6 Siyfa .— '—__.__I_] I Tavukçuluk Bahsi ıııl Te ee e e AŞ Tavuğun İIçinde Yumurtanın Teşekkülü Yumurta içten dışa; merkezden muhite doğru hasıl olur. Tavuğun verim cibazının her bir parçası yumurtanın daima aynı kısmını imal vazifesi'e mükellef olup bir makineye benzer, Yumurta salkı- Mının vazilesi ise yumurla tohu- | muzu yapmak ve olgun bir hale gelirmektir. Yumurta tohumları bu salkım Üzeriae tesbih taneleri gibi dizilmişlir, ve her tohum bir | zar içinde bir nevi torba ile kısa bir sapla salkıma asılmış olduğu görülür. Bu nevi zar üzerinde da- marsız. bir hat daha buna (istiğmat) derler. Tohum kemale —erdiği —zaman yani en son büyüklüğünü — bulunca onu ihata eden zar torbasının ös- tündeki (ıstiğmat) battı yırtılır ve yumurtanın sarısı yumurta mec- rasının onu almak İçin açılan ağzına düşerek yumurta tohumu salkımının vazifesi burada niha« yet bulmuş olur. Bu safhadan sonra sıra tena- sül cihazının ikinci kısımları yu- murta mecrası işe başlar. Tohum salkımından düşmüş ve kemale gelmiş olan sarı yumurta mec- rasının hortumu — içerisindedir. Kendi üzerinde bir deri hareke- ketile mücehhez olan tohum, yu- murta mecrasının albümin yapan kısmına giderek bu borunun gı- şası ifraz eylediği albüminli sar- min Üzerine müstehidil merkez tabakalar balinde koyar ki bu tabakalar muhtelif kesafettedirler. Bu tabakaların en kalın sarı- ya en yakın olamdır. Sarı kendi #zerinde — dündüğünden — dolayı albümin tabakaları da her iki tarafta helezonu bükülmüş bir mevi bağ hasıl ederler, bunlar Sarıyı beyazının içinde muallakta” tutan şalazlardır. Bundan evvelle makalemde bahsetmiştik, İşte bu rabıtaları birçok kimseler borozun | tobumladığı tohum zannederler ki katiyen doğru değildir. Yumur- tada tohnm — beyazda — deği | sarıda olup piliçte sarıda bulu- nan bu tohum vasıtasile teşek- küle başlar. Yumurta tohumu artık beyaza sarılmış olduğu halde yoluns de- vam ederek yumurta — mecrasının kabuk yapan odası, yahut rahim deni'en noktaya iner ve bu kıs min vazifesi bundan sonva ikiye ayrılır. ” İ—Evvelâ gışal muhati birbiri özerine konulmuş olduğurdan ka- buk zarını teşkil ederek ince yap- rakları ifraz eder. 2—Rahim bü vazifeyi gördükten sonra kireçli bir hamur daha yar parak onunla zarların Üstünü ör- ter ve bundan sonra bu hamur çabucak — değişerek — sertleşir ve kabuğuda teşekkül ettrmiş olur ki şimdi tamarti'e teşekülk etmiş olan yumurtanın umumi şekli, ka- n tarafı önde olarak dışarıya çıktığı görülür. İşte bir yumurta- nın nükemmelen teşekkülü için yumurta mecrasında geçirmiş ol- duğu safhalar bundan ibarettir vardır ki | SON POSTA Kadın Şapkalarının Hikâyesi Lüks Bir Kadın İçin Birkaç Şapka | Kullanmak Pek Tabii Bir Şeymiş!.. | Çok Defa Bir Firmanın Modası, İki -Çift Lâftan Doğuyor / Nedense kadınlar siyah şapkaları bü seve çok düşkün oldular, Amma bereler de bir baylı Gözdel.. Geçenlerde evli bir dostum anlatıyordu : — Şu bizim halimize bakıyo- rum da, bin şükrediyorum azizim. Senede bir elbise yaptırır, senede bir şapka giyeriz. Bir kat Kur- şuni elbise ile öğleyin de, sabah- leyin de, akşamleyin da sokağa çıkabiliriz. Ya maazallah biz de kadınlar gibi olaydık, işte asıl iflâs topu ©o zaman