i | ; İ 5 T YUT MN 10 Sayfa İSTANBULDA n I Bir Ölünün Hâtıra Defterinden ı | # İNGİLİZ CASUSLARI | SON POSTA | Casus Emir Verdi | Yarın Büyükada'ya Madam Greta İle Birlikte Gideceksiniz e —28— — Ciddi bir müşkülâtla kar- pılaştınız. ni? — Sorduğunuza hayret ediyo- rum. mister. Bir memleketin hayat ve anahtarı olan bir plânın bizzat kendisini ele geçirmek için çal- gilirken uğrayabileceğim, müşkü- 1âtı tahmin edemiyor musunuz? — Bu an! avdetiniz, yoksa böyle bir müşkülât mecburiyetile midir? — Bunu sormayın Mister. S- ze de emniyet edemiyeceğim bir şüphe Üzerina hem de faaliyeti- mio en canlı, en ümitli bir anın- da İstanbula avdet etmiş bu- lanuyorum. Casusun gözleri bir anda ha- dekalarından — fırlamıştı. - Yüzü kıpkırmızı olmuş, sesini daha fazla hafifleterek: — Bir şüphe Üzerine mi de- diviz? Bir şüphe, bir şüphe mi? Bunu bir am evvel izah etmek!.. — Yalnız bu mümkün değil- dir. Evet bir şüphe,, Fakat yab . mız hepimizin şefi olan Mister Corca söyliyebileceğim bir şüphe. Mister Kened şiddetle 1srar ediyordu : — Şüpheniz bu anda hepi- mizi mahvedebilir. Mesleğimizin nezaketini takdir ederek ve tam bir emniyatla şüphenizin esasını şimdi bana anlatmanız lâzımdır. — Korktuğunuz kadar tehli- keli bir vaziyet yoktur. Göster- diğiniz telâş ta fazladır. Binaen- aleyh avdetimin sebebi hakkın- da size hiçbir şey söylemiyece- ğgim. Mister Corç ile görüşelim de. — Bu takdirde bu gece Mi ter Corc ile görüşmeniz İçin ne- don kat't bir haber gönderme- dinix ? — Madam Gretaya verdiğim talimat o yolda idi. Size söyle- medi mi ? — Mister Corç ile görüşmek latediğinizi söyledi. Fakat' bugün için hayırl.. Dudaklarımda acı bir - gülüş düğümlendi. — Tecrübeli Casus bundan da bir mana, bir netice çıkarmak — istiyordu. Birax dur- duktan sonra: — Siz Madam Gretaya mut- laka bugün görüşmek istediğinizi . mi söylemiştiniz ? Casusun bu sualine verdiğim cevap, yaldız parmağımı dudak- larımın hizasına- götürerek sus- mak işaretinden ibaret oldu. Filhakiza bu — İşaretim, bu mevza Üzerinde casusya artık bir kelime bile söylemesine mani olmuştu. Bahsi değiştirerek: Faaliyetiniz — hakkındaki Izahatınızı — dinlemek — istiyorum, dedi. — Ankaradakl faaliyetim ee — masında size bir tek rapor gön- dermiştim. Z'Eret. . /Onda da xati de- | | recede tafsilât yoktu. Y Casusa istediği izahatı ver- miye başladım: Mister Kened dikkat kesilmiş beni dinliyor, gözlerini gözlerim- den — ayırmıyordu. — Ankaradaki faaliyetimizi birbir — anlattıklan sonra, Kened sabırsızlıkla sordur — Netice?.. Sükünet ve itidal iİle cevap verdim: — Netice daba yök. İş (S...) Beyin, memleketin müdafaasına beni inandırmak için plânlar Üze- rinde vereceği izahata, daha doğrusu plânları otelde açmasına kaldı. O gürler gibi: — Plânların sizin önünüze açılması maksadımızı. temin et- mez. Plânların elimize gelmesi ve birkaç saat müddetle bizde kal- ması lâzımdır. Ben kat'i bir itimadı nefisle cevap verdim. — Bunu temin etmiş olmak için uğraşıyorur. Bu neticeye gi- derken biraç merhale zarurldir. Düpedüz plânı alıp size getirdi- ğimi mi İstiyorsunuz? Bu iş bu adar kolay idise?.. Bu sert cevaplarım casusu kızdıracağı yerde bilâkis memnun ediyordu. O mülâyemetle beni iuılnı uğraştı: e — Şüphesiz — kolay - değildi. Bu kadarını temin etmiş olmak bile büyük bir muvaffakiyet sa- yılacak kadar mühimdir. Bununla beraber bizce matlup olan plan- ların birkaç saat için elimize gelmesidir. Artık bunu da yapa- cağınıza her — zamandan daha fazla İnanıyoruz. Madam Greta da bunu, bize kuvvetle temin ediyor. — Madamın — teminatına be- hemehal inanıyor musunuz ? — Muhakkak. Madam; zeki, tecrilbeli ve çok muvaffakiyetli bir. memurümuzdur. Siz böyle bulmadımz. mı? Sesimi kıstın: — Hakikaten çok zeki. Öyle | ki muvaffakiyeti de zokâsı gibi | haddinden fazla oluyor. ( Kenod ) hayretle sordu : — Size yardımı hiç olmadı mı? — Olmaması mümnkün mü? Dostlarımızın — yakınlığını, — samk- miyetini, muhabbetini şüpbesiz Madam Greta'nın - varlığı temin etti. Greta'ya dair bir »möz söy- lerken sesimi çok kısmıs olmak- Lğım casusun dikkatinden kaçm- yordu. Bununla beraber bu hususta artık ısrar etmek İstemediği de hiçbir. şey sormamasile anlaşılı. yordu. Casus ayrılmadan evvel : — Yarın Büyükadaya Madam Greta ile birlikte gideceksiniz, - Tam 12 de Mister Core sizi Yat kulüpte - bekliyecek. —Tenha ve tehlikesiz göreceksiniz. Tereddüt —devresi geçirdim. Casus — anladı: — Bir şey mi söyliyeceksiniz ? — Madam Greta behemehal bulunacak mı 7 Kened bir dakika” düşündük- ten sonra : 2 — Birlikte gidersinirn. Fakat Mistet Corc ile yalmız görüşür- söünüz. Zaten Madam yanımızda bulunmaz, dedi. Ve korkunç casus şehrin sessizliği İçine bir #r gibi karışıp gitti. ( Arakasi var ) Resminizi Bize Gönderiniz, Size Tabiatinizi Söyliyelim... Resmtoii kupow İle gönderiniz. hupon diğer zayfamiedadır. 4 İzmitte Sırrı B. — Hassastır. Hayale — daha ziyade yer ver- miştir, — Husu- siyetlerinin gizli kalması- 5 D ister, Atak, gürültücü — ve * kavgacı değik dir. Muamele- “ sinde uysallığa temayül eder, E 2 Ankara'da A.N B, Noöş'öli ve nikbindir. Ha- yatı sever, ümit ve cesaretini kolaylıkla kay- betmez, eğlen- ceden — mahb- rum — kalmak istemez, kadın ve macora mev- zulariyle —alâ- kadar olur. 3 Adana'da Mustafa Ef. Mag- ça TürdüN. — Ağır . Böze vo tehak- küme taham- 3 S7 mül edemez, o yf O dha ziyade kendisinin te- ü &*_ hakküm etme- 4 eç sini ister, Ken- x disine — ehem- j miyet verilme- A AĞİZ sini İster, iz- zeti nefis mesailinde kıskanç day- ranır, Cesaret ve kahramanlık mevzularından