50 W 10 “Söjfa No. 17 18 -5 « 934 Nakili: A, “Kuvvetli Bir Söz T Komiser: dlğçBöyle, Baskısız Tahtayı Ya El Alır, Ya Sel..,, Dedi Dedim. Komiser, biraz daha mülâyim tavır aldı: — Buyurun.. Söyleyin. Dedikten —sonra — dinlemeye hazırlandı, komiserin gösterdiği bu alâka, cüretimi artırdı. Anla- dım ki karşımda; günlerdenberi kalbimde biriken ıztırapları din- leyecek ve şüphesiz bana doğru yolu gösterecek bir adam vardı. Artık herşeyi doğruca söylemiye karar verdim: K — Komiser Bey, evvelâ size şunu söyleyim ki, ben bir Musevi kızı değilim. Türküm... Sanki, kanapelerinin altında birer zemberek varmış gibi hem komiser hem de Sait Efendi otur- dukları yerden sıçradı. Arkam- da duvara dayanarak bizi dinle- yen polis Tahsin efendi: — Alla.. hallaaah... Deye mırıldandı. —.Ne dediniz?. sünüz?.. Deye sorarken, kollarını önün- deki masaya dayadı. İlk sözümün uyandırdığı bu hayret ve alâka, —artık benim gür'etimi büsbütün arttırdı. Tâ, anamın babamın öldüğünden baş- ladım. Bugüne kadar geçen ha- yatımı tamamen anlattım. Yalnız Macitle olan maceramızı — biraz muhtasar geçtim. Hattâ, tiyatro- culuk denilen bu içyüzünü bilme- diğim işe, Macidin — teşvikinden ziyade kendi cehaletimin verdiği bir hevesle atıldığımı söyledim ve bu faslı, tatlıya bağlayarak kısa- ca kestim. Çünkü iğrenç mace- ramin, beni buralarda süründü- recek — neticeler — verebileceğini hissetmiştim. En nihayet: — İşte, komser bey.. -bütün sergüzeştim — bundan — ibarettir. Yanılmışım. Aldanmışım. Çirkin bir yol tuttuğuma yüz bin kere pişmanım. Şimdi siz, Türk mü- Eski Zabtiye, Ç İSTANBUL Gazetemizde — çıkaan — yazı ve resimlerin bütün hakları mahfuz ve gazetemizo aittir. ABONE FiATLARI TÜRKİYE — |1400| 750/ 400 150 YUNANİSTAN . 2340 (1220/ 710 | 270 ECNEBİ 12700 ( 1400 / 800 | 300 Abone bedeli peşindir. Adres değiştirmek 25 kuruştur. Gelen evrak geri verilmez. ilânlardan mes'uliyet alınmaz. Cevap için mektuplara 10 karuşluk pul ilâvesi Kizrmdar. memleketime gönderiniz. Oraya giderim. Yalvara, yakara, belki kendimi yengeme affettirebilirim. Dedim; yorgun bir halde san- dalyemin — arkasına cevap bekledim. Komiser, evvelâ polis Tahsin Efendinin, sonra da Sait Efendinin yüzüne bak- tı. Sonra da bıyıklarını büke büke düşünmiye başladı. Düşün- dükçe, komiserin yüzündeki çiz- gilerin derinliği artıyor; benim yüzümden mustarip ve muazzep olduğu anlaşılıyordu. Birdenbire başım Sait Efendiye çevirdi: — Görüyorsun ya, azizm za- manın kötülüğünü... Baskısız tah- tayı ya el alır.. Ya, sel alır; de- dikleri işte budur. Allah kimsenin evlâdını anasız, babasız bırak- masın... Allah, gene buna acımış ta.. Başına| daha büyük bir felâ- ket gelmeden önüne bizi çıkar- mış... Mademki kendisi, kimseden davam, nizam yok diyor; şu halde bizim için de yapacak ka- nuni bir muamele mevcut değil- dir. Şimdi kalıyor, vicadani mesele.. Evvelâ bir adamı Istanbula gönder- mek için tahsisatımız yok. Olsa bi- le, bu hanımın vaziyeti dolayisile sarfetmek imkânsız... E, zamanın bali malüm.. Beş on kuruş birik- miş param yok ki; hadi Allah rızası için bir iyilikte bulunayım. Şu halde, bir çare kalıyor. O da, beş ön hayır sahibi ahpaba mü- racaat etmek.. ve... Vicdani bir vazife ifa etmek için şu anda üzüm üzüm üzülen komiserin bu sözlerinde büyük bir saffet mevcut olmakla bera- ber fena halde gururuma dokun- muştu. Bu sözleri dinledikçe ba- şım dönüyoör; kalbim üzerinde sanki kızgın bir şiş gezdiriliyordu. Demek ki ben.. 5, anacığının babacığının bir tek nazlı evlâdı.. Uğrunda — okadar — paralar ve emekler sarfedilen Melek.. Şimdi şunun, bunun merhametine boyun eğecek.. Gurbet ellerinde sefil ve perişan kaldıktan sonra, ianelerla memleketine dönecek bir hale gelmiştim. O zamana kadar tamamen susan ve bizi