Siyaset Âlemi Kızlar .. .o k dGarruza Doların Düşüş Rekoru — Geyez , Japonya'da İştiha Gün Geçtikçe Artıyor Sovyet Rusya ile Japonyanın ara- sında yine yürümeyen bazı şeyler var. Geçende, ı!._;.ıı.. sahillerinde Rus zahil muhafızları tarafından öldürül- dükleri iddia adilen üç Japon balıkçısı ihtilâhindan sonra Şuü ân demir- yolu müzakeresi de çetin bir safhaya girdi. Japonlar, bu şimendiferle bera- T Sovyet Rusyanın sahil eyaleti denilen arazi parçasile Vlâdivostok harp limamını, Sahalin adasını ve Kamçatka yarımadasımı satın almak istiyorlar. İlk dela böyle bir teklif karşısında kalan Ruslar, şaşırır gibi olmuşlardır. Zira, Japonların bu de- rece iştihalarını arbıracaklarını zan- netmiyorlardı. Japonlar ise bu talep- lerine esbabı mucibe olarak şu mü- lâhazaları ilâve ediyorlar : * Vlâdivostok Timanı eski ehem- miyetini kaybetmiştir. İçeri Rusya ile muvasalesinin güç temin edilmesi, bu hususta başlıca âmildir. Binae- maleyh bu limanın Japonyaya satıl- ması Rusya için bir zıya sayılamaz. Diğer araziye ı Mançuride büyük menfaatler kurmuş olan Ja- yönyal ” Müşüan'ülü "Hindirtar'da yaptığı gibi Mançuri'yi teecrit eden elverişli bir çember çizmesi muva- fiıktı.. Mançuri'nin —emniyet altına alınması maksadile jıpoıgı tarafın- dan istenen bu arazi, Rusya için elzem değildir. , Japonların bu yeni iddiaları, sade- ©e bir manevradır. Her şeyden evvel, bu tekliflerile satın almak istedikleri ki Çin — şimendiferinin — fiatini lüşürmek — istiyorlar ve bu — şayiaları çıkarıyorlar. Bu münasebetle Sövyet gazeteleri Stalin'in vaktile söylemiş :::ı:.tu ga cümleyi hatırlatmakta- * Soövyet Rusya'nın yabancı hiçbir tncrıln gözü yoktur. Sovyet top- raklarına yöz dikenler için istedikle. rini alabilmek ancak kuvvet kullan- makla mümkündür. ,, Bu cevap müphem değildir. Süreyya Tıyr!ırocl Mattern Bulundu levyork 8 — Tek başına devri âlem seyahatine çıkmış il birkaç gündenberi ka ve türlü namıyan tayyareci Matten, niha- yet İngiliz Kolombiasında bulunmuş- tur. -Mattern'in — mümeasilleri, dün $4 telgrafı almışlardır: “Sağ ve salim ak Sibiryada Andirdeyim,, Harp Hâlâ Devam Ediyor Asomjsiyon 8 — Bolivya - Para- Kguvay hari şiddetile devam etmektedir. Paraguvaylılar, Bolivya- n üç hücumunu püskürtmüşler- dir. Bu kanlı mücadelede 500 Boliv- yalı ölmüştür, Bir T 'e rekoru Batavya 8 — Mollison'in kurduğu Avusturalya - İngiltere rekorunu kır- Mak teşebbüsünde bulunan Jimmi Vod dün Batavyaya geldi. Ve Singa- Pura hareket etti. Si — Konferans Nazari Bile Olsa Çalışmıya Devam Edecek Demektir 1 Londra 8 — İngiliz Maliye Nazırı M. Çemberlayn, altın mikyasına bağlı | devletlerin para istikrarı hakkında bir takrir vermişti, 15 devlet bu takrir aleyhine rey vermiştir. Bu devletler şunlardır: Avusturya, Belçika, Bulga- | ristan, Fransa, İtalya, Almanya, Lit- | vanza, Hollanda, Polonya, Romanya, i İspanya, İsviçre, Çekoslavakya, Türki- ye, ve Yugoslavya, Bu devletler istikrar temin ısrar etmişlerdir. Buna mukabil 25 devlet, konferan- sın bütün para işlerini tetkik etmekte devam etmesini istemiştir. | Netice, İngiliz Başvekili M. Mak- İ donald için bir zafer telâkki edilmek- tedir. Çünkü konferans marari bile olsa çalışmıya devam edecek demektir. Ruzveltin Projesi Vaşington 8 — Hükümet azasile iki defa görüşen M. Ruzvelt Londra- daki Amerikan heyetine dünya fiatla- rının yükselmesi hakkında — noktai nazarını tavzih eden yeni bir talımat göndermiye karar vermiştir. M. Ruzvelt bu yeni yükselişin Londra konferansının yegane gayesi olması kanaatindedir. Ve bu yüksellme plâm için Londradaki heyeti murah- hasaların — ekseriyetini kazanacağını ümit ediyor. İşsizliğ'n Azaltılmasıi Landra 8 — Fransız murahhas | beyeti yeni bir tali kamisyon teşkili için bir teklifte bulunmuştur. Teklif- te işsizliğin azaltılması için umumi hizmetler yaptırılması ve daha başka tetbirler alınması — istenmektedir. Fransız - ingiliz Ayrılığı Fransız Maliye Nazın M. Bonn muvakkat tetbirler tali oıu:.' da beyanatta bulunarak, istikrar hü- , susunda İngiliz noktainazarına hay- ret ettiğini söyliyerek demiştir ki: — Çünkü :ll,devlıt arasında şim- diye kadar bir anlaşma vardı. Fran- vaziyeti değişmemiştir. “.II:. Buıı!ı':. A-kc':ikı ıı;*ı.ıhhıı he- yetinin muvakkat istikrarı kabul et- tiğini ilâve etmiştir. Doların Düşüş Rekoru l.oıdrılb-; D:lıı düşme hııı.ı.; sunda rekor yapmış ve lı.nıı'ı;ıııı 4,74 e kadar düşmüştür. Aman Murahhasının Beyanatı Berlin 8 — para işleri komitesinde Dünkülerin Romanı ——— Burhan Üçü de Darülfünunun son sını- fında idiler, üçü birden ozaman çıkan üç gazetede çömezliğe baş- "“llâ:rdı. 2 mil Hakkı, lıştığı gazete tmtihanlarımı bıtiyııı::e A:ıdolndı Uzün bir tetkik seyyahatine çıka- racaktı. Ahmet, Reşit bir yolunu bulup Avrupaya gitmek istiyordu. Patron bunu vadeder gibi olmuştu, O memleketteki gürültülü ha- yatın her ne şekilde olursa olsun d'""'“i"" üyordu. — Bu Zzannediy kadar kalabalık ve muhtelif siyasi * | _lııvılırı ayrılmış bir meclis, her | işe elini uzatan bir siyasi cemiyet Düfuzu kalmıyan bir saray ve her biri bir tarafa çeken muhte- | lif unsurlara ait teşekküller için- devlete ciddi bir istikamet vermek imkânı olmadığını hisse- diyordu. Her halde imtihanları bitirince bir kolayını bulup Avrupaya tak BEsA G Ak 4 Edebi Roman Cahit —amammaamu 4 aa sile gitmekle hem bu devri uzakta geçirmiş hem de ihtiyacı olduğu şeyleri öğrenmiş, mede- niyet âlemini tanımış ve tatmış olacaktı. Gazetedeki vazifesine devam etmekle beraber kalan iki imti- hanına da çalıştı. Bir hafta içinde her iki dersi de bitirdi. Bu fikrinden bahsetmemişti. Yeni devrin sivrilmiye başlı- , yan erkânı soylarını soplarını ka- | yırıyor. yaşlıları yüksek makam- İara yerleştiriyor, Gençle;'i Av- aya gönderiyorlardı. Mektej, ::cığulıırındın yhıyliı tenbel biş Süleyman vardı ki nazırlardan biri dayısı olduğu