11 Ocak 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

11 İbincikânun AVTFSÖN”FPÖSTA &Hı 5 “ Son Posta ,, nın resimli zabıta hikâyeleri ı Bir ispirtizma tecrübesinde çalınan inci gerdanlık 1 - Mister ve Misis Vayt hâdise gecesi evlerine birkaç misafir da- âram d?et etmişlerdi... Hâdise vuku bulup ta içlerinden biri.((hırsız naha;[z adıro __diye bağırınca herkes şaşırdı. Tabiî. suçsuz olan bir adam nan yere. _ş“PhC altında kalmak istemezdi. Bu itibarla s:îlcfında bulu « beş kişi arasında pek sıkıntılı bir sükünet hüküm sürüyordu. ÜU« Mlk. besti h | irü îaı- 'Ççeri girip te müfettişin kartını getirince hepsi rahat bir nefes aldı« 4 - hbaiı 1 yemeği vaktinde sofranın etrafı her zamankinden daha ka' vardı. Da ık'.tı_ Madam Vaytla kocasından maada üç te erkek misafim Vetliler, Mister Vaytın iş ortakları idi. İsimleri de Grin, Bravn ve D a P&îîarş:h. Ye_ememen sonra spirtizm a meraklısı olan Grin, ufak bir seans ' e teklif ettl Bu gibi seanslara alışık olan ötekileri de hemen afakat ettiler, 6 - O_da birden zifiri karanlığa bo ğuldu ve seansın devam ettiği 20 da- bir el bon Omuzuna bir elbise yeninin Sü;-u_nd.ugunu düyar gibi oldu. Ve fırlayaraîazma sarıldı. Madam Vayt bir çığlık kçpardı. Kocası yerinden tız M elektriği açtı. Bütün misa firler yerlerinde oturuyorlardı, Yal- adam Vaytın boynundaki ger danlık kaybolmuştu, , 9 * â“emleleı—dm birinin üzerin- * unütülmüş bir sigara taba 10 - İilerden kası b tla ikisine serbest çi Biraz sonra müfettiş odaya girdi, Misia Vayt, inci ger- Z- danlığının kaybolduğunu heyecanlı bir tavırla anlattı. Müfettiş bu izaha tı dikkatle dinledi. yö Grln yeni bir tecrübede bulun makı emelinde idi. Onun için oyuna iştirak edenler, parmakları bi ribirine değmesi icap ederken elleri- ni açık ve aralık olarak masanın üÜ zerine koydular. Grin, Madam Vay- tın solunda, Bravn da karşısında otu ruyordu. Madam Vaytın sağında, ko dası ve kocasile Bravnın ortasında da Dark yer almışlardı. Mister Vayt, gidip elektriği söndürmek için yerinden kalktı. - Odada bulunanlardan birisi « — nin bu hırsızlıği yaptığı apa çıktı. Bunun üzerine Mister Vayt ka- rışına polise telefon etmesini ısrarla göyledi. Bu talebe diğer misafirler de iştirak ettiler. Başka çare yoktu. Müfettiş tabakayı Grine lade etti ve başka hiç bir şey sormadan davet- olduklarını, evlerine gidebileceklerini bildirdi, H v 3 Madam Vayt, kocasının he- ” diye etmiş olduğu gerdanlığı o gece, giyindikten, tuvaletini yap- tıktan sonra takmış ve yemeğe ha- zırlanmıştı. “Ben tel üzerinde 8 Müfettiş, davetlilerin oyun es “ nasında nerelerde oturdukla- rıni sordu. Odayı kısa ve çabuk bir muayeneden geçirdi. Esasen içeri gir- diği ilk dakikalarda kimseye belli et- meden inceden İnceye etrafıni araştır miş bulunuyordu. ü M üfettişin elde ettiği bütün de lilleri, siz de kolaylıkla ele geçirebilirsiniz. —Hırsız, tecrübeli bir sabıkalı değildi. Hırsızlığa o an- de karar vermişti. Önceden düşü- nüp taşınmamıştı. Bu itibarla basit birtakım ipuçları meydanda bulunu yordu. Bu ipuçları nelerdir ve mü- fettişin karakola götürdüğü misa- fir hangisidir? Bulamazsanız (12) inci sayfaya bakınız! —— Abdülhamidin cambazbaşısı —— Hayatını Anlatıyor —— yürürken Ebülhüda bağırdı,, : Keramet Hayatımda en büyük saadetim, Cumhuriyet hükümetimizin himaye- sine mazhar oluşumdadır Şimdi size hayatımın en zor