12 Mayıs —— * 10 kişi aya yapılac | şimdiden talip oldular i SON POSTA ak seyahate) Er | Bir Fransız âlimi bu seyahatın 10 sene sonra yapılacağını söyleyerek Fransada meşhur âlimlerden (Es - Davlt Pelterie on beş sene sonra in- sanların aya gidebileceklerini ve bu - Huni çin de bir buçuk milyar frank | | | Unun üzerine muhtelif san'at ve Mesleklere mensup on (Fransiz bu | *SYahate şimdiden talip olmuşlardır. ir Fransız muharriri gerek âlim, #vrekse ay yolculuğunun talipleri ile Ayn ayrı görüşmüştür. Diyor ki: i "Ön insan aya yapılacak seyahate Hirake hazır olduklarını ilân” etmiş - » listede bu on kişinin ismini tetkik Yderken, bunlar acaba deli mi oldu - İ Sr diye düşündüm. Sonra göklere ilk | “kan tayyarecilere, Kurunuulâda de- yeri aşan, Fenikeli bahriyelilerc, hep deli dediklerini hatırladım. © Ji, Derhal kendilerini görmek işin gön € bir arzu tutuştu. Hayret, on! da tipki sokakta gö bütün in - sonlara benziyorlardı. İsimlerinin neş- Tedilmesini istemedikler, her müteva- y İhsan gibi, başlarına şeref gelenğini koymamak, ortaya çıkmamak niyetin- & idiler, İçlerinden bir tanesi fabri - kaların birinde çalışan bir ameledi. — Seyahatte kendime bir yer temin ydinceye kadar sema hakkında Jül *nin kitaplariyle Velsin romanla - d m fazla bir şey bilmiyorum, de - Diğer arkadaşlarım okumuş insan e, içlerinde, mühendis, banker, me- ve âlimler var. e istirahati kalple hazır lanıyorlar, ve göklerin güzelliğini Marco Polo ve Christoph Colomb un anka dünya ve âlemleri tahayyül gt Meler; gibi tahayyül ediyorlar. İçlerin- bir tanesine: uğ İ | Aya kadar 380000 kilometre | Penufe kat'etmeğe mecbur olduğunu- hiç düşünmediniz mi diye sordum. nimle alay eder gibi: > >— Dünya yüzünde 380000 kile- | Sete mesafeyi yalnız biz kat'etmiye- #öiz. Bize gelinciye kadar nice nice gvolar bu mesafeleri kat'ettiler, de - Ben, nl oldu bilmem, gözümün Tim şeki ir tak ilânlar irdi pik delim dakikada aya tikılır, yemek, ve yatak temin edilmiş- Ür» Yahut «Ancak 42 milyon kilo - Metre mesafede olan Venüs'ü ziyaret Müniz.» «Merih sizi gençleştirir! İF an için kendimi o âlemde bül - yn ve sonra gene uyanıverdim. Ve Va isin müntesibi olan profesör Esna- vk Pelterie'ye gittim. Bi Eğ buçuk milyar İran tedir Emi sonra aya var” dı, Mümkün olur zannediyorum, de- V. sözüne şöyle devam etti: Hereket amında eğer bizim uçak Saniyede 12 ve satte 40 bin kilometre Bitmezse hiç zahmet edip yola çıkmar Malı. Zira kısa zamanda bizim uçak tPetaklak olarak dünyanın yüzüne tersine iner. Eğer sür'at 40 bin kilo - Metreyi tecavüz ederse cazibejarzi Mağlip etmek ihtimali muhakkaktır. Eğer, sür'at cazibeisr£ gi Müsavi olursa, o zaman başka bir teh- İlke baş otağ ir, uçak dünya yüzüne mma İhmemnek Üzere, kürenin etrafında Önmeğe başlar. v5 Aya müteveccihen yola çıkan bazı £ tenbi ek icap eder. şeyleri tenbih etmi #nin kulak ve burunlardan aşan lmamanı, hafızanın , kaybeğimi © esi, teneffüsün muntazam işley tarfetmek lâzım geldiğini söylemiştir. | birdenbire hayale daldım. Ve | trılmıştır. Resmimiz nasıl gidileceğini an mesi için yolcuların, put gibi otürma- ları, aşağıya bakmamaları, nazarlarını bir merkezden inhiraf ettirmemeleri lâzımdır. Bunu yapamıyacak kimsele- lere, uyku ilâcı vermek iyi olur. Yolculuk nasıl olacak ? Yola çıkıldıktarı sonra kalpleri he- yecana düşürecek zaman pek kısadır. Uçak yükseldikçe, dünyanın cazibesi azalır. 