19 Ocak 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

LİY “SONPOSTA - Kim veya hangısı ulduunu — BİLİYİ R MUSUNUZ ? En uğursuz kadın, en genç büyük anne, en derin suya dalan dalgıç, en çok yıldırım çarpan adam, en ihtiyar nefer ( Bu yazıları kesip saklayın, başka yerde bulamazsınız! ) En kıymettar anne — Korsikada 1750 tarihinde doğmuş olan Marie La- &litia Ramolino'dur. Bu kadın Karlo Bonapart ile evlenmiş-ve 13 çocuğu ol muştur. Birinci çocuğu Jozef İspanya Kralı olmuştur; ikinci çocuğu Napol - yon, Fransa İmparatoru olmuştur. Ü- eüncü çocuru Jerom, Vestfa'iya Kralı olmuştur; dördüncü çocuğu Louis, Hol landa Kralı olmuştur; beşinci çocuğu Lusien, Prens Kamino olmuştur. Ma- ria Paulina, Guastalla Düşesi olmuş- tur. Bu kadm evlâtlarının bütün mü- rüvvetini görmüş ve 86 yaşmda ölmüş tür. En uğursuz zevce — Berlinde Alman kadını İrmgard Bruns 1928 de 5 defa evlenmiş, beş kocası da intihar etmiş- tir. En genç büyük anne — Amerikalı zenci kız Mumzi 7 yaşında evlenmiş, 8 yaşında iken bir çocuk doğurmuştur. Bu çocuk keza yedi yaşında evlenmiş, ve 8 yaşında iken bir çocuk doğurmuş tur. Bu suretle Mumzi |7 yaşında iken büyük anne olmuştur. En ihtiyar nefer — Argentin ordu- sundadır. İsmi Senor Joze Kruz Gömez dir. 107 yaşmdadır. En çok askerde oğlu olan baba — Almanyada Abensberg kontu Babon- un İkinci Hanri zamanında orduda ayni zamanda askerlik yapan 32 oğlu vardı. En çok öksüren adam — Amerikada Tennessee'de Vera Stone hasta olmuş, 58 gün ve gece hiç durmadan boğmaca öksürüğü öksürmüş, fakat sonra iyi ol müştur. En çok aksıran adam — İngilterede Edinburg şehrinde James Lanvier 927 senesinde 690 defa arka arkaya aksır- mıştır. En çok ıımelıyat olmuş adam — İn- giliz Hanri Smithe 148 defa büyük a- meliyat ölmüştur. Ameliyat masası ü- zerinde ceman 200 saatten fazla yat - mıştır. Şimdi 47 yaşındadır, evlidir, & ta biner, danseder çok neşelidir, hep güler. En çok yıldırım çarpan adam — Fran sada Lyon şehrinde Kaeson Beltram'a muhtelif tarihlerde 5 defa yıldırım çarpmış, fakat ölmemiştir. En çok acıya tahammül eden a - dam — Hindistanda Singapurda bir Hintli fakir uçları gayet sivri 50 oku göğsünün ve sırtının etlerine saplıya- rak kızgın bir güneşin altında bir saat yol yürümüş, bütün acılara hiç aldır - mamıştır. En çok mahpus yatan adam — Fran- sada Toulon şehrinde Jean Baptiste Mouron 1684 tarihinde 17 yaşında iken yangın çıkarmak cürmile hanse girmiş, 101 sene bir gün hapis yattık - tan sonra çıkmıştır ve 6 sene daha ya-| şamış, nihayet 124 yaşında ölmüştür. En çok hapse mahküm adam — Al- manyada Maintz şehrinde 1927 sene - sinde hapishaneye Konmuş Otto Nod - ling adında biri vardır ki ceman 14972 sene hapse mahkümdur. Bu adam bira Kabrikasının vergi meselesinden 82 milyon mark cezaya çarpılmış ve bu - nu vermediği için her 15 markı için bir gün hapse mahküm olmustur, 9 senesi geçmiştir, fakat daha 14966 sene ha - pis yatacaktır. En çok ayni yatakta yatan adam — Amerikada Pensilvaniyada Skranton şehrinde Eugene Mayers içinde doğ - duğu yatakia bütün müddeti hayatınca yani 