Siyaset Âlemi M. Hitlerin Taraftar Ve Aleyhtarları Almanyada iktidar mevkline gelen Yeni Hitler kabinı hakikatte miülli grupların birleşmesinden hâsıl olmuş Ve epeyce zaman yoşıyacağı ihtimalini Uyandıran bir hükümet beyetidir. Bu kabnenin Dahliye Nazırı Hitler fırkasındandır. Millt Müdafan Nazırı ise bu grupa taraftar bir jeneraldir. Şu balde, ve Rayhştag Meelisi de feshedilciği: göre, Başvelil M. Hitlerin elinde, memleketi rahat tahat idare edebileck kâfi kuvvet toplanm ş demektir. Yeni kabinenin neşrettiği beyan- eye gelinceş bu beyanaame, sağ h zümreler'ni ihtiva eden yenl hükümet'n, kat'? bir davlet otor.te- sine istinat ederek, memleketin acele ihtiyaçlarını tasnif we bunları kademe, kademe tahakkuk ettirmek İsted.ğini — gösteriyon Bu — suretle, yeni kabine, aon senelerde moda elan plânlı Ffanliyete ehemmiyet vermek İstiyor. i mdiye kadar muha- ünde kaldı, Bu itibar ile Müzbet bir İş görmedi, Tarafatrları- mia bir daba olmak üzere tanıdıkları bu zat hakkında aleyhtarlarının ka- haati hiç te müsaait değildir. Fakat #imdiye kadar geçirdiği slyasl tec- rübeler göstermiştir ki, kendisinde, Müşkül variyetleri idare edebilecek kâfi bir manevra kabiliyeti vardır, Fransa ve Fransa ile beraber yü- rüyen de zümresi M. Hitlerin İktidar mevkiine gelişini ne derece endişe ile karşılamışlarsa, Almanya İle beraber Avrupaya yenl blr n'zam verilmek lüzumu iddiasında bulunan devletler de, © nlsbette, Ümit dolu bir devrin açıldığı kanaatini besle- miye başlamışlardır. Fakat unutma- mak Jâzımdır ki Hitlerin önünde, dahilt, harici ve kendi noktal nazarın- dan halli icap eden birçok mesele ler vardır. Bunların tahakkuk etti- iyeceğini, yeni kabine- aylık faliyeti bize gö Süreyya tarecektir. Lenistan'da Feyezanlar Lublen 7 — nehbirlerdeki buzların | ir. | menk bahr'ye nezareti çok - şiddatli #rlmı ların hücumu altında Mütemadiyen yükselmektedir. İtfalyı Ve polis tehlikeye maruz mahalleleri fahliye ettirmektedirler, Fordun Rekabeti Detroit 7 — Fort şirketi, otomo. Karoscal yapan Brios Şrrketi ie- lâtının artması Üzerine yeniden birtakım fabrkalar açmıştır. CEPHE | Zaven zıhlisında bir. kumandan GA TEFRİKA NUMA SON POSTA ——— — yeramamanen sezmaamm Bir Zırhlıda İsyan Çıktı Âsi Zırhlıyı Felemenk Gemileri Ve Tayyareleri Takip Etmektedir Batavya 7 — Yerlilerden ve | gemi mürettebatından mürekkep | olan bir takım eşhas Zaven Pro- vençiyen zırhlısında bir isyan çe karmışlardır. Astler geminin ida- resini kaptanın elinden almışlar. dır. İsyan, gemi mürettebatının HÜcretlerinin tenzili dolayisile ya- pılan protesto neticesinde yapılan tevkifat üÜzerine çıkmıştır. Zaven zırblim. - asileri Surabaya doğru götürmektedir. Albedram gemisl Zaven zırhlısimı takip etmekte- dir. Asiler, Surabaya vasıl olma» dan 24 saat evvel gemiyi kumane danlarına — teslim — edeceklerini tolsizle bildirmişlerdir. Felemenk bahriye — nezareti, asilerin takibine birçok gemiler ve tayyaraler — göndermiştir. Surabaya daki baruthane sıkı bir nezaret ve tarassut altındadır. Burada yerli müstahdimin barut- haneden uzaklaştırılmıştır. Söy- lendiğine göre Felemank Hindis- tan hükümeti örfi idare ilân etmek tasavvurundadır. Asiler Hakkında Şiddetil Tedbirler Alınacak Batavya, 7 — Gemiler ve tayya- yeler nal gemiyl takip etmektedir. 10 zabit bulunmaktadır. #nat geridedir. dedir. Gaminin bugün ya muhtemeldir. Gemlde mahpus bulu- nan 16 zabite ne yapıldığı henöz öğ- renilememiştir. Asiler, gönderdikleri bir telsizde gömlde hat mele edildiğini bildirmişlei tedbirler almıştır. Amerika'da Tasarrul Vaşington T — Âyan Moclisi, mekerl idareler memurlarından sene- de 1000 dolardan fazla maaş alan memurların aylıklarında yüzde on nisbetinde tenzilât yapılmasını kabul etmiştir. ARASI: 75 —a —a “MİLLİ ROMAN,, GN — Muharriri: Burhar Cahit Her zaman betbin, küsküna ve ben de ona yardım ettim. Şu a görünen genç adamın neş'e-| hâlde bu işte ondan ziyade se- Ü hali çok enteresandı. Her vakit başbaşa kaldıkları hMdı hemen küçük masalarını Yaki bardaklarile donattılar. Dilruba hanımdan. evvel © : — Ey, anlat bakalım, şu otuz Tira macerasını | Genç kadın şaşırmıştı : — Ne otuz bin lirası ! ğ — Bilmem, söyleyip duruyor- * Hakkı Beyin olacak ! —kNıfııtı benziyen bir dudak Üşle cevap verdi : — Hakkı Beyin bir alâkası Yek. Onm.sen temin ettin. U sefer şaşran Kaymakam '."lk Detgi KB yi ei Şıb'ıııunıuhıtl — Tabil, aenin yardımınla tl:uıl.n parayı tabit ona kap- ..uj_"*udeıiıdı-ı Sen bilmiyerek Caretine alet oldun ve bin nin ve benim hakkımız vardır. Kaymakam Faruk şaşkın çaş- kın genç kadının yüzüne bakı- yordu. — Anlamıyorum Dilruba, izah et kuzum? Genç kadın çıplak - kollarının zarif bir hareketile viski barda- ğını ona uvzattı! — Hele avdetin şerefine Içe- lim de sonral Ve anlattı: — Senin Romanyaya| kereste işi için gittiğini Hakkı Beye yar- mıştım. O Viyanadaki bir orta- gımı bu İşe koşturdu. Kaymakam Faruk sapsarı ok muştu: —E? Genç kadin ellerini onun omuz larına koyarak — gözlerinin — içine baktır — Amma yine kızmal bu işte akie Hitler başvekil! olduktan sonra, Almanya'da komünistlerin vazliyetl sarsıldı. Komfünist fırkasnnın lâğvı bile mevzubal ile milit sosyalistler sokaklarda Çarpışıy: ettikleri bir. nümayişte hazır bulunmak, tertibat slan polisleri göstermektedir. Nikayet Japo he oluyor. Hemon hergün komüülstler orlar. Restmimiz komünistlerin tertip ve hâdise çıkmatına mani olmak için nya Milletler Cemiyetinden Çekiliyor 'Meğer Milletler Cemiyeti Uzak Şarkı Karmakarışık Etmek İsteyormuş! Tokyo, 7 — Siyaat fırkalar milli federasyonu tarafından tertip edilen bir toplantıda, Japoayanın Milletler Cemiyetinden çekilmesini istiyen bir karar süreti İttifakla kabul olun- muştur. Bu toplantıda 5,000 kişi bulun- muştur. Karı Anlantik Yangını- nı Kim Çıkardı? Parin, 7 — Pöti Pariziyen gazeta: #i, Atlaatik vapuru yangını hakkın- daki tetkikat meticesinde yangının bir kast neticesi Çıktığını yazmakta- dır. Tahımine nazaran mücrimin At- lantik mürettebstindan bir| - olduğu zanmedilmektedir. eti İle birlikte kabul —-. edilen- bir beyannamede de, Milletler Cemiyetinin zamimiyetten mahrum olmakla kalmadığı, Çinlilerin Japon- lara karşı yaptığı boykotu haklı ve kanuna uygun bulmak, yemi Mançurl h tanımamak suretile Uzak Şarkı kar. makarışık ettiği kaydedilmiştir. İ Eileramn nn İi eee Bir Tayyare Rekoru Londra, 7 — Cenubt Afrikalı tayyareci Viktor Smit, geçenlerde Ami Mollisoaun İngiltere ile Kap arasında tesls ettiği rekoru kırmak üzere Suthamptondan hareket etmiş- tir. Aml Mollison bu rekoru 4 gün, 6 saat 23 dakikada katetm şti. ——— ea sen vazifeni yaptın. Hatta o ka- dar yalvardığım balde ricamı kar bul etmedin. — Anlat, anlat! — Bu macar çok kurnaz bir adamdır. Geçen sane beraber | İstanbula da gelmişlerdi. Bükreş- teki müzayedeye Hakkı Bey namına o iştirak etti. Ben onlara bu müzayedeye girip behemehal almalarını, bu işte hesaplara ba- kılmamasını yazdım. V, yalnız küçük bir yalan söyledim. — Nasıll — Senla — benim İşaretirmle hareket ettiğini, müzayedeyi alır- sak bize yüksek bir para kazan- dıracağını yazdım. Kaymak ruk atmaca gi- bi kadının Üzerine atıldı — Ne yaptın, ne haltettin! Genç kadının bilekleri demir