patlardı. Biliyor musun ? Kış bastı basalı karıma iki tane, soz model şapka, aldım, galiba da iki tane daha almak lâzımgeliyormuş |.. * Bu dert beni düşündürdü. Hazreti Havva acaba, şapka ni- yetine başına bir yaprak mı ko- yardı Eda, bu yaprak mevsim mevsim değişirdi? Onu da Allah bilir. Kadın şapkacısı M. R. ile, rafları renk renk, biçim biçim şapkalar da dolu, Içeriden maki- ne sesleri gelen dükkânda karşı karşiya — konuşuyoruz. M. R. anlatıyor : — Bu sene kadın şapkaları hep siyah üzerinde.. Her kadın siyahı tercih ediyor. (Acaba iktı- sadi darlığın matemi mi?,) Siyahın duha çok yakıştığı, kadın yüzünü daha çok açtığı muhakkak.. Me- selâ —mantolarda busene hep siyah.. Geçen sene kahve rengi ile siyah bir boyda giderdi. Hak buki bu sene kadının tercih etti- ği siyah şapkalar yüzde (10), kahve rengi yüzde (3), lâcivert, gri ve mavi yüzde (2) dir. M. R. ya sordum: — Biçimler nasıl?. Kadın, şapkayı bir günde kaç defa de- giştirir?. — Modasına göre. Meselâ bu senenin modası tepeleri yüksek, ufak kenarlı, kıvrımlı, tüllü, şap- kalardır. Üzerlerinde Kristal, Bre ton iğneler vardır. Kumaşları kadifeden, Tavşan tüyünden, Tope Velurdandır. Şimdi - önleri gri, bej, mavi şapkalar giyiliyor. Eh, kadın — var ki, yalnız siyahtan hoş'anıyor. Kadın var ki, gündüz- leri bej rengi, mavi, lâcivert şapka giymeği tercih ediyor. Biz konuşurken içeri iki siyah mantolu Mmadam girdi. İkisi de derhal siyah şapka — istediler. Genç bir kadın birkaç tane ç kardı: — Sasa dö bon kalite madam! Kadınlar dikkatle bakıyorlar, ışığa tutuyorlar, maniküriü par- ve on iki saatle on beş saat ka- dar bir zaman alır. Berrket Tıvuk Shliıl () Tavuk ve Tavükçulüğe ait ölar müşlüllericii sorumuz, — mütehassia ” slse «evap verecektir. maklarile kumaşı muayene edip, yahudice birşeyler konuşuyorlardı. İçlerinden biri başını kalcdırarak fiyatını sordu, Kadın (8) lira istedi. Ötekiler ürkmüş gibi bay- Küçük kenarlı v- Son mevsimin bülü mödası geçmiyen şapka şekillerinden retle baktılar. Kadın temin edi- yordu. — Jönö püvi vule donne a muan, jövuzassür madam. Kadıular şüphe ile bakıyorlar, karşılarındakiain teminatına inan- mıyorlar, hâlâ dikkatle şepkaları muayene ediyorlardı: — Es la votr derniye pri? — Jönö püvl vu 18 donmne a ”vri uçlu şapkalar acaba kadınlara yakışıyor mu? mois madam, Kadınlar nihayet uyuşamadan gittiler. Biz, M. R. ile konuşma- miya devam ettik: — Siz, her halde bileceksiniz? Lüks bir kadınla orta şıklıkta olan bir kadın nasıl ve ne kadar şapka giyer? M. R. düşündü : — Lüks bir kadının bir ayda iki üç şapka değ'ştirdiği olur ve bu şapkaların da fiatı 10 liradan başlayıp 25 liraya kadar uzanır. Eh, bu bir sezon ( mevsim ) me- selesidir. Bizce, bir şapkanın ömrü, tab'i lüks kadınlar için, dört beş aydır. Fakat şapkanın kenarına bir leke, tepesine bir toz kondu mu, kristal iğnesinin ucu büküldü mü, bittabi hanıme- fendi onu kullanmaz. Çünkü.. — Yüksekliğin icabı değil mi? — Orasımnı artık Allah bilir. Meselâ lüks bir kadının her yer için şapkaları, öğle, ikindi, akşam gece şapkaları vardır. Bunların miktarı eh şöyle onu bulursa, o kadın ona göre lüks olur. Orta derecede şık olan kadın ise, dört beş ayda bir, sekiz ayda