6 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

6 Ekim 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Pariste Yeni Bir Gazete Çıktı Bugünlerde Pariste yeni bir izi gündelik — gazete BN a lima ddi A seddimiz | matbuat manasır na gelmek üzere La presse'dir. Bu isim bize hemen hemen bütün dünyada ilk tesis edilen havadis gazetesini hatırlattı. Onunda adı La presse'di. İlk nüshası 1836 se- nesinde çıktı, sahibi Emil de Gi- rarden isminde bir muharrirdi. O vakte kadar çıkarılan bü- tün gazeteler hep birer fikir mec- muası halinde kaldıkları için bu yeni gazete çok rağbet gördü, fakat aynı zamanda da sahibini pek çok yordu, o dererede ki, Emil de Girarden elinde bulunan hisse senetlerini satmayı düşündü, © sırada çok zengin bir maliyeci, kendi hesabına bir yazete sahibi olmayı istiyordu. Bu tasavvuru işitince gidip Emil de Girarden'i buldu. — Hissenizi satmak İstiyor- mouşsunuz, münasip gördüğünüz fiat nedir? Diye sordu. — 825,000 frank ! Banker hemen çeki imzalaya- rak verdi, Emil de gazetecilikten çekildi. Sözde gezecek, dinlene- cek, kitap yazacaktı. Fakat iki ay geçmeden matbaa mürekke- binin kokusu burnunda tütmeye başladı ve Parise dönerek yeni bir gazete tesis etti. Gazetecilik —daima — yorucu, hastalandırıcı ve çok tehlikeli bir meslektir. Üstelik, - ticaret ve siyaset yapanlar tabil bahis harici- insanı zengin de etmez. Fakat bir defa alışıldı mı terkedilmesi çok güçtür. * Sırı teklikeyi büsbütün ma- nasız bir söz telâkki et- Bi meyiniz. Japon fi- u:ı“'ı,;::: losu bgkuğındı- e nı ÂAmiral Suetru- sözleri gü pek eski za- manlarda değil, geçen Eylülün 23 öncü günü söylediği bir mu- tukta demiştir ki: “Dünya buhranı beyaz insanlar ile renkli insanlar arasında mev- cut ihtilâfın neticesidir. İngiltere ile Amerika haksız muahedeler ile bütün cihana tehakküm et- mektedirler. Sarı ırk, Allahın Arzusunu yerine getirmeye hazır- lanmalıdır.,, Bittabi bu söz kat't değildir. Temyize tâbidir. Fakat ne de olsa Japon Amiralının bahsettiği Allah arzusunun ne olduğunu öğrenmek merak edilecek bir şeydir. Mamafih profesör ( Ri- şe ) nin geçenlerde yaptığı bir tahmini unutmıyalım. Bu Fransız âliminin İstatistiklerden çıkardığı neticeye göre doğum nisbeti bu- günkü şekilde devam ederse, on sene sonra, yani 1944 senesinde dünya nüfusu şu şekilde artacaktır, Avrupada 20 milyon ziyadeleşecek, Amerikada 40 ,, " Asyada 120 ,, ĞÜM Bu münasebetle hem âlim hem de şair olan bir Şarl Kros isminde bir Fransızın geçen asır sonunda yazdığı bu fıkrayı hatırlıyaruz: -“ Bir asır sonu Cermenler Lâtinleri mahvedecekler, az sonra kendileri de Slavlar tarafında yenip yutulacaklar, Slavlar ise sarılar tarafında yok edilecekler, Bu, nihayet 100 senenin İşidir,, Çocu mız Fransız âliminin tahmininde yanılıp yanılmadığını #elbette göreceklerdir. Dünya Hâdiseleri ——— ——— bir SON POSTA Dünyada Olup Bitenler Okyanos'ta * Y_eı—ıı" Bir Yarış! Fransızlarla İngilizler Senelerdenberi Almanlarda Kalan Rekoru Almak İstiyorlar 650 Kilometre Uzunluğund Birkaç gün evvel Ingiliz K- raliçesi parmağını küçük bir elektetik düğmesine bastı ve bu kliçük hareketi ile dünyanın en büyük gemisini kızak üzerinde tutan sonuncu bağları kesmiş oldu. O dakikaya kadar “ tezgâ- hin 534 numaralı gemisi ,, ismile anılan bu yeni transatlantik va- puruna hangi adın takılacağını hiç kimse bilmiyordu. Bu ad, geminin - denize İndi- rilme merasimini seyre gelen yüz binlerce halka Kıraliçenin sesile ilân edildi, Kıraliça radyo verici- sicin yanındaydı: — Yeni gemiye Keen Mary adını veriyorum, dedi. * Bu hâdiseden birkaç ay evvel Fransızlar da aynı derecede bü- yük bir transatlanliği denize in- dirmişler ve Normandie adile anmışlardı. Şimdi bu iki gemi Manş denizinin karşılıklı iki k- yisinde iç kısımlarının hazırlan- masına bırakılmışlardır. Birisi ilk- baharda, öteki sonbaharda ge- ferlerine başlayacaklardır. Bir gemi kızağa nasıl konu- lur, nasıl yapılır, nasıl denize, indirilir, birçok defalar yazılmış- tır, daha da yazılacaktır. Fakat biz bugün bu meseleyi bir kenara bırakarak, dünyanın en büyük iki gemisini yekdiğerlerile muka- yese etmeye çalışacağız. * Keen Mareyn translantik va- purunun yapılmasına 1931 sene- sinde başlanmıştı. O zaman dünya ticaretinin en şiddetli devriydi, fakat İngilizler böyle büyük bir teşebbüse atılmakla bütün dünya- ya bir nikbinlik dersi vermek is- tiyorlardı. Yalnız masraf o vak- tin şeraitine göre o dereca ağır geldi kl inşaatı uzun müddet tatil etmek mecburiyetinde — kaldılar. Bu; Ingilizler hesabına e'im bir va- ziyet oldu. Çünkü o zamana kadar verilen emek, sarfedilen para, havaya gitmek tehlikesine maruz- du, düşününüz bir defa: Geminin ilk plânlarının yapıl- masına daha 1926 senesinde baş- lanmıştı. Ve bu plânların Üzerin- de de (1930) gsenesine kadar tam dört yıl çalışılmıştı. Daha or- tada yerine çakılmış tek bir çivi bile yok iken müstakbel geminin ne olacağı en küçük teferruatına kadar tamamen biliniyordu. Ya- pılacak gemiye tamaman muvafık olmak şartile bir. model yapık- mıştı. Bu model 360 kilo ağırlı- daydı. Adeta büyücek bir =dLı Bu model Mhıııı! ıu:; la Çivi İle yapılmış bir havuzun İçinde bir- telif cereyanlara maruz — bırakıldı Tabit hacmi ile mütenasip — bir — nispet dahilinde $ ğ kasırgalara, fır- Şamsaşiz tınalara, coşkun dalgalara karşı ko- nuldu, ne derece mütaessir olduğu gayet dakik he- sap aletleri ile ölçüldü. Dünya- hin en — şiddetli fırtınalarının bü- yük gemide ya- acağı tesir a Pai LK | edildi ve alınan neticelere — göre plân tadil edl- di, — tadil edilen plâna göre yeni bir model ya- çok tecrlübelere tabi tutuldu, muh- İ Yapılan Iki Gemi iş temin etmişti. Tatil edilişi bu ikinci noktadan ayrıca bir tees- süre sebep teşkil etti. İnşaata tekrar devam edilmesi düşünüldü, alelhuşus kendi haline bırakılan teknenin eskimesinden de korku- luyordu. Hükümet vapuru yaptı- ran kumpanyalara yardım etmeyi kararlaştırdı ve inşaat başladı ve nihayet az evvel söylediğimiz gibi gemi bir kaç gün evvel kı- Zaktan denize indirildi. * Kecn Marynin ağırlığı, bittiği rzaman 73,000 ton olacaktır. Uzun- luğu 310 metredir. Yani kıçüstü oturtarak havaya dikseniz bizim yangın kulesini dört defa geçer. Dibinden direğine kadar yük- . ıııküği ise 77 metredir. Bizim Normandi Transatlantiğinden iki manzara Ayasofyanın — kubbesinden çok pildi. Bu yeni model ile eski | fazladır. tecrübeler tekrarlandı. Tabil bu kâğıt üzerinde de olsa dört beş senelik çalışmaya hesapsız para gitmişti, geminin esas tezgâha konulduğu zaman da epeyce mas: raf ihtiyar edilmişti, inşaatın tatil edilişi bu noktadan Ingilizleri müteessir etli. Bundan başka geminin yapılması binlerce ame- leye ve birçok — fabrikalara gövüvEverUrELAm eat Son Posta İSTANBUL —. Gazetemizde — çıkaa — yan ve resimlerin bütün hk’lın Oahfuz ve gezetemize viltir. erertensene aa ABOÖNE FiATLARI | 6(3/1 Senel Ay 1400 | 7S0| 400 | 150 YUNANİSTAN | 2340 Abone bedeli peşiadir. Adres değişlrmek 28 kurüştur. ua Gölen evrak geri verilmez. ilânlardan mes'uliyot alınmaz. Cevap için mektuplara 10 kuruşluk pul ilâvesi lâzımdır. Posta kutusu: 741 İstanbul Telgraf :Sonposta Teleton :20203 l—'] Bu gemiyi yapmak, muhtelif saçlarını yekdiğerine eklemek || 10,000,000 çivi kullanılmıştır. çivilerin, uç uca tutturulsa, uzun- luğu 600 kilometreyi bulur, İstan- bul ile Edirne arasındaki mesafe- nin iki mislidir. Keen Mary'nin başlıca kısım- larının ağırlığına gelince: Vapu- run dört pervanesinden beherinin sikleti (35) tondur. Dümen ise 140,000 kilodur. Bu vapurun saatte 32, hattâ 33 mil sürat temin edeceği tah- min edilmektedir. Çünkü mazot ile ısınan 27 tane kazanı vardır, makinelerinin kuvveti iki yüz bin beygirdir. * Fransızların Normandie adını verdikleri yeni Transatlantik vapu- runa gelince, bu vapur İngilizlerin kindan cüz'i büyüktür. Uzunluğu Ingilizlerinki 310 metre olmasına mukabil 313 metredir, tonilâtosu da (2) bin fazlasile (75,000) dir. Bu vapurun muhtelif aksamının eklenmesi İçin (11,000,000) çivi kullanılmıştır, uzunluğu 650 kilo- metredir. Yani Ingilizlerinkinden Yazladır. Fakat makine kuvveti eksiktir, ancak (160,000) beygir olacaktır. Fransızlar bu vapurun 30 mil- den fazla sür'atle seyredeceğini tahmin etmektedirler, Ingilizler ise aksi kanaattedir, demek ki Okyanos üzerinde bir sür'at müsabakası yapılacaktır. * Bugün en seri vapura malik olmak şerefi Almanlarındır. Bre- Birinci teşrin 6 — Kari Moktupları Odun Ve Kömür Fiatleri Kömürün altı, odunun döl yüz kuruşa satıldığı yazılıyor. B haber pek mübalâğalıdır. kömürcü ve oduncuyum. Kömü Hati toptan 3 buçuk, perakend 4 kuruştur. Odun da 240 kur F tur. Bu mübalâğalı haber hallç esnaf aleyhine tahrik edeceği cihetle tashihini rlca ederia. Kömürcü Osman (Son Posta — Bu kömürc! karilmiz haklı olabilir. Fakat bu sene kışbık odun tedarik edenle imeyanında kuru meşe Oodunun! 320 kuruştan, iyi cina İğneadâ kömürünün kilosunu da topti 4 buçuk kuruştan aşağı — almı birkaç canlı — şahit göstermek mümkün müdür?)| Covaplarısız Adapazarında Ahmediyode Haesi oğlu Bekir efendiye; — Mahkemeye müracaat edis niz, dava ettiğiniz adama ilâneü tebligat yaparlar efendim. * Kasımpaşada :ulıkıızdı M. Alând din i)eyı; — Mektubunuzdan birşey anla* yamadık. Daha kısa ve daha v zıh yazınız efendim. * Bir mütekait asker imzasile mektu! gönderen karier Tavsiyenizi aynen takrar odi yoruz efendim; Biraz terbiyeli mezih olalım. » Çeşmede dava vekili Ramazı Beye: Eczane mes'ul müdürün mes'us liyeti tahtındadır. Yapılan ilâçlar kalfalar tarafından yapılır, bunlar meyanında — mektepten — mezum “olmiyanlar, hattâ münhasıran re- çete dilinden anlayıp okuma yazmı bilmeyenler de vardır. * Eakişehirde Üsküplü bakkal Cemal Efendiye: Bahsettiğiniz avukatın ruhsal namesi olup olmadığı hakkındı bizce bir kanaat hasıl olması müşküldür. Bu münasebetle sizi Adliye Vekâletine bir istida ile müracaat etmeniz daha doği olur efendim. * Kütahyada Abidin Çolak « 3 Beye: Her teşekkülün kendi hur:. içtima ve kongrelerinde rey sahibi olabilmesi için azasının aldatın ödemiş olması şart koşulur. Bur- lar o taşekkülün dahili nizamna mesi icabatındandır. Binaenaleyb mütalâanız varit değildir. * Taksimde Necmettin Gün Beye: Her — ticarethane ilân ettiği fiat Üzerinden satış yapmak mec- buriyetindedir. Bu ilânı bir ihtikâr vesilesi addediyorsa zabıtaya ve Ticaret Odasına şikâyet etmek lâzımdır. Eğer bir netice alamaz* sanız bize yazınız efendim, men transatlantiği — saatte 27,/ mil sür'ati ile bütün diğer mille * lerin — transatlantiğini geçmiştit. Fakat şimdi anlaşılıyor ki bu şerc ” Fransızlara, yahut İngilizlere ge- çecektir. Bakalım, Almanlar ve Ameorikalılar buna — muvafakat edecekler mi?

Bu sayıdan diğer sayfalar: