SON POSTA TELGRAF HABERLERİ Muamele ve kazanç vergileri Değişikliklere dair lâyihalar bu sabah Mecliste görüşülüyor Lâyihaların esaslarını neşrediyoruz Dün Mecliste mühim kanunlar kabul edildi. Pazartesi toplantısında hararetli müzakereler olacak, Hatay itilâfı, benzin ve petrol fiatlarının tenzili lâyihaları görüşüldükten sonra Başvekil mühim nutkunu söyliyecektir Ankara, l1 (Hususi) — Büyük' Millet Meclisi yarın öğleden evvel toplanarak mmumi heyote sevkedilmiş bulunan iş- derden mühim bir kısmını daha görüşe- rek intaç edecektir. Yarınki ruznameye 11 iş konmuştur. Muamcle ve kazanç vergilerinde yapıla- cak değişiklik hakkındaki lâyihalarla çok çocuklu hâkimlere verilecek yardım paraları ve ikramiyeye dair lâyiha, harp malüllerinin terfihlerine dair lâyiha bu &radadır. Meclisin pazartesi günkü — ruznamesi de hazırlanmıştır. Bu ruznamede 6 mü- him madde vardır. Benzin ve petroldan alınan vergi ve resimlerin tenziline dair lüyihalarla sınal müesseselerin sarfettik- | leri elektrikten nlınmakta olan istihlâk | Tes yapılacak demiryollarma dair lâyiha, Sancak hakkındaki muahede ve anlaş- manın tasdik: hakkındaki kanun lâyiha- &1, Türkiye - Mısır dastluk ve ikamet mür ahedelerile tabiiyet mukavelesinin tas- Giki hakkındaki lâyiha o gün görüşüle- cektir. Bu ehemmiyetli mevzuların müzake- rTesi münasebetile, Hariciye, Nafıa ve Ma. Vekillerinin izahatta bulunmalarına ântizar edilmektedir. Pazartesi toplantısında Meclis yaz ta- tiline karar vereceğinden Başvekil İsmet İnönünün beklenen nutkunu irat ederek millet vekillerinden itimat istiyeceği mu- hakkak. addolunmaktadır. Cumhuriyet hükümetinin dış ve iç si- yasette yurdun iktısadi, mali ve imar iş- lerinde gösterdiği büyük dirayet ve aldı- ği tedbirlerle elde ettiği muvaffaki dolayısile Büyük Millet Meci toplantıda coşkun tezahürata sahne ola- cağı anlaşılmaktadır. Kazançtan istisna edilenler Ankara, 11 (Hususi) — Kazanç vergisi nunların bazı hükümlerini değiştiren lâyihanın aldığı son şekle gö- re ziraat işlerinde kullandığı araba ve- ya hayvanile nakliyeciliği itiyat etmek- sizin arasıra ücretle eşya nakleden köy- Tülerle 60 kuruşa kadar olan işçi günde- Hklerile 120 kuruşa kadar gündeliklerin €0 kuruşu , vergiden müstesna — tütul- muştur. Ayni lâyihaya göre gayrimenkul alıp ve yaptırıp satmağı meslek ittihaz eden- ler het ay içinde sattıkları gayrimenku- lün cinsini bir beyanname ile İcrayi ti- caret ettikleri veya ikametgâhlarının bu- lunduğu varidat dairesine bildirmeğe mecbur tutulmuşlardır. İstanbul belikhanesindeki seyyar kab- zamalların vergi nisbeli, bunlara balık- hanece ödenen paranın yüzde nisbeti olarak tesbit edilmiştir. Ecnebi memle- ketlerden gelen artistlerle temsil ve her erinin vergileri, biletle çinde konsomâsyon yapılmı- yan yerlerde dühuliye biletlerinin ihtiva ettiği mebaliğin tamamı üzerinden yüzde beş nisbetinde vergiye bağlanmıştır. irketlerin — müteahhidleri hakkındaki Üzerinden vergiye|ler Birliğine karşı askeri bir tecavüz akşam İstanbula hareket etmiştir. aa a AAA aa ae inin tenziline dair lâyiha, Dîaîbt-kbesele—e rekabet ettiği kirden Irak ve İran hududlarına kadar | tâbi tutulan mükellefleri alâkadar eder| hükümler vardır. Muamele vergisi Ankara, 11 (Hususi) — Müuamele vergisi kanununun bazı maddelerinin değiştirilmesi ve bu kanuna bazı mad- deler eklenmesi hakkındaki lâyihanın bütçe encümeninden aldığı son şekilde kanundaki istisnalardan yeniden hariç tutulma, zım gelen mülesseselerin tesbiti işini Maliye ve İktısat Vekâlet » lerinin teklifi üzerine iera vekillerine bırakan hüküm lâyihadan çıkarılmış- tır. Muamele vergisine tabi olmıyan ba- |zı küçük sanayiin ayni san'at ,ve bu vergiye tabi olan bi | ezsese halinde çalışmaları, sanayii kur- tarmak için bunlara rekabet edecekle- rin muafiyetten hatiç tutulmaları ye- rinde bir tedbir görülmüştür. Ancak vergi bakımıyzdan istikrar isteyen sınatf | teşebbüslerden hangilerinin - vergiye | tabi olacaklarını kat'i olarak tayin et- —mek lâzım geldiğini düşünen bütçe en. 'cümeni icra vekilleri hey'et'ne salâh yet verilmektense bu hususta bir lâyi- ha sevketmesi için hükümete müh'et Wwerilmesini münasip görmüştür. Hükümet hu lâyihayı ikinciteşrin - de meçlise verecektir. Mecliste kabul edilen kanunlar l tatbik etmek fırsatını ele geçirmektir. Ankara 11 (Hususi) — Bugün Mecliste Ereğli şirketinden alınan liman, demir- yolu ve madenlerin Kozlu ve Kilimli de-' aa eee er AAAT e GA ASA SedeSAASAASASA SAA ASA AAAAAAAASAAA Rusyada ecnebi bir devlet ınamına casusluk yapanlar Muhtelif tarihlerde yakalanan suçluların dün muhakemelerine başlandı Moskova V1 Ç(ALA.) — diriyor: Dahiliye balk komiserliği urg:mla-, rı tarafından muhtelif tarihlerde tev - ki fedilen Tokaşevski, Yakir, Uboro - viç, Kork, Aydeman, Feldman, Pren - kov ve Putna meselesinin tahkikatı bit miş ve mahkemeye verilmiştir. Yukarıda ismi geçen mevkuflar, as- keri vazifelerini — sulistimal, vatana, Sovyetler Birliği milletlerine, ve işçi ve köylü Kızıl ordusuna hiyanetle suç. ludurlar. Tahkikat " evrakı, bunların Sovyetler Birliğine karşı gayri dosta - ne bir siyaset takip eden yabancı dev- letlerden birinin askeri zimamdar ma- hafili ile işbirliği halinde devlet aley- hinde harekâta iştiraklerini tesbit et - mektedir. Bu devletin askeri casusluk teşkilâ. tına dahil bulunan suçlular, bu devle- tin askeri mahafiline sistematik bir su- rette Kızıl ordunun vaziyeti hakkında casusluk malümatı vermekte, Sov: yet « 'l'ıS ajansı bil. [ miryollarının işletilmesi ve Havzadaki deniz işlerinin inhisar altına alınmasına, göçmenlerle nakledilenlere, mültecilere« ve mulıtaç Ç luk ve yemeklik buğday dağılılması için | Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankasının 3 milyon 750 bin liraya kadar kredi aç- masına salâhiyet veren kanun lüyihala- rile hava müdafas genel kumandanlığı teşkili, vilâyetler evinin tesisat ve mef- ruşatı için gelecek senelere sari taahhü- dat Jerası hakkındaki kanun lâyihaları, devlet demiryollarının ihtiyacı olan mu- rik ve müteharrik edevatın - siparişi in 16 milyon liraya kadar taahhüt ya- Pilmasına, Sümer Bank sermayesine ev- | velce ilâve edilmiş bulunan 45 milyon Uraya 15 müyon Jira daha ilâvesine ait kanunlar da kabul edilmiştir. Kan gütme Kan gütme sebebile işlenen fiiller hak- | kındaki kanunun müzakeresine başlanır- ken söz alan Adliye Vekili Şükrü Sa- racoğlu şu beyanatta bulunmuş ve de- miştir ki: — Bu kanun süratle tesirini yapacak ve bu kurunuvusta âdeti güzel ve mede- | i Türkiyemizi süratle ve ebediyen ter- edecektir. Tek dileğimiz bu kanunu | | | | Kanun Adliye Vekilinin bu beyanatını