9 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

9 Ekim 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Araç Köylerinde Düğün Araç (Hususi) — Anadolu köy- lerindeki düğün adetlerinin he- men umumiyetle aşağılı - yakarılı biribirine müşabehet arzeden ci- hetleri pek çoktur. Bazan bütün bu benzerliklere rağmen düğün- lerde yer yer değişen bazı ehem- miyetli ayrılıklar göze çarpmak- tadır. Araç köylerinde düğün Salı günden başlar, Cuma günü ikin- diden sonraya kadar devam eder. Salı günü ve gecesi erkekler köy meydanında kuralan - salaşın — et- rafında sabaha kadar meşaleler yakarak eğlenirler ve köçek oy- natırlar. Erkekler salaşta eğlenir | düğün yaparken kadınlar da dü- iğün evinde hora teperler. Çar- Şamba günü sabahı salaş etrafın- da güreş hazırlıkları başlar, da- vetli civar köylüler kafileler ha- linde sökün etmiye başlarlar. Da- vulcular ve köçekler köy hudu- dunda silâh atarak istikbal edik melerini bekliyen davetli köyleri karşılamıya giderler... Her gelen köy kendilerine önceden ayrılan yerlere oturur. Yemekler yenir kahveler içilir. Güreş başlar güreş akşama kadar devam eder. Ş:ır.ambı günü ge- cesi de delikanlılar bir yerde, ih- tiyarlar bir yerde ve kadınlar ayrı bir yerde toplanıp sabaha ka- dar - dü; yaparlar. Perşembe günü sabahı gelin anası Evinde öğleye kadar gelecek misairlere yapılacak karşılama - hazırlıkları | olur. Öğleden sonra gelin alma ve bilâhara evden gelin çıkarma merasimi başlar... Şayet hariç bir köye gelin oluyorsa güveynin kö- yünden öğleye doğru atlara bin- miş kalabalık, kadın kalilesi sö- kün eder. Bu atlarda renk renk ipek çarşaflara bürünmüş ve ogün için en kıymetli elbiselerini giymiş olan dünürşü gelin alıcıların arka- sından yürüyerek erkekler gelir kadınlar köye girip kız evine vardıkları — zaman — kayınvalde tarafından ve en yakın akraba kadınları tarafından sokak kapı- sında istikbal olunurlar. Erkekleri de kız babası bütün köy halkı olmak üÜzere köy dışında karşılar Bu sefer kadınların bindiği atlar erkeklere verilir bu atlara erkek yani güvey köyünden gelen erkek- ler biner köy meydanında bir sa- atten fazla cirit oynarlar. Cirit oyunu bittikten sonra gelen bü- tün misafirlere yemek çıkarılır. Yemeği müteakip kız çıkarma merasimi başlar bu merasim pek şa'şaalı olur. Kız kapıdan çıka- rılıp bir ata bindirilir ve başın- dan cibinlik geçirilir murabba şek- linde kırmızı Türk bayrağından yapılmış olan cibinliğin dört ucun- dan kızın akrabasından dört de- likanlı tutar. En önde davul zurna köçekler arkada kaynana gelin ve daha arkada kalabalık bir atlı kafilesi gelin alıcı kadın- lar ve daha arkada yaya giden oğlanın köylülere kızın köylüleri bir şenlik ve şamata ile kafile köy hududuna kadar gider. Köy hu- dudunda gelinin başından cibinlik ahnır ve orada herkes biribirine karışır müsafahalar, — ağlamalar gülmeler. Sonra da ayrılma.. Kı- zın köylüleri silâhlar atarak mi- safirleri teşyi ederler, bir az öte- ye varınca da misafirler silâhlarına sarılarak köylüler — mukabele ederler. Üç gün sonra, gelinle güveyi kainvalide ve kainpederin elini öpmeye giderler. Üçgünlnk denilen bu ziyarette kız evl tarafından bütün yakın akrabalara mükem- mel bir ziyafet verilir. Mehmet Enaver SON POSTA Payas Kalesinin Hapishane Haline Payas (Husu- si) — Payaska- . Tesi pek eski bir ' tarihe maliktir. 