Pa rlâmentolar Birliği Kurultayında s.m . Dünkü Celse Epey i Hararetli Oldu Umumi celseden bir intiba ( Baştaraâfı 1 inci yüzde ) ğunu #öylemiş ve bunun, yalnız teknik meselelere temas etmek istemesinden neşet etliğini tasrih aylediktan sonra şu suretle sözü- ne devam etmiştir. — Murahhaslardan çok - rica ederim, komşu bir millet tarafın- dan bir tenkit gibi, hattâ neza- keti kıt bir üma gibi telâkki edi- lecek birşey söylemesinler. Filha- kika parlâmentolar — birliği bir ileri hareketi, bir nevi ileri karakoludur. Fakat biribirinden ayrılmış tirendazlardan müteşek- kil bir küme de değildir. Birlik kelimesi yerinde kuliasılmış ol- mak için, aramızda ahenk bulun- ması İâzımdır. Müteakiben söz alan Romanya murahhaslarından M. Pillat, M. Rustan'ın -raporuna — tamamen iltihak etmekte olduğunu bildir- miş ve karar projesine bazı ilâve- ler yapılmasını teklif eylemişt Bu vilâyetlerin esasını, parlâmen- tolar arasında, yapılan kanunlar hakkında tesis olunan isi arat lervisinin semere verebilmesi! için her parlâmento tarafından, devrei teş- rüye nihayetlerinde, o devre faa- liyeti hakkında, Milletler Cemiye- ti tarafuıdan kabul edilmiş bir lisanla neşriyat yapılması, bunların perlâmentolar arasında mübadele olunması ve birliğin siyasi komis- yonunun da bu kanunlar arasında bir ahenk teminine çalışması teş- kil etmektedir. Müteakıben söz alan Fransız heyetinden M. Labrus demiş- tir ki: — Birçok defa, bilvasıta teş- ril rejime dokunacak surette, mebusların hususi hayatları hak- kında iftiralarda bulunulmaktadır. Isühbarat vasıtalarının ve matbu- atın terakki etmiş — bulunması, helkı bu gibi telkinlere daha zi- yade hassas bir vaziyete getirmiş, aynı zamanda müdafaayı da güç- leştirmiştir. Hatip buna bir çare bulun- ması lüzumundan bahsederken bu hususta İngiltereyi misal olarak almak lâumçeldiğini söylemiş ve İngiltere kanunlarının iftıra edeni | çok büyük cezalara duçar etmekte olduğunu fade eylemiştir. M. Labrus, — parlâmentolar, azim ekseriyeti itibarile hayatla- rını menafilumumiyeye vakfetmiş | namuslu adamlardan müteşekkildir ve parlâmento rejiminin menfaati noktainazarından bunların hususi hayatlarını müdefaa etmek icap eder. Dedikten sonra birlikten, gelecek konferansta parlâmento azalarının hususi hayatlarının mü- dafaası için bir müdafaa sistemi- nit umumi prensiplerini vazetme- Bini İsteyerek sözüne — nihayet vermiştir, Yugoslayya murahhası M. Yi- vönçoviç, M Rustan'ın raporunu tam-men kabul etmekte olduğunu söyledikten $sara, parlâmentarizm rejiminin bükümetlerde istikrar- sızlık tevlit etmekte olduğu hak- kında — ümümiyetle — yi Glunan mahzurun ciddi olduğunu kabul etmiş fakat parlâmente harici re slerin de daha fazla istikrar aığ.terme LİŞ bulunduklarını teba- rüz ettirmiştir. Bundan sonra hatip, itimat reyi üsüllerini tetkik etmiş ve nihayetinde Yugoslav heyetinin teklif olunan karar projesini ka- bule âmâde bulunduğunu - bildir- miştir. Reis, Türk ..grupu —murahhas- larından Tokat meb'usu Nazım Beye söz verdi. Nazım Bey zimizi öne süren nutkunda, tem- sili rejimin büyük bir buhran ge- çirdiğini, dahilt usullere temas