mütcakip müstaceliyetle müzakere edi- lerek kabul olunmuştur. Türkiye - İtalya arasında Romada im- za edilmiş olan ticaret ve seyrisefâin mu- ghedesile ticaret anlaşmasının ve mer- , butatının tasdiklerine ait kanun lTâyiha- Tarı da kabul edilmiştir. hhmal inde Kızıl ordunun - hezimetini hazırlamak maksadile bu ordunun kuv vetini Zayıflatmak üzere bozgunculuk faal yapmakta idiler. Bunların he- defi: razi sahipleri ve kapitalistler rejimi . nin yeniden tesisine yardım etmek teş- kil eylemekte idi, Bütün suçlular, kendilerine — isnad edilen suçları tamamile itiraf etmiş - , bugün, 11 haziranda, Sovyet- yüksek divanının — hususi mahkemesi önünde, gizli bir celsede görülmektedir, Mahkemeye, Sovyetler Birliği yük- sek divanı asker! mahkemesi reisi Ul - rik riyaset etmektedir. B. Muammer Eriş nelıyor Ankara, (1 (Hususi) — Türkiye İş Bankası Umumi Müdürü Muammer Eriş kısa bir müddet kalmak üzere bu , Sövyetler Birliğinde büyük a - ki Antakya Türkleri iÇiİ ı; katlıam hazırlanmış Müthiş ve şumllü Bir suikasti plânı Meydana çıkarıldı (Baş tarafı 1 inci sayfada) mindeki 600 evli Türk köyünde ca- niyane tecavüzlerde bulunulmuş ve köy yağma edilmiştir. Araplar dükkânlarında ve Türk mahalleleri aralarındaki evlerinde bulunan eşyalarını sür'atle harice taşıyorlar. Bu vaziyet halka şehrin kundaklanması korkusunu vermek- tedir. Arap milisler Mürk nüfus kâti bini süngülemişlerdir. Türk mem lar dairelerine gidememektedirler. Himayesiz kalan Türkler endişe içindedir. * Adana, 11 - (Hususi) — Sancakta ftazyik son dereceyi bulmuştur. Ha- zırlanan imha plâmı vaktinde haber alınmış ve bahçelerde otüran Türk- ler şoförler tarafından şehre getiril- mişlerdir. Araplar bu otomobillerin camlarını kırmışlar, lâstiklerini pat- latmışlardır. Şoförler benzin depola- rile bahçelerdeki evleri yağma etmi: lerdir. Bunden başka Türklerin şapkaları başlarından zorla alınmakta, yırtı! maktadır. Halk mümessili Abdülga- ni delegenin yanına giderken önüne çıkan Araplar tarafından tehdid edil- mişse de yetişen Türkler tarafından kurtarılmıştır. Milisler çarşı ve mahallelerde si- lâhlarla dolaşarak halkı tehdid et- mektedirler. Bugün Suriyenin her tarafında yapılması kararlaştırıları büyük nümayiş, demir gömleklilerin reisi doktor Abdurrahman Şehben derin bir beyannamesile vazgeçilmi; tir. Başbakan tetkik seyahatine çıkıyor Ankaradan Büldirildiğine göre Baş- vekil İsmet İnönü temmuzun ilk haf- | Emir Abdullahın ;Mem!eketlmizı ziyare İnfial uyandırdı (Baştarafı 1 inci sayfada) jhalli hükümetin ve Fransız ku |rinin müdahalelerine — rağmen b wıırbecleler ve müsademeler ol Netice: On iki Arap, beş Türk, meni mecruhtur! «Türkler bir o LArabın kulağını kestiler!» diye de yamet koparıyorlar! ğ İkinci bir hâdise de Şarki Erdün Et rinin Ankarada ve Türkiyedeki ikı ti ve bu münasebetle iki teati edilen dostluk sö: ğın ittihadı namına Şam meydanlarıı çın çın çınlatan nutuk'ara rağmen b Arap hükümdarının, «Sancak hakkır daki karar vesilesinden bilistifade: kara ile mücameleye girişmesi bul fena ha'de hiddet ve tuj 'yan. mücip « muştur. Üçüncü bir hâdite de Sancaklil yüksek komiser vekilinin Sancak işl ri hakkında Adanaya giderek orada zı meseleler hakkında müzakerede b lunmasıdır. Yeni Sancak rejiminin | bikine ait olduğu zannedilen bu ko jnuşmalar üzerine şimdi Vataniler kü lere biniyorlar: «Demek, bundan Sancak işleri Şamda — değil, Adana hal ve fasledilecektir?.» diyorlar. E hal, yani Fransanın bu işlerde Türki ye İle elbirliği etmiş olması burada Vi |tanileri o kadar kızdırdı ki İhsan Cab ri irat ettiği nutukta Fransa ile yap lan dostluk müadehesinin bir «Hudy biyye müsalehası» olduğunu Malüm olduğu üzere bu müsaleha pey gamberimizin Kureyş ile yaptığı o1 n nelik bir müsalehadır ki muddı:t ği zaman Medine ve Mekkeyi zap lemişti. Fakat, İhsan Cabiri on sonra Suriyenin Fransayı ne suret Yethedeceğini tasrih etmedi. Gazeteler — Antakyadaki m haberlerinin Ankaraya aksetmesi ü rine orada Vekiller Hey in, M A Çakmağın da iştirakile bir içtima akte tiğini ve bunun neticesinde hududa ki fırka asker gönderilmesine r verildiği tarzında bazı haberlör yaz tasında yanında Vekâletler mütehas « sısları o.dug'u halde uzun bir memle - de tetkikat yapacaktır Alman Nazırı Peştede Budapeştede 11 (ALA) — Baron fon Neurath ve yanındaki zevat buraya var- maşlar ve tayyare meydanında başvekil B. Daranyi ile B. Kanya ve İtalya, Avus- | turya, Bulgaristan ve Yugoslavya orta el. çileri tarafından karşılanmışlardır. Maliye Vekili tekrar Avrupaya gidiyor Ankara, 11 (Hususi) — Müaliye Ve- at Ağralı gelecek hafta sonunda tedavi için mezunen Avrupaya gide cektir. Fıkırdak bir sinema yıldızı genç doğuşları, sanat yapışları ne kadar kildedir. maktadırlar. Bu haberler de burai hiddet uyandırmış ve (Türkiye bi tehdit ediyor) feryadı büsbütün art mıştır. A.S. Sabık İngılız k İstanbula geliyo Ankaradan bildirildiğine göre sor Dükü ile Düşes Vindsör ta başlarında İstanbula gelecekler ve A tatürkün şahsi misatiri olarak lerbeyi sarayında üç hafta misafir kâ lacaklardır. Atatürkün Tebrik telgrafları Ankara 1! — Efgan istil klâlinin y dönümü —münasebetile Reisicum Atatürk ile Efgan Kralhı arasında graflar teati olunmuştur. ., . " Tarihin malı yaşında öldü. Stüdyo san'atkârlarını süratli olursa kayboluşları da ayni ge Kendiletinden hıhııdilnuğe' başlandığı gün servet ve şöhret ayı dır. Fakat yalnız ölüm değil, bazı hâdiseler de sinema yıldızlarının til ler. Sinema tekniğinde görülen herhangi bir değişiklik bugünün şöh sıfıra indirebilir. Sesli filmlerden sonra sesi müsait olmıyan birçok şâh birdenbire unutuluverdiler. Zaten bu sanatta iz ve eser bırakmak imkânı Stüdyo bir sihirbaz dükkânı gibidir. Orada her şey makinenin, ışığın v filmcilik sanatına ait binbir hünerin sözü geçer. Ekranda gördüğümüz ruhunun ve bilgisinin, zevkinin insiyak! hareketlerile değll, rejisörün ve : naryocunun ve teknisyenlerin elleri ve işaretlerile hareket eder, Bunun iç sanatkâr bir oyuncaktan başka bir şey değildir. Vaktile Rodolf Valentino adındaki şöhret yapmış bir sinema artisti — müştü: Ayni gün Amerikanın tanınmış bir muharriri de öldü. ; halk, sinema âlemi Rodolf Valentino ile o kadar meşgül oldular ki yer den oynadı. Zavallı muharririn cenazesini on iki kişilik bir dost kaldırdı. Bundan bahseden bir İngiliz gazelesi o zaman şöyle bir mütaleada bulum muştu: «Valentinoya gösterilen alâka bugün içindir. Sinema sanatkârının modüası geçinciye ve yahut ölünciye kadardır. Fakat bir fikir - fırça ve kı e sahibi eğer sanatkâr ise kazandığı Doğrudur zannederim. şöhreti tarihe mal edebilir.» Bürhan Cahid Mork