45 - 50 sene ev- vel — hapishane halinde bulunan Payas ka lesi nin asrın İcaplarına uygun bir hapis- bane haline if- rağ edileceği ve kalede 2 bin mahkümu barın- diracak, — çalıştı- | racak tadilât ya« pılacağı söylen- mektedir. Payas eskiden Suriyenin nakalât merkezi idi. Evvelce liva olarak idare edilen ve bugünkü idari taksimatta nahiye merkezi olan Payas muntazam bir limana maliktir. ve Himan hergün biraz daha inkişaf etmekte, ticari faa- liyet gün geçtikçe artmaktadır. Payas kalesinin Osmanlı tarihinde mühim bir mevkü vadır. Zaman Vartoda Bir Cinayet Varto, (Hususi) — Tokliyan köyünde İbrahim oğlu Fethi bir kaç gün evvel atına binmiş ve köye yarım saat mesafede bulunan tarlasını sulamaya gitmiştir. Tar- lasında işile meşgul olan Fethi; bir az ileride kalabalık birtakım atlılar görmüştür. Bunlardan bir tanesi kafileden ayrılmış ve Fet- hinin bulunduğu mahalle doğru alını sürmüştür. Atlının yaklaş- masile busea düşmanı Hacı ol- duğunu — tanıyan Fethi, derbal atına binmiş ve köye doğru kaç- maya başlamıştır. Bir — müd- det sonra Fethinin atına Ha- cının atı yaklaşmıştır. Bu esnada Hac, hemen silâhını çekerek Fethinin üzerine ateş ediyorsa da silâhı patlamıyor. Bunun üzerine kamasını çeken mumaileyh; Fot- hinin yüzüne havale ediyor ve onu yaralıyor. Artık kurtuluşa imkân olmadığını anlıyan Fetbi atından aşağı atlıyarak Hacının gırtlağına sarılıyor ve yerde kanlı bir boğuşma başlıyor. Neticede yorulan ve fazla kan zayi eden Fethinin; yediği ikinci bir kama darbesile karnı deşiliyor ve ba- ğırsakları dışarıya dökülüyor ve bu suretle cansız olarak yere dü- şüyor. Vaziyeti kavrıyan Hacı, köylülerin yaklaşmasına meydan vermeden atına atlıyor ve kaçı- yor. Vak'adan haberdar - edilen jandarma katilin peşindedir. Pek yakında yakalanacağı üÜmit edi- mektedir. Adanada Sünnat Düğünü İ Adana, (Hususi) — Himayei Etfal cemiyeti yüz çocuğu sünnet ettirmiştir. Çocuklar bir müddet araba ile şehirde gezdirilmişler, sonra Yıldız parkında sünnet edil- mişlerdir. O gece sabaha kadar Yıldız parkında birçok eğlenceler tertip edilmiş, kukla ve karagöz oynatılmıştır. Eskişehirde Buğday Fiyatları Yükseliyor Eskişehir 7 (A.A.) — Bağday fiyatları yükselmeğe başlamıştır. İfrağı Düşünülüyor mü- Hapishaaeye tahvil edileceği söylenilen bugünkü Paj ae kalesindeu bir görünüş zaman Osmanlı Hükümetine isyan eden Payas beyleri bu kale sa- yesinde derebeyliklerini muhafaza etmişlerdi. Kalenin şayanıdikkat efsaneleri de vardır ve bunlardan başlıcaları şunlardır: Payasın ce- nup — taraflarındaki — köprünün elvarında bir çınar varmış. Cin- koz isimli Finikell mağlüp 40 arkadaşlle Paya- sa ve Cinkalesi denilen kaleye il- tica ile tahassün etmiş ve gelip