Wa SON POSTA Ağünles 2 Müsahabe Yıldızeli Kaplıca- - Cinayet rim owyw Ayvalıktan Midilliye (7. Yıldızeli (Hususi) — Yıldıze- linde pek çok kaplıca vardır. 50 sene evvel hâli indifada bir yanar dağ olan Yıldız dağının tesirile basule geldiği tahmin edilen bu kaphcalar Yıldızeli için birer ser- vet memba: halindedir. Yalnız Sıvas halkı değil, bütün Orta Anadolunun kaplıca (o ibtiyacını hisseden ahalisi yaz mevsiminde Yıldızeline gelmektedirler. Burada kaplcalara çermik is- mi verilmektedir. Çermikler 12 tanedir ve yazın bu on iki çermik etrafında gelen ziyaretçilerin ika- meti için beşyüzden fazla çadır kurulmaktadır. Bu kaplıcaların içersinde en meşhurları Yukarı çermik ve Ortaçermik denilen iki kaphcadır, Kaplıcalardan erkek- ler ve kadınlar ayrı ayrı istifade etmekte, günün bir kısım saatleri erkeklere tahsis edilmektedi. Bazı kaplıcalar da münhasıran erkek- lere veya münhasıren kadınlara tahsis edilmiştir. dva- rında iki otel, bir fırın, iki kıra- tane de vardır. Fakat oteller ge- len misafirleri istiaba kifayet et- memektedir. Kaplıcalar Sıvasa 5, Yıldıze- line de 4 saat mesafededir. Fakat tren bu yolu kısaltmış, aynca Samsun ve Tokat trenleri için de kaplıcalarda bir istasyon ihdas Mürefte'de Midillililer Türklere Misafirperverlik GöstererekEmsalsiz Tezahurat yaptılar Ayvalık ( Hu- “aziz hemşeri- ala ei iş ği ire ii İM ” * cümlesile başlıya- Cemiyeti Midilli- ik © rak Türkçe bir ve az ' nutuk irat et- heriki iL : : iş, bütün şehi Seyahate (350) pr ser va Desi kişi Süral et- © bayraklarıilede- 6 va- puru. Midilli i- ağ EN Sa yi Şehir tanılmı ağ, a yacak kadar imar larımızı taşıyan e) keyme On se etrafını o sarmış 1 ile busene görü- yam > 187 len Midilli ara- yolei mame A sında hay- yarak istikbal Midilliden bir parça “ ret Vie, yenilik etmiştir.Midilli Valisi M. Roso cenap- ları Türk » Yunan dostluğundan, iki milletin ebedi mukarenetin- den bahsetmiş, her iki taraftan heyecanlı nutuklar irat edilmiştir. Yunanlılar Yunan milli sana- yiinin teşhiri için kurdukları ve aym İğinde kapadıkları Midilli sergisini şerefimize tekrar aç- mışlar, Belediye bahçesinde bir konser vermişler, gece de bir temsil hazırlamışlardır. Armutluya Ortamektep Bağlara Arız Olan Hastatık| Yapılıyor Teşhis Edildi ve tedavisini temin etmesi temen- ni olunmuştu. Vekâlet bu neşri- yatı nazarı dikkate almış, Ziraat mühendisi Cevdet ve Ata Beyler- le Malkara ziraat memurunu bu- raya göndermiştir. Bu zavat bağlarda yaptıkları tetkikat neticesinde Erinoz ve Milidyo isminde iki hastalık teş- his etmişlerdir. Ve hükümet ta- tarafından verilen beş göztaşı tu- lumbasile derhal tedaviye baş- latmışlardır. Müteh assıslar bağcılar topl yarak hastalığın mahiyetini ve göztaşı ile tedavi edilmediği tak- yardımını minnet ve şükranla kar- şılamılar ve vekâlete teşekkürle- larmız çok verimli olacaktır. Ege Mıntakası Ziraat Kongresi Eylülde Toplanacak İzmir, si) — Ege mınta- kası ziraat kongresi eylül ayında şehrimizde toplanacaktır. Bu kon- greye Ziraat Vekili Muhlis Beyin geleceği anlaşılmıştır. Kongrede ziraat daireleri teş- kilâhınin “Kiftasiyecilikten kurta rılması ve fa'al halde çalışması hakkında ve daha birçok karar- ar verilecektir. Armutla (Hususi) — “Burada hayat çok ucuzdur. En pahalı