Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
SON POSTA MİZAH ŞEYTANLA MÜL — İmset, Eşriyat müdü- : Vilra Ün sesini tanı- ÇA Beni çağırı- | Yorau: ' — Ne var üstad? — Bir mülâkat ' 5 - Kimle? P , Kendi ken- — Önle Yapacak de- İh ya; günün rii"';hlz—ırmdan bi- a Ğünmwe baş- ?u;uîş düşünü- | h;'nGünün adam- | h%dan birini, g” buldum. Rok- er! —O öldü. , Toprağı — bol Âk daha iyi ya! İx Tabasile, taallü- tile Mmülâkat yaparım ç Onlar Amerikadalar? — Cehenneme olsa giderim. Sen aylık- 9 haber ver. “a"uoîam öyle amma Rokfeller günün sayılmaz. Ben buldum. — Ben de kaybetmiştim amma bula - — Ne kaybetmiştin? ——— < Sekiz yaşımda iken annem bana bir k“'“l vermişti. Onu kaybetmiştim. Günün adamını buldum. î Yemu yurdunu söyle gideyim., ___Yerinı yurdunu bilsem kolay, * şem%m söyle?, rı S El'iyazü billâh! — Mülâkat işte onunla olacak. ı;' Allah, şerrinden muhafaza etsin. | € bu işi beceremiyeceğim. % E;hneceremem de ne demek, sen muüu- —T değil misin? m;adMUharririm amma ne şeytanın kapı Y arlığını ettim, ne de arka bacağiı - T * S l Fazla lâf istemem. Mülâkatı yap, | l Yaz getir. Haydi şimdi işe başla! Söldan geri çarkettim. | , .lşemnh görüşmek kolay olmıyacaktı. | .“Ğu mülâkat yapabilmenin güç ol- bu dünyada şeytanla mülâkat kim | ,, ** kadar güçtü. / İıjîîzüme telefon ilişti. İstihbaratı bul- ' S | w Mîey bayan, Şeytanla görüşmek isti- ! : k telefon numarasını söyleseniz. Ç __“Iağıma bir kahkaha sesi geldi: j' | Lâ"aleüayin bir numarayı çevirin, v b“lrla karşınıza çıkar. Ha ha, numarayı Vi bttgin dim, 16 yı çevirin, oradan 97 i İs- ü Mîîle_fonu kapadım, tekrar açtım. 16 yı üm. < Ne nümero?.. kuz, yedi. j : Alo.,, - Hati Seytan orada mı bayım.. * U.;ıu Urada şeytanların nevileri var, han- istiyorsunuz? A - g'“l şeytan meşheri mi? | Vet! ŞKS 4 K _%%Mfed&siniz amma telefon rehbe - P SRe N aramış ta bulâmamıştım. — d y hber de, akıl hastalıkları hastanesi . M I'I:nu hızla kapadım. ” h ” G, * kör şeytan'hay! ; ğ:mdi alelâcayip bir şey vardı. İn- hıw_h“’-l.'fm'ulı.ı, hem de benzemiiyordu.. )qfd 8 benziyordu; hem de benzemi - ___'1-. ews*n kimsin? * 3 verdi: | '“Ğil n_â :'“îı demindenberi beni arıyorsun e' » gökte ararken yerde bul- : yım da göremiyorsun, — - *'nı. Ben kuruş filân kaybedip bulma- Yazan : İMSET ) KAT — Siz sakın yar- dım etmeyin, bilâ- kis ona karşı çıka- caklarla Nerede dünyada tılar. bütün recekti. Gene so- nunda merhame- tim tuttu. Devlet büyüklerini — gör- düm: — Bırakın, de- dim, ne işleri var- sa kendileri hallet- — Burada nerede idin? — Evvelâ neşriyat müdürünün kafa - sına girmiştim. Şeytanla mülâkat yap - manı ona ben söylettim. Oradan seninle birlikte bu odaya geçtim. Senin kafana girdim. Telefonu açtırdım. İstihbarattaki santralın kafasına girdim, sana timar - hanenin telefon numarasını verdirdim. Şimdi de karşında duruyorum. Sor sua- lini vereyim cevabını.. İş olmuştu. Şeytanı bulmuştum, fakat