27 Haziran 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

27 Haziran 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memleket Manzarası İzmirde Gece Hayatı İzmir (Hususi) — İzmir bele- diyesi için çalışmıyor, iş çıkar- mmyor, denemez. Belediye reisi doktor Behçet Salih Bey muvaf- fak olmak — için elinden — gelen bütün imkânlardan istifade edi- yor, Şehrin güzelleşmesine ve başlıca yerlerin imarına İaaliyet sarfediyor. Ancak yukarı ve iç maballeler halkile Karşıyakalılar nedense belediyenin ihmalciliğin- den şikâyetçidirler. Geceleri saat on birden sonra yukarı mahallelerde — elektrikler sönüyor ve şehir — karanlıklar içinde kalıyor. Böyle yerlerde oturanlar, şehrin ötesinde beri- sinde bahçeler ve parklar yapık masından daha evvel, — bozuk kaldırımlarla elektrik tenviratının yapılmasını daha faydalı bulduk- larını ileri sürüyorlar. * Geceleri İzmirin hali, ölü şe- hirlerinkinden fazla farklı değil.. Saat on biri bulduğu zamanlar: da şehrin en kalabalık yeri olan Kemeraltında — bile epey cin top atıyor kahvehaneler, pas- tahaneler) saat on birde kapan- dığı için herkes erkenden evle- rine dönüyorlar. Saat 11 de umumi yerlerin kapanması bir bakımdan — çok faydalı oldu. Halkta plânlı bir yatma ve kalkma hayatı başladı. Evvelce saat 2 ye kadar sokaklarda kalanlar şimdi saaf on birde ya- takta bulunuyorlar. Somada Bu Sene Mahsul Az, Fakat Çok Nefis Soma (Hususi) — Bu sene fütün ekimi geçen seneye nisbetle yüzde elli azdır. Bunun başlıca sebebi geçen sene Soma tütün- lerinin 15 ile 40 kuruş arasında satılması ve hâlâ 100 bin kilo tütünün müşteri beklemekte ol- masıdır. 8 mayıstanberi Somaya yağ- mur yağmamıştır. Bu yüzden W- tün mahsulü de dahil olduğu halde bağlar, pamuklar ve bil- bassa bostanlar ve zeytinler ol- dukça kısır kalmıştır. Bu sene tütün az olmasına rağmen çok nefistir, ziraat fen- memurları sık sık dolaşarak yetiş- mekte olan tütünü fenni neza- retleri altında bulundurmaktadır- lar, arpa ve buğday mabhsulü piyasaya çıkarılmıştır. Bu sene saman azdır. Fakat mahsul tane itibarile iyidir. Rençber kışın hay- vanlarının aç kalmaması için ot ve saman tedariki İle meşguldür. Denizlide 10 Dershaneli Bir Mek- tebin Temeli Atıldı Denizli, 25 (A.A.) — Kırlca bölük nahiyesinde yapılacak olan 15 dershaneli mektebin bugün temel atma merasimi yapılmış merasime vali bey riyaset etmiş, nahiye ve civar köyler halkı işti- rak etmiştir. Edirne Tenezzüh Treni Edirne, 26 ( Hususi ) — Şark E;nendifeı kumpanyası Edirne ile anbul arasında ayda dört defa tenzilâtlı tenezzüh treni işlete- cektir. Tenezzüh treni 9 saatte Edirneye gidecek, ücret dört lira olacaktır. | SÖON POSTA MEMLEKET HABERLERİ Saltanat Devrinin İhmal Ettiği Kasabalardan Biri: Çarşambada On Sene İçinde Mühim Eserler Vücuda Getirildi Çarşamba (Hu- susi) — Saltanat devrinin — ihmal ettiği — şehirleri- mizden biri de Çarşambadır. Tabiatin bahşet- tiği feyiz ve be- rekete — rağmen bu kasaba ile saltanat devrin- de hiç alâkadar olunmamış, — taş taş üstünde kak mıyacak bir hale gelinceye kadar ihmal — edilmiştir.. Cümhuriyet teessüs eder etmez oaşlıyan imar faaliyetinde ise ilk — düşünülen şehir ve kasabalardan biri de lar dünün ihmalinden ne kadar müteessir iseler bu günün