Zircat Bilgisi (*) Yonca Ziraati Sufra köyünde Cemal Beyet Köylünün belli başlı bir ihti- aCcı, ayni zamanda da mühim ğiı kazanç kaynağı olan hayvan- ların bakımı meselesi ziraat ha- yatımızın özlü bir mevzuunu teş- kil eder. Hayvanların ne kadar iyi bakılırsa kuvvet ve mahsulle- rinin de o derece vergili olaca- ğgını bilmeyen çiftçi yoktur. Bu sebepten birçok yerlerimizde ekin- lerin boysuz kaldığı seneler köy- lünün taneden ziyade samanı düşündüğünü duyarız. İşini gü- cünü, katığını südünü hayvandan bekleyen köylü için elbette bu haklı endişedir. Avrupada ileri ziraat yapılan memleketlerde hay- wan beslenmesine çok ehemmiyet verildiğinden Onun ayrıca yem nebatları da ekilerek böyle bir endişe tamamen bertaraf edildik- ten başka kuvvet ve mahsulleri- min de daima bol olması böylece sigorta edilmiştir. Işte yonca hayvanlar için ye- tiştirilen yem nebatlarının şahr dır. Gerek yetiştirilmesinin kolay- lığı ve gerek kuvvei gidaiyesinin Yazlalığı dolayısile diğer otların hepsinden kıymetlidir. Türkiyede birçok vilâyetlerimizde yetiştiril- mekte isede hayvancılığımızın bu günkü ehemmiyeti karşısında onun yayıldığı yerler pek az sayılır, yoncanın bütün — topraklarımıza Jayılması her köylünün bir dü- şüncesi olmak lâzımdır. Şayanı dikkatır ki bizim Kayseri yoncası dünyanın Almanyada yapılan bir tecrübeye nazaran en iyi netice *iren yonca nevilerinden biridir. Elimizde böyle hayvan ye- ccıldninh en kıymetlisinin en ymetli bir nev'i varken ondan istifade etmemek bugünkü iler- lemek düşüncemize aykırı olur. * Yonca mutlaka s#ulanmak İsti- bir nebat olduğundan yonca- Eıleıiıinı ka kışırken her şeyden evvel bunu düşünmelidir. Yakın tabakalarında su bulunan kumlu ve milli kısmen kireçli derin top- raklar yoncanın en sevdiği top- raklardır. Yonca kökleri iki üç metre derinliğe kadar gittiğinden gidasımı kolaylıkla arar. Yalnız toprağın derince ve iyice işlenmesi çiftlik gübresile gübrelenmesi ve tarlanın — tırmıklanarak — güzelce ufalanması lâzımdır. Muzır ot to- humlarının temizlenmesi için bir sene evvel oraya bir çapa neba- tının ekilmiş — olması faydalıdır. Tohum sonbaharda teşrinievvelde, llkbaharda nisanda ekilir, Ekim- den evvel tarlada su yollarının açılması ve onar adım aralıkla tavalara bölünmesi icap eder, Bu işin ikmalinden sonra dönümüne 10-15 kilo hesabile toham saçıla- rak Üzerinden bir sürgü çekilir. Bittabi makine ile ekilirse hem daha düözgün olur hem de daha az tohum gider. İleri memleketlerde yoncayı arpa ile karıştırarak ekerler ki 'bu surettle ilk çıkan körpe fideler Don tesirinden muhafaza edilmiş olur. Yonca ekildiği bir sırada havalar kurak giderse pek hafif ve mutlaka ;_îılr bir cereyanla sulanmalıdır. eriya yonca to- humları kösküt denilen tufeyli bir ot tohumu ile bulaşık bulunduk- larından tohüm alırken bu ciheti göz önünde tutmalıdır. Aksitakdirde daha ikinci sene yoncalığın bu muzır ot yüzünden kuruduğu görülür. Küsküt tohum- ları hususi bir makine ile yonca tohumlurından ayırt edilir. Ziraat vekâletinin bu iş için aldığı ma- kineclerden Kayseride mevcuttur. Size lâzım olan yonca tohbumu için Kayiseride Ziraat müdürlü- ğüne bir mektup yazarak vasıta olmalarımı rica ederseniz — onlar s'ze bedeli mukabilinde kontrollu ve vi evsaflı emin bir tohum gönderirler. Böyle emniyetli tohumlar ekl- lişlerinden az bir müddet sonra SON POSTA Çorumda Cümhuriyetin iki Kıymetli Müessesesi : Doğum Evi Ve Memleket Hastanesi Çorum (Hususi) — Bu ya- zımda Çorumün iki kıymetli sağ- hk kaynağından bahsedecegim: Bunun biri ve başlıcası “ Do- ğum ve- çocuk bakım evi,, dir. Avpupanın sen mütekâmil mües- seselerine rekabet eden bude- ğgerli Cümhuriyet eserinin orta Anadolu halkını ne kadar sevin- dirdiğini, binlerce Türk yavrusunu yetim kalmaktan