İTTİHAT ve TERAKKİ — Her hakkı mahfuzdur. — Ikinci Kısım No. 124 Nasıl doğda?.. Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü?.. Prens Sabahattin Bey, Cemiyetin Bütün Tekliflerini Kabul Etmişti Meşrutiyetin “daha ilk günle- rinde bütün karakterlerile cemis yete karşı muhalif birer poz alan bu iki mühim şahsiyet; ahlak — ve mesleklerinin — biri- birine —uygun —olmaması bas - bile cemiyet aleyhinde birleşme- mişler muhalefete de muayyen ve kuvvetli bir cephe verememişlerdi. İşte cemiyet yalnız bundan mem- nundu. ve nasıl olsa, bu iki şah- siyete ayrı ayrı birer darbe vura- rak bunlardan gelecek zararları tahdit edebileceğini umüyordu. Lâkin.. Hiç ömit etmediği halde, şimdi karşısına üçüncü bir şahsi- yet dikilivermişti ki; — işte — bu, cemiyeti fena halde kuşkulandı- rıyordu. Buda; Prens Sabahattin di... ııey0 Prens Sabahattin Bey ki: Avrupada cemiyete daima mubalif ve muarız yaşamıştı. Ahmet - Riza Bey ile arkadaşlarının; azçok ilmi esaslara istinat eden mesleklerine hiç bir zaman yanaşmamıştı... Ana vatandaki Türklerin, inkılâbı başarabilmek — kudretine malik olmadıklarına -kanaat — besliyor.. İnkilâbın, ancak başka ünsurlarla ve bilhassa ecnebi — devletlerin müdabalesile yapabileceğini ileri sürüyor.. Bunun için de (Osmanlı ülkesi denilen o geniş (Türk yur- du) nda - Türkün - kılıç ve- kan unutarak, ve- Türkün İllkimiyedni hiçe indirecek bir Program yaparak bununla, Tür- kün gayri unsurları kendi tarafına telbetmek istiyordu, Gayesi bu kadar sarih olan Prens Sabahattin Bey, Meşruti- yetin ilâm üzerine Paristen İstan- bula avdete hazırlanırken, Cemi- yet açıktan açığa telâş etti. Pa- riste Prens Sabahattin Beyle mü- zakerata girişildi. Programında mevcut olan (teşebbüsü şahasi) , bir sureti ifratperveranede - tefsir edilecek olursa, o zaman (ademi merkeziyet) vadilerine düşülece- ği.. Bu ise, Osmanlı memleketini inkıraz ve izmihlâle sürükliyeceği| vâzih delillerle Prens Sabahattin beye izah.. Ve eğer Programından bunları çıkarır; — İttihat Terakki cemiyeti ile de hemfikir ve hem meslek olursa vatanın menfaatine daha emin bir surette çalışılacağı ispat edildi. Prens Sabahattin Bey, bu müzakerelerde, makul davrandı. Cemiyetin teklifini kabul etti. Ve batta ilân ettirdi. Şu halde, Prens Sa- bahattin B. de cemiyetin siyasi Kayesine tabi olarak ana vatana avdetinde Türklere istinat edecek ve memlekette daima Türkleri kılacak bir meslek 've Program takip edecekti. Halbuki Prens Sabahattin Bey, babasının Senazesini hamilen Paristen ba- reket eder etmez, ahdini nakzet- Miş.. Râkip olduğu Senegal va- Puru Pire limanma uğradığı za- Man, babası Damat Mahmut Pa- ganın tabutuna Yunan - bayrağı Sararak vapura gelenlere teşhir eylemişti... Sabahattin Bey, bu İNirküne hareketile - yani Yunan bayrağına karşı gösterdiği bu büyük cemile ile- Yunanlılara değil.. o devirde, Yunanlılardan daha Yunanlı olan