alâka- sından da o kadar mütehassisdir- ler. Cümhuriyet devri Çarşamba- y demir yolu ile bütün sahile | ve merkezi Anadoluya bağlamış- tır. Hergün gelen ve giden üçer trenle Çarşamba Samsunun adeta bir mahallesi haline gelmiştir. Müstahsil mahsulünü kolayca pa- zarlara — sevkedebilmekte, — dün ihtiyaçlar içinde kıvranırken bu Çarşamba olmuştur. Çarşambalı- ] Akşehirde Mektep Müsame- resi Ve Sergisi Akşehir (Hususi) — Gazipaşa ilkmektebi son sınıf talebesi ta- rafından bir veda — müsameresi verilmiş, bir de sergi vücude getirilmiştir. Mahalli hükümet erkâmının da hazır bulunduğu bu müsamere ciddi bir muvaffakıyetle netice- lenmiş, sergi de büyüklerin tak- dir ve tebriklerini kazanmıştır, Halk, çocuklarını her noktadan mukemmel bir halde — hayata hazırlayan mektep idaresine mü- teşekkirdir. İspartada Belediye Şehrin Güzel- leştirilmesine Çalışıyor İsparta 25 ( A.A )— Belediye gehrin imarı ve güzelleşmesi hu- susunda hummalı bir şekilde ça- lışmaktadır. Cümhuriyet meyda- nından pavyonlara kadar giden 400 metrelik beton yolun — orta kısımları ikmal ödiümiş ve yaya kaldırımlarının - bitmesi de yak- Taşmıştır. Şehir parkındakl eski elektrik tesisatı kaldırılarak yer altından ve demir direkler konularak yeni ve muntazam tesisat hazırlıklarına başlanmıştır. Kızılcahamamda Postane Binası Kızılcaham.. ususi) — Ka- zamızda telgraf ve posta binası yapılmak Üzere şehrin en güzel ve havadar bir yerinde 150 metre mürabbamda belediye tarafından meccanen - bir arsa teberru edik iş ve tapu senedi de verilmiştir. Bugünlerde inşaata başlanacaktır. Çarşambadan bir manzara ve kaymakam Ahmet Mazhar Bey gün nisbeten müreffeh yaşamak- tadır. Kasabanın ortasından akan Yeşilirmağın Üzerine korulan asri İsmetpaşa köprüsü yalnız kasabayı güzelleştirmekle kalmamış, müna- kalâtın temini hususunda büyük faydalar temin etmiştir. Kaymakam Ahmet — Mazhar Bey kasabanın en mühim ihti- yaçlarından olan su meselesini halle muvaffak olmuş, dört saat mesafedeki Taşdelen suyundan | daha güzel bir suyu şehre akıt- | mış, Nafıa Vekâletide Yeşilirmak | kenarlarına müteaddit setler yap- tırarak nehir taştığı zaman ka- sabayı İstilâ et- mesine mani ok muştur, 200 par- ça köy ile 43 bin nüfusu ihti- va eden Çarşam- banın ve köyle- rinin 19 mektebin- de 1600 talebe okumaktadır. Bu mıktarın çok da- ha fazla olması lâzımdır. Ancak böylerden — bir kısmının yek- diğerine uzaklığı bütün köy çocuklarının okuyama- masını mücip olmaktadır. Çarşamba topraklarında her nevi mahsul istihsal edilebilmekte, burada harice külliyetli miktarda fasulye ihracatı da yapılmaktadır. Turhalda açılan şeker fabrikası burada pancar ekiminin tamimine de vesile olmuştur. Kasabanın dar bir bütçe ile çalışan belediyesi çok büyük işler başarmaktadır. Yakında asri bir mezbaha inşa edilecek, bir de itfaiye teşkilâtı yapılacaktır. Sıtma ve frengi mücadele heyetleri ve doktorları — köylerde dolaşarak halkı tedavi etmektedir. Alaşeiıir Mektep gerglsl Ve Bir Tashih Dünkü nüshamzda Alaşehirdeki mektep sergisi ken yukardaki resim konulacağı yerde yanlışlıkla meşreder- =dı yapılan müsamerede hazır bulunanlarla tertip edilen sergisinin resmi konulmuştur. Al:pHı ıııktep.