75 sene yatmış ve nihayet gene ayni yatak içinde ölmüştür. En çoak hizmetçilik eden kadın — İngilterede Derbi şehrinde Ellison ai- lesi yanımda Eleanor Perkins tam 64 sene hizmetcilik etmiştir. | (EN UĞURsSUZ KADIN BERÜUNDE ALMAN KADPINI İRMOGARD İ BRUMS 1918 DE KoCcASI DA 'NTı.HAR ETMİSTIR ALMAN PEHLİ- YANI JÜSEF MANGER 1936 BERLİN OLİMP. İYADINDA ikj ELİLE 4lokilo YU BAŞININÜŞTÜ NE KALDIRMIŞTİ EN KUWETLI ADAM L İNGLİT DALGICI BARTON USJAĞUSTAS İ9934) YARİHİNDE BERNO0 CIVYARIN DA SUYA Dlınş VE Ğİ 5)M DERİNE t g TAMÇA) snuouanuşw _*;_ ENÇoK YILDIRIM /f“ ÇARPAN ADAM FRANYADA LiYON SEHNRİN DE KAESON BELTRAM'a MÜUHTELİP YARİHLE RDE(S)DEFA yiLPRIRIM ŞARPMIŞ FAKALÖLMEMİŞTİR EN DERİN SUYA DALAN, , ADAM Va UA F İ Ç Şimali Amerikada Mis Margaret Mad- den 65 sene ilk mektep muallimliği et- miştir. En çok koşan adam — Johnni Solo 1929 senesinde Nevyorktan Losanje - les şehrine kadar olan 5800 km, mesa- feyi 21 gün 21 saat 57 dakika 20 sani- yede koşmuştur, yani günde vasati 265 km. koşmuştur. En çabuk koşan adam — Amerikalı zenci Övens 1936 Berlin olimpiyadın- da 100 metröyi 10,2 saniyede koşmuş- tur. zenci Övens 1936 Berlin olimpiyadın- da 8,13 m. uzun atlamıştır. En yüksek atlıyan adam — AÂmeri - kalı Conson 1936 Berlin olimpiyadın - da 2,08 m. atlamıştır. En küvvetli adam — Alman pehli- vanı Josef Manger 1936 Berlin olimpi- yadında iki elile 410 kiloyu başının yukarısına kaldırmıştır. En çabuk yüzen adam — Amerikalı Fik 1936 Berlin olimpiyadında 100 m. yi serbest usulle 56,4 saniyede yüz- müştür. En uzak yere yüzen adam — Pedro Kandidli ismindeki İspanyoli cemubi Amerikada Rozariodan Santafeye ka- dar olan 126 km, mesafeyi 35 saat bir dakikada yüzmüştür. En yüksekten suya atlıyan adam — Aleks Vikham ismindeki İngiliz Mel- yüksekten suya atlamış ve ölmemiştir. En çok suda duran İnsan — Ruth Letzig isimli Alman kadını 1933 sene- sinde Almanyada Baldenay gölünde su ya girmiş ve 3 gün 3 gece 6 saat 46 da- kika suda-durmuş Ve yüzmüştür. En çok su altında düran- adam — !912 senesinde Pariste yapılan bir mü- sabakada Fransız Paulikuen 6 dakika 29 saniye su altında nefes almadan durmuştur. En derin suya dalan dalyıç — İngiliz dalgıcı Barton İ6 ağustos 1934 tarihin- de Bermuda adaları civarında suya dalmış ve 1135 m. derine inerek orada 5 dakika durmuştur. En çok ip atlıyan adâm — Avüstral- yalı Barnett yapılan bir müsabakada 11810 defa ip atlamış tam 4 saat sür - En çok taklak atan adam — Mısırl: Arap Ömef oğlu Hasan arka arkaya 322 defa taklak atmıştır. En çok dans eden insan — Afrikada Luzu kabilesinden bir kadın 7 gün 7 gece 4 saat durmadan dinlenmeden dansetmiştir. En çok ayak parmakları ucunda du- En çok muallimlik eden kadm — ran insan — Viyanalı dansöz Adrienne En uzun atlıyan adam — Amerikalı! yetname yazmıştır, 95940 kelime kul- burn şehrinde 1918 senesinde 63 m. - Flauris 14 saat 15 dakika ayak par - makları ucunda durmuştur. En iyi bilârdo oynıyan adam — Ame- rikalı Lindrum 1931 senesinde yapı: -| lan bir müsabakada hata etmeden! arka arkaya 3905 vuruş yapmıştır. En garip piyano çalan adam — A - vusturyalı musikişinas Heinrih Nostle dili ile piyano çalıyor. En garip ıslık çalan adam — Vantri- tok Nichols dudakları tamamile kapalı olduğu halde ıslık çalıyor. En çok Hisan bilen adam — İngiliz Sir George Grierson 179 lisan konuş-’ maktadır. -İkinci Jisan bilen İtalyada | Bologna şehrinde Jozef Kaspar Kardi nal Mezzofantidir. 114 lisan bilmek - tedir. Bunlardan elli dört tanesi! ni ana lisanı gibi veecnebi olduğu kat'iyyen farkolunmiıyacak kadar mü- kemmel konuşuyor. En çabuk üniversite bitiren talehe — Amerikada 3 yaşında kız çocuk Mar - garet Guest, Kansas şehrindeki Bakef üniversitesinin müsiki koönservatuarı- nın imtihanlarını muvaffakivetle ver - miş ve diploma almıştır. En uzun vasiyetname vazan jinsan — Londrada İngiliz kadını Kooktur, 1925 senesinde ölürken 4 ciltlik bir vasi - lanmış, yazısı 600 sahile tutlmuştur, En kısa isimli adam — Çinde Hang- şuv vilâyetinde bir Çinlidir, bir tek is- mi vardır, o da İ'dir, Bay İ. En uzun isimli insan — Bir Çin ka- dın hüzümdarıdır, ismi 65 harflidir ve şudur: — Tzu-hsi-tuan-yu-kang.hsi-çao- yuçuaneğçeng-şufikung-çin-hsien-çung- hsı—huang-taı-hou. Bu hükümdar ka- fa konuşurken isminin her bir he - casım muhakkak telâffuz etmek lâ - zım imiş. En çok maaş ıhl adam — Eski A İ vusturya imparatoru | nci Fransova Jo sefdir. Senede 22 milyon kron yani 5,5 milyon Türk lirası alırdı ve bu para ancak maaşı olup diğer membalardan: aldığı paralar başka idi. Bu adam haya| 'S'D tında Avusturya haznesinden cem'an 340 milyon lira maaş almıştır, En zengin adam — Âmerikalı Rok - fellerdir, bir milyar dolardan fazla, ya- ni | milyar 300 milyon Türk Urası kaâ- dâr serveti vardır. Bu öyle bi servet- tir ki harcetmekle yeyip bitirmek ka- bil değildir. Faraza Rokfeller günde 100,000 lira bile harcetse serveti gene olduğu gibi duruyor demektir, çünkü servetinin getirdiği faiz günde 100 000 liradan fazladır. (BİTTİ) +ni devlet satın aldı. Bu o demektir ki, olmuştur... kat kömür damarları işlendiği için bu kadar derine dalma- Bize ölüm çıkarın!,, hati ölünün üzerine atan ne akla g bur olurduk. İstersen uydurma! . | Yealtda 45 ( 15 | olan yerlerden “ Küf x * * İşin sonu fena gelirse kabahat ölenin üzerine yüklenti tehl ! derle Yazan Ocaklardan katırla Ben, bir bir deşilen ocakların en eski bir işçisiyim. 50 yıllık ihtiyar bir ma- denciyim. Bana bugünü gösterdiği için Allaha hamdediyorum. Ereğli Şirketi- yıllardan beri boyuna başkaları hesa- bına istismar edilip duran toprak altı servetimiz, artık şu veya bu rengi ta- şıyan sermayelerin değil, fakat devle- tin, dolayısile bu toprağın öz malı ola- rak işlenecek, tabiatin bize bahşettiği zenginliklerden başkaları değil, biz fay dalanacağız. Ereğli Şirketi, lımandan ve şimendi- ferden sonra- maden kuyularına da el atınca, ilk acemilik devresi olacak, bizi gündelikle çalıştırmağa başladı. Gün - delik, bizim için ne de olsa yararlı bir şeydi. Vâkra «yan yattın, çamura bat- tın» diye onu da makaslıyorlardı falan ama, çalıştığımızı biliyor, ay sonların- da hak ettiğimizi hesaplayabiliyorduk. Fakat, şirket