nasıl kurtar- dığını pek yakından görmek ka- bildir. Sıhhiye Vekili Refik Beyin yaşattığı ve kıymetli mütehassıs- ların eline tevdi ettiği bu sağlık yuvasında görülen mükemmeliyet en zayif imanlıları bile tatmin ede- cek derecededir. Mücssesenin fenni techizat ve levazımat bakımındanda mükem- mel olduğunu'ilâve etmek lâzımdır. Nisalye mütehassısı Ethem Bey Çocuk hastalıkları mütehassısı doktor Şemsettin, nisaiye müte- hassısı doktor Ethem Beylerin mühitte bıraktığı iyi intıba bi hassa kayda şayandır. Mücsse- senin 1929 senesinde, ilk kurul- duğu zamanlarda doğum evine rağbet etmeyen vilâyet halkının bugün sıkıtlarda tehlike anlarında değil tabit hallerde bile doğum evinin müşlik ve kurtarıcı hima- yesine —seve seve - sığındıkları müşahede edilmektedir. Bn güzel neticeyi doktor Etem ve Şemsettin Beylerin yüksek insani duygularla birer Mesih gibi feragatle, imanla çalışmala- rında aramak İicap eder. İkinci değerli müessese do Memleket hastanesidir. Hususi muhasebenin idare ettiği bu has- Kırkağaçta Yeni Mektep Binaları Kırkağaç, (Hususi) — Köy- lerimizde mektep faaliyeti gün geçtikçe ilerlemektedir. Bu sene yeniden üç köyde son sistem yeni mektep binaları yapıla Tiyaslar köyünde yapı mektebin küşat resmi kayma- kam Beyin huzurile yapılmıştır. Küşat resmine iştirak etmek üzere civar köyler halkı da gel- miştir. Yeni mektep 3 dershaneli ve çok muntazam bir şekildedir. İlyaslar köyü halkı bir de çok güzel köy odası inşa etmiş- lerdir. Pek yakında da Gelenbe nahiyesinde beş dershaneli köy yatı' mektebinin küşat resmi ya- pılacaktır. fışkırırlar. O senenin yazında bir defa biçilecek kadar büyürler. Yoncayı tırpanla veya çayır ma- kinesile biçerler. Biçmeyi mütea- kip hemen su verileceğini ve buna kat'? mecburiyet olduğunu unut- mayınız. İkinci sene; yerine göre 3 defa Üçüncü sene; 4- 6 defa biçilir, yetişken bir yoncalıktan taze ottan maada 2000 kilo ka- darda kuru yonca alınır ki bunun bahası biçilemez. Bir yoncalık ye- rine göre 8- 10 sene dayanır. İlk biçim yonca geviş getiren hay- vanlara verilmez. Ba biçim yal- nız geviş getirmiyen hayvanlara verilir. Çünkü gaz şişkinliği ya- ar. Hulâsa yonca çok kıymetli cir hayvan yemi nebatıdır. Soğuğa dayanıkh, vergili, bes- leyici, ömürlü bir ottor. Sulana- bilen bir yeriniz varsa yoncalık yapmayı ihmâl etmeyiniz. Göre- ceksiniz ki yoncanın iyilikleri için söylenen laflar kazancınızın ya- nında pek az kalacaktır. Çiftçi €) Ziraat bususundukl müşküllerinlei sorumuz. Son Posta'nın (çiftçi) si “ine cevap verecektir. Nevşehir Memleket hastanesi * tane Üç pavyondan — ibarettir. Fenni levazımatı, idar! hususatı oldukça — düzgündür. — Dabiliye, hariciye, göz ve rontgen mütehas- sısları vardır. Hastaneyi ziyaretimde yüzlerce kimsesiz kadın ve çocuğun vilâ- yetin en uzak köşelerinden deva aramıya gelen köylülermizin,şehirden biraz uzakça olan. hastaneye gidip geldiğini, yüzlerce fakir hastaların dua edreek ayrıldıklarını müşahede ettim. Herpavyonda sonsuz ve hbum malı bir faaliyet göze çarpıyordu. Uzun mesaisile umumi nüfusu koruyan ve çocuk ölümünü önliyen Sıhhiye Vekilimize bir inkılâp genci sıfatile bu eserlerden dolayı teşekkür etmeği vazife bilirim. Kâzım Ortamektebi v Nevşehir ortamektebi Nevşehir (Hususi) — Burada ortamektep muhitin ihtiyacını kar» şılayan yegâne İrfan miülessesesi vaziyetindedir. 