İstanbul Rumlarına hoş görünmek istemişti. Nitekim, İstanbula gel- dikten sonra da prensin, bu fikir ve-bu emelle hareket ettiği anla- şıldı. Sabahattin — Beyin İstanbula avdetini müteakip Rum patrikha- nesi- tara'ından bir heyeti mah- susa tertip edildi. Prensin Kurüu- çeşmedeki — yalısına — gönderildi. (Beyam hoşamedi) ye dair heyet tarafından bit nutuk söylendi. Prens Sabahattin Bey tarafından da tabiidir ki bu nutka cevap verildi. Meşrütiyetin — ilân -olunduğu gündenberi - gerek menfadan ve gerek Avrupadan - geldiği halde patrik efendi bunlardan hiçbirine ne böyle mutantan heyet gönder- miş ve ne de nutuklar söyletmişti. Patrik efendinin mazide de Prens Sabahattin Beyle ne muarefe ve ne de münasebeti mevcut t selesasesasen. * ..îş—.»..— adasssaca 25 Ağustos Cuma İstanbul — 12.30 Türkçe gramo fon: Plâk neşriyatı, 18 gremafon: Plâk neşriyahı, 19 stüdyo saz heyeti Pofakatıle Nezifia II., 20 Osman Pehlivan, 20.30 hanimlar beyeti, 21.30 gramofon: Plâk neştiyalı, 29 Anadolt ajansı haberleri, saat ayarı, Ankara — 1280 — gramolon, — 18 piyano konseri, 1845 Fr. ders, 19.20 gramolon, 20.15 ajans haberleri. Viyana — 2015 — Mik — havalar, sasasara 8106 ocrkestra konseri, 220 - gece koanseri. Paris — 2005 Gramolon, 2010 müsahtbe, 20.985 konser, 21.10 gramo- fon, £1.85 orkestra konseri, 23.85 ha- berler. Tulüuz — 2005 Konser, Masnenin eserleri parçaları. 23.05-0pera komik parçaları. 24.20 - operet parçaları 24,50 keman, 1,10 şarkılar, 1,80 Arjuntin or kestrası. Laypzig — 2106 Orkestra konse- ri, 29415 musahabe, 1.05 konser, Bükreş — 2025 Hadyo oörkestrası, 9045 Karmed operasi Bıelı'nl — 2103 Şarkılar; 21,35 konser, 22 İstanb konser, 22,50 radyo or- RADYO değilldi... Böyle olmakla beraber, Patrik Efendinin bu bareketi, meşhur bir hürriyetpervere bir cemile ve nezaket manâsile tefsir edilebilirdi. Fakat.. İki tarafın da söylediği sözlerde, cemiyeti bü- yük telâşlara düşüren kelimeler ve fikirler olmasaydı... Prens Sabahattin Beyin, gerek İstanbulda ve gerek vilâyetlerde, oldukça kalabalık bir unsur olan Rumlara istinat ettiği. Rumla- rin da, kendi ekmeklerine bol bol tereyağı süren böyle - cömert bir prens ile teşriki mesaiden büyük ümitler bekledikleri artık tamamen tahakkuk etmişti... Pa- | riste programını tadil eden Prens Sabahaddin Bey, İstanbula - gelir gelmez — fikrini — değiştirmişti. Şimdi, gerek keadisi ve gerek havarisi, türlü tefsirlerle süsliyerek yine eski ( teşebbüsü şahsi ) ve (ademi —merkeziyet ) fîkirlerî_ll ileri sürüyorlar.. Masum ve mağ- dur Türklerin karşısında, cazip ve parlak renkli bir yılan gibi şahlanıyorlardı. ( Arkası var ) eee reReeAAAAAA AA SAA AAAAAA x4 MaR AAA sa AA e geee ĞA AAA 26 Ağustos Cumartesi Viyana — 19.38 — Konser, — 81.35 musıkili piyes: Andre Şenye, Paris — 2106 Giramofon, — 2185 konser; Baclın — esörleri, 2215 — dana havaları. Tuluz — 2050 İsponyol şarkılan, 20,95 mekeri bando, 2050 — senfonik konser, 21,06 viyolatsel konseri, 21 290 opera komik parçaları, 21.35 Viyana orkestrası, 2206 büyük konser, 24.560 operet parçaları, 1,20 balalayka, Bükreş — 20.45 Ders, 9105 tagan- ni konseri, 21-2b gece konseri, 2220 konserin mabadi, Belgrat — 2045 Radyo orkı 2245 musababe, 23.15 haberler sonra milli havalar, 2405 gramofonla dans havaları. Peşte — 2035 Konser, 2225 gra- mofonla Macar. havaları, 23 30 çingene orkestrası. Varşova — ZLOB Konser, 29235 konser Sonenden parçalar, 23.05 dans havaları. kestrası, 2415 danö havaları — * gra- mofonla « çe Varşova — 3İ — Senfonik konser, 23,05 dans havaları, 28.30 spor habere leri ve dans havalarının mabadı, aa - Evkaf Müdüriyeti ilânları Kiymeti Muhammenesi Lira i 4900 'Tamamı 410 arşın mikdarında bulunan Galatada Yolcuzade mahallesinde İskender caddesinde eski 31 ilâ 41 yeni 21 ila 29 No. larla murakkam tahtında iki bap dükkânı müştemil üç bap kanenin nısıf hissesine pazarlıkla ilk ilânında verilen “3550,, lira haddi lâyık görülmediğinden eylülün dördüncü pazartesi günü saat 15 te tekrar pazarlıkla satılacağından taliplerin pey gıı;em. beraber İstanbul Evkaf müdüriyetinde Mahlülât kalemine mü- racaatları. Eskişehir Hava danlığından: “4372,, Mektebi Kuman- Hava Mektebine kaydi kabule talip olupta evrakını tekemmül ettirmiş olarak mektebe gönderenlerin ıınııh_ık. imtihanları 9 / eylül / 933 tarihinde icra edileceğinden taliplerin mezkür günde Eskişehir Hava Mektebi binasında bulunmaları ilân olunur. (4382) Sayta “9 -e İK Ka tiam Nereye Gîdeceksı'm';? Kalamış Koyuna, “Vecihi Koyu,, Diyorlar!.. | (Cumanızı Güzel Ve Eğlenceli Geçirmek İsterseniz, Vecihi Koyuna Gidiniz Sizi bu cuma, çok ucuz ve | nar dersiniz değil mi?.. Tasavvur kalabalık bir yere götürmek is- terdim. İstanbulun bütün güzel- | liklerini, güzellerini ve eğlence- lerini toplıyan bu yer, öyle zan- ediyorum ki, size cumanızı boş geçirmiyecektir. Meşrutiyetin en meşhur mesi- resi Fenerbahçe ile Moda idi. derler.. Doğrudur. Atlas yeldirmeli, ipek şemsi- | yeli, yaşmaklı dilberler, ozaman buranın en canlı mablüklarıydı.. Arabalar hep Feneryolunda ahes- te aheste gezer, çapkın ve ho- varda erkekler, sivri feslerini ya- na devirerek göz süzüp bıyık bü- kerlerdi.. Şimdi' Fenerbahçe tile “Moda sönüp boşaldı.. bütün eski kibar- ların hür çocukları şimdi Kala- mış, Bostanc! ve civarındadırlar. Vecihi hangarını ve uçuş yerini Kalamış koyunda kurduktan son- ra burası adeta bir âlem oldu. Hele cuma günleri Kalamış sa- hili, taşıp taşıp boşalıyor, bü- tün civarın aileleri, deniz ke- narındaki — gazinolara - doluyor, akşam saat Sten Ssekize kadar Kalamış koyu eğlenceden, kah- kahadan, kırılıp dökülmeden ge- çilmiyor! * Burası neden bu kadar çok kalabalık oluyor?. diye şaşmayın.. Vecihi Bey burasını adeta bir meşher - haline — getirmiş.. hele saat beşten sonra Kurbağalı