ae : El ile işler Yangın Tulumbası yapan. ve satanlara : Belediye bütün Türkiyede satılan el yongın tulumbaları üzerinde bir tetkik yapacağından bu işle uğraşanların mevcut nümunelerinden birer tanesini Bele- diye Fen İşleri Müdürlüğü makine şubesine getirmeleri ilân olunur. «B. «4l5T> 'e l Beher topun muhammen bedeli Kuruş —LMLELMCL 400 Top 57x82 boyunda birinci hamur 18 kiloluk kâğıt 810 200 » 57x82 » — ikinci hamur 12 » , 420 200 » 57xü2 — » birinci elvan kâğıdı 420 60 » — 68x100 boyunda birinci hamur 24 kiloluk kâğıt * 1080 75 > — Zamklı kâğıt 900 10 kilo Beyaz boya 350 Belediye marbansına lüzumu olan yukarıda cinzi, mikdarı ve muhammen be- dellen yazılı kâğıt kapalı zarfla eksiltmeye konulmuştur. Eksiltme 19/7/337 pa- zartesi gü rü saat 15 de Daimi Encümen de yapılacaktır. Şartnamesi levazım mü- dürlüğünde görülebilir. İstekliler 2490 No. lı kanunda yazılı vesika ve 470 lira 85 kuruşluk ilk teminat makbuz veya mek tubile beraber teklif mektuplarını havi kapalı zarflarını vyukarıda yazılı günde saât 14 de kadar Daimi Encümene ver- mehdirler. Bu saatten sonra varilecek zarflar kabul elunmaz. — (B.) — (3898) M l Senelik muhammen — İlk teminatı kirası Topkaptda Cekmece caddesinde 127 num sralı külüte dü lân asmak için) 15 Hra 14113 Rumeli kavağında iskele caddesinde 4/1 No, lu gati- no ve bahçe 140 » 11,25 Yukarıda semti, senelik muhammen kirasile illk teminatları yazılı olan mahal- ler tesl'm *arihinden itibaren 938-939-940 seneleri mayısı sonuna kadar ayrı ay- rı kiva; DMüdürlü, veya me bulunmalhıdır verilmek üzere açık artırmaya konulmuşlardır. Şartnameleri Levazım nde görülebilir. İstekliler hizalarında gösterilen ilk teminat makbuz le beraber 22/7/937 perşembe günü caat 14 de Daimi Encümende (B.) — (3983) * ..- Me lelndeki Merkezelendi mezarlığının tanzimi - dolayısile yola tesadüf eden mezarların alâkadarları tarafından on beş gün zarfında kaldı- rılmadığı takdirde belediyece nakledilece ği ilân olunur. —«B.>» - «4156> —— » Asipin Kena Sizi soğuk algınlığından, nezleden, gripten, baş evihanckapısı İstanbul Gümrüğü Başmüdürlüğünden : Kuruçeşmedeki Liman İdaresinin antrcposunda bulunan satış ambarındaki ipekl, pamuklu, mensucak, manifatura, cam eşye, hırdavat, aktariye, demir eşya, Makineler, tuhafiye, kokular, kantariye, eczayi tıbbiye ve emsali ve yenilecek eşya 20/7/SE7T gününden itibaren her gün saa! 14 den 18 ze kadar pazarlık ve art- trma suretlerile ve peşin para ile satılacaktır. İsteklilerin bu olverişli satışlardan iztifade etmek Üzerc muayyen gün ve saatla Kuruçeşmedeki anılan satış ko - misvanuna gelmeleri ve istiyenlerin satılacak eşyayı her gün görebilecekleri ve satış müdürlüğü diğer ambarlarında mevcut olup satışı ilân edilecek olan eşya- nin da bu Ambarda «itiT3CAfA İlân'olünur! (4l0m : İçme Suyu Nakliyatında tenzilât: İçme suyu tarifesi 20 Temmuz 937 taribinden itibaren Avrupa hattına teşmil edilmiştir. Tafsilât Istasyanlardan verilir. «2035> - «$109> * Son Posta ,, mın tefrikası: 46 . | UZAK I Istanbul Belediyesi İlânları l eylâ, kocası ile — bulu- şup çok mübhim bir yere gideceklerini söyledi; gelemiyeceğini anlattı. Tam Biyinmeğe başlamıştlı. Bir türlü esvab beğenemiyor, Hüsamettinin yanında Büzel görünebilmek için nasıl süslene- ceğini bilmiyordu. Telefonun çıngrrağı gene çalındı. Bu sefer de Cevat Rasim: — Bugün öğle yemeğinde birkaç mi- safirimiz var, diyordu. Yemekten son- ra da briç oynayacağız, Sizi de bekle- riz. — Teşekkür ederim amma, kocamla sözleştik. Yemeği berahar yiyeceğiz. — Şu halde, yemekten sonra?.. — İmkânı yok!., Yemekten sonra da gene işimiz var. Beraber öteberi ala- cağız!.. Sözü daha uzatmadan telefonu ka- pattı. Yarım saat sonra Beyoğluna in- di. Lokantaya yakın bir yerde tram- vaydan indi. Karşısına iİlk çıkan Cevat Rasim oldu. Önun yolunu keser — gibi, GBurakta bekliyordu. Süheylâyı büsbü- tün öfkelendiren, sinirlendiren bir so- ğük kanlılıkla: — Siz benden kaçıyorsunuz amma, Yazan : K. R. Enson dedi, ben de mutlaka sizinle görüşmek istiyorum. Onun için burada bekledim. Bereket versin*ki biraz erken geldiniz. Yoksa daha önce Hüsamettinle karşıla- şacaktık, Belki de onunla konuşmaya mecbur olacaktım. Affedersiniz amma, ne yapayım, bugünlerde bana da biraz para lâzım; onun için... Süheylâ, sapsarı oldu: — Bu para, dağrudan doğruya be- nim borcum... Hüsamettinin yolunu bekleyip ondan istemeğe lüzum yok. Ben de size ödeyeceğimi söyledim, sa- nırım, — Fakat, ne zaman olduğunu söyle- mediniz. Onun için, bugün yemekten sonra buluşalım, Bu borcu nasil öde- yeceğinizi kararlaştıralım. — BHayır, yemekten sonra da gele - mem, — Ne ölür canım?.. Alacaklarınızı başka bir güne bırakırsınız. Bugün, is- terseniz bir sinemaya gidelim. Orada birbirimize rastgelmiş oluruz, rahat rahat konuşuruz. Süheylâ olduğu yerde kıvranıyordu. Şimdi nerede ise Hüsamettin de gele- Bugünkü program 13 Temamuz 937 Salı İSTANBUL Öğle neşriyatı: 1230: Plâkla Türk musikisi. 1250: Hava» dis, 18.08: Muhtolif plâk meşriyatı, Akşam meşriyatı: 18,90: Plükla duns musikisi. 19,30: Konfe- rans: Eminönü Halkevi Sosyal Yardım şu- besi namına De. Baki Tiregel (Ruhi çocuk terbiyesl), 90: Türk musiki heyeti, 20,80: Ö- mer Rıza tarafından arapça söylev. 20,45: Vedin Rıza ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları (Saat ayarı). 21,115: Radyo fonik dram (Cürüm ve Ceza). 22,16: Ajans ve borsa haberleri. 22,30: Plâk- la sololar, opera ve operel parçaları. YARINKİ PROGRAM 14 Temmuz 937 Çarşamba İSTANBUL Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk musikist. 1250: Hava- dis. 13.06: Muhtelif plâk neşriyatı. Akşam neşriyalı: 18,30: Plâkla dans musikisi. 10,20: Konfe- rans: Beyoğlu Halkevi namına, 20: Nezihe ve arkadaşları tarafından Türk — musikisi ve halk şarkıları. 20,30: Ömer Rıza tarafın- dan arabca söylev. 2045: Bimen Şen ve ar- kadaşları tarafından 'Türk musikisi ve halk Şarkıları' (saat ayarı). 21.15; OÖrkestra. 22.15: Ajanıs ve borsa haberleri. 22:30: Plâkia. solo- opara ve oöperet parçalı TYarihten sayfala ( Baştarafı 9 uncu sayfada Ba başladı. Büyük bir Ameri- tayfalarını da esir etti. Hayp bitti. O zamana kadar bir şey ya- panuyaen Âmerikalılar hemen Cezayirli- karşı hareket geçtiler. lere 1815 senesi mayısında dokuz Amcri- kan harp gemisi Avrupaya hareket etti ve haziranın on yedinci günü Cebelütta- rik boğazında ilk Cezayir gemisine rast- ladılar ve çetin bir harpten sonra ele ge- çirdiler. Amerikan filosüu Cezayir önünde gö- ründü, Cezayir dayısı bu filoya karşı koyacak halde değildi. Çünkü çok kuvvetliydi. Zaten Amerikalılar İngilizlerle yaptık, ları harp sırasında hem gemilerini ço- Zaltmışlar, hem de tecrübe edinmişlerdi O kadar ki birçok noktalarda İngilizleri mağlüp ettikleri görülmüştü, Amirslın gemisinde iki taraf görüştü. Esirler geri verildiği gibi Cezayirliler de isteklerinden vazgeçtiler. Amerikan