1 Mayıs 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

-— başka bir Pa f b B A MA - Etmeli mi? 'a LA | . B PEef 6 Sayvfa Cenubî Amerikada kadmlarr saltanatı - Erkekleri - yaşayan kadın gibi kabileler Kadınlar beğendikleri erkekleri analarından istiyorlar, erkek kaçıran kadınlar doğurunca erkek günlerce Cenubi Amerikada Amazon Amerikalı kâşif K. Kliss Cenubi A- , merikanın Amazon trmağlı civarında da aile hayatında kadın hâkimiyeti hü- kümran olan bir çok kabileler bulun - duğunu meydana çıkarmıştır. Bunların en meşhuru olan Aru - ko kabilesi 700 aileden mürek - keptir. Bu kabilede her şey kadınların elindedir. Kabilenin intizam ve idare- sine bakan en büyük reis kadındır. Ai- le ve kabilenin günlük işlerinin en kü- çük teferruatına kadar tanzimi ve er- keklerin yapacağı işlerin tayini de ka- dınlara verilmiş haklardandır. Erkekler hammallık ile her türlü a- ğır işleri yapmakta ve tarlaları işle - mektedirler. Bu kabilede bir kadın evlenmek is- tediği zaman bizzat kendisi almak is- tediği erkeğin anasına zengin hediye- ler ile müracaat ederek oğlunu istemek mecburiyetindedir. Ana kabul ederse o vakit düğün gününü de tayin e - der. _ Her erkek sureti kat'iyede anasının kararını kabul etmek mecburiyetinde- dir. Bunun aksine hareket pek büyük cezayı ve hattâ kabile arasından tardı mucip olmaktadır. Bazı genç kızların evlenmek arzu - ları bir tek erkek üzerinde toplandığı zaman bu kızlar birbirlerile kavga et- mektedirler. Bazen de istedikleri gibi bir koca bulamayınca evli bir erkeği ayartmak ve kandırmak için her türlü hile ve desiselere baş vururlar. Fakat erkeğin karısı kocasınin ayartılacağı- nı hissederse kocasını alıp kabilenin köyüne kaçırır. Rakibesi bunların gittiği yeri keşfederse iki ka- dın arasında müthiş ve gayet vahşiyane sık sık görülüyor, kadın yatakta yatmıya ve yemek yememiye mecbur tutuluyor şehri civarında bir manzara bir döğüş yapılır. Bunlar, dişleri ve 'tırnakları ile birbiri üzerine atılırlar. ğger kadınlar bu döğüşe seyirci kalmak vaziyetindedirler. Kadınlardan hangisi “'galip gelirse mesi ve onun kocası olması şarttır. Eğer yine başka bir kadın bu erke- ği takip eder de galip gelen kadını ye- nerse erkek üçüncü kadının kocası ol- retle bir kaç sene içinde bir erkeğin on, on iki kadın değiştirmesi mümkün - dür. Her erkek kendisi için ne kadar kavga edilirse o nisbette gururlanmak- tadır. Aruko kabilesinden bir kadın çocuk doğurunca koca istirahate çekilir. Ho- ro kabilesinde ise koca artık işe yara- maz bir hale gelmiştir. Günlerce ya - takta yatıp, şiddetli bir perhiz yapma- ğa mecburdur. Bu kabilenin kanunları göz ile gö- rünür bir kusurla doğan çocukların öldürülmesine cevaz vermiştir. Keza babası başka kabileden olan çocuklar da öldürülürler. Yeni doğan çocukların gözleri kör olmaması için kabilenin büyücüsü ta- rafından gözlerine tükürülür. Bir kadın doğurduktan biraz sonra zere bütün saçlarını yolmak ve yüzünü kırmızı boya ile boyamak mecburiye - tindedir. Kabilenin ihtiyar kadınları anadan öksüz kalan çocuğu alıp büyütürler. Bundan sonra erkek ölen karısının mezarının başına gidip beş gün beş gece ağlayıp döğünerek yeniden ev - lenmeğe hak kazanır. GÖNÜL | Bir kadın -Evlenmek için Çocu *unu feda «Evli idim, bedbaht oldum, yedi se- ne evvel ayrıldık. Bir çocuğumuz var, babasının yanında bulunuyor. — Yalnız haftada'bir gün benimle kalır. Şimdi ko- cam başkasile evlenmeğe teşebbüs etti, beni de beş senedenberi seven bir er- kek var, o da bana evlenme teklifinde bulunuyor, yalnız çocuğumla tamamen alâkamı kesmemi istiyor. Şimdiye kadar buna tazı olmadığım için evlenemedik. K Kocamın evlenişi beni de evlenmeğe sevkediyor. Fakat çocuğumu bir türlü fe- daya razı olamıyorum. Sen ne dersin? Akgül Bir ana için çocuğundan vaz geçmek çok büyük hodgâmlık olur. Bahusus ko- canız evlendikten sonra belki de çocu- ğunuz ihmal edilecek. O vakit sizin şef- katinize daha