et yirmi kuruştur. Umumiyet itiba- rile et fiatı 10-15 kuruş arasında tahavvül etmektedir. Armutluda a ehemmiyet veril mele 20 İn dönümlük bir kö yün 18“bin dönümü tahsis edilmiş bulunmaktadır. sene burada yüz okkalık 35 bin çuval kuru üzüm istihsal edilmektedir, Maamafih bu sene ba; Pira- nas hastalığı ârz için bu kadar mahsul alınamiyacağı tahmin edilmektedir. Armutlulular çok Maarifperver insanlardır. İki ilkmektepte ek yevm dört yüz talebe okumakta ve bu miktar her sene artmek- tadır, Armutlunun Maarif saha- sındaki bu ileri gidişi nazarı dik- kati celbetmiş, bir de ortamek- tep açılmasına karar verilmiş ve inşaata başlanılmıştır. Kasabada bir tiyatro, bir park, bir okuma salonu ve gayet asri gazinolar vardır. Fırka reisi okuma S$alo- nunda her akşam toplantılar ter- tip etmekte ve köylü ile zirai, iktisadi bahisler üğerinde konuş- okuma salonu günün her saatin- de kalabahk olmakta, biç boş kalmamaktadır. Hayvan Yüzünden Bir Ölüm Viranşehir ( Hususi) — Bir saat mesafedeki Yalak köyünde hayvan yüzünden bir kavga olmuş hamile - bir kadın — dövülerek çocuğu düşürülmüştür. Kavga Hediye Hanım isminde bir kadının hayvanlarının Hasanın arpa tarlasına girmesi yüzünden çıkmıştır. Hasan kadının karnına taşla vurmuş, bamile olduğu çe- Köylerile beraber 35 bin nü- fusu olan Midillinin her sokağında yüzlerce balk misafirleri Türkçe “hoş geldiniz |..,, diye karşılamış, Midilli “bandosu (mütemadiyen milli havalarımızı çalmış, Yunan sporcuları i kırmızı - beyaz rozetler takarak misafirlere büyük bir misafirperverlik gös- termişlerdir. Belediye Reisi M, Niko Pet- ropolos vapura kadar gelerek farkı vardır. Adanın her tarafına nhbtım yapılmış, Belediye parkı, misafirhaneler, gazinolar, eğlence yerleri ile Midilli tam bir Avrupa şehri olmuştur.Seyyahlar Midillide iki “çün iki gece kalmışlar ve cidden izzet ve ikram görmüşlerdir. Midillililerin, kendilerine hiç te uzak olmıyan Türk misafirlerine gösterdikleri bu emsalsiz istikbal Zonguldaklılar Yerli Malı Kullanıyorlar Zonguldakta yerli mal giyinmiş Abdullah Zonguldak ( Hususi ) — Şebri- mizde yerli mallarına karşı büyük bir alâka vardır. Hemen herkes yerli malı kullanmaktadır. Bu şehirde terzilerin pek büyük bir tesiri görülmektedir. Kumaş ve dikim parası bir- likte olmak özere beş liraya satı- lan yazlık elbiseler herhalde ko- Şehitlikleri Ziyaret Balıkesir Halk evi Mükem- mel Bir Program Yaptı Balıkesir ( Hususi ) — Halkevi ee harpsahasını ve şehit- kleri ziyaret içim bir seyyahat tertip etmiştir. Seyahat 9 ağus- acak 13 ağustosta ulacaktır, amda karşılaşmak ve ayran ikram etmek te vardı, fakat İstanbul kafilesinin seyahati geri kaldığı için bu madde tatbik edilemiyecektir. Seyahate iştirak edeceklere Çanakkalenin cografi, tarihi, iktisadi, askeri vaziyetini österen haritalar ve malümat itap şeklinde verilecektir. cuğu düşürmştür. Kadın kasabaya tedaviye ( götürülmüştür, fakat hayatı tehlikededir. Vak'ayı mü- teakıp kaçmış olan Hasan yaka” lanmıştır. bir, ve elbiseleri diken terzi va laylığın ve revacın en büyük sebebidir. Burada bir ay zarfında i 250 kat cb: e yaparak bir rekor elde eden Terzi Cemiyeti ida- re heyetindenj Abdullah Efendi memlekette büyük bir şöhret kazanmıştır. Yerli mallarına *gös- terilen bu