filosu Tunus ve Cezayir bey- lerile de ayrı ayrı anlaşmalar yaptı. Böy- lelikle Amerikan tlcaret gemileri artık Akdenizde serbestçe dolaşmaya ve liman- Jara girip çıkmaya başladılar. O zamandariberi Amerika ve Türk si- lâhları karşılaşmıdıkları gibi arala- yında hiçbi* anlaşamamazlık ta olmadı. Zatan 1855 senesinde kurulan Paris kon- gresinde bülün devletler korsanlığın ya- sak edilmesi noklasında anlaştılar. cek, o zamân bu kumar borcu büsbü - tün ortaya çıkâcaktı. Ne olursa olsun Cevat Rasimi baştan savmak, biraz da yakit kazanmak içi — Peki, dedi, iki buçuğa doğrü geli- rim. Siâemanın kapısında hekleyiniz. Fakat Fiça ederjim; şimdi haralârda do- laşmayinız; hemen çekilinir. Cevat Rasim: Yola gel',.. Deminden- beri neye nazlanıyorsun?.. Demek ister gibi gülümsedi. Başını eğdi; Süheylâyı *selâmlayıp uzakla Genç 'kız, koşar gibi hızlı hızlı lokan- faya doğru yürürken ağlamamak için | kendini güç tutuyordu. Şu bir gecelik çılgınlık yüzünden başına neler gel - mişti?. Lokantanın kapısında Hüsa - mettinle karşılaştılar. Yemek — yerken Süheylânın gözleri, duvardaki saate doğru kaydı: — İkiye geliyor, dedi. Benim yüzüm- den yazıhaneye geç kalmayınız!. Hüsamettin bir sigara yaktı: — Hayır, bu; de öğleden sonra bir lıey’_et_ gön_derdiler Muaddel muamele vergisi kanununun bir |eskisi gibi taksitle alınması w' : maddesine göre bazı sanayide verginin tah- sllâtı için taksit müddetleri — kaldırılmış ve verginin defaten alınması usulü konulmuş- tur. Verginin senelik olarak birden alınma. gı bu kıisim sanayi erbabını ve bu meyanda deri sanayicilerini müşkül variyete koydu - di ğundan bunlar dün Müli Banayi Birliğinde | tısat Vekâletince imzalanarak Hey'eli VE — toplanmışlar ve Ankaraya bir hey'et gönder- | kileye gönderilmiştir. Kararname bugünle 7 meğe karar vermişlerdir. Hey'et, dün akşam |de Hey'eti Vekilece tasdik olunarak ilâfi * Ankaraya hareket etmiştir. Mey'et, verginin | dilecektir. eeti Kız San'at Enstitüsü talebeleri şirket kurdular büslerde bulunacaktır, Serbset rejim kararnamesi — Vekiller Hey'etinde — — İthalâtta serbesi rejim knııı'ııııdı.i Talebeler kendi yaptıkları tuvalet ve elbiselerle bir arada Çapadaki Selçuk kız san'at Enstitü- merasimle açılacaktır. 54 mezun talt * sünden bu sene 54 talebe mezün ol -|be bugünden itibaren bu atölyede G mmuştur. Bu talebenin imtihan esnasın- |hışacak, kendi yapmış oldukları eser * da yapmış oldukları eserleri dün sââtl|leri salacak ve dışarıdan yapılacak © 16 da Kız muallim mektebi salonunda |parişleri kabul edecektir. Bu sene Mt talebeye giydirilerek canlı mankenler|zun olan talebenin isimleri şunlardi!i halinde davetlilere gösterilmiştir. İm-| —37 Melâhat, 110 Nevber, 112 Şef * tihan esnasında kendilerine pek az bir|min, 156 Sabahat, 200 Cenan, 208 Re mühlet verilmesine rağmen teşhir edi-|fia, 216 Memnune, 236 Saliha, 237 M& len elbiseler içinde gecelikler, çay ve|lâhat, 239 Zekiye, 255 Hale, 287 g spor elbiseleri ile pijamalar arasında|ye, 289 Lütfiye, 308 Makbule, 313 per çok mahirane yapılmış olanları görü -İhime, 316 Muazzez, 327 Bedriye, lüyordu. Davetliler beğenilen elbisele-|Nimet, 335 Mücahide, 338 Güzin, ri giyenleri alkışlamış yapanları tak -|Rukiye, 342 Nebahat, 350 Ayşe, dir etmişlerdir . Nihal, 357 Ayşe, 358 Atiye, 11 Naciyt Bu sene mezun olanlar aralarında|16 Nüsret, 19 Nilüfer, 30 F , para toplıyarak bir atölye vücuda ge-|48 Süheylâ, 531 Naciye, 122 Nihal, 