çok ihtiyaç hissedecek- dir. Evlendikten sonra çocuğunuz daimi —a — , F CP ŞLERİ surette evinizde kalmıyacak nırim, da beni ayni şiddetle seviyor. Ben 22 yaşındayım. Sevdiğim gencin hayata a- tılip evlenebilmesi için daha beş sene lâzım. Mektebi bitirecek, stajını yapa - cak, hayata 'atılacak ve sonra da evlen- meği düşünecek! Hepsi güzel amma ©o vakte kadar ben âdeta ihtiyarlıyacağım. Bir insan beş sene bekliyebilir mi? Siz ne dersiniz? mez. Beş sene genç için bir hayat kadar uzundur. Bu müddet içinde o kadar çok değişiklikler olabilir ki, âkibeti bugün- den görmek mümkün olamaz. Ondan evvel evlenmek te makul bir hareket sayılamaz. Binaenaleyh — siz evlenmek kastile seviyorsanız beyhude hayale ka- pılmayınız. oldüuktan ve kocanız da başkasila — evlendikten sonra artık sevgilinizin itiraz — etmesine sebep olmamak lâzım gelir. Bu nokta- da ısrar ediniz, her halde razı olur sa- * «Bir Tıbbiye talebesini seviyorum. O Ayten Sevgi müddeti bu kadar uzun süre- " EEYZE Öldüresiye döğüşürler. Erkekler ve di-| - evlenmek istediği erkeğin onu takip et- mak vaziyetinde kalmaktadır. Bu su-| ölürse kocası alâmeti matem olmak ü-| Musiki Ev sahibi bir salo - nun kapısını açtı: — Musiki salonu - muz. Etrafa baktım, bir tek musiki aleti yok - tu.. Ev sahibi izah et- ti: — Pencereyi açın - ca karşıki komşunun radyosunu gayet iyi dinleriz. * * $ Yıkamamış — Ahmet üç ay - danberi ayaklarını yı- kamamış. — Pismiş... — Hayır, pis değil- miş, üç ây evvel ayak- larını tramvay kes . miş! )N L AYŞ o1 Dalları bastı kiraz LN SA Sakın Genç erkek elinj kalbine koydu: — Sizin için yanı « yorum. Genç kız etrafı kok- ladı: — İyi dedi, Demin ocağa koymuştum, yanmış olmasın! söyledinizş geldi.« yemek sakın aklıma * &* ik Tanıdım — Bu para knlp.i almam. — Nereden anla « dın? —Üç defa bana vermişlerdi. Ben de başkalarına — verdim. Şimdi sen verince, he- men parayı tanıdım. ——— — Karşıdaki kim? — Kadın korkuluk! — Korkarım, kadınlar bu işi de eli- mizden alacaklar.. Hoş sözler Hatıra Genç erkekle genç kız lokantaya bir- | likte girdiler. Birlikte yemek - yediler. Çıkacaklarına yakın genç erkek ça - talları, bıçakları ceplerine doldurdu. Genç kız merak etti: — Ne yapıyorsun? — Bu gecenin bir hatırasını sakla- | mak istiyorum da.. *A " Koruyor Genç kız, genç erkeğe sokuldu: — Benimle evlenmek istediğinizi babama ne vakit söylemeniz lâzımgel- diğini ben size haber veririm. —2122>)P) — Havanın rutubetli olduğu bir gün olmalı ki ayağının romatizması azmış bulunsun. —222)) — Seni korumak borcumdur. * * * ) Sakin — Dünkü maç nasıl oldu? — Çok-sakin, hattâ okadar ki, se- yirciler hakeme bile küfür etmediler. Maniler Gel bakına bakına, Uzak değil yakına; Gene de gelmem, diyor Hele bakın çapkına.. * Bakındı hele hele, Kolayca geçmez ele; Amma ne ki âşıkım Ben o fettan güzele.. * Bakıştık gözü güzel, Konuştuk sözü güzel Anladım bir an için O kızın özü güzel., * Dinler mi sevdim, dersem; Deli gibi seversem, Acaba kusur mudur? Güzele gönül versem.. F ERHAN Z. vannscaacecÜNEME — Büyük annenin son saati gelmiş.. | . — Hayiır, bu saati geri aldım. — Bir dakika beklerseniz güzelle- şip geleyim. — Bir dakika değil, bir sene bekle« miye razıyım. Güzel Fıkralar Tuzlu Lokantada yemek yemişti. Garso &« na parayı verirken söyledi: — Siz müşterilerinizi muhafaza etk mesini biliyorsunuz., — 2222>) — Fiatlarınız adamakıllı tuzlu da« # | / Yağmurda Mı? Yağmur yağıyordu, bayan hizmety çiye bağırdı: — Gülsüm, barometreye baksanâ yağmurda mı? Hizmetçi cevap verdi: * — Hayır bayan, salona asmıştık, ©4 rada duruyor. * * * Takdir Dilenci söyledi; — Sizin gibi baylara hürmetim vars — Ben sana v&miyorum_ ki.. — Bunun için söyledim ya, boşunâ |para sarfetmiyorsunuz.. - - BÜ &. Şının Ö — Bu nasıl eteklik?. H — Karım modaya uysun diye böyle yaptı. — Sen boya ile oynamışsın.. — Vilahi billâhi anne oynama - dım. el Şimdi ne oyunu oyniyaca - a? — Bahri itilâf oyunul