A vrupa da Demokrasi Çekişmeleri ; Avrupa drmokresisi iki yüz yılı :ııuık aşkındır. Ondan avvel de lemokrasi gü ültüleri o'mamış değil- dir. Ancik” parlâmantarizm 'dcnâııı hükümet usulü bundan iki yüz yıl Önce yerleşebilmiş'ir. Avrupa demok- Fasisi ilk Öace iki ükede canlanmış- :ı-. ln(llııvı ve Fransıda. Gün o!muş 'Taasız demok-asisi İngiltereden yeni örnekler alm ş v e"ün ,.ııi'. ıı: İngiliz demokrrs'si Fransa demokra« len kuvvet bulmuştur. n İnkâr de iemez ki bugün gerek Tensız demo ras'si, l demokres'e, heni' teşlini Konuldmır yan bir hasta'ık devresindedir. Bugün İngilterede o'duğu gili, Fransada da demokrasi çek'şmeleri vardır. İngil- terenin demokrat İiderleri zaman Zaman, dikt>(örük ve FErgistlik kay- maşmalarına İcorgi ağır sözler söylür yorlar. Son sözü iki gün evvol İngil. frenin muhafozakâr pörtisi lideri ba Baldvin söyledi ve gençlere: ç hııı_dv. "mo4ras.yi koruyunuz.,, diye Fransada da demokrat liderlerin ıı:ılınııdııı Tuna benzer sesler dü- yaluyor. - Geçen'erde bay Heryo, demokrra'yi giddetle müdafaa eden Le bugünkü demokrat rejimin gen * emesi ie b etliğini ileri — süren bir nutuk söyedi. Fr nsız Başbakanı Bay den de birkeç gün ev rasinin hastalık geç rdiğin hasta- hiğin — faşizm veya d.ktatörlük gibi ı'.:ı.lıı:ıı. iyi edi'emiyeceğini, demok- S hastal gnn yine demokrasi İlâcı ile iyi i eceğini söyledi. Acaba bu ilâç meldir? ü Bay Fiandene göre, 'a verecek o'an bemokr. Hükümet etoritesidir, ki ”'hılıl:ılı. çıkan mana, bürriyet frenlerinl biraz olsun sıkmaktı-, F. kat Fransaniın en kuvvatli part'sinin lideri o'an Bay Heryo demo'crasiyi İyileşt'recek olan ilâcın, demokras. hürriyet'ler'ni gen'ş- letmek ve şoğaltmak suretile elde edilebileceğ ni "üyor. deldi demalerasi ÇekE A LE'R demok- demokrasiye gi sözü dinlenecek? 'ör'tecilerinki mi, — hürriyetçilerinki mi? Yoksa, bugün için göze batarca- #na bir azlık olan fzgizm taraftarla- Finın sözüne mi uyulacak ? Öyle bir sorgu ki Coğru kargılığını, ::.:::.:.:ı. n .Içiıd' bulunanlar bile SS Edebi Tefrika Sovyet Rusyada Sevmedi Bir Japon Casusu Tutuldu Sen Petersburg ( Amerikada ), 2 (A A.) — Burada limanın ve harb gemilerinin resmini alen Matsuma adinda bir Japon yakalanmıştır. Bu adam Japon bahriyesi ihtiyat efra- dından olduğunu söylemiştir. Yılbaşında Hitler Ve Avusturya Baş- bakanı Birer Beyanname Neşrettiler Münih, 2 (A.A.) — Bay Hitler N>s- yon"| sosyalist fırkasına neşrettiği yıbaşı beyannamesinde diyor kit * — Bundan 12 ay evvel 1934 senesi için yeni rayhin yıkılacağı söyleniyor u. Halbuki Almanya ve Almen milleti ulusal iriliğin bütün bölümlerinde cakiden fazla kuvvet'ene miştir.., Bay Hitler Alman milletine barış, Ün ve Sr'ın dönmesini - dileyerek sözlerini bitirmiştir. x Viyana, 2 (A.A.) — Avnsturya Baş- bakanı Bay Şuşnig Avusturya mille- tine beyannzmesinde diyor kit “— Bizi en z'yade düşündüren tlkenin ökonomi noktasından iyi'eş- mesicdir. Hükümet içerii oysal ve siyasıl barış istiyor. Ancak 193 den- beri güttüğümüz açık s'yasadan bir