için mektebi bitirmeden Maarif nezareti hesa- bına Belçikaya tahsile gitmişti. Sonra mektebin en seneki mezunlarından bir Ermeni genci de Ziraat nezareti — hesabına *Liyon,, a tahsile gönderilmişti. arkadaşlarına edilmesi Tüzumunda | Earis 9S — Rusyanın Paris sefiri M. Dogalevski - tarafından, Rus Hari- €iye komiseri M. Litvinof şerefine bir ziyafet verilmiştir. Ziyafette Fransız Başvekili, Fran- 81z Hariciye Nazırı, Türk Hariciye Vekili bazır bulunmuştar. M. Litvinof Rusyanın harici siyasetinden bahsede- vek: “ Siyasetimizin mihveri sulhtur ve daima sulh olacaktır , demiştir. M. Litvinof, memleketinin hudutları Alman murabhası şu beyanatta bu- Tunmi iştirake hazır benzer vak'aları gördükçe mem- a. lı.'ıı'.':ıi.'..ı.ıı. i hi düşünerek ayni hi- mayeyi ua Bir hafta sonra idi. İmtihanlar bitmişti. Ahmet Reşit artık bütün vaktini matba- ada geçiriyordu. Aldığı Mektebi mülkiye diploması ona birçok şeyler vadediyordu. Arkadaşları arasın- da doğrudan doğruya kaymakam olanlar, Babıâli kalemlerine yer- leşenler, mahiye müdürlüklerine gidenler, hariciyede vazife alan- lar pek çoktu. Fakat o kendisini daima aynı malı çıkaran bu ma- kinalara kaptırmak istemiyordu. Yaşadığı iklimden daha başka alemler olduğunu, hayata daha kuvvetli cihazlarla girmek icap ettiğini anlamıştı. Bir gün !patrona eski bahsi tekrar açtı.| — Arupaya gitmem için ça- hşacağınızı - vadetmiştiniz. Üstat. Maarif beş kişi gönderecek, Na- zıra söylermisiniz. O sırada fırka ve cemiyet iş- lerile pek yorulan patron acele acele cevap verdi: — Tabii, tabü, Nazıra söy- l İ San bahsccilmiye başladı. — Paraların Dansıl | M. Litvinof'un Beyanatı IKonf_eranslardan Meşkük Neticeler Beklenir haricinde hiç bir toprakta gözü ol- madığını söylemiş ve “ mütecavizin tarifi,, hakkında imzalanan mukave- leye diğer devletlerin de iştirak ede- ceklerini ümit ettiğini ilâve etmiştir. M. Litvinof Fransız - Rus dostluğun- dan bahsettikten sonra demiştirjiki: “ Halihazırda (faaliyette bulunan veya faaliyetleri durmuş olan beynel- milel konferanslardan âncak meşkük bir. takım neticeler beklenileceği kanaatindeyim. Fakat bu konferans- lara bağlamılan ümit ne kadar küçük ise sulbun ve asudeliğin muhafazasın- da alâkadar olan ve beynelmilel ser- güzeştlerin. önüne geçmek — istiyen devletler arasında birlik vücuda ge- tirilmesini istihdaf eden mesai o ka- dar büyük olmak icabeder. Sovyet hükümeti esasen dünya iktısat konferansından birşey bekle- miyordu. Bununla beraber konferansa elinden gelen yardımı yapmıştır. Maarif Nezareti Parise beş talebe göndermiye karar vermişti. Fakat bu haber meydana çı- kınca okadar iştahlı göründü ki Nazır da, Nezaret erkânı da şaşırdılar. Talip çoktu. Herkes bir taraftan iltimas, tavsiye geti- riyordu. Mekteplerden kovulan, tahsilini yarıda bırakıp Sultanah- met kahvelerinde sürten, bir kaleme girip terfi için sıra bek- liyen birçok gençler mahallelerine komşu