bir, bir veyahut iki şapka alır ki, fiatı 10 lirayı geçmez.. — Ya ihtiyar kadın'ar? — Oular şimdi yalnız siyah şapka kul'anıyorlar. Bere, lâcivert veya bej şapka onlara biraz ay- kırı düşüyor. Fakat yiae de içle- rinde “gençliklerine, — güzellikle- rine,, inanıp ta, renkli şapka giyenler var. Meselâ beş sene evvel lâcivert şapkalar çok büyük bir rağbette idi, Bilhassa herdem taze “olanlar bile lâcivert şapka- nın sibrine tutulmuşlardı. Şimdi, geçkinler biraz da — kafalarile, düşüncelerile hareket ediyorlar. M. R. hergün Paristen gelen kadın şapkaları — modellerinden, kadinların — şapkaya karşı gös- terdikleri — düşkünlükten — bah- sederken, bazı cümlelerin- den — anladım. — ki, şapka Birinci kânın 5 Kari Mektupları Ortaköyde Bir Bozuk Sokak Ortaköyün Mecidiye mahalle- sinde 15 metro kadar uzunlukta bir sokak vardır ki buradan geç- mek imkânsızdır. Çünkü sokak tamamen bataklık halindedir. Be- i lediye burayı yeniden vaptırmak veya tamir ettirmek İmkânını bue lamasa bile çakıl, moloz vesaire gibi çamura mâni olucu şeylerle doldursa halka sokaktan geçmek | imkânı verilmiş olacaktır. Ortaköy: M. Enver T Sigaraların Üzerindeki Markalar Sigaralarımizın Özerindeki ay yıldız markasının konulduğu yer oygun değildir. Bu markalar 4 garaların tam ortasına konulma» hdır. Bu suretle ay yıldız sigara içilirken yanar ve izmarit denilen slgara artığının Üzerinde kalıp yere atılmaz, ayak altında çiğ- nenmez, “Ay yıldızım bir izmarit Üzerinde de olsa ayak altında çiğnenmesine gönül razı olmıyor. Geyiklide İrfan Zeytinci 'Tokat — okuyuculanmızdan — Bay Hamdi: Biraz geç cevap veriyoruz amma kusura bakmayın. İstedik» lerinizden birini yerine getirmeye çalışacağız. Fakat her çıkan ka- nundan, velev kısmen dahi olsun bahsetmek maddeten mümkün değildir. efendim. x Acıbademde Bayan Fitaat e Cerrahpaşa, Guraba, Çocuk, Haseki vesair hastanelerde bah- settiğimiz tedavi usulleri tatbik edilir. Gidip mütehassıslarla ko- nuşmak faydalı olur, * Fatihte Dülgerzade mahallesinden Halit imzasile mektop gönderen oku- yuücüya t Haber verdiğiniz iş — tetkik edilmektedir. Heride size neticeyi bildireceğiz. * Adanadan Ali Nikos adlı okuyucuyar Sarih —adresiniz. -olmadıkça mektubunuz neşredilmez. gencenerererKLENEKAA. bu zamanda kadın için adeta başlı başına bir masraf kapısıdır. Hele modalar çabucak değişip te (6) ay evvelki şapkanın 14 üncü asır şapkası gibi —eski püskü demode elması dehşetli birşey h. Meselâ geçen yez ortalıkta ge- zen yazlık bere form, ertesi yaz tepesi Üstü —yuyarlanıp — güm- bürtüye gidiyor. M. R. raftan bir yığın şapka çıkararak — önüme koydu: — Size tuhaf birşeyden bah- sedeyim, dedi. Şapka merakhısı kadınlar arasında dehşetli bir reklâm hastalığı vardır. Evet, reklâm hastalığı. Meselâ birkadın şapkanın içindeki en makbul fır- mayı, göstermek için ne yapmak lâzımsa yapar. Zaten kadınlar yanyana gelince derhal sorarlar: — Şapkanız nekadar güzel.. Kime yaptırdınız ? Bayan 25 lira verip aldığı ve üzerinde bu 25 İliranın tesir.le bir hayli emek sarfedilmiş olan şap> kasından derin bir gurur duyar : — Filana, yaptırdım 1.. Der ve çok defa, bir firmanın mo- dası, İişte böyle iki çift lâftan doğar. — 4 " eee |