etmemek — şartile — palâmentolar birliğinin bu meseleyi ruznamesin- de muhafaza — etmesinin — pek doğru bir — hareket oldu- ğunü söyledi ve bugünkü re- jim buhranını büyük harbin neti- cesi olarak telâkki etmek lâzim- geldiğiniş iyi iş görmek için çok fırkaya lüzum olmadığını anlatarak: * — Işçi teşekküllerinin meclise girmesi pek t r. — Fakat son söz siyasinindir. İyi bir adalet demokrasinin en mühim esasla- rından — biridi Teşri — azasının dalet işl gkarışmasına taraf- değilir. Memleketimizde de böyle birşey yoktur.,, dedi. Nazım Bey, kürsüden indikten sonra, birçok murahhaslar tara- fından tebrik edildi. Bundan sonra Fransız Meb'us- larından M. Gand. kürsüye geldi. Siyah ırkın a bir hatibi olan bu zat dedi ki: “ — Parlâmentarizm bugün fena vaziyette ise kabahat yine parlâmenterlerdedir. Fransada parlâmentarizim, 10 ayda beş kabine buhranına mal oldu.. Bunun sebebi — fırkaların çokluğudur. Parlâmentarizmi kuv- vetlendirmek için gayretlerimizi milli hudutların ilerisine — kadar götürerek buna beynelmilel bir mahiyet vermeliyir. Hukümette istikrar lüzumludur. ,, M. Gandace alkışlar arasında kürsüden indi. Bunu mütcakip Rumen ve Yugoslav murahhasları söz aldılar, Rumen — murahâsı, parlâmentarizmin her memlekette birçok hasımları olduğunu, buna rağmen gistemin el'an yaşadığını, noksan kısımların n ıslahi icap et- tiğini anlattı. Raporu aynen kabul ve tasvip ettiğini bildiren Yugos- lav murahhası sözünü b'tirdikten sonra ilk celse tatil edildi. . Son Celse Öğleden — sonra saat 16 da ikinci celse açıldığı zaman reis Hasan Bey, evvelki günkü kazada yaralanan Fransız — murahhasın görderdiği mektuba okudu. M. Hamlin, len alâka ve nezakete müteşekkir bulunduğunu bildiri, ordu. Bunu müteakıp Japon murahhası da, | Japonyadaki tayfun afeti dolâüyı- sile gösterilen insani alâka - ve muhabbete Japonya namına te- şekkür ettiğini söyledi. İkinci celsede ilk sözü, İspan- ya murahhası M. Estelrich aldı; M. Rustan'ın hazırladığı raporu mükemmel bulduğunu, — tavsiye edilen esasların İspanyada tatbik ve tecrübe edildiğini anlatarak : *“ — Milli parlâmentolarda tam bir anlaşma, Beynelmilel — anlaş- maları da kolaylaştırır. Bizim dün- tes | Uya u mektubunda gösteri- | Öz Türkçeyle Deneme Bu Yurttan Uzakta Kalanlar Bir uza (1) yat (2) illerde (3) dolaştıktan sonra Öz yurduna dönen eski bir okunak (4) arkadaşım evime gelmişti. Dereden tepeden konuştuk, bana yat illerde gördüklerinden söz açtı(5). Bu arada Avrupanın birçok kentlerinde (6) — rastlayıp — şaştığı nesneleri anlattı: Arkadaşımın anlattığına göre onun Türk olduğunu anlayan Türkiyede yaşamış Yahudiler ile Ermeniler ken« disile tanışm'ş'ar, ikide bir gelirlermiş, gelmelerine sonduk (7) ta Türkçe konuşmak istemeleri imiş.. Türkiyede ne olup no bittiğini sorar, arkadaşı- min söylediklerini can kulağile din- lerlermiş. Bundan başka Türkiyeden giden Türkçe gazeteleri de alırlar, okurlarmış. * Bunu duyduktan sonra bir de Türkiyede yaş-yan'arın aldıkları. bi- çimi (8) düşünzüm. Bütün isteklere karşı Türkçe ko: nuşmamakta ayak direme'eri ile, bu yurttan çıkmış gitmiş olanlarının bulun(ukları yat illerde