pençeler içinde mosmor olmuştu. Acıdan göz bebekleri dışarıya fırlamıştı. — Yapma Faruk, Vallahi sa- na birşey yok. Diye haykırdı. Sen bu işi bütün şerefinle bk tirdin? — Şerefimle mi, benim şe- refimle oynayan siz değil misiniz? — Bırak kollarımı Faruk bak anlatacağım. Ciddi söylüyorum. Herkes seni alkışlayacak bilo! Kaymakam Faruk genç ka- dını bir paçavra atar gibi kok tuğa attı. Ayağa kalktı: — Söyle, dedi çabuk söyle, işim var. Genç kadın bütün talâkatile onu teskine çalıştı. — Dinle Faruk, aşabileşme. Bu iİşte onlar ziyan ettiler, sen hükümete binlerce lira kazan- dırdin. — İzahat ver! — Onlar benden aldıkları yalt Üzerine müzayede de bütün rakiplerden fazla fedakârlık yâp- tılar. Üste bu işi onlara hazır- ladım diye bana da peşin otuz bin lira yolladılar. Kaymakam Faruk bu karışık işi sadeleştirmek — için düşünü- yordu. — Ziyan ettiklerini nereden anladın? — Bu pek tabil. Zaten, duy- mıyaa, anlamıyan kalmadı. Arada suçlu ben oldum. Fakat müteessir değilim. Çünkü sana İyilik ettim, Onları da fena bir akibete sü- rükledim. Bu işte Hakkı Beyle ortağı en aşağı yüz yirmi bin | Hira kaybettiler, Zaten.... — Zatenl.. İşleri EKAAR Gönül Karilerin Suallerine Cevaplarım Çarşamba'dan bir kari soruyor: “ Tanıdığım — kadın, erkek herkes aile hayatından müşteki iki taraftan biri Öötekini eziyor. Ben de bunu görerek evlenmek- ten korkuyorum, İyi bir erkek bulmak için en doğru yol nedir? Konuşuptamı tanmır, yoksa zür huratımı beklemek doğru olur.,, Kızım, erkeği tanımak - için mubitin bazırladığı muhtelif vesi- leler vardır. Bu vesileler şehrine, kasabasına göre değişir. Küçük bir kasabada erkeği daha ziyade tanıdıkları vasıtasile tahkik edip öğrene bilirsiniz. Bir kasabada herkes herkesi bilir. Sizi isteyen erkek hakkında istediğiniz malt- malı topliya bilirsiniz. Fakat kü- çük bir yerde erkekle doğrudan doğruya konuşmak herhalde tave siyeye şayan değildir. Hüseyin uonm:nq. ' Burada askerliğinizi bitirdik- ten sonra gider evlenirsiniz. Bunda halledilemiyecek bir güç- lük görmüyorum. Kız sizi bek- İlyor, siz de onu İstiyorsunuz. O hâlde ortada balledilecek me- sele nedir ? * Etonköyünde A. Sami Beye; Kızı kaçırmak istemiyorsanız nişanlanmayı teklif ediniz. Aksıl takdirde istikbaline mani olma- yınız. Hakikt sevda, sevdiğinin mes'ut olduğunu görmektir. Onu mes'ut görmek sizi mes'ut etme- lidir. * Karilerinizden İmzalı Kartet Sorduğunuz adresl biliyoruz, fakat evvelco de yazmıştık, siz: vermekte —mazuruz. * İbrahim Ömer Efendiyet Üç çocuklu bir kadınla de- yamlı ve mes'ut bir yuva kura- mazsınız. Ö gsenden ziyade ço- cuklarını sever. Sen de bir ka- dının hatırı İçin Üç çocuğan mkim- tısına katlanamazsın. HANIM TEYZE Dilraba H. ellerini genç er- kâni harbin omuzlarına koyarak gözlerinin içine baktı: — Seni temin etmek için her şeyl açıkça — söyliyeceğim. Bak, sana Şeker xzadenin bir mektubunu göstereyim. Her şeyi anlıyacaksın. Ve yandaki küçük odadan getirdiği zarfı uzattı: — Oku, her şeyi caksın! Kaymakam Faruk etrafında çevrilen bu garip dolabın mahi- yetini anlamak için mektubu bir hamlede okudu. Hakkı Bey mektubuna şöyle başlamıştı. *İstanbuldan dostlarımdan a dığım mektuplarda zaten işi am byordum. Fakat önümüze çıkan bu genç erkânıharba budala g- bi Aşık olacağını tahmin etmi- yordum. Seninle anlaşmamız mü- tekabil bir kazanç Üzerine olmuş- tu. Senin gibi hislerine mağlüp bir kadını işime - karıştırdığıma müteessifim. Ne çara ki işi geç avladım. Genç erkânıharbın tek- rar Almanyaya gelmeyişi apart- manı yerleşmesi beni kuşkulan- dırmiyor değildi. ( Arakaaı var ) anlaya-