hoşlanır. Elinden iş gelir, iğbırarı devamlı olabilir, -— 1 Ankarada: Ş. N B.” (Fotoğra: fimin dercini istemiyor.) Müdek. kiktir. Çabuk kapılmaz, menfaat temin etmiyen şeylerle meşgul olmak istemez, zahiren sakin gö- zükür, muhitinin nazatı dikkatini celbetmez, fakat herşeyi anlamıya, 'öğtenmiye çalışan| derumij bir ar. susu vardır. Mes'uliyetten çekinir, - mücrim görüyorum: A ÇAS 0 Mart 6 Bu Sütunda Hergün Nakili: Hüseyin Zeki SİNEKLER... Holandanın Zul_dırıo şehrin- | şc bir. oktruva nrü 'vıır:ıı. umurta, tereyağı, ta İasulye velhasıl yenen nb'lçllın bu gibi şeylerden vergi alınır. Bg oktruva memurları çok vicdanlı, gayretli ve kaçakçılar tarafından atlatı- makla izzeti nefisleri kırılan kim- selerdir. Şehrin menfaatlerini her şeyden Üstün tutarlar. O günü nöbetçi memur Van- Saytendi. — Aylardan — ağustustu. Kapının eşiğine oturmuş, — geleni geçeni tetkik ediyordu. Bkuı ötede, büyükçe bir sepet yüklen- miş bir köylünün yaklaştığım gördü, gözlüğünü düzeltti, yolun ortasına dikildi; köylü bir iki | adım kala yolunu kesti. — Dur, diye emretti; sepette ne var? — Bal var, memur efendi. — Merlteze gel, bakacağız. — Bal var, diyorum, memur bey, bakmıya ne lüzum var. Ka- çak değil Van Snyten — kuruca — cevap verdi: — Görmeden ben hiçbir şeye İnanmam. Köylü merkeze girdi, sepetini masanın Üzerine koydu. Momur, bütün kavanozları açtı, içinde hakikaten bal olup olmadığını mulamak için herbirinin içine par- mağını soktu. Kokuyu alan bltün sinekler, kara bulut gibi bala üverdiler. ltını_ Eyvah! Balım ne - hale geldi, şimdi hiç kimseye satam- yacağım! diye köylü bangır ban- gir. bağırıyordu. Nükteci memur: — Sinekleri ayrı sat dostum ! diye lâtife etti. Bir hizmetçi kız: — Sineğin okkası kaça ? diye ha. Köylü tabit müşteri bulamadı. Müthiş bir hiddetle, belediye reli- di üyete gi ."Bjtdi’yı r=îı misafirleri vardı. Maamafih köylüyü kabul etti: — Ne İistiyorsun dayı ? — Sizden —adalet — talebine geldim. — Sana ne zarar yaptılar. Çabuk ol acele işim var? — Pazara bal götürüyordum. miyorum. İsterseniz sorunuz. Benl bütün köy tanır.. Ballarım çok -— Geç; mul meseleye gel — Merkezde, bir — momur, sepetimi karıştırdı. — Şüphesiz hakkıdır. — Muayene edeyim derken kavanozları açtı, sinekler üşüştü, yapıştı ve pazarda malımı kimse almadı. — Peki, ben ne yapayım ? — Malımdan — dolayı — zarar etmek niyetinde değilim. Şehir bunu taxmin etsinl! Kavanozla- rımi açan memürü da - tecziye ediniz, — Memur, — kuvanozda - bal olap olmadığını anlammak İstemiş. Vazifesini yapmış. halde zararımı veriniz. — Dostum, meseleyi tetkik ettikçe, memurun — vazifesinden başka birşey yapmadığını görü- yorum. — Bu bana ait bir mesele değil, Benim zararımı kim tazmin edecek ? Bdıdlyı.âıdd ağır bir eda ile * '-:"Bpnt;n bu meselede — bir Sinekler, —O — Sineklerde para K K, — Evet, asıl onları tecziya etmek İâzımdır. Sen — onların yakasına yapış. Nerde ve no suretle tesadüf edersen — öldür, sana müsaade ettim. — Peki, yalnız bu müsaade- nizi bir kâğıda yazıp veriniz. Belediye relsi, işten bu sıu- retle sıyrıldığına memnun, misa- firlerine baktı ve masasının ba- şına oturarak güzel bir ruhsatiye yarzdı. Köylü kâğıdı cebine korken teşekkür ettir girdi, — Şimdi iç yoluna dedi. Bu sırada bir sinek vızlıyarak | belediye reisinin yanağına kom- muştu. Köylü, ruhsatiyenin hük- münü icra etti Yaradana sığına- rak belediye reisinin suratına bir tokat kondurdu. Belediye reisi hiç bekleme- diği bu şamarın inmesile beraber bir ok gibi yerinden fırladı. Ağzı küfür dolu idi. Silleyi in- diren köylüyü yakalatmak için emir vermek Üzere İken onun karşısında sırıtarak — biraz evvel ümzaladığı ruhsatiyeyi gösterdi- ğinl gördü. Ateşten uzaklaştı rılan kabarmış süt gibl hiddeti birdenbire kesildi ve çarıklı erkânı harbin kurnazlığına bay- ran, hayran baka kaldı. 6 Mart Pazartesi İstanbul — (1200 m.) 18 Saz (Ve- dis Rıza H.), — 18.45 Orkoestra, 19,90 Fr. dors (müptedilere mahsus), 20 Da- rülbedayi artistleri tarafından temeli, £0.B0 Safiye H. ve arkadaşları, 21.80 Orkostra, — ajans ve borsa haberleri, #nat AyAaTI. Ankara — (1553 m.) 19.80 - 18.80 Ankarapalas — Orkostrası, — 18 * 18,40 Muallim Zeki B. idaresindeki musiki M. M. talebealinin Korali, 18.40- 19.10 Konforans, 19.10 -19.40 Gultar kon- Beri, .Sadrettin B. taralından), 19,40 * 20.10 gramofom, 90.10 ajans haber- lori ve hava raporu. Breslâv — (828 m.) 20.80 konser, 21.30 #ski halk şarkıları, 28,60 — gece haberleri. Brüno — (8â4l — m.) 20.:25 flüt lle solo, 1045 — Potpouri, 21 radyo ko- medisi. Bükreş — (894 — m,) 20 Romaaya musikisi. — 80,40 gramofon, £1 salon OrkLeStrası. Roma — (4 — m.) 80 haber ve gramofon, 21.45 hafif musiki, Prağ — (488 in.) Y0 Ludmilla ki- Massinden oakll, 20.20 İngilizce doru, 20.25 tiyatro hatıraları. Viyanâ — (518 — m.) Angolina e mindeki operet. Peşte — (550 m.) 2040 konser. Varşova — (412 m.) 21.15 Ayda oporası. N Berlin — (16368 m,) 20 Fraosızea dera, ZO SS könser, 7 Mart Salı Breslâv — (825 m.) £0 Müsahabs, 20.90 halk konsori, * 21.30 elyast har berlar, £3.30 tiyatro müsahabesi. Müklaker — (800 m.) B0,89 Ba- layka konsori, 20: 1820 tarihinde bir Berlin salonu, £9 operet konseri, Bükreş — (894 m.) S0 Romanya misikisi, 21.20 Senfoni, 22 konforamı. Roma — HL m.) S1 müsahabe, gramofon, £1.00 konser, Frağ -- (488 m. 20.30 Jakoban- ler oporası. Viyana — (018 m.) Si konser. Peşte — (880 m.) 20.80 Travitta operası. Varşova — (141£ konseri, Berlin — (1638 m) 20.80 bir bi- kâye, 20.35 siyant haberler, S1 naşe m) #i halk veren — havalar, * 91.80 Balıriya Oe- BÜ | £