bir müddet sonra ««kese- necilik» diye bir usul ortaya attı. Ke- senecilik, sizin anlayacağınız bir tabir- le egötürücülük» demektir. Bu usulü menfaâtlerine uygun bu - lan şirket, işçiye dedi ki: «Verdiğim işi ne yap, yap bitir ve gündeliği hak et.» Ne yapıp, yapıp gündeliği haketmek için işçi ne mümkünse başarmaktan çekinmedi. Canını dişine taktı; çalıştı, çabaladı, götürü gundehgml kazandı. «Götürü» usulü asıl işçinin canına ©- kudu. Çünkü, işçi çok hesaplı ve ölçü- lü verilen götürü işlerin hakkından ge lebilmek için — enerjisini — yıprata- rak, vücudünden kaybederek çalışti. Bu usülden hile yapmanın şekillerini öğrendi. İşçi, «kesene» usulünün vadettiği gündeliği haketmek için en tehlikeli yerlerden kömür çalmağa başladı. - Ereğli şirketi kaba kömürün araba- sına 6, toz kömürün arabasına | kuruş hesabile gündelik ödeyordu. Götürü usulü ile ne kadar az zamanda ne kadar çok iş görülürse o nisbette fazla para çıkıyordu. Bu yüzden ecan- nı tehlikeye atan, kazaya uğrayanlar, ölenler çok olmuştu. Bazıları diyorlar ki: Ereğli Fransız şirketi havzaya fen sokmuştur. Belki bu mütalea bir dere- ceye kadar doğru olabilir. Fakat bu fen sokuş, kimsenin karagözlerinin hatırı için değil, kara kömürün alabildiğine istismar edilerek Zonguldaktan deniz- aşırı yerlere uzanan oluktan yabancı kasalara altın akıtmak — iştihasiyle Evet, Havzaya «fen sokuş» iddiasm- da olanları biraz haklı bulalım da bu müessese havzaya yarım yamalak fen soktu diyelim. Fakat bu fen ile beraber de, direk, kazma, kürek malzemesi gibi insan malzemesi istihlâkini de soktu. Ereğli Şirketi Havzaya gelmeden evvel, fen bakımından değil, fa- henüz yeni : ÂA. Nalm mış oldukları K Za olurdu. Kazalafı Ta çöküntüsü idi. BiZz, fesi kendi ıptıdaî riyorduk. Meselâ; & 6 lara sarınıyor, ı':lıîa“ğ:u h tırılmış bir bez X a kömür bacalarının “ ve gazı olduğu yefde imha ediyorduk. Havzaya fen s0* yabancı şirket beraber fenni ihmâ” di. Onların yarım J7 le; sırf en az işÇİ işletme masrafile b etmek snasetlerım ar b ları kanlarile ve CâP p dular. | Son Postacı, sef _'p. istiyorsun. Ben OY '*-' dum ki bunlar anla'” ler değildir. Yüzde * Llikesi olan kör '*“ çıkarın» diye emir müessesenin eridir Bu müessese, işçiye işe hile katiP” ” miştim. Bir ins şekli ile başaracâğf normal, kudretin ©7 ile, vücudünden Kâ* rak başaracağı if ocak işçileri, birib? 4 - sını çalmağı, — B bi ler. Bunun €i altı işçisinin gö ucuzladı. Goturu K için, göçmeğe, adami railin tırpan l:ıılediği dan kömür çalar ve Ğ f ği kömürü dışar! * | bir daha gö eden bir ankaz tırma kesilirdi. Bazan, müessest gözönündeki tehl yacak bir iş iste ni gelirse işçinin al8 ğinden ibaret kallif ” bir kaza ile biterS€ hep ölenin uzerıne di Müesseseyi _ ul ediyordu. *"' Kit bu ferinf ihmali * dan vermemek rük yere, huküın’f melerinden evvel, * taları kurulur, © İ? uliyetini meydanaâ | zuklukları, : Ve.. sonra & nırdı. Biz bile, bir Wk ruşluk bir menfaâ g ihmalleri kapahît! ölenin üstüne & j masallar uyduM _ İ İstersen uv M rası bu! Saka mı &5 tacı! ;i'g ÂN <a N a E Ce A eeT d #a A