Türkçe Kko- nuşmak için; Türkleri, öz yurtlusunu ararcasına arayıp bulmaları, Türkiyeye karşı bir yurt ağrığı (9) beslemeleri, ne değin (10) biribirini tutmıyan işlerdir. Türkiyede yaşayan — Ermenilerle, Yahudiler biraz da Türkiyeden gitmiş olanIarın ne yaptıklarını öğrenirlerse | Türk'ükle, Türkçeyi daha çok benim- #erler sen riml İsmet Hulüsi Uza - müddet, zaman — Yat - yabancı N - memleket Okunak « mek Söz açmak - bahsetmek K gebir Sondük - sebep ç M - tavır huatalık - in - kadar lhü hakkın * Gaip ve mağlüp yok, müsavi bir beşeriyet var.,, Şeklinde ifa- de edilebilir.,, Dedi. Ispanya mu: xahha, Di in bahsederek tamamla “ — İnanmak ve ümit etmek kurtuluş — davasının çaresidir. Asrımızda — bunu — en kouvvetle hisseden — ve binlerce maniaya rağmen milletini bugünkü büyük mevkie çıkaran tanıyorum, o da; Gazi Kemaldir! ,, bumızdan Mustafa M. Ester'chin çok alkışlanan ! bu sözlerinden sonra Lehistan ve lsveç ve Danimarka murahhas- ları söz aldılar. Lehistan ve İsveç murahhasları, rapor suretini be- gendiklerini söylediler. Danimar- ka murahhası, — bazı kısımların tâdiline taraftardı. Bu bususta tekif yaptı. Daha sonra ltalyan murahhası söz aldı. M. Davanzetti, parlâ- menter memleketlerde tatil dev- relerine tesadüf eden zamanlarda hükümet işlerinin daha muvaffa- kiyetle — başarıldığını söyledi. Amerika murahhasının, raporun heyeti umumiyece tasvip edi- mekte olduğu yolundaki beyana- tından sonra, mazbata muharriri kürsiye ge'di. Murahhasların veciz bir ifade ile tahlil ederek uzun bir nutuk söyledi; demokra- side hâlis vo dürüst vatandaş o- mak lâzımgeldiğini, par.âmenterin bu noktaya daha İcap ettiğini anlatarak Türk mu- rahhasının noktai nazarına cevap — Demokrasinin sayılan bazı fenalıkları, eksiklik ve aksaklıkları mevcut olabilr. Fakat bunlar rejime değil, tatbikata aittir. ve ıslah olunacak prensipler değil, fertlerdir.,, Bundan sonra, Türk pu reisi Hasan Bey çok alıkşi bir nutak irat etti. — Ardından Belçika murahhası söz alarak bazı mütalcalarda bulundu. Ruzname- nin müzakeresi tamamile bitmiş oluyordu. 31 inci parlâmentolar konfe- ransının gelecek sene de Brükselde toplanması kararlaştırıldı. Ve beş gündür devam eden 30 uncu kon- ferans alkışlar arasında kapandı. i düşüncemiz: tek bir adam | mülâhazalarını | rinyet etmesi | Önümüzdeki perşembe akşamı başlayacak olan Balkan güreş şampiyonası müsabakalarına gi- recek olan Balkan güreşçilerinden bir kısmı şehrimize hareket et- mişlerdir. Yunan milli güreş ta- kımı yarın sabah şehrimize gelmiş olacaktır. Yugoslav ve Bulgarların tam takımlarını çarşamba sabahı Sir- kecide karşılayacağız. Bilhassa Bulgarlar bu sene tekımlarına büyük bir ehemmiyet vermekte- dirler. Rumenler de çarşamba sabahı kara tarikile şehrimize gelmiş bulunacaklardır. Türk takımı 3 üncü Balkan Spor Ankara Bisiklet Birinciliği Ankara mıntakası bisiklet teş- v Misabakalarının Cuma günü Emniyet abidesinden başlıyarak Keçiörene kadar gidip gelme Kavaklıderede nihayet bul- muştur. Yirmi kilometra Özerinde icrâ edilen bu yarışa beş bisikletçi iştirak etmiş, neticede İttifakspor kulübünden Talât Bey 35, 48 4/5 