120 kilometre kadar yükselin - ce, insan hafiflediğini hisseder. ij Hele daha yukarı çıkılınca, dünya yüzün £ deki âdetler unutulmadıkça rahat edi- -İlemez. Yükseklerde insan kendisini yokmuş gibi hisseder. Kafa omuzlara tazyik yapmadığı gibi vücut da bacakla- ra ve bacaklar da ayaklara tazyik yapmaz; ufak bir kol hareketi, ayağı- nızı yerden keser ve uçmağa ogi nız. En ufak bir hareketle büyü bir kuvvet temin edersiniz. Pilot dire onu âdeta nefesiyle kullanır, önün - deki çembere parmağını sıkıca bastır- sa uçak tepetaklak olur. e Eşyalar da tıpkı insanlar gibi. Han- SCİ koyarsanız o şekilde dururlar, Ee azene mefhumu ortadan kalkar. İ Masa ve iskemleler lüzumsuz birer Kâğıt üzerinde ve eğ ğınız kalem, son bar : e Mürekkep hokkadan dö- kakser.. Su 24 santte kaynar. ai Hericin manzaraları aynı bir güzel- | İlik irae eder. Milyonlarca yıldız. in nüzün önünde el'âbi ie iin - ruhunuzu okşarlar. Bazan fişel ra eşya olur. İdır. Bina güzel bir şekle sokulmak için latıyor önünde büyür, Ayın büyüklüğünü öl çerek kat'ettiğimiz mesafeyi anlayabi- liriz. 34 dakikada 5800 kilometre yol aldığımız anlaşılır. 187.090 kilometre- den sonra saatte 200.000 kilometre sür'atle gideceğiz. Aydaki kayalıkla - ra çarpmamak için pilot, uçağın arka- sındaki hareket kudretini temin eden fişeği aksi istikamette işletecek, bir buçuk saat kadar fren kullandıktan sonra, aya üç yüz metre kalınca, bü - yük paraşütü açacak, ay, bezay buzlu ovalariyle altınızda görünecek. Geceleri İYÜ derece © ile: donarken gündüz güneşin ışığiyle 100 4 dere- cei hararette kavrulmak tehlikesile karşılaşacaksınız. Dünya, Venüs yıl - dızı gibi parlayacak, dereler, lâvlarla dolu olacak.» Fransız, Amerikalı, İngiliz âlimle » kırdıkları kek tayyarecile Sayfa ? rin rekorlara musallat olan kadın alan ve Kap - Londra reko . ANK Ye GE gl Londra - Kap rekorunu bir erkek tayyarecinin elinden runu da kırmak üzere dün yola çıkan Emi Mollison kimdir? Emi Mollişon Londridın Kapa hareket ederken Bir kaç gündenberi telgraflar İngiliz (ile evlendi. Bu düğünü bütün Londra hal- kadın tayyareci Emi Mollison'un Londra İkı kutluladı. Kap seferinde kazandığı & muvaffakiyeti anlatmaktadırlar. Madam Mollison dün dönüş seferini yapmak ve bir kere daha yekor kırmak üzere Kaplan Londraya ha- reket etmiştir. Henüz 33 yaşında genç bir kadın olan Madam Meollison bir kaç sene evvel tek başına Londra - Avusturalya seferini yap- imiş ve Deyli Meyil gazetesinin koyduğu 10,000 isterlinlik mükâfatı kazanmıştı. O- nu beynelmilel sima yapan bu sefer mldu, rinden bir çoğu bu uğurda uğraşmak» tadırlar. Eğer aya çıkacak uçaklar dünya yüzünde kullanılacak olursa, meselâ Nevyorktan Parise 23 dakika da, Paristen Tokyoya 32 dakikada gi- İdilebilecektir. Profesör Esnault - Pelterieye naza- ran 1950 senesi bilhassa bu hâdise ile damgalanacaktır . Maarif binası tamir ediliyor Maarif Müdürlüğü binasının iç ve dış kısımlarında tamirat yapılmakta - haricen yağlı boya ile boyanacaktır. Terzilerin kongreleri Terziler Cemiyeti 14 Mayısta 4 ün- bi patlayarak, binbir parçaya ayrılır - «Aya yaklaşıyoruz» e Ay dakikadan dakikaya gözünüz! n Türkkuşunda d Tü da dünden itibaren ders aa 7 erkek | kız talebeye b kanat hareketleri gösterilmiş z— dünkü dersten bir erslere cü Vakıf handa müşterek esnaf büre- su salonunda toplanarak yıllık kon -| grele dün başlandı. lere başlanmıştır. Dün bütün musme- 2 numaralı tecrübe plânöründe kuy- talebelere teker teker tecrübeler yap-| intabal gösteriyor. Eminin kocası tayyareği Mollison kendisini bütün dünya tanıdı, Londra hal: kı onu bir hava kahramanı olarak karşı- ladı. Şerefine Büyük ziyafetler verildi. Madam Mollison o zaman söylenen şa'şnalı nutuklara verdiği cevapta kısaca: — Ben İngiltere için çalışım | Dedi. Madam Mollison Avusturalya seferin. den sonra 1931 de Londra - Tokyo sefe- rini on günde, 1932 de Londra - Kap se- ferini dört günde yaptı ve iki rekor kırdı ve ayni yıl içinde tayyareci Jim Mollison Bir kunduracı ile bir kadın arasında para yüzünden bir münakaşa çıkıyor. Lâf uzuyor. Adam asabileşiyor. Elinde ki çekici kaldırıp kadına atıyor. Fakat şekiç oradan geçen (10) yaşlarında bir çocuğa rastgeliyor. Başını © ve kulağını ağır surette yarahyor. Çocuk günlerce yatıyor. Şimdi annes si dava ediyor. Doktor raporları okundu. Mahkem. suçluyu «6w ay hapse ve «50» lira ağır parâ cezasına mahküm etli. Birden bir hıçkırık sesi geldi. eden çocuk ağlıyordu. Reis sordu: Dava Hayatta Gördüklerimiz Kazanınca ağlıyan davacı —— << Bunun üzerine karı koca birlikte uçiu- lar ve Atlas Okyanusunu geçen ilk kan ko- <a oldular, Nihayet Emi Mollisen bu yılın 3 nisa» Bında Londra » Kap rekorunu kırmak için hareket etti. Maksadı Kapa bu seferi ya. pan ve rekor kıran (Tommy Rose den daha evvel varmaktı. Başlangıç mükemmeldi. Emi Mellisen fena hava şersiti içinde dağları, denizleri aşmış, fakat Cezayirdeki Kolomb Beşar- dan geçerken tayyaresi sakatlanmış ve ge ri dönmeğe mecbur olmuştu. Fakat bir ay geçmeden yeniden yola şıktı ve kendisinden önce bir erkeğin kır- dığı rekoru kırmağa muvaffak oldu. Emi Mollison'un kazandığı muvaffa- kiyetler, kendisine yepyeni bir şahsiyet ver- miştir, Emi, Avusturulya seferini yaptığı za- man meçhul, mahçup bir genç kızdı. Fa- kat yaptığı seferler ve kazandığı muvaffa- kiyetlerden sonra bir kahraman olarak meydana çıkınıştır. Bugün en kibar, en a- tistokrat sosyeteleri benimsemiş ve bu süs- İ yetelerde şahsiyetinin cazibe ve sevimlilis Gini göstermeğe imkân bulmuştur, Bu en kibar, en zarif, en şık, muhitler- de, en son moda ve en mutena ve mükel lef tuvaletlerle, manikürlü tirnaklarla gö rünen kadın tayyaresine bindi mi eşsiz ce- saret ve hüner göstermekte, icabında tay» yaresinin ber sakatlığım temir etmekte, makinesinin üzerine eğilerek yağlar içinde çalışmaktadır. ? Madam Mollison bugün İngilterenin en çok iftihar ettiği kadınlarından ve ha. va kahramanalrından biridir. Jimnastik provaları 19 Mayısta yapılacak olan jimnas - tik şenlikleri için önümüzdeki per - şembe günü umumi bir prova daha yar pılacaktır. Bu son provaya bütün mektepler iştirak edeceklerdir. — Niçin ağlıyorsun yavrum?, Küçük yüzünde masum bir üzüntü ile ince boynuru büktü: — Çocukları bizim mektepte ( oku- yor, dedi. Hapse girerse onlara kim ba- kacak? Hem «503 lirayı nereden bu- hip versin). Kaç defa mektebe defter. iz geldiler. Muallime: Babamızın w yoktu, diyorlarg para- Annesi çocuğu dışarı çıkardı. O, kesik bir sesle: — Fakirlerin patasım alıp ta ne y pacağız?. diye hâlâ haçkırıyordu. Muazzez FAİK