SON POSTA Boyamak —e — Şehrin ye- APE İ Temasia ni imar projesine İ eee00 | ne dersin?. ı) —Bilmem ki Mekteplerin tatil zamanı geldi. | hoşuma gitmedi. Çocuklar bütün bir kış okudukları — Hoşa git- dershanelerden üç aylık bir za- |mezmiHasan Bey, man için ayrıldılar. Şimdi artık |bütün sokaklar ayrı ayrı renklere bo- yanacak, bir de sizin sokak pem- beye boyanmış, istedikleri gibi gezmek eğlenmek haklarıdır. Onlar varsın geze oynıya dur- sunlar.. — Annelerine babalarına D söyliyecek bir iki sözüm var.. YO 80- ’gocııklınu dımağları daha lğ:l: ;ı:';':;“îî:" körpedir. Zora pek gelemez, ne a lgte B bileyim meselâ büyük bir ağacın dalına kocaman bir keçe asılacak olursa o dala hiç birşey olmaz. Fakat küçük bir fidanım üzerine bırakılacak bir çamaşır parçası © fidanı hemen eğip kırar. lere Çocuklar da ğb:’rcr fidandır. — Onlara okusunlar da adam olsun- lar diyerek bir alay lüzumundan fazlasını öğretmiye kalkmak; kü- çücük, körpe dımağlarımı yorup sonradan hiç bir işe yaramıyacak hale getirmiye sebep olur. İ Bilhassa — tatil zamanlarında #“okuduğu faydadır ,, düşüncesile evlerde bususi hocalar - tutmak, muayyen saatlerde çalışmaları için png_ıımlır hazırlamak en fena şey beni düşündürü- '©r azizim, renk- lere fazla ehem- benziyor. Geldin, gittin çabucak, Sana da güle güle.. Diyeceyim bu ancak; Sana da güle güle.. lr. * Anneler babalar: Eğer çocuklarınızı seviyorsanız, iyiliklerini istiyorsanız tatil zaman- larında tam manasile tatil yap- malarına — fırsat nl".hhvıuı bırakın; kıi lar, lar, şehir- demı:leniı ı’yı'"k:ırıılın. sabahları anınıza alıp — açık, temiz Lvuı olan — taraflara — götü- rün... Bazen — siz de onlara uyun birer çocukmuşsunuz gibi davranın. Düşünceli, olduğu yer- den kolay kolay kımıldamak is- temez halde görürseniz, ne yapın yapın çocukluğun icabı olan gük- meye, bağırmıya, koşmaya, oyna- maye kendilerini teşvik edin. Ba- kın yaz böyle geçerse gelecek sene tekrar gideceği mektepte eskisinden daha ne kadar fazla zihni açık derslerini öğrenecektir. Pazar ola d e ı Hasan B. — Yakında şehirde bir mesken buhranı çıkacak. Bak- sana dostum köprülerden birinin büsbütün kaldırılmasına - taraftar olanlar var.. Geceyi köprü altında geçirenler ne yapacak |.. Bak neler var, hem neler ?.. Gelmişler birer birer.. Kadım erkek beraber, Deniz kenarlarina.. Vaktidir. haydi gidek, Deniz kenarlarına.. Çift amma, değil tek tek, Deniz kenarlarına.. d Hasan Bey — Aldırma azizim taklidini satıyor. Herkes kılıbık :_.'!'.ı"'î_“:î hllkAbulunılıilıo bir liraya değil bir milyona bile K miyet verip işi göz Adada gezeriz biz böyle şimdi; boğımıyı hasrede- Her sabah, her akşam, her öğle şimdi.. ce K ee NT V D ea ea — GİDEN SİNEMA YILDIZINA Şirindir bu memleket, Beğendin sen de cibet, Kalktın gittin nihayet; Sana da güle güle.. Radyo Hasan Bey radyosu olan bir komşusuna gitmişti. Radyo din- lerken bir aralık dedi ki: — Komşu, bu radyoyu zurna- ya benzetiyorum,. — Amma da yaplın Hasan Bey, aralarında küçük bir müna- sebet olsa haydi neyse.. — Küçük münasebet mi, ne diyorsun, büyük bir yakınlık var.. Radyo da zurna gibi bir şey.. Ne çıkarsa bahtına, yalnız peşrevi fazla.. Talip Ol — Hasan Bey arıyorum, arı- yorum, kendime münasip - bir iş bulamadım.. — Müderrisliğe talip ol azi- zim, şimdi de bak onun modası çıktı. DENİ 2K Hava güzel, işte yaz, Zevkine doyum olmaz ; Gidelim biz de biraz, Deniz - kenarlarına.. Vazgeçerler Karısı Hasan Beye söyledi: Hasan Bey bugün kendimi adeta bir kuş gibi hissediyorum. — Aman hanım sus; Alman- ya bizden kuş alacakmış, senin bu söylediğini duyacak olursa fikrinden vazgeçiverir. Uzun Boylu Cüce Hasan Beye anlatıyordu: — Dün sabah evde uzun boylu düşündük.. Şöyle uzun bir gezme yapalım dedik.. Uzun boylu bir hazırlandık. Hasan B. dayanamadı, Cüce- nin sözünü kesti: — Ne olurdu, dedi, bu ka- dar uzun baylü işlerin arasına sen de karışıp uzun boylü olu- Hasanın zevkine payan olur mu ? Şu hale bir bak ta sen söyle şimdi.. ENARLARINA müt Tabil —| | z Ben de H ee nesn l Beye sordum | | Ben Öldürdüm — Halk okur | —j e— — m_ık istemiyor, diyorlar HasanB. Hasan Bey anlattı: sen;ıle dersin?. Bizim Son postada Suat Der- — yüzünıı:n Bey | viş Hanımın bir romanı çıkıyor: — Bön: de biy gosl | *Onları ben öldürdüm,, - sorayım dedi: Okuyuculardan biri, Romanın — — Sen hoşu- | somunu merak ediyormuş, bana — na gifı.neyen _lı_îr sordu.. : yemeği yermisin? — Acaba nasıl bitecek Ha- — 5i Y_ıîml san Bey. - işte F ai S aBai okumak için de — Başta söylediği gibi.. ayni şey, halk — Anlayamadım.. — Anlaşılmıyacak nevar en son söyliyeceğini en başla söy- ledi: “Onları ben öldürdüm,, ş İtiyat Hasan Beyi cuma günü stad- — yomdan çıkarken gördüm her zaman şen, sevimli olan yüzü hiç gülmiyordu : — Nen var Hasan Bey, de- — dim canın sıkılmış galiba !.. S — Evet, dedi, Fener Galatasa- ray maçına gitmiştim. İyi bir oyun — seyredelim dedim, yarıda tatil edildi. — Ne çıkar Hasan Bey.. Baş- — ka bir sefere.. — Ne çıkar deme.. Benim asıl sıkıldığım şey; oyunu yarıda — | bırakmak işi bu sene yavaş yavaş — bir itiyat haline geliyor. a ş Mütahassıs Gazetede okudum: A Belediye deniz banyoları için — bir proje hazırlıyacakmış.. j Hasan B. hemen sordu: — Arkasını da oku.. Bakalım — bir de mütehassıs getirtecek mi?, — Bilmediğim Hasan Beye sordular: ” — Evlilik hayannın en hoş tarafı hangisidir ? d Hasan Bey biraz düşündü: — — — Benim bilmediğim bir ta- — rafı olacak ? hoşuna giden ya- zıları seve seve okuyor.. Hoşuna gitmeyeni de ta- bit okumıyor. T Gördün delikanlılar ; Nasıl canlı kanlılar.. Arkandan diyenler var, Sana da güle güle.. P.O.H.B. — Hayat gün geçtikçe ucuz- luyor Hasan Bey.. — Hakkın var hazret, adam öldürmek bile yirmi paraya indi. Yan gelelim kumlara, Gülelim yoğa, vara.. Koşalım hep bu ara; Deniz kenarlarına.. Herkes gitmiş kalıyor, Neş'esi çoğalıyor; y Sehirler - boşalıyor, Deniz kenarlarına.. P. O. H.B. 1111 — Anladığıma göre belediyede kadın memurl ide çoğ — Nereden anladın Hasan Bey ?.. Z S S n — Sokaklar başka başka renklere boyanac SK vata KERAİ zi Kü *