parmak b'le ayrı'mıyacağız.,, Staviskl! Rezalet! Etrafında Peris, 2 (A. A.) — Bayan Staviski per'âmen'o tahkikat komisyonuna bir mektub göndererek “ çok mühim Yfşzatta , bu.unacağından tekrar din- lenmes'ni istemiştir. p Yeni Bir Kutub Sergüzetşi Dunedin, 2 (A. A.) — Am'ral Brrdin kutub heyeti yeni bir keşif icrasına daha - hazırlamıyor. Habeşistanın Yeni Bir Müracaatı Cenevre, 2 (A. A.) — Habeş hükümeti — u'uslar — kurumuna Üçüncü bir nota daha vermiştir. Bunda, İta'yanın hudud hâd se'eri hakkındaki — iddiaları redded.k mekte, mes'uliyet Habeşlerde İse Babeş'stanın — tarziye — vereceği bildirilmektedir. 36 — — -— 3/1/ 856 dil.ı—. Sizin için bir kâğıd ver- Bıylıı_n.? şaşalamış bakıyordu: — Kim Garson, e'lerile tarif ediyordu: — Hani ber akşam gibi bu- lıyıGıelen bir Bay var. ene kız, derhal hissetmi iş fakat — belli etmedi; — göz N ile — etrahına bakındı, h!kı. dzha bahçeye mişti. İhtim | gelmişli de, bir köşede neticeyi Beyhan, ka; sordu: — Nası!?, Garson, gene kızın ciddiye! k iddiye'in- den Ürkmüştü, kekeledi: ; Avcı ceketli, kalın bıyıklı... A dylıııı. Okatan fırlamış gibi ıııı.ıı ;:.Iıı kmştış çanlasını açtı, —İ:lığdîğa::ı::' parasını masaı- * - Böyle Lir Ve büfe, ronu çığ.rdî,. ::lh yürüdü, pat- bir sesle kıisk lıu:!lıml::ğı:ıi;ı:.y“ .'n— Gı.'ı_nr.lı.—ınn... Mmüşlerilere Muame.e e'melerini öğretiniz. Yahud da, müşteridea tanıyan, İnsanları biraz anlayan garsonlar ucu köylü gelme- kuytu Ş bekliyordu. Ş-arını Çatarak — tekrar adam — tanım- tutunuz... Patron, Beyhanı şahsen tan- yordu, bu ani taşış karşısında Şaşırmı l — Ne oldu? Bir terbiyesizlik mi yaptılar? Ben, şimdi onların terl iyelerini veririm? Hürmette kusur mu ettiler?.. Beyhan, arkasını dönüb yürü- müşlü; lmiyorum... Adamlarınız- dan tahkik eder, anlarsınız. Genc kız, gaziaonun önündeki meydan'ığa çıktığı zaman sende- liyordu, yürüyemeyeceğini anladı, bir araba çağırdı; — Çekirgeye ! Başı ateşler içinde yamıyordu. Sıtma tutmuş gibi bazan Ürper- meler geçiriyordu : — Ya bahçe kalabalık ol- saydı ?.. Fak, şu ihtiyarın cüre- tine: Garsonun bir kababati yok, Fakir adam! Onu para ile elde etmiştir. Fakat bana, ne yazar ? Gazinoda oturan Üç beş kişi, bir fevkalâdelik o'duğunu h!leset- tler. Iki günün içinde bunu duy- mıyan kalmaz. Türlü kulp takar- lar.. Demek, burada da oturamı- yacağım 1.. Evet, olurmak istesem | 'SON POSTA Bay Laval Romaya Gidiyor Italya - Fransa Görüşme- leri Başlıyor Demektir Şu günlerde mühim görüşmelere sahne olan Roma'nın görünüşü Paris, 2 (A. A.) — Bay Laval dün İtalya büyük elç'sini kabul etmiş ve sonra da Avusturyanın uluslar - kuru- mu murahhası ve Avusturya orta elçisile görüşmüştür. 4 Paris, £ (A. A.) — Yılbeşı mera- simi Fransız - İtalyan konuşmalarını durduramamıştır. — Fransznın büyük elçisi bey dö Şambrönün İtalya d'şarı işleri müsteşarı bay Süviç'e yapt ğı konuşmalar bütün gün akşam saat 21,80 4 k devam etmi'ştir. Bay dö Ş>mbrön bu konuşmaların neticesini bemen te'efonla Parise iş ve bizzat bay Lâvnl ile de konuşmuştur. Bay dö Şımbrön tu sabah ta yeni moktal nazar teatile- rinde bulunmuştur. * Roma, © (A.A.) — Gzeteler, barışın en emin garantisi olan İtalya ve Fransanın müşterek bar.