13 tirmişlerdir. Her talebe atölye için yir-| Mesrure, 186 Melâhat, 215 Tevhide mi lira vermiş ve bu suretle bir şirket| 158 Vecihe, 187 Neriman, 197 SI“"""l meydana gelmiştir. Şirketin sermaye-| 198 Nimet, 204 Talât, 218 Vedia, Li si talebenin eserlerile beraber üç bin Hirayı bulmaktadır. Bu atölye Beyoğ - lunda İstiklâl caddesinde Selçuk paza- rı adı verilen yerde bugün saat 16 da 304 Şahinde, 311 Nuriye, 343 Iıııl. zez, 348 Münevver, 436 Sabiha, 7* İffet, 135 Hayriye. yordu. Genç kadina doğru bitaz eğildi — Bu borçtan kurtulmanın bir İdı daha var ama... Genç kız, birdenbire başını çed"a“ Lokantanın kapısından ayrıldılar. Süheylâ, kocasının otomobile bindiğini gördükten sonra sinemaya doğru yürü- dü. Cevat Rasim de sanki uzaktan uza- Bğa onları gözleyormuş gibi arkasından yetişti. Genç kız, birdenbire karşısında onu gördü. Yanı başlarında da Cevat Rasimin otomobili duruyordu: — Demin sinamanın önünde idim. İçeriye bir tanıdık girdi. Benim o- Gözgöze geldiler, Bu yolun nereye V âdi, Süheylâ silkindi: ; — Peki, dedi, madem ki beklemeğ? 335 341 356 Mahmure, 220 Nebahat, 230 - Salihir N 18i racağı Cevat Rasimin bakışından *. rada beklediğimi gördüler. Şimdi sizi ;dc görürlerse belki bir dedikodu ya - arlar, diye istemezsiniz; onuün için... Süheylâ ses çıkarmıya bile vakit bulamadı, Nasıl olduğunu bilmeden, adetâ sürüklenir gibi, bir saniye içinde kendini otomobilde buldu... — Rica ederim, nereye gidiyoruz?. Borcum için konuşacak değil miydik? Bunu otomobilden başka bir yerde| konuşamaz mıyız?.. Hem, bunun için öyle uzun uzun konuşmaya da ne lü- zum var?.. Size aydan aya ödeyeceğim, işte bu... — Aydan aya ama, kaç ayda?, Hem yazıhaneye gitmiyeceğim: Beraber ge- ne dolaşırız, olmaz.mı?.. — Beraber mi?.. Kabil değil... — Neden?, — Bir çok işlerim var: Terziye gi- deceğim, şapkacıya gideceğim... — İsterseniz bunları başka bir güne|kendi param var; oradan alıp verece- |tiğine de pişman oluyordu!. Fakat de bırakabilirsiniz gibi geliyor!.. — Dişçiye de söz verdim, oraya gide- ceğim. Bir kere günü şaştı mı, sonra|mek!. Yazık ki ben bu kadar bekliye-|derken başına neler gelmişti?. haftalarca sürünüp gidiyor!... — Pekâlâ!. Demek ki gelmiyecek - siniz?.. — Gelmeyi çok isterdim ama.,. kocanızdan gizli nasıl ödeyeceksiniz?.. Mutfak masrafınızdan ayırıpta mı ve- receksiniz?.. — Kocama söylemeyeceğim; fakat dediğiniz gibi mutfak masrafını kısıp vaktiniz yok, ben de Hüsameuind'.'_ isterim. Yarın paranızı alırsınız. DeiŞ durunuz şimdi otomobili, inecej Cevat Rasim, şoföre doğru eğildi: — Yeniköyel., Çabuk!.. diye seslet” di: y Genç kız, Cevat Rasimin kolunu çek” mek İçin elini uzattı; şoföre bağırtatl N için ağzını açtı. Fakat belecandan hif birini yapamadı. Büsbütün ımkç' görünmek de istemedi. Otomobilim V kenarına çekildi. Kollarını ka " du. Şişliyi, Mecidiyeköyünü arkada P rakmışlar; asfalt yollardan yıldırımt ğ bi geçiyorlardı. F B Bir gecelik düşüncesizliğin, Bin sonu, işte nerelere.vırıynrdu!- lo gecesi bu adama bü kadar oradan verecek te değilim, Bir yerde ğim, — Öyle ise biraz uzun sürecek de - mem. Süheylâ onun yüzünü görmemek için otomobilin penceresinden bakıyor, Ce- wat Rasim de gözlerini ondan ayırmı- gi ğine de, onlarla beraber Yeniköye ların hepsi de Hüsamettinin yü değil miyı Ona nisbet Bu h rifin elinden kurtulmak için en ıl';, da Hüsamettinden para istemeğ€ ç katlanacaktı?.. Keşki şimdiye kadaf '#"’ teseydi!. (Arkası vef)