30 Aralık 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

SON POSTA & iİİzmir ve havalisinde 'iskân edilen göçmenler “Bunların derhal müstahsil vaziyete geçmeleri için pul- |luklar tevzi edildi, muvakkat iskân muamelesı yapıldı. İamir, 29 (Hususi) — Romanya ve “|Yugoslavyadan anavatana döneh göç- “|Menlerin yerleştirilmelerine devam e- diliyor. Bu hafta gümtüğe gelen pulluklar İBöcmenlere dağitılmıştır. Göçmen - Yardımlara teşekkür ediyorlar.  | İhtiyar bir göçmen hissiyatını şöyle O|anlatıyor: — Biz, dünyaya yeniden gelmiş gibi | “|*v bark kuracağız. Vücudümde. taze bir ikuvvet buluyorum. Yeniden ev K |(kurmak, müstahsil - vaziyete geç - || Mek bahna fazla-zor bir iş. gelmiyor. Doı—*t_ çotcuğumun en küçüğü yedi ya- şındadır. Onlar da benimle birlikte (Çalışacakları için her halde işime ya- tıyacaklar, Bize Bergamada arazi ve- | teceklermiş, yazın Dikili - civarında | kurulacak bir köyde'ev verecekler, a- TYazi verecekler. Biz toprakta piştik. | toprağı iyi işletiriz. vi Romanyadan, Yugoslavyadan ge - den igöçmenlerin çocuklarından ekseri- & ya pek az türkce konuşuyorlar, ya- hu& da hiç konuşmuyorlar. Hğlbukî' S Gme Gonü e İzmırde beledıye - ğen arsa alanlar 927 den itibaren arsa i vergisi vermiye mecbur ' tutuluyorlar İzmir,; (Husust) — İzmir belediyesi Üe muhasebei hususiyesi arasında be- lediyeye aid arsalar yüzünden bir an- laşamamazlık hüküm sürüyor. Anla - şŞamamazlık arazi vergisine aiddir. sında belediyece satışa çıkarılan arsa - lara bir çok talible? çıkmış ve bunlar kolaylıkla satılmağa başlanmıştır. An- cak müzayede ile arsâ satın - alanlar muhasebei husustyenin kanuni olan müdahalesi yüzünden arsalarla tapu - larını alamıyorlar. Muhasebei hususiye idaresi, 927 a- razi tahririnden itibaren bu arsaların a- Tazi vefgilerini tahakkuk ettirmiştir. Arazi vergileri ödenmedikce arsaları satın alanlar tapularını elde edemiyor- lar. Halbuki belediye — şartnamesinde bunlara aid hiç bir kayıt olmadığı ıgın: bu arsalari satın alanlar vcrgı]enm ö - demek istemiyorlar. Belediye de bu vergileri ödemediği için bır anîaşama mazlıktır: gidiyor. * ! Meselâ bir arsa 400 liraya satın a - Imdığı halde arazi vergisi de buna ya- kın bir yekün tütuyor. Belediye şart - namesinde bu vergilerin arsayı satın a- lanlar tarafından ödeneceğine dair bir kayıt olmadığından arsaları satın alan- lar mahkeme yolile bunun hallini isti- yorlar. Belediyenin bu hususta vere * ceği karara intizar ediliyor. — Son günlerde İzmirin yangın saha- | bunların hepsi öz Türktür. Şimdiye kadar yaşadıkları memleketlerin mek- tablerinde türkceye yer verilmediği i- «|çin türkce öğrenmemişlerdir. Göçmenler arasında Ali Haydar is- minde bir Üniversite talebesi de var - dır. Tahsilini Romanya liselerinde ta- mamlamış, türkcesi de çok iyi: Üni - versiteye bir yıl devam etmiş. Sonra, göç işleri ortaya atılınca tahsili yarıda kalmış, Ateşli bir çocuk olan Ali.Hay- dar her şeyi iyi gözle görüyor, kısa bir zaman içinde ihtiyar babasımı, annesi- ni, hemşiresini ve küçük kardeşini ba- rındıracak: bir yuva kurmak istiyor. Kendisi bir köy delikanlısı olduğu i - çin annesinin, babasının köyde otur - masını, orada — müstahsil vaziyete geçmesini, kendisi de İstanbul Üni - versitesine girerek tahsilini tamamla - mak istiyor. Vali Fazlı Güleç, ılkü:ıaharda inşa e- diletdk göçmen evlerile çok yakından, ciddi surette alâkadar oluyor. Evlerin plânları ve inşa edılecegı yerler hazır- lanmak üzeredir. Balıkesir (Hususi) — Klütür ens- pektörleri ile merkez okulları öğret - menleri kaza ve merkeze bağlı nahiye ve köy muallimleri ve maarif memur- min Ergunun başkanlığında bir top - lantı yapmışlardır. — Bu toplantıda mesleki” hasbıhaller yapılmış ve müfredat programi etra - fında konu.şuıl.muş, ıraçolç iaydah ka - Balıkesırde muallımler toplantısı larının iştiraki ile kültür direktörü E- Gazianteplilerin sevinçleri Atatürkün cevabi telgrafı levhalar halinde mekteplere ve salonlara konulacak Gazianteb (Husust) — Kurtuluş bayramı münasebetile Atatüörkün An- tebliler hakkında izhar büyürdukları yüksek iltifat burada derin bir sevinç ve heyecan uyandırmıştır. Partililer, cemiyetler mensubları ve binlerce halkı, Halkevinde toplanarak Atatürk'- ün cevabi telgraflarını ayakta dinle - mişler, vatanları için yaptıkları feda - kârlığı ( dııma yapmıya and ışmşler - dir. Büyük Önderin Ir.ıymeıtır eözlari: -| nin levhalar halinde mekteblere, bele - diye ve Halkevi salonlarına konulması- na karar verilmiştir. Z Bigalılar bir Halkevi istiyorlar Biga (Hususi) — Gençlik burada dâ bir Halkevi açılmasını arzu etmelcte— dir. Halkevi açılmak için burada uzun boylu masraf ihtiyarına lüzum görül- memektedir. Parti binasının bir kısmı eve tahsis edilebilecektir. Açılıcak e- vin musiki kolu, idman kolu, temsil kolu hazırdır. Dikiş yurdu için de orta okul resim ve nakış hocaları çalışmıya söz ver - mişlerdir. İzmitte stadyom - İzmit (Hususi) — İzmitte 120 bin lira sarfedilerek büyük bir stadyom yapılacaktır. Stadyom inşası 3 sene zarfında ikmal edilecektir. Karamürsel postanesi " Karamürsel (Husust) — Karamür- sel postanesinin geceleri de açık kala- rak telgraf kabul etmesi, vilâyet parti kongresinde temenni edilmiş, bu te- menni üzerine teşebbüsler yapılması kararlaştırılmıştır. Amasyada sıhhat müdürlüğü Amasya (Hususi) — Amasya sıh- hat müdürlüğüne doktor Şerif tayin edilmiş, gelmiş vazifesine ba,hmıştır. rarlar ven'îhmş'm Kubilây gecesi Halkevi şehit Kubilâyın ölümünün dönüm yılı münasebetile bir gece ter - tip etmiş, genç öğretmen ve inkılâp şehidinin hayatı anlatılarak anılmış - tır. Halkevinde keman ve fransızca kursları açılmıştır. _ Bu Kurslarâ büyük bir rağbet gös - teri’lmîşti-r Trakyaî:alkııîıyor —— General Kâzım Dirikin mesaisi sayesinde beş durmadan artan enerjik yıllık program beş yıla varmadan netıcelenecek Eüı'ncııln sembolü S-limiye Edirneden yazılıyor: - 912 de Bul- garlar ve 920.de Yunanlılar tarafından işgal edilmiş olan Edirnenin iki istilâ yüzünden neler çektiğini uzun uzadıya hikâye etmektense 24 sene içindeki genel nüfusunun 70 binden 36 bine in- miş olduğunu ve şehir yapılarında dört- te üçünün bugün birer arsa haline inkı- lâb etmiş bulunduğunu soylemek ki - fayet eder. Şimdilik tamamile memlel:et ıkı iş- tilâ neticesi olarak tabit hinterlândı - nın da mühim bir kısmını kaybetmiş bulunmaktadır. Buna rağmen geceli gündüzlü çalışan umumi müfettişi - miz general Kâzım Dirik'in sürükleyici heyecanlarından, teşvikkâr- çalışmala- rından hız alan Edirneliler, güzel yurt- larının bir an evvel gelişmesi ve gür - büzleşmesi için kudretlerini sarfetmek- te, dört elle sarıldıkları generallerinin adımına uyarak ümran ve tekâmül yo- lunda çalışmaktadırlar. İzmirliler gibi Edirneliler de dcgerlı generalimizin kudret ve cazibesinin - şığı ile en büyük zevki tatmış bulunu- yorlar, Edirne asırlardanberi Trakyanın kül- tür merkezi olduğu gibi şimdi de umu- mi müfettişlik makamının burada bu- lunması itibarile de Trakya bölgesinin idare merkezi halini almıştır. Umumi müfettiş Kâzım Diriğin her tarafta büyük bir alâka ile karşılanan ve bir çok vilâyetlerin de bir örneğini bölgelerinde tatbik etmeğe çalışan beş senelik kalkınma programı bölgenin her tarafında düzenle başarılmakta ve bu tatbikatın feyizli verımîerı gün geç- tikce belirmektedir. Bu cümleden olarak bütün bölge da- tifi kurulduğu gibi koyunculukla iş - tigal eden ve aralarında talimatlarına 'İsuretile Bizciletden y&rdım edilmiştir. iyi cins boğalar gönderilmiş, mühim bir kısmı Edirne san'atlar okulunda yaptırılmış olan fenni ve asri arı ko - vanlarının 2000 tanesi ilk verimlerini vermeğe başladıkları gibi Trakyayı a- gaçlandırma işlerine önem verilmiş ve geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Edirne örnek fidanlığına 10 - 15 bin meyvalı —a ve meyvasız fidan hazırlatılmıştır.. — Bak Hasan Bey gazetede bir _ ınahal—e okudum. Diyor kı. A;,n_.f ıHH— “ | KEŞ AOA L Gk e , Ü s£ PAZAR OLA HASAN BEY B Hasan Bey '— Doğrüdür azizim; bir âlim tanırım, ömrünün yarısıni kitanlarile başbaşa getirmistir. ., Şimdi bir dpartımamn tavan arasında otfu.ruyor. hilinde 200 e yakın zirat kredi koopera- | uygun mandıra birlikleri kurmuş olan || j köylülıcre geniş mikyasta kredi vermek kurtulmalarma. Bölgenin her tarafına 'hâhs kan ve||ğü Umumi müfettişlikce örnek köyü haline getirilmiş olan 50 kadar köyde kalkınma programları harfi harfine tat-, bik edilmekte ve bunların düzenli ça- lışmalarile müsbet verimleri muntaza- man - kontröl edilmektedir. General Kâzım Diriğin, Trakyanın kalkınması yolunda büyük kudretini gösteren beş yıllık köy programı beş yıla varmadan Trakyanın bütün böl - gesinde parlak bir netice vermiş ola - cağına muhakkak nazarile bakılmak - tadır. i Halkeilik ve yaratıcılık uğrunda gi- riştiği işlerde büyük eserler vücude ge- tiren general Kâzım Dirik Trakyamız - da da muvaffak olacaktır. Edirnede teşkil edilmiş olan (Exski Eserleri Sevenler) kurumu düzenli ça- lışmalarını günden güne ilerletmeye başlamış ve köy bürosu tarafından köy- lere dağıtılan broşürlerle arıcılık, yu « murtacılık, hayvancılık, gübre, bağcı- lık konservecilik vesaire hakkında köy- lümüze esaslı fikirler ve önemli öğüt- ler verilmektedir. i Edirnedeki lise ve orta okullara de- vam etmek iztırarında bulunan ve fa- kat mali vaziyetleri hasebile buna ya imkân bulamıyarak ve yahud kira oda- larında, akraba evlerinde —mahrumi - yetlere katlanarak ikmâli tahsil etme- ye çalışan muhtaç veya aile bütçesi dar olan kız-erkek talebe için 50 mevcudlu. bir yatı evi açılmış, kızlar Karaağaç - taki kız yatı okuluna, erkekler de Ka leiçindeki yuvaya yerleştırılmqılerdır : Muzaffer arşısınd Zavalli eşek Ben, hayvanlar arğşmda eşeğe çok aeırım. Ve çok acıdığım ıçın çok se- vqrım ç Insanîara GUT ıme eder kuçu- , büyüğü sırtıdda tâşıhi Bı.qıa Tağ: men daima hakaret görür.. çılığın nümunesi: olarak güsterilir.. Halbuki inatçı değil, uysaldır. Arası- Ta inatçılık eder ama, ne yapsın o ka- dar dayak yedikten sonra biraz da mukabelede bulunmasın mı? CIT İzmirde bir vak'a olmuş, kaçak et ssatanlardan birini bir eşeği kesip yü- zerken yakalamışlar. Kesilmiş, yarı yüzülmüş eşeği sokak sokak dolaştı- rıpr a mayınız.. Kaçak satılan etler işte höy ledir. - Onu kesen, önu yüzen günahkarı sokak sokak dolaştırıp teşhir etmek sızı teşhir etmişler. Anlıyorsunuz ya, zavallıyı ölümünden sonra da rahat bırakmıyoruz! Hangimiz daha inatçı Ve daha fenayız! ee C 4 Ve inat- ** — Ey ahali, 'demişler, kaçâk et âl: * dururken; kesilmiş, yüzülmüş günah-