SAR SON POSTA Haziran 21 Türklere düşen Yeni bir vazife vardır. — Yazan: Muhittin Birgen uriye haberlerinden anlıyo- ruz ki Vataniler Hatay'a bu an girmeğe çalışıyorlar. Ha- asi işlerle meşgul ok etmişler, bü- defa da bi tayda i mak üz! tün Suriyeyi geniş mikyasta bir fane; davet etmek üzere be meler neşre- diyorlar ve müailimler de Hatay'a gidip propaganda yapmaya ( hazırlanıyorlar. Demek, Süriye Hatay'ı rahat birakmak istemiyor orada Türklerle mücadele ede- cekler. İntihabatta fazla mebus çıkarabil- mek için bir yandan Arablara okuyup yazma öğretecek, bir yandan da onlara Türk düşmurlığı telkin edecekler. al ve & bir komite te: Halbuki, bizce Hatay rahat birakılma- ıdır; O memlekette yaşayan insanlar için cahalça yaşamak ve sükün içinde mede- ai Bir inkişafa nail olmak imkânların veren mükemmel bir rejim bulunmuştur. Bu rejim içinde Hataylılar mesud bir ö- mür sürebilirler; fakat, bir avuç Suriyeli için iki avuç büyük mücahid yetiştiren Şam politika muhiti için iş lâzım oldu- ğundan onlar Hatay'ı rahat bırakmak fik- rine yanaşmıyorlar ve şimdi de bu Türk memleketine bacadan girmeğe çalışıyor- "ar! Şu hülde buna karşı biz Türklerin de vazifelerimiz vardır. * Suriye politikacıları gaflet içindedir. ler. Bir türlü düşünemiyorlar ki Türkler de ayni tarzda Hataylı kardeşlerine yar- dım için harekete geçerlerse Suriyenin bir senede toplıyacağı ianeyi bir saatta toplarlar. Türkiye muallimleri de tatille- rini atayın sıcak Türk muhiti içinde ge- çirmeğe karar verecek olurlarsa büyükbir talim ordusunun Hatayın her evinde bir mektep açacak kadar kuvvetli bir kültür istilâsı yapabileceğini Suriyelilerin bil- meleri lâzimken onlar, bunları düşün- müyorlar; kendilerini millete kabil oldu- ğu kadar bahal satmak ihtiyacında bu- Yunan sayısız mücahidler, şimdi de elleri- me bu işi almışlardır. Onların bu yeni tarzdaki faaliyetlerini Türkler de ehemmiyetle tetkik ve takib etmeğe mecburdurlar. İcabında Türkiye Hatayllara kültür sahasında her suretle yardım etmeğe hazır bulunmalıdır. Hat- #â, Türkiye hükümeti bu işle uğraşmayı dürüstlük esaslarına muhalif bile bula- cak olsa - b! bugünkü vaziyet karşısı da bu nevi mülâhazalara mahal dahi yok- tur « Türk vatandaşları bu vazifeyi kendi üzerlerine almukta elbet tereddüd gös- termezler. Bunun için Suriyedeki bu yeni hareke- ti yakından tekib etmek, hükümet için olduğu kadar millet için de gayet mühim bir borçtur. * Fakat, Tütkiye ve Türkler Hatay'a bu sahada “yardım” gösterirken (kendilerine Suriyeninkinden büsbütün başka bir program çizmekle mükelleftirler; bu program bence, Hatayda yalnız umumi Türk kültürü ile bir taraftan Araplara karşı ve bir taraftan da Hataylılar ara- sında mütekabil bir sevgi ve dostluk duy» gusu hâkim olmosu esasları ile hulüsa e lebilir. Yeni Türkiye, bu işleri bu ka medeni ve insani bir gözle görecek kadar fikren ve hissen ilerlemiş bir memleket tir. Bunun için, bizim tarafımızdan dava Sokağa