraber elele utuştular, Bir halka yaptılar. Bizleri de aralarına aldı- lar.. Ben sarışın bir güzelin yanına düş- |tüm. Daver bir zabitle elele verdi. Mızı- ka çalar biz oynarız; biz oynarız mızıka çalar.. Hava karardıkça kararır.. Gidece- ğimiz yol uzak.. Geçeceğimiz yerler dağ- lık.. «Körle yatan şaşı kalkar!» derler; biz de sarhoşlarla «hembezm: - olduk: s«mahmur» laşmağa başladık.. Samimiyet ilerledikçe ilerledi. <Gece burada ka- hn!> diye tutturdular. Ne yatacak bir o- tel, ne oturacak bir gazinosu var.. Alla- hın dağında bir köy.. Aman zaman de- dik. Gücelen izin kopardık. Yanımıza silâhlhı bir jandarma kattılar. Hesapsız insan, otomobilin etrafını akdılar. Mızıka yol kenarına dizildi. Alkışlar, yaşalar arasında emerasimi mahsusa» ile yol a!- dık.. Arkamızdan âdeta nümayiş yapı- yorlardı.. ü i Vasfi R. Zobu Cumartesi ve Pazara Yapılacak Yüzme müsabakaları Türk Spor Kurumu İstanbul Bölgesinden: 14/8/037 Cumartesi günü saat 11 de Hi - sarla Bebek, 15/8/037 pazar günü gene âa- at 11 de Bebekle Moda arasında iki muka - vemet yüzmesi yapılacaktır. Su sporları te- derasyopu amatör olan het yüzücünün bu yarışlara iştirakine müsaade ettiğinden mü- sabakaya girmek #rzu edenlerin müsabaka günleri saat 10 da Bebekte Galatasaray klüe oraya toplanmışlar, aralarında — eğlen.- | bünde tertip hey'etine mürsenat etmeleri yorlarmış.. Türk bayraklı otomobilimiz Ettirilmiyen bir Nüfus işi Burdurdan yarıldığına göre. örtümek- tep sekreteri Rasim, üçüncü ve dördüncü çocuklarmı nüfusa kaydettirmek için ev- velce bulunduğu Balıkesire müracaat et- miş, oradan da, kaydının çıkarılıp gönde- rilmesi için İstanbulda Samatya nüfus memurluğuna bir tezkere yazılmıştır. 89434 tarihinde başlanaa bu iş, hâlâ bir türlü bitirilememiştir. Evvelâ, Samatya nüfusunda böyle bir kayıt bulunmadığı bildirilmiş, eldeki nüfus tezkeresinin su. Teti çıkarılıp gönderildikten sonra bu se- fer de deflerin o sayfasının fersudeliğin- den kaydın okunamadığı bildirilmiştir. Bu yüzden, çocuklar, nüfosa kaydedileme- mektedirler. Bu gibi işlerde çok Ütiz o- lan ve kendizine kadar akseden her işi eheammiyetle inceliyen İstanbulun değerli nüfus müdüründen bu işe de bir hal ça- resi bulmasını temenni ederiz. * Bir türlü intac kifayet eder. Müsabıkldarı her iki günde de . keca, |Pit molör suat &,30 da Sirkeciden alarak mü- istasyon kapısına yaklaşınca bizi büyük İsabaka mahalline götürecektir. D, D, Yollarında bir işletme müdürile niçin görüşülemez? Okuyucularımızdan Tevfik Sönceley ya- zıyor. — DD. Y. Avrupa hatfı © uncu işlet- me — müdürlüğünde —bir — işiniz çıksa müdürü —>görmeniz — veya — herhan - Bi bir. mesele —hakkında — görüşme - niz pek güçtür. Çünkü ne zaman gitseniz odacılar size içeri girmek fırsatını ver- mezler. Muhakkak ki, âmir bu hususta bir emir vermiş değildir. Bu vaziyet kendi- lğinden tehaddüs etmektedir. Bu husus- ta işletme direktörü Bay Cemâlin nazarı dikkatini celbederim. * Okuyucularımızdan İbrahime: — Henüz 16 yaşındasınız, yani küçük- sünüz. Hayata kadar mülehaummil olma- a çalışınız. Patronunuz belki sirin iyi « liğiniz için size çıkışıyor. Kazancınıza kâ- naat ediniz. İleride gün geçtikçe bu ka « zanç yavaş yavaş artar.