rağbetin bütün memle- kete nümune olması;temenni edilir, Elâziz'de İktisat Bankasının Takip Edeceği Usuller Tesbit iyor Diyarbekir (Hususi) — Elâziz- deki t Bankası Türk Ano- i banka kaşalar an etmiştir. Bir ikinel içtima yapılacak ve bu içtimada bankanm muamelâtta takip edeceği usuller ve esaslar tesbit edilecektir. a Bir Tahsildarın Mahkümiyeti Andifili (Hususi) — Vazifesini suiistimal etmektön suçlu Maliye tahsildarı Yusuf Ef. nin muhake- mesi neticelenmiştir. Yusuf Ef, bir sene 3 ay hapse, altı ay memurluktan mahrumiyete mab- Nurullah Ata Fransizca haftalık “Marianne,, gazetesinin son okuduğumuz nu- marasında M. Nosl Vindry cina- yet romanından bahsediyor; böy- le romanları, sergüzeşt romanla- rından ayıran farkları söyledikten sonra alâka gösterdiği tarzı da üç kola ayırıyor: Mücrimin haya- tı, mücrimin tevkifi, omücrimin bulunması. Kendisi bilhassa bu son nevi beğeniyor ve diyor ki: “Böyle eserler için sadece “keşif romanı;, da denebilir; çün- kü bunlarda mücrim de, polis de, tali unsurlardır. Onların esa- sı, tabii bir surette izahına çalı- şilacak esrareniz bir vakadır... Ben bunlara “mesele romanı, denmesini teklif ediyorum.,, Bundan sonra muharrir böyle hikâyelerin kafaya bir şey ilâve etmemekle Oberaber insandaki mantık ihtiyacım tatmin enttiğini zekâmızı eğlendirdiğini söylüyor. “İnsan utanmadan böyle roman- lardan zevk alabilir veya sıkılır. Fakat bu tarzı pek yüksek gör- mek veya istihfaf etmek gülünç- tür,, diyor. Çok şükür M. Vindey, bazı meslektaşları gibi polis romanını göklere çıkaranlardan değil, fa- kat ondan hoşlandığım da gizli- emiyor. Polis romanlarının . insandaki mantık ibtiyacını tatmin ettiği mudur? Pek zannetmiyo- rum; her hâlde bende o ihtiyacı tatmin etmek şöyle dursun, bilâ- kis beni isyan ettiriyor. Vâkıa hepsinde de mücrim nihayet ha- diselerin tahlili ile, en küçük, ilk bakışta dikkati hiç celbetmi- yen hareketlerin tetkiki ile! mey- dana çıkar; fakat bu nevi ro- manlarda muharrir kendisine gö- re bir mantık icadına mecburdur. Asıl mücrimi karin keşfetmeme- si lâzımdır; onu sonunda polis memuru bulacak ve nasıl buldu- ğunu, kendisini bu meraklı keşfe götüren muhakemeyi 'anlatacak- tır. Tamamile mantıki olsaydı karilerin de, biç olmazsa bazı karilerin de bulmaları lâzım ge- lirdi. Bazan karin de bulduğu olur; fakat bu hadiseleri tahlil ile değil, en umulmadık kimse- lerden şüphe etmek şartile olur. Çünkü cinayet o romancılarının usulü budur: Daha başlangıçta asıl mücrimi en masum kimseler arasında (göstermektir. Hatta bazan asıl katil, maktulün ken disi veya bu işi tenvire mnur polis memurlarından biridir. Bu- nun için polis romanları daima bir hile üzerine kurulur; muhar- rir kendi mantığının kuvvetini is- el ister gibi kariden, vakanın keşfe asıl bizmet ede- çek unsurlarını gizler. Kari ile adeta alay eder? Bunun neresi insandaki mantık ihtiyacım tat- min eder Bir tarafta mücrimi arıyan muharrir, öbür tarafta mubarririn hislerini arıyan kari... Polis romanları kadar muhartirle karii birbirinden ayıran roman nevi yoktür. Polis romanlarının asıl mücrimin hayatından bahse- denleri güzel olabilir; fakat bun- lar, Dostoyevski'nin *.Cürüm ve ceza ,, si, Çarco'nun “ Lhomme © traguö ,, si gibi sadece psikologia romanlaridır.