numa- rasını anlatacağım. Bu numaranın zoT- luğu sade bana aid olmadığından gel- di. Eskidenberi bıçak Aatmak suretile hüner göstermeğe meraklı idim, Fa - kat buna aid uzun idmanlara başlıya- cak zaman bulamamıştım. Nihayet bir yaz bu fırsatı buldum. İki yüzlü Çerkes kamalarile idman- lara başladım. Önce bıçakları istedi- ğim:- yere saplama tâlimleri yap-ım. Sonra tebeşirle muhtelif şekiller çize- rek çalıştım. Daha sonra gene tebe « şirle adam resimleri yaparak çizgile- rine bıçak atmağa başladım. Nihayet bir mankenle işime devam ettim. Ve bu sırada artık bıçaklara tamamile hâ kim olmüş bulunuyordum. Canlı hedef İşin en mühim tarafını hallettiğimi | zannederken asıl ehemmiyetli. nokta * nın bıçakları istediğim gibi kullanmak olmayıp canlı hedef temin etmek mese, | lesi olduğunu birdenbire anladım, Jimnastikhanedeki en cesur çırak * larım bile karşımda durmağa cesaret edemiyorlardı. Çıldıracaktım. Bu ka- dar uğraşmama, emek sarfetmeme mukabil maüârifetimi ebediyen göste - rememek vaziyetinde kalıyorum. Avrupada bir kaza Bu aralık bir felâket daha geldi, çat tı. Avrupada bu işi yapan ve bu işde fevkalâde usta olan bir cambaz, hedetf olarak kullandığı öz karısını alnına bir bıçak saplıyarak kazaen ölümüne se- bebiyet vermişti. Hele bu havadis et- rafa yayılınca hedef bulmak meselesi büsbütün güçleşti. Nihayet küçük er- kek kardeşimi ikna edebildim. Karde- şim bıçaklara ne kadar hâkim olduğu- mu.görmüş, bana inanmıştı. Kardeşimle bir kaç tecrübe yap * tıktan sonra onunla beraber jimnas »« tikhaneye gittik. Çıraklarıma karşı numaramı muvaffakıyetle yaptımı. O zaman içlerinden birisi bana hedeflik #tmeği kabul etti. İşte bu tehlikeli numarayı Hünkâ - rın karşısında bu çırağımla yaptık. Tel üzerinde yürürken Fakat Abdülhamit çok veham ve€ bazı yerlende çok korkak bir adam ol- duğundan gerek bu numarayı ve ge- rek bisikletle tel üzerinde yürümek numarasını bir daha tekrar ettirme - di. Sade şu kadar söyliyeyim ki tel ü- zerinde yürüdüğüm gün hünkârın yanında bulunan meşhur Ebülhüda €l lerini yüzüne kapıyarak : — Efendimiz, billâhi keramet! diye bağırmıştı. Görüyor musunuz, gerek çalışma, gerek düşünme bakımından çok basit bir insan hüneri olan bir müvazene 0: yuünunu bile hemen keramet sanacak kadar geri bir muhitte çalışıyorduk, * Beş gündenberi Son Posta'da' çok hareketli ve çok temiz hayatınm an - cak çok küçük bir kısmını yazdığım Cambazbaşı Bay Rızanın maceraları- nın bu kısmını bitirirken bu kuvvetli Türk jimnastikcisinin, içinde yeşadığı muhite rağmen tertemiz karakterin - den hiç bir fedakârlık etmemiş şahsi- yetini de okuyucularıma anlatmak is- tiyorum: Osmanlı İmparatorluğunun en deje- nere, en çöküntülü gr devrinde, hem manen, hem de maddeten tam bir ya- re müstemleke haline gelmiş bulu - nan bir memleketin müstebid impa * ratofuna cambazbaşılık yapmış olan Bay Rıza, bütün gayretini, hayatım tehlikeye koymak bahasına Türklü - u. v A Tabaka, öte berisini oraya Ve üçüncüsüne de kendisile birlikte, komiserliğe kadar gelmesini rica etti. Ayrı- B hrken de, Mister ve Misis Vayta incl gerdanlığın salon içinde bulunduğunu, kısa bir taharriyi müteakıp bulabileceklerini söyledi. bura B :;wrcmıı âdetinde olduğunu söyli- ? Grine altti. Artık tahkikat saf- bulmuştu. ğün ve Türk başarma kabiliyetinin 'yükselmesine hasretmiş bir vatandaş- Lur. (Devamı 15 inci sayfada)