İA Siönra at Tefrika No. 69 Nası! doğdu ?.. SON POSTA — İTTİHAT ve TERAEKKİ — Her hakkı mahfuzdur. — Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü?.. Lutfı Bey Renkten Renge Giriyor yük Bır Heyecan Duyuyordu Eskisi gıbl wbu! konuşula- miyor; ecnebi — muhitlerine pek tık devam olunamıyordu. İkide birde, şunun “vaya bunun jurnal edildiği — işidiliyor; — alışmadıkları bu vaziyete karşı İzmirlilerin kab binde bir nefret, hareketlerinde bir çekingenlik husule geliyordu. Kumandan Osman Paşanın yerine, yaveranı hazreti şebhriya- riden, Tevfik Paşa gelmişti. Kış- lada hususi bir daireye yerleşen Tatar Şakir Paşadan bu zat bile çekiniyor ve hastalık bahane ederek kışlaya gelmiyor; rahat- gzlığını - soranlara, nükteli bir tarzda tebessüm ederek: — Koltuğumun altında bir köpek memesi var. İnşaallah ya- kında defolur. Diye Şakir Paşayı ediyordu. Muhit, artık daraldıkça darak mıştı. Hatta ara sıra, tefevvühatı garezkâranede bulunmak töhme- tile tevkif olunanlar bile vardı. Bu şerait altında — yaşamaktan mülâzım Edip Servet ve Mecdet- tin Beylerin taburları, Rumeliye geçmek için emir aldığından bu üç arkadaştan ikisi İzmirden uzaklaşınışlar, Hüseyin Lütfi Beyi orada yalnız bırakmışlardı.. Hü- seyin Lütfi Bey, yılmaz bir azim ile işinde devam ediyor, yine eskisi gibi İngiliz postahanesine gelen gazete ve kitapları alarak icap edenlere tevzi etmekten yazgeçmiyordu. Lâkin.. Hüseyin Lütfi Bey bu tarzda çalışmanın pek büyük bir fayda temin etmiyeceğini anlamış, askerlikten çekilerek bir mektep açmayı — tasarlamışltı. — Maksadı, memlekete münevver ve nafi bir unsur yeliştirmekti. İzmir ticaret Aleminde yaşıyan ve muvalfak olan bütün gayri müslim gençler, ecnebi ticaret mekteplerinda ye- tişiyor; ve piyasaya hâkim olu- yorlardı. Bunlara rekabet etmek lâzımdı. Bunun için de, bir (tica- ret mektebi) ne ihtiyaç vard... Höseyin Lütfi Bey, by kararını werdikten sonra, fikrini evvelâ dava vekili Mustafa Nedim Eeye (1) açtı. Bu zattan, yüksek br teşvik ve muzabheret gördü. Diğer bazı zavat ile de görüştü. Selâ- nikten, İstanbuldaki Robert Kok- lejden programlar getirtti. Bua- ları tetkik etti. Son kararım werdikten sonra, bir hastalık ba- hane ederek uzun bir tebdilhava aldı. Muvakkat bir müddet için aekerlikteri tüzaklaştı. 1321 senesinde, Uşaki zuda Sadık Beyin ( Beyler ) sokağında mektep olmak Üzere satın aidığı binada (Hadikai Maarif) isminda bir. mektep açtı... İzmirin en maruf ilim ve fen adamları, bu mektepte bir muallimlik deruhla ettikleri gibi, mektebin (fabıl müdürüyeti) ni kabul eylemesi de emlâki hümayun müdürü Galip Beye rica edilmişti. Bundan mak- sat ta, doğrudan doğruya Abdü- hamidin şahsına merbut olan bir adamı bu işin başında sadece bir gölge gibi bu'undurmak, ha — telmih Adliye — Münteşart olan, merhuta Müstafa Nedim Buy. Manyasi zadenin kıymeltli ele- manlarından Sadrettin B. fiyelerin şoerrinden masun kalarak tasavvur olunan işleri daha em- niyetle yapmaktan ibaretti. Mektep açılmış ve tedri- sata da başlanılmıştı. Fakat burası, sadece bir mektep ok makla kalmıyor, İzmirin — bir inkılâp ocağı olmıya hazırlanr yordu. Geceleri Lütfi — Beyin dostları mektepte — toplanıyor. Fahri müdür, Galibin ismine hör- meten hafiye korkusundan masun bir halde, hükümetin idaresi ten- kit olunuyor. Fikirler, yavaş ya- vaş bir inkilâp ihtiyacına doğru kayıyordu, - Bir aralık mülâzim Edip Sıı— vet Bey İzmire gelmiş ve her şeyden evvel arkadaşı Lütfi Beyi ziyaret etmişti. Yanında Pizrenli, erkânı harp binbaşısı Salâhattin Bey isminde genç bir zat ta var” dı. Bunlar Rümeliye ait birçok havadisler vermekle beraber Se- lânikte, pek gizli bir ceniyetin teşekkül ettiğinden de Lütfi Beyi haberdar ettiler: — Yakında, buraya bir hoca gelecektir. Kendisile teşriki me- sai etmiye memursunuz. Dediler. Aradan, aylar geçti. Fakat, Laâtfi Beyin dört gözle beklediği bu hoca gelmemişti. x 1323 #enesi kânunusanisinin oldukça soğuk bir akşamı idi. Mektep paydos olmuştu. Lütfi Beyle bazı arkadaşları, müdüri- yet odasında oturmuşlar, konu- şuyorlardı. Birdenbire kapı açı- dı. Uzunca boylu, zayıf ve kuru yüzlü, braşı uzamış, boynunda bir çanta asılmış genç bir. mülâ- zim kapıda durarak evvelâ oda- dakilere ayrı ayrı baktı. Ve sonra, sanki kırk yıllık bir. ah- bapmış gibi Hüseyin Lütfi Beye doğru yaklaştı. — Selânikten geliyorum. Şim- di, vapurdan çıktım. Diyerek, çantas ndan çıkardığı bir mektubu Lüâtfi Beye uzattı. Lütfi Bey, misafiri yanma otur- tup hal ve hatır sorduktan sonra mektubu, açtı. Okumiya başladı. Fakat, okudukça, — renkten renge giriyor, büyük bir heyecan duyuyor.. Onun ruhunda birdem- bire büyük bir fırtına yaratan bu mektup, şu — kelimeleri — ihtiva ediyordu: (Vrak ası var) Gürültü Ve Münakaşa Arasında... Cökklarüü * vAĞd dağadü y bazı zevat vardı. Bunlar bana: — Ne yapalım. Muztar vazi- yette kaldık ve reylerimizi Nazire hanım lehine kulland k! Dediler. Çok değil, bu ha- kemlerden bir tanesi .zmir güze- line reyiai kullanm.ş olsaydı, Ne- riman Türkiye güzeli olacekt. Çünkü bizim reyimiz 19 olacak, Nazire hanm 16 reyle ikinci olacaktı. Feriha hanma gelince Nazire hanımdan elbette daha güzeldir. Nazire hanımın güzel olarak seçilmesi kararlaştırıldı, Ve intihap ona göre tanzim edildi, Hüseyin Rifat B. in bu sözleri İzmirde dedikodulara vüsile oldu. İzmirlilerin kanaatine göre, 933 senesinin — güzellik — kıraliçeliği İzmir gözelinin hakkı idi. — Adnan Dava T.hr Edidi Nazire Hanım taraf ndan ga- zete'er alevbine, Feriha Hanım taraf ndan da hakem heyeti aley- hine açılması tasavvur edicen kar- şıl klı davalar her iki ailenin dost- ları tarafından yapılan teşebbüs üzerine tehir edilmiştir. —Anlaşılı- yer ki, kendilerini incitecek yeni neşriyat vuku bulimadığı takdirde hu tasavvurdan büsbütün sarfına- zar edilecektir. G Vaziyet Değişmedi Vaziyete gelince, münakaşalar ve dedikodular devam etmekle beraber, değişmiş bir şey yoktur. Filhakika müsabakayı tertip eden- ler yeniden intihap yapmıya lüzum olmadığ nı söylemiştir. ve görünü- yor ki bu fikirlerinde sebat ede- ceklerdir. Hediyeler Veriliyor Karar bu şekilde tecelli ettik. ten sonra güzellere verilmek Üzere muhtelif — fabrikalardan — gelmiş elan hediyeler bugün kendilerine tevdi edilecektir. Bin Liraya Gelince Bu kadar dedikoduya sebep olan bin Hiralık mükâfata gelince © da yarın Nazire Hanıma verile- cektir. Müsabakayı tertip eden'er bu tevdii Noter huzurunda yapa- caklardır. e Bu akşam Hstanbul Belediyesi 21,30da — Şehir Tiyafrosu ŞAKA (li Nakili: Bıdi; î Galip Komedi 4 perde HALK GECESİ Şubat 19 Siz Bo Fil_(irdesiniz : ( Baştaralı 1 inci sayfada ) hanımdan çok güzeldir. Menemon: uncu Mehinat Bence — güzellik — telâkkimize nümune olmıya İâyık gördüğüm güzel Feriha hanımdır. Nazire ha- nımda güzeldir. Ankara — Nafin Vekâleti. muhasetesin- den Riza Halil * Bence resme nazaran — Feriha hanım daha güzeldir. Beylerbeyinde müfokatt İsmall Niyazi * Bence Feriha hanıma efkârı umumiye dahil olduğu halde, her- kes taraftardı: Ben de reyimi Feriha hanıma veriyorum. Eaki hâkim ve avukatlardan M. E. * Feriha hanım, güzelliği itiba- rile Nazire hanımdan her hu- susta güzeldir. Yapılan intiba- bın- yenileştirilmesi lâzımdır. Kadıköy Sazdet apartımanı 2 ve $ üa- cü dalrelerinden- 13 İmza * Cumhuriyet gazetesinin inti- habı. doğru değildir. Türkiye güzelliğine Feriha hanım lâyıktır. İstanbul Salkımsöğüt Lütfi Turan iş Gazetelerdeki resimlerden gü- 1 seçmek mümkün değildir. ;'.ıkıl Şnıe bunun Üzerine bir fikir verebilmek için Feriha ha- nimi — gözel bulmak — Tâzımdır. Feriha hanım Şarkın güzellik tipine çok uyğundur.., İzmir Karataş —Ortamoktep mua'lim- lerindon İki imza okucamamıştır. * Bizce Feriha hanım daha çok güzeldir. Fatiades, Fifi Timofel * : Halkın Hisleri.. Nazire hanımı, Feriha hanıma tercih etmek, halkın bissiyatı ile oynamak demektir. Gün gibi aşikâr ve sarsılmıyan bir haki- kat varsa, o da Feriha Hanımın güzel ve Türkiye eceliğine lâyık olmasıdır. Kuleli A, Bahir * Bizce güzel Feriha hanımdır. Bizim fotoğraf üzerindeki tetkiki- miz budur. Yavus, Kâzım, M. Comal, Marhar Si Hapishaneden Bir Ses Gazetelerde çıkan uı;ııl;n nazaran, Feriha hanım, Nazire hanımdan daha güzel, daha cazip we dünya güzellik müsabakasına iştirak etmiye daba lâyıktır. Bence intihapta büyük bir haksızlık yapılmıştır. İstanbul — haplahanesinde Mebinet Ali * Bence Feriha hanım ruha pek yakın bir güzeldir. Eskişehir vilâyetinda Ahmet Hamdi, İlyas Romzl * Bence Feriha hanım Nazire hanımdan daha Feriha hanım xzarif ve duruşlu bir güzeldir. hmir Turan' şimendiler caddaesi nu- amara 133 Söüleyiman Bu Çarşamba akşamı Halkın pek sevimli artisti FERNAND GRAVEY ve en şık sinema yıldızı KATE DE NAGY lik dofa olarak beraber temsil ettikleri * GÜNDÜZ BENİM... GECE SENİN... Parlek ve çok güzel komedilerinde MELEK Siremasınde) Feriha banım rarafeti ve ma- süm duruşu ile daha güzeldir. Feriha hanımın kıraliçe olma- sını dilerim. İzmir. Turan Caler T.S. No. 125 Zıya Yılmaz Nazire hanımda ben güzellik bulamıyorum. Binaenaleyh güzek lik tacını Feriba hanıma vermek daha doğru sayılır. Küçükpazar — Hıtıkadın — eaddesinde 113 numarada D. Numaa Nazire Hanımı Beğenenler Nazire hanım fevkalâde güzel- dir. Feriha hamım ise, ondan az güzeldir. İntihabın yeniden yapı- ması (âzımdır. Galatada Karaköy Palasta M. Munmmer » ; Birçok arkadaşlarımızın iddia- sına ben de İştirak ediyorum. Nazire hanımın güzelliği münasip ve muvafıktır. Modaköy — Morla x Gazetenizdeki —Iiki — güzelin resmini de gördüm. Bence Nazi- re hanım tip itibarile daha güzeldir. Beoyazıt Bitlis - otelinde Refik < » Benim fikrimce Nazire hanım Feriha hanımdan daha çok gü- zeldir. Fakat her ikisinden güzel olan 21 numaralı Melâhat ha- nımdir. Beyoğlu Mis sokak Alis x Halep orada ise, arşın bura« dadır. Nazire hanım hakikaten Türkiye güzelidir. Şark ve Garbın bütün güzellikleri onda saklıdır. Ankara oczahanesi arkasında Wisak- mllli maballesi No. 10 Hüsnti * Nazire ve Feriha hanımları Maksimdeki ilk seçmede gördüm. İkisi de güzel, fakat Nazire H. Avrupanın istediği genç ve taze bir genç kız tipidir. Diğer taraftan Feriha hanımır * kaşları yoktur! ,, “diye Nazire hanıma hücum etmesini doğru Nışantaşı Elhamra apartımanı 8- 78 Salih Bekir x İki güzelin her ikl fotoğrafına Nazire hanım dahı mnlyu lluıı':fii Fı:llıı"lı': nım da gözeldir. Yalnız Nazire hanımdaki zarafet ve incelik daha Bstündür. Manlsa Ortamektebinde İbrahlım Etem * Bitaraflar Bizim fikrimizce en ziyade güzel Melâhat hanımdır. Müsaba- ka tekrar yapılmalıdır. Covat, İzset, Sadık, Mehmet Büreyya, uğraşmak dddıı bir zıya sayılır. Kâtaneköyünden İbrahim