MAHKENELERDE İşin İçyüzü Başka Imiş ! Güllü — adındaki — bir. ka- dın kapıkomşusu —Ayşe kadın- dan davacı.. Duruşmaları Birinel Sulh ceza mahkemesinde görü- lüyor. Güllü, komşusunu bırsız- lıkla itham ediyor. İddiası şu: — Çocuğumun bir kumbarası vardı. Hergün para atardık. İçi- ne ayrıca sattığımız beygirin de parasını koyduğumuzdan — otuz, otuz beş Hira kadar paramız bi- rikmişti. Bu kumbarayı sandığım- da muhafaza ederim ve bir yere giderken de sandığı — kilitliyerek dışarı çıkarım. Bu kadınla biraz akraba sayıldığımızdan saklımız, gizlimiz yoktur. Her şeyimizl bilir. Benim evde bulunmadığım birgün çocukları birer tarafa savarak odama girmiş ve sandığı kıra- rak kumbarayı açmış; paraları almış. Ben işi anlayınca hemen kendisine koştum: — Aygel, Bunu senden başka kimse yapmaz. Kıyma bize.. bu pârayı dişimizden, tırnağımızdan artırıyoruz. Hiç olmazsa yarısını ver de paylaşmış olalım.. Dedim. Yeminibilleh etti. Fakat bu Işi yapan Ayşeden başka kimse değildir. O, geçen sene de benim bir mantomu kayıplara karıştır- mıştı. — Şahitlerin var mı? Ayşenin sen yökken odana girdiğini hiç kimse görmemiş mi? — Var efendim, Karşı kom- şular görmüşler. — Na dersin Ayşe? Suçlu sandalyesinde oturan zayif, esmer benizli, uzun boylu bir kadın ayağa kalkarak cevap verdi: z — İHftira efendim.. Ben fona yola düşmemi göze alırım da hırsızlık yapmam.. Iki çocuk sahi biyim. Bana yakışır mı? Işin iç- yüzü başka., Bu kadın beni e- kiden beri çekemez; kocasından kıskanır. Bunun için bütün derdi Üstüme çamur sıçratmak, namımı lekelemek.. Ben de kendisinden davacıyım. Bir Doktorun Günlük Notlarından (*) Müzmin Romatizma Çekenler Kırk yaşında bir. hasta müracaat etti. Senelerdenberi, kondisini - tıraplar içinde kıvrandıran mür- min romatizma ağrılarından şikâ- yet ediyordu. Muayene öttim, Yd'ı.,ip içmesi bozuk ve İntl- ümba 2 — Ağrılar onu harap etmi, 3 — Geceleri çok az uyku "ı'yı. tesbit etliktön sonra teda- çi 1 — Hastama stırap veren ağıı ve sancıları kesecek — tedbirlere başvurdum. Bilhassa fizik tedavi uaullerinden çok istifade ettim. 2 — Togdiye şeklini wlah ettim. 8 — Uykusuzluğile de mücadele ettim. Şimdi hastamın vaziyeti çok iyidir ve gikâyeti yoktur. 1) Ba notları kesip sokdlayımız, yahat bir abümce yapıştımp kollekalyon yapır mız. Sdünt samanınızda bu - nollar bir eKtor gibi İmdadınıza yetişebilir. Türkiye; Buhranı Iyi Ted- birlerle Karşılamıştır “Ekonomik Durum Bütün Balkanlar- |.: e dan, Hattâ Belçikadan İyidir,, İzmir, (Öul) — Yeni Türkiye hakkında Izmirde incelemeler ya- pan bir Alman gazete muharriri çok değerli bazı notlar tesbitine muvaffak oldu. Bu zat İzmirde köycülük hareketi hakkında yaz- dığı yazıda bilhassa diyor ki: — Türkiyede iktisadi buhran Avrupada ve Amerikada olduğu gibl 929 da değil; 931 yılı sonla- rında başladı. Bu geç kalışın ee- bapleri tamamen mahallidir. Tür- kiyenin geliri şehirlerden değil, köylerden çıkıyor. Köylünün is- tihsalâtı şehir yoluna dökülünce sırasile bir çok sınıf bundan mü- teneffi oluyor. Türkiyede köylü bundan beş altı sene evveline kadar çok ka- zanıyordu. Diyebilirim ki bu ka- zanç yıllarında dünyanın en çok kazanan köylüsü sayılan Amer- kadaki köylü bile bu kadar ka- zanmazdı. Üzümünü elli kuruşa, tütününü iki, üç İiraya, incirini kırk kuruşa, afyonunu 35 liraya satan Türk — köylüsü, tarlasına yaptığı masrafın on, on iki miş- Hini elde ediyordu. Köylünün bu refahlı yılları, onu şehre doğru yayılmağa sev- ketti. Bulgurcadaki tütün tarlasın- da öğleye kadar çalışan köy de- likanlısı 25 liraya bir otomobil tutarak Izmirde öğle yemeğini yi- yor ve saat iIkide yine Bulgurcaya dönerek iş başı yapıyordu. Bu çok açık İsraf yıllarına rağmen Türk köylüsünün saklı parası vardı. Bu itibarla Türki- yede buhran, gelişini Iki, üç yıl uzatabildi. Bir gecede Uç, beş yüz Hralık mahsul parasını İzmirde harcıyan köy delikanlısı isteseydi buhram bu güzel memlekete yak- laştırmazdı bile... Bununla beraber Türkiyede u- mumi hayat fazla bir darlık ge- çiriyor, denemez. Türkiyenin du- rumu Macaristan , Yunanistan , Bulgaristan, Romanya ve hattâ Belçikadan bile daha İyi bir va- ziyettedir. Buhram kolaylıkla kar- şılamış ve İyi tedbirlerle önle- miştir. Ad. Bil. Türk tarihi eraştırma kurumu Üyoleri Bergama harabelerinde Bergamada Tarihi Araştırmalar Bergama, (Özel) — Öğretmen Âfetin başkanlığı altında Ege bölgesinde — İncelemelere çıkan Türk tarihl araştırma kurumu he- yeti burada çok faydalı tetkikler yapmıştır. Bu arada Bergamanın çok zengin müzesi gezilmiş, yapı- lacak olan ilim evinin plânları tetkik edilmiş ve kütüphanenin daha geniş mikyasta yapılmasına işaret edilmiştir. Bundan sonra Akropolda, Agorada, Atalasun evinde, mabetlerde, jimnaslarda, kütüphane harabelerinde tetkikler yapılmıştır. Bu tetkiklerde Izmir İlbayı Fazlı heyete refakat et- miştir. Samsunda Bir Ehli Hayvan Sergisi Açılıyor Samsun ( Özel)— 29 eylülde bu rada ilk olarak ehli hayyan sergisi açılacaktır. Kısraklar için 16, taylar için 17, boğalar için B, inekler için 12 dereceli mükâfate lar ayrılmıştır. Mükâfat yekünu 1300 liradır. Halkın bu ilk sergi- ye büyük bir ilgi göstereceği umul maktadır, Gedizde Memleket Hastanesi Gediz (Özel) — Cumhuriyet halk partisi binası arkasındaki bütün binalar İstimlâk edilmiştir. Burası — temizlenmektedir. Geniş bir memleket bahçesi haline ko- nulacaktır. Yozgatta Biçki Ve Nakış Kursu Yozgat Halkevi biçki ve nakış yurdunda ders alan kızlarımız Yozgat (Özel) — Halkevi kız- larımız için bir nakiş ve biçki kursu açmıştir. Kurs muhit için çok faydalı olmuş, kızlarımızın birçoğu biçki, ve nakış öğrenmiş yapılan imtlhanda muvaffak ola- rak şahadetname almışlardır. Sonbahar at koşuları yapık mış, koşularda binlerce seyirel bulunmuştur. Yapılan koşuların kâffesinde de Resulün atı birinci gelmiştir. Amasyada Bir Genci Kalbine Bıçak Sokarak Öldürdüler Amasya ( Özel ) — Burada tüy- lar ürpertici bir cinayet olmuş, Salih adlı biri kalbine saplanan bir bıçakla öldürülmüştür. Cina» yetla — failleri henüz meçhuldür. Fakat zabıtanın cinayeti işleyen- leri çok kısa bir zamanda mey- dana çıkaracağı muhakkak adde- dilmektedir. Şimdilik bazı emma- reler Üzerine Mustafa ve Ahmet adlı Iki kişi zan ve mezaret altına elinmıştır. Cinayetin bu gence tesallut vukubulduktan sonra İş- lendiği anlaşılmıştır. Ilgın ( Özel ) — Burada Genç- ler Birliğinde genel bir toplantı yarplmış, İlçebay Salâhattin genel nüfus sayımının nasıl yapılacağını, anlatmış, vazife alanlara çalışa- Çeakları mıntakaları — bildirmiştir. Ertesl günde bir toplantı yapıla- rak köy muhtarlarına genel sayı- mıd nasıl yapılacağı anlatılmıştır. Karamanda Keçi Hastalığı Karaman, ( Özel | — Gündüre ve Hacıbaba köyleri ile bu köy- ler arasındaki sahada ciğer ağrısı denilen ve ekseriyetle keçilerde görülen bir hayvan hastalğı baş göstermiş, hayvan sahipleri hükü- mete müracaatla aşı istemişler- dir. Hükümet derhal lâzım gelen yardımı yapmıştır. Nöbetçi Eczaneler Bu gece nöbetçi eczaneler yuz- lardır: Küçükpazar (Yorgi), Alemdar (Eşrof), Beyazıt (Cemil), Şehzade- başı (İsmall Hakkı), Fener (Hüsa- mettin), Aksaray (Sarım), Kara- gümrük (M. Fuat), Şehremini (Nâ- zım), Kadıköy (Sotraki ve Üçler), Samatya (Teofilos), Bakarköy (Mer- koezj, Beşiktaş — (Nailj, Samyer (Asaf), Hasköy (Halk), Kasımpaşa (Merkez), Büyükada — (Mehmat), Heybeli (Tanay), Üzsküdar (İttibat), Eminönü (Ali Rıza), Şişli (Nargile- ciyan), Beyoğlu (Della Suda, Er- tuğrul, Baronakyan), Galata (Ka- raköy). mismm Karımı Nasıl Seçeyim ? Bir erkek — kendisine hayat eşini soçerken iki tesir altında Biri cinsi cazlbeye kapı!mak, kendisini küçük görmek. Cinst cazibeye kapılmak, ers koğe, kadımı olduğundan fazla kıymetli gösterir. Ve Iatihabıni yaparken kadının meziyetlerinden ziyade kendi ciasi — ihtiraslarınâ mağlüp olur. Kendini küçük görmek rzaafı da, hayat arkadaşımı seçerken başe kalarına caka atmak, veyahut | bir başkası üzerinde tahakküm edebilmek ihtiyacına kapılır. Baş- kalarına —karşı kendinl! küçük gördüğü için, bir kadın üzerinde saltanat sürmek onun bir nevi intikam alması, bu zafımı kendi kendine — reddetmeye — çalışması demektir. * Bir eş seçerken şu dört Hp kadından birini beyenmeye mec- bursunuz: 1 — Paeikolojikman olgun ka- dın, Bu, hakikt kadıandır. Bu tip kadın beşte Üüç ana, baeşte bir eş, beşte bir çocuk ve beşte beş Apıktır. O, kendisini ne erkeğe üstün, ne de erkekten geri sayar. Mükemmel karı olur. Geçinmesi kolay, fakat bulması güçtür. Kadınlar karakterlerini muhite lerinden alırlar. İyi bir ananım kızı, iyi ana olmak İstidadında: dır. Kardeşlerile iyi geçinen bi kız iyi bir arkadaş olur. Muhk Hindekileri sevmesini bilen bilen bir kır, kocasını da sevebilir. Ok gun kadın tipi böyle (bir muhke llginda Genol Sayım Çalışmaları| tin çocuğudur. x 2 — Müstebit bir babanın ve zayıf ananın kızı, yehut küçük yaşta anasini kaybedip te babasile büyüyon bir kız aşağı yukarı bas basına benzer. Bu kızlar çok defa babalarına hizmet edebilmek içiş evlonmezler. Bunlar ekseriya yaşlı adamları severler. Bu kızlar yenç kocalarla — geçinemezler. Onları çocuk görür ve hiç bir harekete lerini beyenmezler. * Üçüncü tip bir kadın vardırki bunda da arkadaşlık duygusuçok inkişaf etmiştir. Bu kızlar erkek kardeşler!n: den kıskançlık — öğrenmişlerdir. Kocalarına karşı da kıskanç olur- lar. Bunlar İsporu sever, erkek yaşamayı — tercih — ederler. Bunlar kocalarına itaat etmoezler. Evde kavga eksik olmar. Dördüncü tp kadın, madencisi kadındır. Bunlar — umumiyetle — soğuk, | ginirli, sevmek ve sevilmekten anlamazlar. Bütün — sevgilerini paraya vermişlerdir. İzdivaç bune ları tatmin etmez. Evlilik hayatı onlara cehbennem gibi görünür. Can — sıkıntdarını gidermek için kendilerini oyuna ve eğlenceye: ı werirler. altın * ©T Bir kızı anlamak için onu ailesi içlade tetkik ediniz: Babasma mı bağlıdır? Babası olgun bir adamı mıdir? Yoksa sinirli, harçın bir kimse midir ? Kız, kardeşlerini olur olmaz sebeplerle kıskanır mı? TEYZB