birakıları bir yavru, anasız bâbasız kalmış bir ço- cuk hayat denizinin kazazedeleridir, hayatın eşiğinde kur- tarılmayı beklerler. Kolonya yerine Benzin ve petrol Kullanan makinist Mesleğinin ehli olan bu makinist, İngiltere imparatorluğunun en hizli lokomotifini sürmekle meşhurdur. Üç yaşındanberi trenler arasında yaşayan bu lokomotif kurdu, makine ve yağ ko- kularına o kadar bayılmaktadır ki, her- kes kolonya kullanırken, o daha de benzin veya petrol kökusile haşir ve neşir olmaktadır. Kocasını kapıya yapıştırdığı kıllarla kontrol eden kadın Amerikada Lin Goln mahkemeleri şimdiye kadar emsali görülmemiş bir boşanma davasına bakmıştır. Davayı açan erkek karısının pek fazla kıs - kançlığına tahammül edemiyerek bo - şanma kararı (verilmesini İstemişlir. Erkek mahkemede şunları anlatmıştır: «Karim benim Kendisine Biyanette bulunup bulımmadığımı anlamak için her akşam oda kapısının iki kanadına bir kıl yapıştırmaktladır. Herhangi bir tabii sebeple kapıyı açtığım takdirde ta biatile kıl düşmekte ve karım da buna i etti- ezi - yeller etmekte ve geçimsizlik ile aile mızı cehenneme çevirmektedir.» Mahkeme kocanın lehine boşanma İkararını vermiştir. Bu da başka türlüsü Amerikada İl bu tarzda konulmalı ve burtarzda müda-|de faa ve neşredilmelidir. Suriye filen işe başlamış bulunuyor. Bütün Suriye, temmuzun üçüncü günü Vatâniler tiratından zorla harekete ge çecek ve ateşli nutuklardan, nümayişler- den sönra paralar toplanacaktır. Türkiye bu harekete likayıt kalamaz, kalmamaya mecburdur. Mademki Süriye politikacı- ları böyle İstiyorlar, Türk efkâri umu. miyesi de bü işe karşı elbet mi eşi harekete ge- Fakat, onlar Türke karşı kin ve husu- met neşrine çalışırken, biz Hatay'a mede- riyetin en taze kültürünü ve Araplığa karşı da en sainimi ve-hakiki dostluğu götüreceğiz! Muhittin Birgen ! casının bu müddet içinde bir defa bile banyo yapmadığını söyliyerek boşan- ma kararı istemiştir. Mahkeme bu ta- lebi reddetmiştir. etmekte olmasına rağmen ötedenber' tı âdet edinmiş olanların henüz uslanmadıkları anlaşılmakta- dır. Zira son bir ay içinde de tramvaylardan atlıyanlardan alınan para cezası 500 lirayı bulmuştur. Biz bu mikdarın o rureti hâsıl olacağına inanıyoruz, fakat ey okuyucu sen: İSTER İNAN |1STER İNANMA! Bir cemiyetin terakki derecesinde derecesini ölçmek için |/” (A kazazedeleri kurtörip kurtaramadığına büyük adam yapıp Türk İbni Sina'ya, yapamadığına bakınız, hükmünüzde yanılmazsınız. ARASINDA HERGÜN BİR FIKRA Zannedersem Fuad Paşa Pariste iken bir gün bir kadın kendisine #ormuş: — Haber aldığıma göre siz karıla- fınızı erkekler arasına çıkarmazmış- sıhaz. — Evet » adam. Bü cevat üzerine kadın paşaya tu- haf tuhaf bekmiş. — Kadıniarınız ne kadar budala ki buna tahammâl ediyorlar. Paşa gülmüş: — Olabilir, demiş, bizim Kkadınları- mız belki budaladırlar.. Kadının çıplek omuzlarına baktık- tan sonra ilâve *tmiş: — Fakat sizin de zannedersem er- kekleriniz biraz budala! İ Süt hırsızı bir kuş Jesse lantı rafından bu toplantıya 3000 den fazla ihtiyar kız iştirak etmiştir. Londrada, süt - çüler, (sabahları müşterilerini ra « hatsız etmeden, süt şişelerini ka - pılarına bırakır * r, Fakat bir müd dettenberi bırakı- lan şişelerdeki süt lerin eksik oldu - ğunu gören bir mahalle halkı süt çülerinden şüp - he etmemekle beraber, bunun sebebi» ni de bir türlü anlayamamışlar. Dü - şünmüşler, taşınmışlar, bu hırsızları yakalamak için nöbetleşe, beklemeğe karar vermişler. Nihayet bir sabah süt hırsızının İnsan değil bir kuş olduğunu hayretle görmüşlerdir. Bu kuşun İn - gilterede bulunmuyan, şimat Amerika- sından gelme mavi bir kuş olduğu an- laşiimıştır. Kuş her sabah sü* şişeleri nin üstüne konmakta ve meharetle a- çarak sütleri içmekte imi; 20 türlü ses çıkaran uyandırıcı saat Rusyada bir saatçı şimdiye kadar imaline muvaffak İrette uyandırmaktadır. Birinel günü çan çalmakta, nü hoş bir melodi çağırmaktı | ü kuvvetli bir top 3e€ düncü günü kı le, tayyare moti ikinci çün- dör - İsa Londrada 3000 İhtiyar kız Nümayiş yaptı Londra civarında Ki#ko Kuây'da pazar günü yaşlı kızlar bir top- yapmışlardır. İngilterenin her ta- Toplantıda oOen hararetli ve esaslı müzakereye mevzu olan nokla 55 ya- 'şından yukarı hiç evlenmemiş İngiliz kızlarına maaş verilmesi meselesi ol- ımuş ve bu hususta bir kararname im- zalanmıştır. Celsenin hitamından son - ra bu 3000 ihtiyar kız bir alay teşkil ederek Hayd - Parkta bir nümayiş ter- tip etmişlerdir. Mari Antuvanetin gerdanlığı satılıyor Fransa tarihinin meşhur kraliçelerin - den Miri Antuvanetin gâyet ha- dide ve kıymetli pırlanta gerdan - lığı bir temmuzda Londrada mü- zayede İle satılacaktır. Bu gerdanlık 29 taşla, 13 tane armut biçiminde mü - cevherden mürekkeptir. Gerdanlık-A - vusturya prenseslerinden Blanka ile kız kardeşine alttir, Büyük ihtüâl esnasında, Mari Antu - vanet ihtilâleileri atlatıp, bu gerdanlığı kızı Tereza Şarlota vermiş. Onun ölü - münden sonra, Kont dö Şambörle evle - nen yeğenine intikal etmiştir. Kont dö)yazmak o adamın mese emsali görülmemiş bir uyandırıcı saat| Şambör, Fransız kraliyetçileri tarafından olmuştur. Bu saat| beşinci Hanrı diye tanınmakta idi. 1884 kullananları yirmi türlü muhtelif su -| senesinde Kontes Şambrörün vasiyetna - mesindeki, Mari Antuvanetten intikal e- den büyük pırlantalarla müzeyyen ger « danlık ibaresile İspanya kralı yedinci Şar setli bir düdük seşi-| 28 Karısı ve Kontes Şambörün yeğeni 0- andıran sesle bu-| 'ân Mârgerite geçmiş, bu değerli mücev- Ni benzer yirmi türlü seslerle uyan -| her nihayet son sahibinin eline geçmiş - dırmakta imiş, ramvaydan atlamayı senede 6000 lira edeceğine, ve uzlanma eserlerinin pek ted- rici olduğuna göre ceza alınmasının epeyce süreceğine ba- karak belediyenin irat bütçesinde yeni bir fasıl açılması 2a- tir, aaa İSTER İNAN İSTER İNANMA! Zabıtanın tramvaydan etlıyanları şiddetle takibe devam İbni Sina.. EV $ Cas E. Talu üyük kurtarıcı Atatürk'ün Yük sek himayesi altında ve kıy “ metli direktiflerile çalışan (Türk Ta” rih Kurumu), bugün, üniversite Kon © ferans salonunda, (sayın Türk tıb V# felsefe bilgini İbni Sina için bir hü“ fal yapıyor. Memleketimizin y. seçkin şahsiyetleri, bu ihtifai esDâ sında, dokuz yüz yıl önce bu âlemde” ebedi bir nam bırakarak göçmüş 9 bu Öz Türk âlimi'nin hayat ve eseri” «İri hakkında söz söyliyecekler, garbik iki değerli ilim adamı, profesör dokt 'Tricot - Royer ile, doktor V. Gomoi beynelmilel | il dünyasının hürmet ve hayranlık dUY” gularına tercüman olacaklardır. bi İbni Sina kimdir? Bunu, bu örfi münasebetile bütün matbuatımızla b raber, Son Posta'nın da tarih maus riri, arkadaşım Turan Can etraflı Mâ kalelerle anlattılar. Onun için, ben © burada bu bahs” tekrar avdet edecek değilim. Beni” * üzerinde durmak istediğim nokiz, bu dan on asır evvel tâ Buharada parlâ yan ve şa'şaası on asır sonra hâlâ dün” ya ufuklarında ayni parlaklığını mü : hafaza eden bu Türk dehasının kuâ ” ret ve azameti Atatürk devri geline ye kadar, Türklüğün âleminde yekdi” ğerini takip eden devirlerde, lâyik e duğu ehemmiyetle idrak edilmemiş masıdır. p O kadar ki, İbni Sinayı İran benii isemiş, Arap kendinden bilmiş, yab' kabullenmeğe kalkışmış, ve Türk & <i miası bu öz evlâdının yabancılar tari fından böylece pay edilememesine & zaktan seyirci kalmıştır. Halbuki, İbni Sina, feda edileme? © lan milli mefabirdendir, Ve böyle duğu içindir ki her şeyini Okay & Türke, vatanından sonra, sosyal, SY. arihsel hüviyetini de yeni baştı kazandıran Atatürk, yüksek iratları İbni Sina hakkındaki tarihi şüphe 2 bertaraf eltirmişler, dokuz yüz yalak bu halis Türk şöhretini de Türk iade buyurmuşlardır. ads Cumhuriyetin bin bir feyzi aras" bu da çok değerli bir nimettir! SA mz Diri bir adamın öldüğünü yazmak suç sayılır mi? Meşhur ressam Utrillo geçen çi” bir çok tablolarını satın alıp teşbir. w den Londra müzesi tarafından yen © karılan kataloğu gözden geçirirke” minin hizasına; isi pu — 1934 yılında ölmüştür, ii” şi nin yazılmış olduğunu görmüş Vede halde kızarak bu kataloğu tertip ah? memur aleyhine bir xem ve K* davası açmıştır. İmei hukuk cevre! erinde Sİ di diri bir adamı ölmüş menin m. teşkil edip etmiyeveği nokta üzer de münakaşalar yapılmaktadır. Ek: yetin fikrine göre: a — Dirt bir adamın ölmüş oluğu ressam “, i su yeni sipariş almasına mani olmak Te retile menfantini sektedar edebilir. kat «zem ve kadh» sayılmaz. eğ mmm nara Biliyor musunuz ? Yak 1 — «Milyonlar çalan mes edi iz sereftaz» darbı meseli kimindir? 2 — Yer yüzünde maden kömü! yıl evvel bulunmuştur? > gerdi 3 — Haliç kaç defa ve hangi Y*” di ci yaf dönmüştür? (Cevapları Yarın) is Dünkü Sucllerin Cevapları: 1 -—- Alman Harbiye naziri “ Blomberg 183 de Porneraniyada © 4” muştur. 1914 de Metz cephesinde wo İ muş, 130 uncu alaya kumanda ee 2 — Taş basması 1897 de cat ed 3 — Sakarya harbi 16 yıl evvel mıştır. ğ