28 Eylül 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

SON POSTA, KORSANIN KIZI | Yazan : Kadircan Kaflı Numara : 83 âyin yapılacağını haber ve üur bir'gimşek bızile elini uze- alardı. a yraba çı herkesin vecd | tarak ının hizasında olan şam- adımlarını hem geni içinde, g algın dinlemesini bekli-'c aki m dan bi aldı, | atarak çarşıya yürüdü j der ğı torbanın ağzından sar- Bir silâhcı dükkânina girdi. Küçük! gözüne bata kan bitili tutuştudu. Sonra perdenin bir torba dolusu barutla uzunca bir fi- ıralar Barselonanın en tanın -| kıvrimi ar a soktu ve bir iki sâniye lin ucunu torbanın — iç $ ve zengin adamları, şövalyeler, $ diğer unucu dışarı çıkarmiş, |kontlar ve bunların kadın ve kızlarile na her nede aşlamıştı. Onu Barselonalı- | dol j en öndeki üç dört koli Dinedütük L ye sardığ a NCE - || Yü boştu. beline sardığı haf n üz boştu. b Bastami(ğin arasına koydu. aç de tüs t tanelerile nasıl 1s Anadoluya gitmişt an cası da Ü a a görem te cek g| küçük tabancasını da n h K te çekti ve başını ka nra unuttu rut ve kurşun doldu $, n o sırada kapıda Marki dö Go- tiş bir çığlık attı: fitillerini tazelemişti. Onla kuşağı- |mar göründü. Onun ardındı . — Yangın var... nın arasında saklı duruy Bun -|tondo gel Mansur onun arkasından sıyrıldı. h lardan başka uçu çok sivri ve keskin bir|da iki şık ve güzel kadın vardı. Ortahk karışmıştı. hançeri de koltuğunun altına ve koy -| — Mansur valinin vaktile Oruç R — Yangın var! nuna koymuştu. Kardinalın üstüne yü-|İshak Reisin ölümlerine seebb olanlar-| Diyen ses kilisenin her tarafında rüdüğü sırada bunlardan | an biri olduğunu unutmuş — değildi. |rer etmiş ve ilk anda onun ne elverişli ve kullanış onunla Hatıâ kestirilememişti. — Ölmesi lâzım olanlardan birisi de| Tam o sırada klise kapısının iç tara- | müy Büyük kiliser dür İşte... fında korkunç bir patlayış oldu. Bir kaç ay Bi | m halde, kendim- dü; fakat bende | zaman ikinci çanlar çalınıyordu. Diye için için söylenmişti. ”a 3 hamn ee © $ z J Büyük bir alev panltısı gözleri ka ene Suadiye a asker vard e| — Âyin başlamıştı. u ; z : ” , İmaştırdı. Kilisenin loşluğunu kızıla bo- ç papas ayakta duruyorlar. Önce bir papaâ mihrabın yanında İn- | , n adı. Ayn anda beyaz bir duman tarafı kapladı. İ K e cilden bazı parçalar okudu Mansur askerler d Bu ağır ve âhenkli ses kalın duvars annem o geçirme; kö cu buca ında eski tahta bi ken dudaklarını kımılda larda ve kubbelerin loşluğunda bir kaç agın ve patlayışın kilise kapısın- vaş haç yapıyordu. Görenler onu silâh li büyüyor ve güzelleşiyordu, u herkesi kapının iç tarafına ve rerek İsa uğrun He G kkatle dinliyordu ğru kaçırtıyordü. gidecek olan bir papas sanı Jiraz sonra yedi yaşından başlıyarak yaman bir panik vardı. onun bu halidir ki askerleri nbi ? a kadar otuza yakın nin alevleri gittikçe arına engel oldu | ğızdan ağır bir musiki ile İn. yor, çerçeveleri de tutuşturacak aslar iyi karşıladılar. Fakat: — |cilin en dokunaklı yerlerini okuyorlar-| gibi görünüyordu. Juhterem kardeş yer kalmadı. Demekten de kendilerini alamadı - kes vecd içindeydi. . i mdi yükselen fakat bi- Mansurun tepesi attı. Niçin bu raz sonra hafifleyen ve tekrar yükselen| Marki dö Gomar böyle bağırıyor, | dar geç kalr Kendi kendine kızdı. |seslerle doluyor, bunların akisleri u -|Zabitler ve şövalyeler çılgına dönen Fakat soğuk kanlı olmak gerekti. On-İzayıp gidiyordu İkadınları mı yoksa halkı mı teskin e- lar gibi sakin bir sesle yalvardı: lar çekilince kardinal görün-| deceklerini bilemiyorlardı. N ,'*'I]"A'r,_ Ka a H — Muhterem kardeş, ölen dinda yti ğ İi Nünma d B anll Gi yA İde dolaştim. hediğni güzel KAr Gür ve güzel bir sesi vardı. arasında imiş gibi dosdoğru mihraba | ş durdum, düşündüm; elimle Ne oluyor? Kimse yerinden kı- nmasın! Yerinizde durun!... r. İggımızın intakımını üzere bu - gün yola çıkacağım. — Avuç içi kadar| — Herkes ayağa kalktı. |koştu Fakat ortaya çıkmak için Marki|üzüm toplamaktan mar bir - zevk z Onu ayakta dinliyorlardı. bir yer bana yeter. Kapı arkasında, ka |dö Gomar onu önledi: K Cardi vibe atemelel n * pı dibinde, nerede olürsa olsun... Ye -| - Kardinal bugün sırtındaki uzun kaf TPT AER adat vi tan, sırmalı pelerin, bir tas gibi başına| — Yerinde dur, diyorum. Geriye... geçirilmiş olan kara takke ile epeyce| ve geniş ve heybetli olmuştu; o, elini k şiklen | 1"1Ad5 bL'.JhSUl'.. ter ki bu eşikten iç rtık patlıyan bir şey yoktu. apas birbirlerine baktılar, İki papas biri BT Fakat ortalık yatışmamıştı ve du -İrası geniş çınarla Yarınki nushamızda : Biri diğerine bir işaret yaptı ve di « ? ğ z d omuzlarının hizasına, karnına ve alnı-| Mandan kilisenin içi yarı yarıya gö -İrın gölgelediği loş ğeri Mansura yol verdi. | a ı İ na götürerek haç yaptıkça - kilisedeki | Tünmüyordu. € serin bir yer - Mansur eçikten geçince gen herkes de onun gibi yapıyordu. (Arkası var) AAA , Malezya Korsanları a aldı, Herkes vacd içindeyd ; Ş çerisi sahiden dolmuştu, fakat tıklım| — Gözlerin yarıdan çoğu kapanmıştı Elir Doktorun tıklım değildi. Anlaşılan, büyüklerin | Kardinal Merkando göz kapaklarını in- Günlük âyin sırasında rahatsız olmamaları dü-| dirmişti. i n ma - çe inülmüştü. Mansur etrafı gözetledi. Notlarından Mansur mümkün olduğu kadar öne| — Bütün b silmi — e l Şeker hastalığı: İstanbulda Şeker hastalığı son yi mın yüzü geçmek istedi. Fakat orada duran baş- apaz ona en gerideki sırayı gös- tedir. Muayyen bir yaş : ASs beş Mansur bu emre karşı - gelemezdi. sa kırk beş l 1 ğ ra bir çı iklarınızda Şoker ha -li İ Hem de bu herifin yüzünden aksilik | nuştuk, O da akıyordu adebuna < geçirmiş ve dinlı ni ster İ oraya girdi. İster istemez ya g un sebeplerinder Kilisenin büyük ve loş salonunu bir| w el Y Hiç unutamamı; arkadaşl : ğ . SÖT Ü * SK artesi günü başlamıştı. nuyor, lm lerir a gözden geçirdi. KerA | AE e Muh ğll fakat ekseriy B A ye r bir b nü öğleden sonra çı projektör gibi ağaç ü delip Bugün ortadki â sumları ço- | e T H hastaların ana veya Baba t RE 'N e öi e Z vakin Nevinin yanında nış, iki duvar boyunca asılı olan ü- " a Şeker illetldle çer mumlu şamdanlar da tammile y ; Bütkğezi mışlardı. N p İkinci belli başlı sebeplerden birisi de Bu şamdanlardan bir tanesi de onun T çok yemektir. Bilhassa yaşlı olmağa y Ki tutanlarda, $ iklü bir genç gördüm. Ağabeysi ir Sık bir göl, lüm. Ko- Kendisine ilk sorı sual şu oldu: colunu genç bir kadmın beline do- — Niçin siyah gözlük kullanıyorsu - |lamı g nla « nuz? bi n. Halük yerinden sıçra «, Çok sevimli bir gülüşle, gözlerinin |dı. Gözleri dışarı hırl: k be e er mütevellit Şeker hastalıkları baş göste- . , yanında ise büyük bir pencere, pence-| “| - S AAA ö yorulduğunu, doktorun tavsiyesi üze- |kal at e ükü « de kadifedi ğır ve saçaklı bir per-| Soldan sağa: rir. Çünkü mülemadi ve yüklü y * l A | rede kadifeden ağır ve saçaklı bir p I ) ğ lerden karaciğerin yorgunluğ rine bir iki ay güneşten korunması |â- |len bir çift kızıl d görebildim. Göze Yemeği onunla yeriz, tutma M SA LA zım geldiğini söyledi. Kendisine koyu |lerim onunkileri ara ah gözlülkör Karşıda kucağında İsa'yı - taşıyan a zühurunun ilk renkte gözlüğü sevmediğimi söyliye -|ler altında mas Meryem'in yağlı boya büyük bir res » 3 arda senede || cektim, o benden evvel davrandı: O kadının $ muayyen zaman K mi, bu resmin yan tarafında İsayı hav- ğ Biç olmadna İxi Üğ deta Sürar tAlllir yüğp- - Hiç sevmiyorum amma ne yapa - |titriyen korkuyu ve hey A l ğ — m. intikamla tatmal Düşünmeden ağzımdan şu sözler fir- | caml üdir Onlardan nefret orum ben şime, — Size pek i; yor. di. | başının hizasında yanıyordu. Onun de bulunuyordu. Aâtamamiyeti başlar bu şe varilerle birlikte gösteren başka bir re â Meyva, 7 — tırmalıdır. Bu hiç şüphesiz bir çok defa sim vardı. Muhrab birinci resmin lam .E .P vyaktinde tehlikelerin önünü almağa ya- na düşüyordu. . Kubbi etrafındaki ve kalın du -| ga, ç g l orkunç bir ü ve allevi tehlikeye maruz olanlar varların tavana yakın yerlerindeki renk | şe yle T çok perhize riayet ederek — yaşamalıdır- tenk camlı pencerelerden renk renk ve | rıriz, kurun lar, Umumiyetle şekerden kaçınmak | | B . soluk ışıklar süzülüyordu. Kilise için- | ıı'ııl—.ı;âı;]iı aşakıyaz Te sin.alefa. yAreaHK Fİntiâ a9 yenk, BERLITZıde yedi acı Ian Iısan kursla n de atılan bir adım, bir küçük öksürük ) e h Silip süpürmek, nota. 4 — Çağ,|| tnsanların bir çoğu dalma — ihtiyacında bir fasıltı bile uzun akisler yapıyordu. |a aP a aa T doğ « || fazla yemek yemektedir. Şeker hastanıı, ((| Türkçe, Fransızca, ingilizce, italyanca, Almanca, Rusca v.s. Ara sıra bir kanat çırpıntısı duy 'yar ve bir güvercin kubbenin boşlu -| Madan evvel ufkun hali, 5 — Nota, te-İİ bötrek veran e nea eee İN KAYIT MUAMELESi BAŞLAMIŞTIR.Tecrübe dersi parasızdır * etmek. 6 — Taharri etmek, 7 bir çok hastalı an ileri geliyor. zet, büyük anne. 8© — Ulaşmak ÇŞT LT DKM İstanbul Ankara < ri hazır, sporcu nidası, ü e * İtüneli'cen » Cüi a . Ap hut bir albüme yapıştırıp — kolleksiyon Ç Ş ; Üçüncü çanlar da çalındı. mri bazır. 9 — Ka yapmız. Sıkıntı zamanınızda bu notlar | ğ 373, istiklâl caddesi Konya caddesi bir doktor gibi imdadınıza yetişebilir. 6 ğunda sağdan sola, soldan sağa uçu -|j yordu | Mansur şimdi ne y duğunu iyice tasarlmış