dere ile Kalamış arasındaki büyük meydanda gürültüleri kopmesin. Bu imkânız bir şey- dir. Motör bu civarın adeta bir saat çanıdır. Gezmiye çıkış bu motör gürültülerinden sonra baş- lar!. Kolkola girmiş, çıplak ba- caklı, yanık kollu, yanık yüzlü, yanık kızlar, sert adımlarla bu- ralarda gezindiler mi, kalabalık göründü demektir.. Kalamış sa- hilinin gazinoları artık dolmıya başmıştır. Hele koydaki sandal- ları seyretmek te bir ömürdür. Saat beşten sonra deniz banyoları dolar.. — Kalamış - ile Moda arâlarında — mütemadiyen sandal gezintileri başlar. Hattâ on beş kuruşa sandal kirala- yanlar Moda —önünde bedava caz da dinleyebilirler, Gazinonun ucuzluğuna hiç te diyecek yoktur.. Bilmem ki, Çay, kahve parasının ateş bahası ol- düğu yerlerde insan rahat eder mi?.. İçi yanar mı?.. Elbette ya- tayyare edin.. iki kahveyi haydi haydi on beş kuruşa içtiğiniz bu Kalamış sahilinden karşıya modaya geçe- cek olursanız, mutlaka 75 kuruş vermeniz lâzımdır, bu muhakkak fakat bu zamanda da bu para oldukça tuzludur, değil mi?.. * Kalamış koyu akşamları çok güzel oluyor!.. Gazinonun radyosu da başla- yınca, artık eğlenceniz tamam demektir.. gönlünüz açılır, ne ta- rafa baksanız, güzel ve güzellik görürsünüz.. düşünceleriniz - bile burada ufak Fakat cazip hare- ketlere mağlüp olur, encamını- zi kurmıya vakit kalmaz, vapur- lar, sandallar, kotralar ve bütün S Rer a sarar, bir haftahk mv=u bir anda yok oluverir... Kalamışlılar buraya yeni bir isim de takmışlar: Artık Kalamış koyu, yavaş yavaş “Vecihi koyu,, diye — anılmıya Fena mı?. Mert bir Türk evladına bu azdır bile... Vecihiyi, Vecihinin tayyare- lerini, uçuşlarını , eyi bir cuma geçirmek isterseniz, bu cuma “Vecihi koyu,, na gidiniz!.. YOf Bugün Harp Malülleri Cemiyetinin Gezintisi Yoktur Gazetelerin, 25 ağustos cuma gü- nü bazı malüller tarafından toplantıya dair neşriyatı bir cemiyetimizden izahat istemişlerdir. Keyfiyet berveçhizir tavzih olunur: 1 — Merzkür toplantı ile Cemiye- tin alâkası yoktur. Binaenâaleyh neta- yicinin Cemiyetimirz âzalanna şümolü olamaz; 2 — Merkezi Umumimizin kongre- #i nizamnamemiz mucibince lazımge- len merasimle ayrıca ilân edilecektir. 3 — Gazetelerde münakaşalı neş. riyatı pirensip olarak muvafık bulmı- yan merkezimiz, €emiyet umuruna mütcallik bilâmum hususatın mahalli münakaşası olarak — yalız k tanıdığından bu pnn.ıy'ıp hıdei:nd??ıı ayri — vant — neşriyatta bulunanlar akkında da mahakimi aidesine mü- racaat etmiştir. ——— —.. İsi. beşiaci lcra memurlu- ğundan: Mahcuz ve furuhtu mukür- ror Müleaddit koltuk, kanepe, — ayna, vazo, balı vesair kıiymettar ve antika eşya ? eylül 038 cumartesi günü anat 10 daa itibarcn Kadıköy Kımıltoprakta Zühtüpaşa Bağdut caddeeinde 184 uu- maralı hüne deranunda — bilmüzayede satılacağından talip olanların muhal- hnde hazır balunacak memnarünk nü- racaat etmeleri ilân oluuur. — (GUY2) eziülili