3 sene evvel 200 talebesi olan mektebin bugünkü mevcudu — 275 dir. Her sınıfta iki şube halinde tedrisat yapıl- makiadır. Bu sene mezuniyet im- tihanına 75 efendi girmiş, 45 | çe Diyarıbekirde | muvaffak olmuş, 30 u ikmale kâalmıştır. Nevşehirliler bu irfan müessesesinin verimli mesaisinden çok memnundurlar. Mektep talim ve terbiye heyeti memleketin çocuklarını her cepheden bilgili bir haldo ve hayatta muvaffak olacak malümatla techiz etmek- tedir. Geliboluda İpekçilik Ve Kozacılık |Üzümcüler Bir Kooperatif Sergisi Açıldı Diyarıbekir ( Hususi ) — Halk evi salonunda ikinci koza ve ipek- çilik sergisi açılmıştır. Serginin açılmasında Halkevi reisi Tabsin Cahit Beyin büyük himmetleri görülmüştür. Sergi birinci ümumi müfettiş Hilmi Bey tarafından kordelâ kesilmek suretile açılmış, Müftü zade Hüseyin, Direkçi zade Tabir Beylerin tezgâhlarında yapı- lan ipekli mamulât pek beğenil miştir. — Ipekçilik — mektebinden geçen seneneş'et eden Hacı Bekir Efendinin tohumları çok takdir kazanmıştır. Sergi ipekçiligin ve Teşkilini Düşünüyorlar Gelibolu, (Hususi) — Gelibolu kaymakamlığına — tayin — edilen Remzi Bey gelmiş, vazifesine başlamıştır. Çatalcaya tayin edi- len eski kaymakam Vasfi Bey de yeni vazifesine uğurlanmıştır. Son hafta içerisinde Gelibolu- dan üzüm sevkiyatı başlamıştır. Üzümcüler kabzımalların tahak- kümünden şikâyetçidirler. Bu işi kökünden halletmek için bir koo- peratif teşkili düşünülmektedir. kozacılığın teşvi oktal nazarın- dan çok faydalı olmuştur. Tarihi Fıkra “ Futbol ,, ün Tarifi Elime 16 teşrinlevvel: 1307 tarihinde basılmış türkçe bir mec- mua geçti. İri harflerle ve bugün için bize pek iptidal görünen soluk — resimlerle dolu olan bu mecmuada tarihi — denilebilecek göyle bir fıkra var: Ayak İle Top Oynamak “Malümdur ki Lııllende genç- ierl — jimnastiğe alıştırmak için müteaddit oyunlar vardır. Bun- ların çoğu kırlarda, çayırlarda koşmak ve yorulmak için kabul edilmiştir. Fakat İngilizlerin en sevdiği oyun, ayak ile oynanan top oyunudur. Bunun vücut kuv- vetini çoğaltmak hususunda fay-« dası olduğu sınanmış ise de bu nevi oyunlarda vukua gelecek kazalar her nevi faydayı insana unutturacak; derecelerdedir. Zira kırk elli kişi () birden ayakları ile top atmıya ve oynamıya baş- layacak olurlarsa bazan yekdiğe- rine galebe çalmak İçin topun etrafında — toplaşıp — birbirlerini itmek, yere atmak gibi hareket- lerde de bulunurlar ki bu gürül- tüler esnasında kafası yarılan, kolu ve bacağı kırdan da az değildir.» Kırk üç sene evvel İstanbulda çıkan bir mecmua, futbolu böyle tarif ediyordu. Kırk üç sene sonra bizim Son Postayı okuyan bir Türkün bongünkü futbol hak- kında bir fikir edinmesini temin etmek bir gazeteci için ihmal edilir zevklerden değildir. Bina- enaleyh ben öldükten bir haylı zaman sonra okunacağını Ümit ederek şu satırları yazıyorum: «1934 de futbol, İstanbul kulüpleri için bir boğuşma vesi- lesi id. Hemen her yıl, maç bahanesile rakip kulüpler bir stadyomda toplanırlardı, boğaz boğaza gelirlerdi. Seyirciler de: iki taraf olup «yuhal» ma'rasile © muharebenin hududunu geniş- letirlerdi, kendi aralarında dö- güşürlerdi. * İstanbulda böyle tokatlaşup tekmeleşmekten başka fenni bir hüner gösteremeyen futbol kulüp- leri, hariçte mühim işler görürler ve pek büyük şöhretler kazanır- lardı. Çünkü yer yüzünde hiç bir futbol takımı İstanbu! futbolcuları kadar yenilmekte ve gol yemekte ustalık gösterememiştir. Mağlüp olmakta rekor, dalma bu cesur futbolcuların idil» Zannederim ki yöz kırk Üç sene sonra da bizim gazetelerde futbol, böyle tarif olunacaktır. Malüm ya, — yarın — bugünden doğarl... M. T Malatyada Hayvan Bakım Ve Sağlık İşlerine Ehemmiyet Veriliyor Malatya (Hususi) — Burada hayvanları koruma, çogaitma ve cinslerinin ıslahı sahalarında bür yük bir faaliyet ve iyi neticeler göze çarpmaktadır. Teşkil edilen ıslahı hayvanat komisyonu riyase- tinde bizzat vali İbrahim Etem Bey bulunmaktadır. Bu komisyon nahiye merkez- lerinde Sıfat — istasyoları kurub ması, köylüler hesabına iyi cins buga, at ve aygır temin edilmesi, Kâhta, Adıyaman, Besni ve Pür türge mıntakalarında muzır. hay- vanlarla mücadele edilmesi tetbirler almıştır.