ile ve ikinciden bir kilometre | farkla birinci, Çankayadan Osef | Efendi ikinci Demirspordan Fey- | zi üçüncü gelmişlerdir. Türkiye Bisiklet Birinciliği | Ankara, 28 (A.A.) — Bisiklet heyetinden tebliğ edilmiştir: Türkiye birinciliği birinci Teş- rin ortalarında — yapılacağından mıntaka birincilikleri beş birinci | Teşrin Cuma sabahı saat dokur- rdüncüsü | “Balkan Güreşleri Takımlar Şehrimize Gelmiye Başladı- lar, Müsabakalar Perşembeye Başlıyor Ö y z girecek otan Romanya takımı | şampiyonasınmı da kazanmak için azami bir kuvyetle çalışmakta- dır. — Şimdiye —kadar — alınan neticelere göre Türk takımının şu şekilde çıkacağı tahmin edil- mektedir. Filizde Hüseyin veya Kenan, en hafifte Abbas veya başka bir arkadaşı, hafifte Saim, yarı var satta Nuri, Vasatta Mustafa, yarı ağırda —Ankaralı Hüseyin ve ağırda Çoban Mehmet. Belki son ayırmada bir kiloda değişme ihtimali de mevcuttur. Bu senekl maçları yine beynelmilel beş mülletin hakemleri idare edecek- lerdir. Yeni Neşriyatı Varlık — Ayda bir çıkan bu fikir ve san'at mecmusamın 30 uncu sayısı çi intişar etmiştir. özlü yazılarla 12 nci ilk tepten aldığım şahadetnamemi kaybet- ndan hüku.ü yok- Bahaettin da elli kilometre sür'at olarak yapılacaktır. Müsabıkların 8,30 da mecliş altında bulunmaları rica olunur. Bir Sporcunun Ölümü Fenerbahçe spor kulübünün eski ve emektar kalecisi Hüsnü Bey tutulduğu hastalıktan kurtu- lamıyarak Perşembe günü vefat etmiş, Cuma günü de cenazesi kulüp arkadaşlarının elleri üstün. de götürülerek toprağa tevdi edilmiştir. Fenerbahçe kulübü ve zavallı Hüsnünün ailesi cenaze merask mine, kederlerine iştirak edenlere sonsuz teşekkürlerini bildirivor. —— | —a zi ’I İnhisarlar - -lîMüdürlüğünden: I Cibali Fabrikasında bir sene zarfında teraküm edecek olan 220 - bin kilo raddesinde kâğıt ve karton müteahhidin teahhüdünü ifa etmediğinden dolayı feshedilmiş cldu- kırpıntılarının — ihalesi ğgundan yeniden müzayedeye konulmuştur. Mezkür kırpıntılar - şart- namesine tevfikan 2/10/934 trihine müsadif Salı günü saat 14 te pazarlıkla satılacaktır. Taliplerin 400 Dört yüz lira teminat parasile 60600 , birlikte Cibali alım satım komisyonuna müracaatları. « * Şartnamesi mucibince muhtelif eb'atta üç bin kilo Fıçı çemberi 13/10/934 tarihine müsadif Cumartesi günü saat Taliplerin *6 7,5 muvakkat birlikte Cibali Alım satın komisyonuna müracaatları. satın alınacaktır. 15 te pazarlıkla teminat paralarile «6092» * Paşabahçe Müskirat !ıbrikamu:udim şartile muhtelif eb'atta 455500,, sandıklık * 1027,450 ,, metre mik'abı kereste mübayaa edilecektir. Şartnamesi dairesinde pazarlığı 10/10/934 tarihine mü- sadif Çarşamba günü saat 15 te icra kılınacağından taliplerin tayin olunan gün ve saatte & 7,5 muvakkat Cibalide alım satım komisyonumuza müracaatları. * teminat parasile birlikte «6061» x * 60000 ,, kilo * 266 ,, milimetrelik bir yüzü cilâh Taripleka kartonu satın alınacaktır. Taliplerin nümune ve şartaameyl ıördn'k- ten sonra pazarlığa iştirak edebilmek üzere * *467,5 » teminatiarile beraber “9/10/934,, Pazartesi günü saat (15) te Cibali Alım, Satım Komisyonuna müracaatları. «5892»