ş arzusu bakkında Fransız büyük elçisinin nutkuna işaret ederek şimdiki müza- kerelerin iyi bir. neticeye varmasını dilemektedirler. * — İngi'terenin Aı.'.'.fx:' Tarskeliğı LA Szlelü bile oturamıyacağım. Artık tadı kaçtı ! Burada da herkesin ağa- na düşmeden İstanbula dönme- liyim.. Eve gilttiği zaman, baş ağrısını bahane etti ve yemek yemeden yatağına girdi. Uyumak - istiyor- du. Fakat gözlerini kapayınca, Harun Şinasi ile ihtiyar köylünün hayalleri beliriyordu. Beyhan, uyuyamıyacağım an- lamıştı ; kalktı, oturdu. Istenbuk dan beraberinde getirdiği kitap- lardan — birini açıp — okumayı denedi. İki Üç satır. oküyor; sonra gözleri, satırları kaybedi- veriyordu. Kitabı fırlatıp attı: — Mektubda, acaba, ne yaz- mıştı ? Beyhan, ihtiyar âşığının neler yazdığını, yazabileceğini merak ediyordu : — Okusaydım, belki — eğle- nirdim | Fakat garsonun elinden mek- tubu almak, onun gösterebile- ceği cüretlerden değildi. Umumt bir bahçede, garsonun adeta kulağa fısı'dar gibi esrarengiz bir tavırla söyleyib uzattığı mek- tubu alamazdı. Bir çocuk kadar masum gö- rünen © ihtiyar adam, nasıl olmuş ta, bu cinneti yapmıştı? Peki, ne bekliyordu? O adam için, başka yol, başka çare var mıydi? Bir evde, bir salonda, mümkün olduğu hakkındaki haber münasebetile, Röyter ajansını muhabiri böy'ü bir ihtim olmedığını bildirmektedir. Son , $e Con Simon ile Bay Laval arasın- dakl görüşmelere ve misakn alaceğı nihit gekle bağlı balunmakla bera« ber, İngilterenin bu misaka iltihakı gimdilik varid olmadığı şöylenmek- tedir. »#. Paris, 2 ( ALA ) — M. Laval'in bu akşam veya yarın Romaya giltmesi oldukça muhteme'dir. Bunun İçin da- kikadan dakikaya bir karar alınması beklenmekteir. * Paris, 2 ( A.LA ) — Röyter ajansın- dan: Şimdi haber verldiğine göre M. Laval yarın 20,/0 da Romaya gidecektir. Uluslar Kurumu Ve Amerika Vaş'ngton, £ (A. A.) — Ayandan Demokrat İdaho Pope, Havas ajansı muhabirine beyanatta bulunarak, Ame- rikanın Uluslar #rası derneğine girme- #'na milletin muhalefet etmediğini ve Lunun İçia kongreye bir t istediğini ıeııem;.'ı'ı._ ir takrir vermek hattâ bir çayda, bir baloda, biribirlerine tesadüf etmelerinin, takdim — olunmalarının — imkânı, ihtimali yoktu. Bu, -beklenmeyen bir akıbet değildi. Beyhan, müsamahasının cezasını çekiyordu. Iki gün sonra, Bursa gazete- lerinden birinde, Beyhan, çu salırları okudu: « Feci bir kaza » *“ Mübadillerden — Çimenoğlu Hüsmen, evvelki gün, feci bir kazaya kurban gitmiştir. ,, “İşlerinin tesviyesi için, Bur- saya gelen Hüsmen, — evvelki gün Belediye bahçesine gelmiş, bir müddet olturmuş, sonra bir meyhaneye giderek içmeye baş- lamıştır. — İçtiği içkinin azlığına rağmen, * Hüsmen, — birdenbire sarhoş olmuş, meyhanede, adeta kavga çıkaracak evza ve etvar takınmıştır. Meyhanecinin ihtarı üzerine meyhaneden çıkan Hüs- men, — Çekirge tarafına yürü- müş ve Hüsnügüzel kaplıcası önünden İnmiş, tarlalar arasına girmiştir. Hüsmeni bundan senra gören olmamıştır. Yalnız, dün sa- bah, Nilüfer çayında bir insan ce- sedinin yüzdüğünü gören köylü- ler, derhal zabıtaya haber ver- mişler ve ceset, çaydan çıkarık mıştır. Yapılan tahkikat netice- sinde cesedin Hüsmene aid oldu- Okuyucularıma Cevaplarım Bayan (H. H. Rh: Mektubunuza yaşınızı kaydet- meyi ututmuşsunuz. Fakat (14) ya- şında evlendiğinize bakarak he- sab ediyorum, daha pek genesi- niz, yazınızdan anlıyorum, İçli bir düşünceniz var, ince bir hisse maliksiniz, elbette el'an sevil'r- &'niz, mes'ut olabilirsiniz, burası muhakkak! Fakat annenizin fikrindeyim: Tekrar evlenmeniz “ onları ,, bed- baht edecektir, ye'se düşürecek- tir, içli yapacaktır. Bu dakikada bir kadının iste- yebileceği en son “ ideal,,e varmış demeksiniz, artık bülün arzunuz bu idealı ele gezirmişken yıkmamak — olmalıdır. Tabit bu tavsiyem “ geçinecek ,, ve “ geçine direcek , paraya malik olmanız şartiledir. Ve tahmin ediyorum, annenizin sözlerinden anlıyorum ki, bu vardır. O halde mesele, başka bir noktaye gelir ki, bunu söylemek, bana ve burada düşmez. * Aksarayda Bay (M. Ş. B. ): Tesadüfen bir müsamerede karş laşırsam dikkat eder ve gör- düklerimi size yazarım, fakat iste- diğiniz şekilde, gidib görmek mümkün aeğildir, mazur görüLü:. * İzmirde Bay “ Nuri ,, ye: Bir kalbde * aşk ,, ile * mer- hamet ,, birleşemez, mutlaka birl ötekini yenecektir. Çaresiz karı- nızla metresinizden birini feda edeceksiniz. Hangisini? sorgusu Üzerinde tereddüt edilemez. Ka- rınız meşru bir vaziyet sahibidir, metres'niz ise nihayet bir “gasıb,, mevkindedir, İzzetinefis için ağır bulacağınızdan karkmasaydım, lâ- ık olduğu hakiki sıfatı da kul- lanırdım. TEYZE Klepurun Kenserl Varşova, 2(A. A.) Meşhur tenör Kiepura rılııvîK':lkıı:il müze- inin yapılması için ovi operas balla' ba âyın ” Onondü: : büyük ” hir konser verecektir. Bu konser radyo i'e de bildirilecektir. gu anlaşılmıştır. ,, “Hüsmen zengin bir adam olduğu — İçin, vak'anın — bir cinayet veya bir su'ikast eseri olabileceği düşünülmüşse de, ce- sedin Üüzerindeki çıkan paralar, bunun bir kaza olması ihtimalini kuvvetlendirmiştir. Zabıtaca tahkikata devam olunmaktadır.,, Beyhanın elinden gazete düş- müştü. Kasketinin viziyeri sağa kayık, gür kaşlı, posbıyıklı, çocuk bakışlı ihtiyar köylünün hayall gözlerinin önüne gelivermişti. Genc kız, buradan gitmenin, bem süratle uzaklaşmanın zamanı geldiğini anlamıştı. Eğer tahkik kat edilirse bahçe garsonları da sorguya çekileceklerdi ve ©o za- man işte bir him parmağı o duğu da sezilecekti... tl"ıliç bir günahı olmadığı halde, ismi, sabıkalı kadınlar gibi, za- bıta raporlarına geçerse, ösdürdül Beyhan, şirketin kapısından fwkeıı. kapıcı, gülerek selâm- adı: — Hoş geldiniz, küçük hanım. Sizi, girketten çıktı, diye duyduk- tu, çok mahzun olduk, doğrusu... Z Hı'ğ:ıi dıâıdık. yanlışlık YARTık Ağa, hâlâ sıntarak bar kıyordu 1 (ÇArkası var )