dinleyen Sait Efen- di, birdenbire komiserin sözünü kesmiş; — Buna Hacet yok. Demişti. Sait Efendinin bu kısa ve kat'i sözleri, hepimizin nazarlarını. ona çevirmişti. Sait Efendi, yüzüme bakarak devam etti: — Dünya ve ahirette bacım, hemşirem ol.. ben, bir iki güne kadar İstâanbula gidiyorum. Hiç merak etme. Seni de Lrıbır alır götürür. Yengenin evine teslim ederim. Dedi. Sait Efendinin bu insa- biyetkârane — sözlerine, benden evvel komiser B. teşekkür etti. ( Arkası var ) İstanbul asliye altıncı hukuk mahkemesinden: Rize Vilâyelinin Bazar kazası Hemşin nahiyesi Mal- menat kariyesinde Hacı Mahmut zade Meryem Hanıma: İstanbulda Çarşıkapıda Lekeciler sokağında 12 Nolı hanede mukim Hafız Mehmet efendi tarafından aley- hinize açılan tescili talâk davasında ikametkâhınızın meçhuliyeti hasebile H.UM.K, un 141 inci maddesi muci- bince davetiyenin bir ay müddetle ilânen tebliğine karer verilerek tah- kikat 19/6/934 taribine müsadif salı günü saat 13,30 talik kılınmış oldu- ğundan yeymü muayyende tahkikat hâkimi huzurunda isbatı vücut etme- diğiniz takdirde tahkikatın gıyabınız- da cereyan edeceği tebliğ makamına kalm olmak üzere ilân olunur, (16647) dayanarak | | Alışkanlık aa u R aS ea Tıbkiyplil_ğr Mayıs 13 Bayraîmı . / |“12 Mayıs,, Dün Coşkun Cambaz odasının tavanını badana ediyor. Dünya İktısat Haberleri Yugoslavyada Tütün Vaziyeti İnhisar idaresine gelen İstatla- Mal tiklere göre 1933 | Bi senesinde Yugos- j lavyadan ihraç ŞUyer olunan tütünlerin miktarı 131 milyon dinar kıyme- tinde 4,260,000 — kiloya baliğ ok muştur. 1932 senesinde ise, 248 milyon dinar kıymetinde 6,114,000 | kilo ve 1931 senesinde 136 mik yon dinar kıymetinde 3,056,000 kilo tütün ihraç edilmiştir. Yugoslavyadan ihraç edilen | sigaralarla sair tütün mamulâtını da buna zammetmek icabeder ki bunların da 1933 senesinde kıy- metleri 4 milyon dinar tuttuğuna göre mezkür senede bütün ihra- cat 135 milyon — dinara baliğ olmaktadır. Yugoslavyada —tütün istihsa- lâtının vasati miktarı 13 milyon kilodur. Şimdiki halde normal- den aşağı düşmüş olan istihsalât miktarı ise 8- 10 milyon — kilo arasında tehalüf etmektedir. Yugoslavyanın ihracat yaptığı memleketlerin başında Çekoslo- vakya ve ikinci derecede Polon- ya gelmektedir. Bunlardan sonra az miktarla Fransa, Belçika, Al- manya, Holanda ve Mısır — gelir. Bükreşten bildiriliyor: Roman- ya ile Vunanistan arasında meriyette bulunan ticaret anlaşması | anlaşmasının müd- deti 15 mayısta bitmektedir. Yunan hükümeti yeni bir ticaret anlaşması yapmak üzere müzake- rede bulunacak olan bir heyetin Bükreşe hareket ettiğini- Romen hükümetine resmen bildirmiştir. Heyet gelir gelmez müzakerat başlıyacaktır. Müzakerelerin 15 mayısa kadar bitmiyeceği ve meriyette — bulunan — anlaşmanın konuşmaların sonuna kadar tatbik olunacağı tahmin ediliyor. Yeni anlaşma takas esasına dayalı olacaktır. İst Gacı İcra Memurluğun- n : Yunan - Ro men ticaret Süleymaniyede Vefa caddesinde 22 numaralı hanede mukim iken İka. metgâhi — meçbhul olan — zürradan Ahmet Beye: Avukat Haşim Beye Sultanahmet Sulh İkinci Hukuk Mahkemesinin 11/10/928 T. ve 928/1772 numaralı ilâmile borcunuz olan 101 lira 75 kuruşun tahsili için dairemizde açılan takip üzerine namımıza çıkarılan icra emri ikametgâbınızın meçhul oldu- gundan dolayı bilâtebliğ iade edildiği mül verdiği meşruhattan anla- şilmiş. ve ilânen tebligat icrasına karar verilmiştir. Tarihi ilândan iti- baren bir ay zarfında — borcunuzu ödemediğiniz ve icra kanununun 32 nci maddesi mucibince hareket etmediğiniz. takdirde cebri — İeraya devam olunacağı icra emri makamına kaim olmak üzere ilânen teblig olunur. (16640) Merasilç Kutlulandı. Dün Üniversite salonn Böyle hıncahıne dolu idi 12 mayıs Tıbbiyeliler bayramı dün Üniversite konferans salo- nunda büyük merasim ve coşkun tezahurat arasında — kutlulandı. Salon hıncahınç dolmuştu. Evvelâ Şehir bandosu iştiklâl marşını çaldı. Sanra Üniversite Rektörü Doktor Neş'et Ömer Bey bir hitabe ile bayramı açtı, ezcümle dedi ki: ; “— Tp Talebe Cemiyetinin isabetli bir nüşle — muntaza- man kutluladığı Tıbbiyeliler bay- ramını açmakla bahtiyarım. Tar rihte Türk zekâsının, Türk kuv- vetinin yarattığı hatıralar pek çoktur. Âziz milletimizin bu yük- sek vasfı büyük şefimiz Büyük Gazinin dehasının en büyük ese- REŞ rini dünyaya göstermiş ve millet | i kendi evlâdının baha - biçilmez eserinden — istifade — edebilmek bahtıyarlığını idrak etmiştir, » Çok alkışlanan bu nutuktan sonra Tıp Fakültesi Dekanı dok- tor Tevfik Salim Paşa da veciz bir hitabe irat ederek bayramı bütün Türk âlemine kutluladı, müteakiben Deniz bandosu güzel havalar çaldı. Bundan — sonra Profesör Nureddin Ali, Doçent Sadi Beyler de birer konferans vererek Türk Tıp tarihinden feyizli sayfalar — anlattılar. Bu konferansları Talebe — Cemiyeti reisi İlhami, talebeden Zeki ve Namık Beylerin hitabeleri takij etti ve merasim bu suretle hayete erdi.Gece de yine Tıp Talebe Cemiyeti — tarafından bir balo verildi. Bu münasebetle Türk dünyasının yetiştirdiği ve bütün eserleri Garp ilmine örnek olan Türk Tıp üstadı İbni Sina hakkında yazılan satırları buraya aynen koyuyoruz: Her dinin bir peygamberi Her tıbbın bir “Sinâ,, sı Tarih kadar — dalğın olsa Çünl Maksimde | - Neşet Ömer Bey nutuk - söylerken ( Gazi Hz. nin altındaki resim büyük Türk âlimi İbni Sinadır.) *O,, Yalnız Türkün değil, bütüm dünya tıbbının hürmetle önünde eğildiği bir “büyük baş,, tır. Onun için 981 de doğmuş, 1033 te ölmüş derler... Doğdu- | ğuna inanıyor, öldüğünü ummu: yoruz. Çünkü: Yüz yılların karanlığı içi bu “Yüz,, ü görüyor, bu " duyuyoruz. Buharada doğan bu Türk tıp yıldızı, yıllardır. göklerde yaşar- mış.. Bugün ise gönüllerde... Bugün... Ondan bize gelen ulu bir ün, bizden ona giden sonsuz bir saygıdır.,, Topkapı Fukaraperver Cemiyetinde Topkapı Türk Fıkaraperver hayır melik kongresini evvelki gün — yapmıştır. İlk iş olarak büyüklerimize kon: grönin tazimatının arzına karar ve- rildikten sonra murakıp Nakiye H. tarafından müessesenin f ru okuümuş, yi zarfında müessesenin ( 1125 ) hastaya bedava ilâç verdiği, (218) çocuğu tepeden tırnağa giydirdiği, (1500 ) çocuk muayene ve tağdiye edildiği, Cümhuriyet bayramında (219) kışın da (452) fakire yiyecek, giyecek ve yakacak tevzi edildigi anlaşıl- mıştır. Yeni bütçe (1800 ) lira olarak tesbit edilmiştir. Kadın Doktorlarının Kâdın doktorları tarafından tönü dilen Türk — Jinekoloji Cemiyel geçen cuma günü toplanarak mayılj içtimaını yapmıştır. İçtimada profesör Kenan Tevfil Bey kadında belsoğukluğu hakkındı Ali Beyler ti muhtelif. bahisler üzerinde feranalar verilmiş. münakaşalar yı VAPURCULUK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ İstanbul Acentalığı Liman Han, Telefon: 22925 Trabzon Yolu vapuru SADIKZADE ; Mayeş Pazar günü saat 20 de Galata rıktımından — kalkacak. — Gidişte: Zonguldak, İnebolu, Ayancık, Sam- sun, Ünye, Ordu, Gireson, Tirebolu, Görele, Trabzoni ve Rizeye. Dönüşte buulara ilâveten, Of ve Sürmeneye uğrayacaktır. İstanbul ikinci iflâs memur- luğundan: Sirkecide Köürülü hanın- da oturmakta ve komüsyoncunlakla meş: gül bulunmakta olaa Evliya zade Mus- tüfa ve Ahmet şirketi iflâs dosyası ve kaydolunun alacaklılar sabıt defteri yanmış ve kimlerin kaydolundukları bilinmemiş olduğundan alâkadar ala- eaklıların kayıtlarını yenilemek üzere 21 Mayıs 984 Pazarltesi günü saat 18 ta Topanede Askeri Senayi mektebinde İkinci iflâs dairesiade hazır bulutmalurı idare Kararile ilân oluuur, (16625)