gelen bir meb'ustan, da- yılarının kızımı alan bir cemiye azasından, teyzelerinin eniştesinin baldızını tutan bir müsteşardan tavsiye mektupları koparıp Maa- rife koşuyorlardı. Ahmet Reşit bu kadar faaliyet arasında maksadına cremiyeceğini anladı. ibirkaç Gazeteye üstüste; KU kale yazıp Avrupaya gönderile- cek talebenin imtihanla, müsaba- ka ile seçilmesi fikrini ortaya attı. Böyle olursa ©o tomar tomar tavsiye — mektuplarının — kıymeti kalmıyacaktı - ve Mı:ii Si müşkül işten kurtulacaktı. d g: yazılar üxıine maarifte de bir hareket göründü. Müsabaka- Şimdiye kadar bizim bildiği- daima teklif vaziyı Kız sever, fakat aşkını bin bir kayit ve ihtiyatla izhar eder. Halbuki son zamanda kadın- ların bu sahada erkekleri geçtik- leri anlaşılıyor. Dün karilerimden aldığım bir mektup bize bu hu- susta bir fikir verebilir. Bu kari diyor ki: * Spora çok meraklı bir cim., Cuma, ve günleri fuıbor:hıımı giderek ıdms: yıpux. 4 gün aya civar evlerden birinden bir çocuk geldi. Beni evden istediklerini söyledi. Tered- dütle çocuğu takip ettim. da beni 18 da kız h:Hiyonru'..I aT M. — Ne istiyorsunuz, dedim. Hakaa Buyurun içeri, konuşalım İçeri girdim, beni bir koltuğa oturttu ve karşıme geçerek an« latmıya başladı. Beni her gün pentereden idman sahasında ek- zersiz yaparken görüyormuş. Sev« mişmiş. Nihayet hissini saklıya- mayacak bir hale gelmiş ve bu- günkü küstahlığı yapmıya cesaret etmiş. — Sen de beni seviyor musun? * — Evet. — Öyle ise evlenelim. Az daha aklımı kaçıracaktim. Ne oluyorduk. Bu kız kimdi, be- nimle niçin evlenmek istiyordu, uşırdınâ. ğ GKL — Biraz düşüneyim, im. - i, mutlaka ev- lenmeliyiz. Ailem İıtnbdd.ı:—.. Beraber oraya gi: , Sana v ya gideriz, ı';’ı;ı..ı.,.ı(.... kurtardım © balgela Tühdeeyi el eai İug medim. d sormuya karar verdim. Siz ne dersiniz?,, İ Telmih ü Ben *ıı didııeceğim. Sadece yret, tanımadığınız, sizi evine ğıracak kadar hislerine ir kızla evlenilmez herhalde, * Pangaltıda S, Hanıma: İstediğiniz adresi bilmiyoruz, o adamı tınımıyoruz. HANIMTEYZE emindi. Meşrutiyet devri gelmişti, artık herkes hakkını arıyabilir ve bilgi- — ye, kabiliyete yer verilirdi. Genç muharrir bunu arkadaş- larile münakaşa ederken israr ediyordu: — Devlet fedakârlık ediyor, kendisine hizmet edecek istidada malik talebeyi Avrupaya gönderi yor. Herhalde açılacak müsaba- kada kabiliyetler kendini göstek recektir. Cemil Gakkı buna pek ina- nımayordu : — Geçen sene böyle bir şey olmadı. Yolunu bulan — gitti! Di- yordu. v Üç gün sonra maarif haberle- rini getiren muharrir Ahmet Re- şide hâvadisi verdi: — Nazırın emrile Avrupaya gidecek talebe intihap edilmiş, — Kimler? Arkadaşı bir kâğıt uzattı. Öi üü l d BAŞR İ A Ahmet Reşit artık vaziyetten - Ahmet Reşit bu listede kendi — ismini göremedi. Yalnız müracaat — edenlerden ikisinin dün darülfü- — nunu bitiremeden hariciyede birer memuriyete geçmiş olan mensup> ğ lardan olduğunu anladı.