ı;;rhiı nı:%dıgı resimdir. Karilerimize itizar ederiz. Mersinde Çok Sıcak Var Mersin (Hususi) — Bu sene şehrimizde — sıcaklar birdenbire basdırmış ve halk plâjlara dökül- müştür. Gölgede hararet 38 de- receyi bulmaktadır. Bilhassa cuma ve pazar günleri sıcaklar yüzün- den şehrimiz sahilleri denize gi- ren insanlarla dolmaktadır. Ak- rm Üstleri, bütün aileler plâj ve ahçe gazinolarına akın eti Haziran 2 Müsahabe Şiir Ve Tercüme Nurullah Ata Bazı kitaplardan bahsederken iyi veya fena olduklarını kaydet- mekle kalmiya mecbur oluruz. Bazıları ise böyle bir hüküm ver- memize hiç müsait değildir; fakat buna mukabil bize birçok düşün- celer ilham ederler, Münekkitlerin asıl böylelerini sevdiğini sölemiye bilmem hacet var mı? Ali Kemali Beyin “ Tercüme hakkında düşünceler ve tatbikata . ait bazı nümuneler ,, (I) - isimli kitabı münekkit için nadir ele geçen — nimetlerdendir. Kimini doğru, kimini yanlış bulduğumuz için uzun münakaşalara mevzu, olabilecek işaretlerle dolu olan birinci kısımdan başka münteha- bat kısmı da insana birçok şeyler düşündürüyor. Nümunelerin çoğu manzum; bunları okurken bir şey fark ettim, Jean Aicard, Sully Prodhomme gibi bayağı şairlerin eseri tercüme edilebiliyor; halbuki iyilerin — manzumeleri — üzerinde yapılan tereümeler ancak gülünç neticeler veriyor. Mamafih bu söylediğim hiç de yeni bir müşahede değildir; bik akis, zannederim hayli eski olanı * Şiir tercüme edilmez ,, iddiası- nın bir neticesidir. Bir Fransız Şairi, Paul Valöry: * — Nesir tercüme edilebilen şeydir , diyor. O halde bir man- zume, nesre yakın olduğu nisbette kolay — tercüme — edilir. — Suliy Prudhomme'un şu gönül bulan- landıran “Kırık saksı,, satırlarının heceleri sayılıp denk getirilmiş ve içine kafiye ilâve edilmiş bir ne- sirden başka bir şey değildir. Onu yazan adamın maksadı bir mazmun harcamaktan ibarettir, bir teşbih yapmaktır. Fransızcada yapılabilecek bir teşbih, başka bir dilde niçin yapılamasın? Hem bunun için bir san'atkâr olmasına hacet yoktur; Sully Prudbomme gibi heceleri parmaldarı ile saya- bilmesi yeter: “Et je nombrs Ja verbe €en comptant sur mes doigtı.,, Fakat mısram musikisi ile bir hissi ifadeye çalışan şiir nasıl tercüme edilebilir? Bunu da ya- pabilenler var.. Kimler? Ancak büyük şairler. Onlar tercüme et- miyor, yeniden ibda ediyor. Bunun bir neticesi de şudur: Şiirde bir dilden öbürüne intikal kabil değildir. Meselâ fransızca- nn güzel bir mısram alıyorsu. nuz; onu aslındaki kuvvetle türke çeye geçirebilirseniz, yani siz de ahenkli bir söz söylemeğe muvaf- fak olursanız ibda etmiş sayılır« değeri yoktur; mazmun, yani de- gersiz unsur çalınabilir, ahenk, yani asl unsar çalınamaz. Çok tekrar ettiğim bir misal: Nedim: “Ben olsam, mutrip elsa bir kenan suybar olaa, Hoş imdi bir de Harza bir civanı givekâr olsn,, Diyor: Şeyh Galip de: “Dahe ziyadesine yok - tahammülü bezmin, Mey ola, mutrip ola, tot ki bir de dilber ola,, diyor. Mazmun değişmemiş, fakat birinci beyit güzel bir söz, :kin- cisi gülünç. Demek ki Nedimin sözünde güzelliği vücuda getiren mazmun değildir. Şiir bunun için tercüme edilemez. () Resimli Ay Şirketi, 160 kuruş. dir. Sıcak günlerde ahali sahile ve kırlara gittiği için evler bom boş ve kimsesiz kalmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: