— SÖON POSTA İTTİHAT ve TERAKKİ — Her hakkı mahfuzdur. — Tefrika No. 82 Nasıl doğdu?.. Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Ölda?.. Niyazi Beyin Faaliye: Bulgarlar Ara- sında Büyük Bir Endişe Uyandırdı Aynı zamanda adliye ve mül- kiya memurları arasında da cem- yetin efradı çoğalmıştı. Manastır- dan Selânize tahvil edilen Mer- kez Müddeiumumilerinden Hayri Eeyin bıraktığı boşluk, çarçabuk dolmuş ; — vilâyet — sermüstantiği Giritli Hasan Kemal (1) - ve bu zatın rehberliğile - Bidayet mah- kemesi aza mülâzımı Murat (2) Bidayet müddeiumum! muavini Asım (3) Adliyo müfettişi Muw tafa Nedim, mathkemei frvkalâde azasından Fuat Hulüsi J4) Bey- ler gibi kıymetli adliye memur ları cemiyete dahil olmuşlardı. Vilâyetin milkiye memurları ara- sında da, Bulçarca tercümanı Rusçukla Fahri (5), ziraat me- muru Kâzım Beyler çalışıyor- lardı. Saha, genişlemiş; vazifeler taksim edilmişti. Gündüz içtima- ları ekseriyetle ordu jurnal ka- Teminde süvarı yözbaşısı Manas- tırlı. Zekeriya Beyin nezdinde vukübuluyor ; — tahlifler, — süvari mülâzimı Manastırlı Hakkı ve Mümtaz yüzbaşı Selânikli Nuri (6) Beylerin evinde icra olunuyordu. (Kırşova) nın Sarakof tarafın- dan evvelâ basılması ve sonra istirdat olunması Üzerine o ha- valideki islüm köylülerinin göz- leri çarçabuk açılmış, bütün bu civar halkı, cemiyete dört elle Bar. Imışlardı. Bu mıntakada, be- ginci nişancı alayı zabitlerinden Şerif ve İbrahim (7) Beylerle (Gubeş) denilen Ulah köyünde Selânikli mülâz'm Mehmet Ali B. (8) çalışıyorlardı. Bulgar — çeteleri yine faaliyette devam ediyor; Arnavutların Toska — komiteleri reisi (Circis) ile birleşerek bir taraftan (Kesriye), diğer taraftan da Resne, Pirespe, Uhari ha- valisinde —İslâm köylüleri aley- bine şiddetli hareketler gös teriyorlardı. Adeta gerek hükü- met ve yerek cemiyetin bu havalideki nüfuz ve kudreti sar- sılmış gibiydi. Buna binaen bura- larda yerleşen bu çeteleri şid- detle takip etmek ve tepelemek elzemdi. Manastır merkezi, bu meseleyi ehemmiyetle tetkik ve müzakere ettikten sonra, cemi- yetin en hararetli azalarından kolağası Niyazi Beyi bu işe me- mur etmiye karar verdi. O esna- da Resne kumandanlığı münbaldi. cap eden makamlara tesir yapılarak Niyazi Bey Resneye tayin ettirildi, & Niyazi Bey, Bu esnada ıLıııı Resneli ldi. Harbiye mektebinden zabit çıktığı gündenberi temiz ve şe- vefli bir askerlik hayatı geçir- mişti. ( 1313 - Yunan harbi ) nde Yanya muharebesinde kahraman- (1) Bu sat, Enver Bey tarafından yapılaa — İlk — toşkilütta, — sivillerden İkluci olarak tahi f edilmişti. () Kastamonu Vacisi (8 Şürcayı Devlet azasından. (4) Temyiz mahkemesi rüssasından (5) Teşkilâtin — bidayetinde, sivik Terien İlk Gdofa olarak tahlif edilen bu za'tır. (6) Kütshya Möb'usu Nüurl Bey. () Bilecik Meb'usu İbrahim Bey. (8) Artivin Meb' Muhtelif meslek ve mllletlere Mmensup menfilerden mürekkep hkla temayüz etmişt. Son sene- lerde de memleketl civarında büyük hizmetler ifa ederek gerek halkın ve gerek arkadaşlarının minnet ve mubabbetlerini celbey- lemişti. Buna binaen, Niyazi Be- yin bu vazifeye tayin edilmesi, Bulgar ve Arnavut çetelerinden bizar olan balkın üzerinde çok iyi bir tesir husule getirdi. Niyazi Bey, Reszneye gelerek hazırlıklarını ikmal ettikten sonra derhal harekete geçti. Evvelâ, en azılı çetecilerden ( Kriste ) nin saklandığı (Froşit) karyesini bastı. Müsademe neticesinde, arkadaş- karının maktül düşmesi üzerine Kriste kaçtı. Fakat, Niyazi Bey onun peşini bırakmadı. Nihayet bu komiteci Resneye gelerek silâhmı teslime mecbur kaldı. Bu muaffakiyet, Niyazi Beyin mevkli ve nüfuzunu arttırmıştı. Artk faaliyet bütün şiddetile devam ediyor; Hıristo Tontef, Resneli Dangul gibi senelerden bir. grup beri çetecilikte temayüz etmiş Bulgar komitecileri, ele ge çiyor, — bunların — saklandıkları köyler aranarak en son sistem silâlar, kilolarla dinamitler, komi- tecilerin bülün muhabere evrakı meydana çıkarılıyordu. Fakat Niyazi Beyin bu faall- yeti, Bulgarlar arasında büyük bir endişe ve velvele uyandırdı. Manastırdaki Rus konsolosu da derbal İşe karıştı. ( Masum ve mutl Bulgar tebaasına zülüm edi- liyor.) feryatlarile müfettişi umum? tazyika başlandı. Zaten aciz içinde bucalıyan Hilmi Paşa, bu müda- haleye dayanamadı. Niyazi Beyin derhal Resneden — tebdilini ve mubakeme altına alınmasını em- retti.. Müşir -Vekili Ferik Esat Paşa, Resneye bir — tahkik heyeti gönderdi. Aynı zamanda Niyazi Beyi de Selâniğe celbetti. Niyazi Beyin vaziyeti, nazikleş- miİşti. CArkası var ) 280 Milyon Liralık Bir Miras Kavgası ( Baştarafı 1 inci Sayfada) göre bu çün Türkiyede yaşa- yan akraba ve taalükatı 40 kişilik bir yekün teşkil etmekte- dir, Egya Efendi ölmeden evvel keleme aldığı bir vasiyetname ile 36 milyon İngiliz liralık servetini Türkiyede bulunan akraba ve teallükatına bırakmıştır. Fakat son zamanlarda Atina gazeteleri bu miras etrafında şayanı dikkat mulümat veriyorlar. Yunan gazetelerinin yazdıklarına göre, Atina'da bulunan Madam Canikyan isminde bir - kadın Egya Efendinin hayatta yegâna mirasçısı olduğunu ileri sürerek Yunan temyiz mahkemesine mü- racaat etmiş ve 36 milyon İngiliz Krasının kendisine ait olduğunu ileri eürerek bu hususta bir ve- raset ilâmı istemiştir. Halbaki — kendisinin — Egya Emirhanyan Ef. nin mirasçıların- mizde oturan Karabet Gabriyel EF, isminde birisi bu kadının uy- durma Egya Ef. ile hiçbir. müna- sebet ve karabeti — olmadığını ileri sürmektedir. Karabet Ek Hariciye Vekâletine de müracaat ederek 36 milyonluk muazzam servetin - kendisine — ve Egya ER. nin Türkiyede bulunan diğer akrabalarına ait olduğunu bildir- miş, bu hususta - teşebbüslerde bulunulmasını istemiştir, Diğer taraftan verilen malü- tmata göre bu husustaki dava Hindistanın Çingilpet şehrindeki hukuk mahkemesinde görülmek- tedir. Karabet Ef, ayrıca bu da- yanın feshedilmesi için Hindista- nın Madras şebrindeki temyiz mahkemesine de müracaat ede- cektir. Burada küçük bir hesap ya- pabiliriz. 38 milyon İngiliz Hrası yasati bir hesapla 280 — milyon dan olduğunu söyliyen ve gşehri- | Türk lirası demektir. “Bayla 9 İrgiltere- Hükümeti terafinden Osgl Gz.ne hediye edilen eserin terefimse CANAKKALE —227 — Yazan: Ceneral Ogzlander Siperlerde Ancak 700 - Kişilik Yer Vardı Evvelcede izah edildiği gibi Jeneral Gödley Anzac'dakı yeni cephede —bazı teşkilat ıslahat yapmış Rododendron sırtları ile çiftlikteki — kuvvetleri — Jeneral Shaw'un emri altında bulunan Jeneral Johaston bir müddet için Radodendrom sırtlarında ve önün- de bulunan — kuvvetlere - bilfiil kumanda etmekte devam ede- cekti. Fakat ilerideki kuvvetleri gece yarısı yeni ordunun taburlarile değiştirilecek ve fırsat hasıl olur- olmaz bütün Jiva geri alınıp ye- rine başka kıtaat ikama edile- cekti. Bu mukarrerat mucibince ge- ce olduktan sonra Pinnacle ve Conkbayırının yamaçlarında bulu- nan yorzun yeni Zelanda efradı geri çekildi ve bunların yerine de 6 ıncı Lancanshire taburu ikame edildi. Bu ameliye tam zamanım da yapılmıştı, çünkü yeni Zelanda kuvvetlerinden Auckland taburu 12 zabıt ve 308 nefer, Otago taburu 17 zabit ve 3.0 nefer kaybettiği gibi Wellington atlı suvari kıtası da 173 kişi iken 63 kişiye tenezzül etmişti Yeni ordunun iki taburunun Pinnacle ve Conkbayırındaki ileri mavzileri tutmaları kararlaştırık miş ve 5 inci Wiltshire taburunu himaye ve takviyo etmek üzere çiftlik mevkiüinden barekete geç mesi emir verilmişti. Hakikatte ise ileri siperlerde ancak 700 kişilik yer vardı. Fakat ikinci taburun erkenden geleceği ve sabahtan evvel kendisine ayrıca siper kazmıya vakit bulabileceği tahmin edilmişti. Yanlış bazı hareketler maale- sef bu plânı berbat etti. Çiftlik mevkiünde hareket etmek üzere verilen emir 5 inci Wiltshirc ta> burunun ancak iki buçuk bölü- güne, o da gayet geç olarak tebliğ edildi ve bu yüzden efrat ancak sabaha karşı saat 3 te Conk bayırı eteklerine vasıl ola. bildiler. Bittabi mevcut siperler- de kendileri için yer yoktu ve bir saate kadar sâbah olacağın- dan bilmecburiye arkada Sazlı- beyit deresine çekildiler. Son de- rece yorgun olan bu bölükler burada çantaları çıkardılar, silâb- larım bir tarafa yıktılar ve dört gündenberi uykusuz — oldukları için birarz uyumak Üzere yere serildiler. 10 ağustos günü, sabah olur- ken Rbododevdron — sırtlarının başındaki lagiliz — mevzilerinde ancak Lancashire taburunun üç bölüğü ve Pinnaclede de bir bölük efrat vardı. Sağda ve Pinnaclenin ta aşağısında Wilte- hire taburunun 2 1/2 bölüğü bulunmakta Idi. Apex mevkii ise Wellington taburunun bakiye kalan efradı, 6 ıncı Leinster taburunun bazı müfrezeleri ve Yeni Zelanda piya- de livasının mitralyozları tarafın- dan muhafaza edilmekte idi, Bundan da anlaşılacağı veçhile asıl muharebe sahnesinin en mü- him olan bu noktasındaki İngiliz kuvvtleri ancak 2000 kişiden ve ayni zamanda muhtelif k taata mensup efrattan mürekkepti. Bun- ların hepsl biribirine ve bhatta kumandanlarına da yabancı idi- ler. Jeneral Göhnsten, hiç tan» madığı Jeneral Shaw'dan, Jeneral Sbaw da Jeneral Godley'den emir alıyordu. Ne Jeneral Shaw ve ne de Jeneral Goödley, araziyi bizzat görmemişler ve bulunduk- ları saha hakkında biçbir fikirleri yoktu. Rhododendron sırtlarının şi« malinde, karışıklık daha ziyade idi. taburlar büsbütün dağılmış ve muhtelif kıtaatın perakende efradı biribirine karışın ştı. Bu izahattan da anlaşıldığı veçbile 10 ağustos sabahı, eski Anzac hattının şimalinde bulunan Jeneral Gadley'nin — kuvvetleri yalnız taarruz! bir harekete ha- zırlanmış — değil, fakat şiddetli bir hücuma karşı bile mukaves met edemiyecek bir halde idi. Diğer cibetten, son 24 saat zarfında Türklerin vaziyeti süratle düzelmiye — başlam ştı. Mustafa Kemalin 9 ağustos sabahı yapmış olduğu taarruz 9 uncu İngiliz kol ordusunun Suvla'daki harekâtını kat'i bir surette tevkif etmişti. İsmailtepe ve Anafarta sırtları Türklerin elinde idi, Teketepe sırtlarında topçunun himayesinde olmak üzere en aşağı beş Türk taburu — bulunmakta idi ve 9 ağustos akşamı bu —mevkilerin kaybedilmesi tehlikesi muvakka- ten olsun zail olmuştu. Bu vas ziyet muvacehesinde, Türk nok- tai nazarından yegâne tehlike teşkil edecek nokta Conk ba- yarı idi, Battleship tepesinden itibaren şimaldeki bütün Türk cephesinia kumandasını deruhte etmiş olan Mustafa Kemal vaziyeti derhal kavramış ve tehlikeyi görmüştü. 9 ağustos günü —akşam geç vakit Conk bayırına doğru bizzat yapmış olduğu cesurane bir iş- tikşaftan sonra Mustafa Kemal İngilizleri tutundukları — yamaç- lardan söküp atmak ve Çiftüik mevkil ile Rhododendron & rtlar rımı İstirdat ederek — Jeneral Birdwood'un yeni hattını yarmak için ferdası gün altı tabur ile taarruz etmiye karar verdi, ( Arkas vear) 4 Mart Cumartesi İstasbul — (1:00 m.) 18 sax (Müşerref H.), 18,45 Orkestra, 19,80 Fransızca dera - (Müptedilere mahsus) 20 Karagdı (Hâzım Bey tarafından), 20,80 H .fiz Ahmet Bay, 21,80 Orkes- tra, ajıne haberleri vo eaat ayarı. Ankara — (1583 m.) Saat 12.80 Ankarapal orkostrası, 18 örkestra, senfonl patetigue, 18,40 alaturka baz, 19,10 gramofon, 19,50 d.ns musikisi, 20. O ajana haberleri ve bava raporu, Viyana — (SI8 1 m.) 14,48 plâk, 17,15 konser, 18,26 konser, 21 komedi, 28,-0 dans, Bükreş — (891,9 m.) 18 plük, 14 plâk, 18 müsiki, 19,£5 konser, 20,40 pik Si orkestra, 21445 taganni, Y2,03 orkestra. . Peşto — (550,5 m.) 18,05 orkestra, 18,10 gark 7 fonik konser, Varşova — (14it im ) 17 plâk, 195 ko ger, 11 keraer, 23.3 musiki, 24 Lougdoo nesil