ona ne sorabilirdim. Şuna buna soru! - duğu gibi: — Kaç yaşındasınız? |— Kimin romanlarını. seversiniz? — En beğendiğiniz sinema artisti han- gisidir? — Evinizde ne ile vakit geçirirsiniz? gibi beylik sualleri soramazdım ya' O benim düşündüklerimi anlamıştı. Çıngıraklı bir kahkaha salıverdi. — Ne o sual mi bulamiyorsun? — Hemen hemen öyle! — Haydi sana yardım edeyim.. Hem benim şimdi çok işim var, uzun uzun ko- nuşamam. Önündeki kâğıtlara bak. Kâğıtlara baktım. Kâğıtlara elimi sür- mediğim halde baştan aşağı yazılmıştı. |' Yazı da benim yazımın ayni idi. Başım: kaldırdım. Şeytan yoktu. * Ben Şeytan anlatıyorum: İnsanlardâ gayet tuhaf bir itikat var. Doğrusu bu itikat beni çok güldürüyor. Benden ödleri patlıyor. — Şeytan! Dediler mi, yürekleri hop, hop, hop hopluyor. Benden korktukları kadar ka- dından da korkuyorlar. — Onlar da şeytan! Diyorlar.. Bu ne gülünç bir itikat. Ka- dınlar mı şeytan? Ne münasebet! Kadınlar şeytan de - ğil, şeytanın oyuncakları.. Onlarla oy - namaktan öyle zevk alıyorum ki.. — Günde beş on defa yüzlerini gözlerini boyatıp karşıma alıyor, hallerine gülü - yorum. Saçlarınızı kesin diyorum, hemen ke -| siyorlar, Tablakârların tabla altı şeklin- de toparlayıverin, diyorum. Hemen yapı- yorlar. Kaşlarınızı kazıyın diyörum, kazı- | yorlar. Kocanızla- kavga edin, diyorum, ediyorlar, Komşularınızı çekiştirin di - “yorum, çekiştiriyorlar. Dedim ya, ben ne desem onu yapıyorlar, * Bazan daldan dala atlar gibi lâftan lâ- fa geçiyorsun! dersiniz.. Şeytanlığın ya- sası bü &sasen. Bir dalda durmamak. . .Bir -gün İspanyaya gitmiştim. - - Orada Franko, isminde birini gördüm. - Bu bir generaldı. Hemen kafasına girdim, — İsyan et Dedim, Düşünmedi, taşınmadı, etti. Bütün devletlerin büyüklerini görü - verdim. Bir kısmına: isyan | »— Siz yardım edin. — — Bir kısmina dat sinler. * Hâlis süt iİnsan- ları besler.. İnsan- lar beslendikçe de kendilerini benden bif nebze koru- rnalt yolunu bulurlar. Bunun önü- nü almam gerektir. Onun için sütçü- leri hep emrime almışımdır. Hâlis süt satmazlar, Süte su karıştırırlar. * Hani iki tekerlekli bir şeyler var.. Bazıları: Bisiklet, diyorlar.. Bazıları da şeytan arabası.. Yani benim arabam. Ne yanlış bir düşünce.. Ben hiç öyle şeylere binmiye tenezzül eder miyim? Benim a- rabam büsbütün başkadır. İnsanların o- tomobil adını verdikleri tekerleği lâs - tikli, içi rahat şeyler yok mu, işte onlar benim arabamdır.. Benim arabam oldu- | ğu için de bir çok garip halleri vardır. İçine giremiyenler — kıskançlıklarından kendilerini yerler. İçine girenler iğreti girmişlerse: — Ah bizim de olsa! Demekten çeneleri yorulur. Eğer sa- hipleriyse her gün bir kaza yapmak teh- likesine maruzdurlar. * Şeytan deyip te yalnız fenalık yaptı- ğıma.. İnsanlara hiç iyiliğim dokunma- dığına hükmetmeyiniz!, Ben insanlara çok iyilikler yapmışımdır. Amma haki- katte bu da bir telâkki meselesidir. Ben iyilik derim de.. Hakikatte iyilik değil- dir. Merak ediyorsunuz değil mi? — Bu iyilikler nedir? Diye sorabilirsiniz... Söyliyeyim.. Medeniyet.. Evet bugü- nün medeniyeti benim eserimdir. Ben olmasaydım. Amerika keşfedilmiyecek- ti. Ben olmasaydım, zehirli gaz keşfedil- miyecekti. Ben olmasaydım. Asansör ol- mıyacaktı. Ben olmasaydım. Tramvay olmiyacaktı. Fabrika olmıyacaktı. Apar- tıman olmıyacaktı. Elektrik olmıyacaktı. Olmıyacaktı. Olmıyacaktı. Bütün bunla- rı ben niçin mi yaptım? ; — İnsanlara hizmet olsun diye! söyliyeyim: Medeniyeti bugünkü haline getirmek- le insanların rahatını kaçırdım. Zehirli gazlar keşfettirdim. İnsanları boğdum. Asansörü yaptım. İnsanı merdiven - çık- maktan menettim. Bu yüzden adaleleri | işlemiyor. Daha ihtiyarlamadan bacak- ları tutuluyor. Tramvayı yapmam Yaya yürüyenleri kışmış gibi rahatsız etmesi, atlıyanları da cezaya çarptırması için, Apartımanı, şehrin havasını bozması için kurdum,. Elektriği icadıma sebep te, insanların | gözlerinin bozulmasını istediğimdendir. Dedim ya bütün bu medeniyet benim ,eserimdir. Ve medeniyeti insanlara iyi- lettim. Medeniyet daha da ilerliyecek ve ben daha çok zevk duyacağım. * ve neşriyat müdürüne: — Kendim yazdım. n | beraber olun! dedim. Hep- si dediklerimi yap- tılar. Bu yüzden birbirlerine - karış- ise kan gövdeyi götü- Şimdi bu söze bir güleyim de doğruyu |» .çiğnemesini, içine girenleri cendereye sı- lik için değil, fenalık için bu kadar iler- Şeytanın, benim kalemimle, benim el yazımı taklit ederek yazdığı yazı burada bitmişti. Ben bu yazıyı bir kere okudum | Diye teslim ettim. Yazmadığım bir ya- "| zı için kendim yazdım dememe de sebep * | olam her>halde o şeytan olacak! — — DA S LA E — A B Bu haftaki güreş müsabakaları karşılaşmıya Dinarlı Mehmet Komaile gelecek mi ? t Koma Dünya güreş âleminde muvaffakiyet göstermiş bir takım pehlivanların şehri- ,mize gelişleri halk arasında büyük bir alâka tevlit etmiştir. Bizim pehlivanlarımızla güreşecek ©- ,lan Koma geçenlerde buraya gelen meş- hur Cim Londosu mağlüp eden Şikatı 47 ,dakikada mağlüp etmiş bir pehlivandır. Kendisi 34 yaşındadır. Cenubi Amerikanın iri gümüş tokalı Atlas şampiyonluk kemerini belinde ta- şimakta ve: «— 9 milletin 41 pehlivanından, 14 çe- tin güreş yaparak kazandığım bu keme- ri, sırtımı yere getirebilecek olan Türk güreşçisinin beline takacağım!« demek-| tedir. Komayı, cumartesi akşamı, stadyom- da seyredeceksiniz. Bugün, Türkiyenin | gerbest ve yağlı güreşte resmen şampi- ,yonu Tekirdağlı Hüseyindir. Mülâyim ikinci, yarım dünya Süleyman üçüncü, ,ve o müsabakalara iştirak etmediği için (de, Dinarlı Mehmet dördüncü sayılmak- tadır. Binaenaleyh, EKoma'nın, Tekir- dağlı Hüseyinle, Türkiye şampiyonluğu- jpa, Tekirdağlı Hüseyinle güreşmeye hak kazanabilmesi için diğer üç pehlivanı, sıra ile yenmesi lâzımdır! Binaenaleyh, evvelâ Dinarlı ile, onu yenerse yarım dünya Süleymanla, onu Teşmek mecburiyetindedir. Bu üç galibiyetten sonradır ki, Koma, Tekirdağlı Hüseyine karşı da talihini ve pazusunu denemek fırsatını kazanabilir. Bu hesapça, Dinarlı Mehmetle olması lâzım gelen ilk güreş, cumartesi gecesi Taksim stadyomunda yapılacaktır. Dinarlı Mehmet, şu anda, Karacabey- dedir. Kehndisine, buraya gelmesi için su- reti mahsusada davetiye gönderilmiştir. Dinarlı -Mehmet, kendisini — getirmek için gönderilmiş olan adama verdiği bir kâğıt ve imzayla, cumartesi akşamı İs- tanbulda bulunacağını ve Koma ile gü- reşeceğini taahhüt etmiştir. , Bu taahhüdünü yerine getirmediği tak- dirde, bittabi mağlüp sayılacak, ve bu müsabakalara girmek hakkını kaybede- cektir. , le, yahut ta yarım dünya Süleymanla gü- reşecektir. i Bundan sonraki müsabakalardan biri- si İzmirde, diğeri. Ankarada - olacaktır. Ve final, İstanbulda yapılacaktır. ; Geçen sene İstanbul festivalinde gayri "muntazam ve, karmakarışık- organizas- yonla yapılan müsabakaları hatırlıyarak cumartesi günkü müsabakalar için isti- yeceğimiz şeyler şunlardır: 1 — Radyo tertibatı muhakkak suret- te yapılmalıdır. 2 — Organizatörler ve diğer bazı gayri mesul kimseler ringin etrafında dolaşa- r_ak mütalealar dermeyan etmemelidir- ler. * da yenebildiği takdirde Mülâyimle gü-|l O zaman bittabi, Koma, ya Mülâyim- İ Profesyonel güreşlere halkın rağbetini söndürmemek için organizasyon meselesine azami dikkat sarfetmek ve bu işlerde lâübaliliğe meydan vermemek İâzımıdır Dinarlı Mehmet ları evvelden tesbit olunarak hakemleri kararsızlığa ve halkı da heyecana, infiale gevketmemek lâzımdır. : sız ve lüzumsuz sözlerle ortalığı karıştır« mamalıdır. 5 — Müsabakalara vaktinde başlanma« lıdır. , 6 — Her türlü ihtimaller nazarı itibara alınarak kimin kiminle güreşeceği bin gün evvelden ilân edilmeli ve bu progs- ram harfi harfine tatbik olunmalıdır. - 7 — Halkın organizatörlerin - gazete- ,ciler müstesna - ringin kenarında yer al« maları sureti kat'iyede menedilmelidir. 8 — Güreşlerin danışıklı dövüş oldu- ğunu işrap eder tarzda hareketler, hake« me sokulmaklar, kulağa fısıldamalar kat'iyen olmamalıdır. Yaşarla uğraşmak doğru değildir! - » * Sevimli şampiyonumuza — söz söylemek isteyenler dedıkodu yapacaklarına minder üzerine çıkmalıdır Dünya şampiyonu Yaşar Erkan Dün, matbaamıza Berlin olempiyatla« rında dünya şampiyonluğunu kazanan | değerli pehlivanımız Yaşar Erkan geldi. şampiyonumuz, — Kasımpaşa — klübüne mensup bazı güreşçilerin, ötede beride ,ikendisine meydan okuyarak dolaştıkları- nı, ve hakkında teessür uyandırıcı dedi- kodular çıkardıklarını duymuş. Onların iddialarına göre, Yaşar, dünya şampiyonluğuna değil, Türkiye, — İstan- bul, hattâ Kasımpaşa şampiyonluğuna ** - — (Devamı 11 mcı. sayfada) g, T * — Radyoyu her eline geçireı. mana- Büyük bir hiddet içinde bulunan sevimli | bile lâyık değilmiş ve hepsi de, Yaşarı -| kolayca yenmiye kadirmişler!.. ği