geçen — yolcuları soymuya — başla- mıştır. Yolculardan alınan haraç ta bir çıkı halinde bu çınarın Üzeri- ne asılmıya ve 40 şaki biribirlerine pay - as demiye başlamışlardır. Bu efsaneye — göre Payas ismi bu çınara haraç asık maktan ve şaki- lerin biribirine ihtarından kalmış- tır. Cinkale inmi de Cinkoz le- minden iltibas olunmuştur. Maamafih şüphesiz Payasın buüğgünkü isminin bundan çok da- ha esaslı bir manası vardır. Fa- kat bugün için —Payas isminin delâlet ettiği manayı bulmak mümkün olamamaktadır. — Dağkızılcada Sünnet Düğünü Dağkızılcada sünnet ettirilen yavrular İzmir, (Hususi) — Torbalı ka- zasına bağlı Dağkızılca nahiysi köy sandığı tarafından fakir ço- cuklar için bütün masraf sandıkça verilerek bir sünnet cemiyeti ter- tip olunmuştur. Sabahtan akşama kadar davul ve zurna çalınmış, — pehlivanlar — güreşti- rilmiş, diğer — köylerden gelen misafirler sekiz yüzü bulmuştur. 54 Çocuğu iki saat gibi az bir zamanda fenni bir şekilde sünnet eden sünnetçi Karakuyulu Meh- met Ali Efendi takdir edilmiştir. Boluda” ” Bir Baba Kızını Kaçırmak İstiyen Genci Öldürdü Bolu (Hususi) — Göl köyün- den Ali oğlu Ahmet isminde bi- risi aynı köyden Necip kızı Hakati sevmiş, babasından istemiş, ba- basl vermeyince kaçırmıya karar vermiştir. Ahmet bir gece kardeşi Fahri ile birlikte kızın babası ile beraber yattığı harmana gitmiş, kızı kaçırmıya bazırlanırken kızın babası Necip uyanarak karanlık- ta içeriye iki kişinin girdiğini gör- müş ve bıçağını kaparak — gölge- lere hücum etmiş. Bu hücumda Ahmedi öldürmüş ve — kardeşi Fahriyi de yaralamıştır. Yaralı hastaneye — kaldırılmıştır. Necip mevkuftur. Somada Sürek Avı Soma, (Hususi) — Soma av- çılanr kulübü tarafından bu hafta Akçaanlı deresinde bir sürek avı tertip edilmiş, ayni zamanda avcılar bayramı da yapılmıştır. Bu ava ve bayrama köylülerden de 3,4 yüz avcı iştirak etmiş, 250 keklik, 20 tavşan vwuru- muştur. Bartında Kasaplar İki Gün Et Kesmediler Bartın (Hususi) — — Bele- diyenin et narhını indirmesi üze- rine kasaplar hiç et kesmemiş- lerdi. Söylenildiğine göre kasap- lar bir hafta kadar et kesmiye- ceklerdi. Fakat, mesleği kasaplık olmamakla beraber elinde kâfi miktarda hayvanı bulunan başka birisi açıkgözlük edip kasaplığa başlayınca diğer kasaplar da et kesmiye — başlamışlar ve narhı kabul — etmişlerdir. Bu suretle kasapların et kesmeyişleri, iki gün sürmüştür. Adanada Kız Muallim Mektebi Kaldırıldı Adana, (Hususi) — Bir Teş- rinievvelden İtibaren kız muallim mektebi lâğvedilmiş, boş kalan kız. mualllim mektebi binasına Erkek lisesi, Erkek lisesi binasına Kız lisesi. Kızlisesi binasına da Orta mektep nakledilmiş ve eski Orta mektep binası da Erkek Hsesine verilmiştir. Birinci teşrin 9 I Ev Doktoru “Ansefalit Letarjik,, Uyku Hastalığı Harbin sonlarına doğru, yanl 1918 senesinde garip bir hastalık ortaya çıktı: Bu gribi andırıyor« du. Fakat başlıca Arazı mukave- met edilmez bir uyku idi. Bu uyku, bazan bir, bazan iki saat, bazan da iki üÜç gün sürü- yordu. Bu, hakiki bir uyku idi, bir bayılma - değildi. Hastanın hali sakin, nefes alışı tabii idi uyandırmak için bir parça dürt- mek kâfi idi. Yemek vermek, su içirmek mümkündü. Kakat bunları yap- tıktan sonra, tekrar uykuya da- hyorlardı. Bu hastalığın mühim Aramı da hastanın “iki, görmesl idi, Bunun sebebi göze hareket veren adalenin felce uğraması idi. Insan, iki gözlü olmasına rağ- men baktığı şeyi tek görlür. Çünkü her iki göz ayni şeye ayni zamanda bakar. lardan bir tanesine hareketsizlik ârız olunca bakılan şey iki görülür, çünkü gözlerin bareketleri müş- terek olmaktan çıkmıştır. Bu arızalara başkaları da ilâve olur.Hararet çıkar, 39u bulur, hazım sekteye uğrar, hasta fena- hklar geçirir, mıf:ıllırılı kırıklık« lar belirir. Hastalığın Inkişafı iyiliğe doğ- rudur. Hararetin yüksek înlmıı uykunun hergün daha ziyade de- rinleşmesi, ağırlaşması nadirdir. Zamanla ve yavaş yavaş hali ta- bil avdet eder gibi olur. Fakat bu zahiridir. Çünkü bir «sene sonra bir başka hastalık baş göz- terir. Ense ve omuzlarda şiddetli ağrılar duyulur, bunlara adali ör- permeler ilâve olur. Elektrik sa- demesi gibi.. Az sonra bu arıza- ların uyku hastalığı ile aynı soyda oldukları anlaşılır. Yine bir müddet sonra “Oytu tezahürat olur ki, meselâ hastanın Menenjit, yahut Mundar - ilik rahatsızlığına, veya beyinde bir şişkinlik hasıl olduğuna hükm b tirir. Bütün bu birbirinden ayrı ibi görünen tezahürler ve hasta- Kklır uyku hastalığından başka birşey dovl&lr. Çünkü “Ansefalit Letarji irüsü, gelmiş, cümlel asabiye Üzerine saltanat kürmüşe tur. Maamafih bütün bu tezahür- lerin uyku hastalığına ait olduğunu bildiren müşterek bir nokta var- dır, o da bunların az çok, kısa zamanda İyi olmasıdır. Fakat neticeleri hazindir. Çünkü bine netice Parkenson denilen — bir hastalığı — doğururlar. "Parkene son,, hastalığı yaşlı hastalığıdır. Hâd bir şekilde olursa vücudu sertleştirir. ve bir. nevi umuml fele doğurur. Hasta hareket ede- mez, vücudun yukarı azâsı titre- meğe başlar. Onun içindir ki uyku hastalığına tutulanların bu hastalıktan — kurtulduktan sonra vücutlarının sertleştiği vo ihtiyare lar gibi kadit haline geldikleri görülür, Uyku hastalığının teşhisl kolaydır. Bu şekerleme kestirme şeklinde sterir. — Devamlı olması uyku hastalığının başlane delâlet eder. Bu hastalık bir “virüs,, mahsulüdür. Bu virüs okadar küçüktür ki, en ince lâbu- ratuvar süzgeçlerinden dahi geçer Bu mikrop, — bilhassa tavşana şırınga — edildiği zaman — husule getirdiği beyin iltihabı, — daha doğru “ansefalit,, ten de anlaşılır. Ansefalit hastalığının süratle te- davi edilmesi "“Parkenson,, hasta- lığına — çevirmemesi — için çof Müzumludur. Tedavi şekli üçtür; Veritler vasıtasile üroformin veya “salisilat dö sut,, şırıngası yahut ta verit arasına veya adale içine iyod zerkıdir. Tedavinin sürati sobatla müterafık olmalıdır. Has- talık arâzı geçtikten üç, hattâ dört sene sonra dahi, hastayı tedaviye devam - etmelidir. “Parkenson,, dan — kurtulmak için bu tarzıhareket zaruridir. Xf

Bu sayıdan diğer sayfalar: