26 Ocak 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

26 Ocak 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

LAĞT A ga üü 6 Kürunneanl &n I | — Teletonda I İ Satışı çok az olan bir meç. muanın müdürü, — Darülbedayie telefon etti: — Bizim için bu akşam bir koca ayırınız... — Locamı istediniz? Demek bütün karilerinizi toplayıp — tiyate roya gelmek niyetindesinizi, Birikiyor Ayda altmış lira geliri olan dedi ki: — Ben bu ay elli lira birike türdim. — Bu zamanda inanılacak şey değil, — Niye arizim, her şeyi ves reziyo alıyorun. Param da birikiyog Kahve Bekârlar arasında: Doktür —. Altanizde hiç deli olan varmıydı?.. Hasta — Yalnız kızım kendisini bir apartman sahibi İstediği halde varmamıştı.. Maniler Saatler varda beşi, Herkesin geldi eşi; Yanar benim gönlümde Bir ayrılık ateşi... e e Eür Sevdada pek nazolmaz, ber #sabah kahvemi yatağıma Bir çiçekle yaz olmaz; getirmesini isterim.. Sevgilim bana gelsa — Ben de aşağı yukarı senin Neler desem az olmaz... gibi. Fakat şu farkla ki ev- Unutmam hele hele, Eriyorum nafile; Ben düğalı esirim Oynak, ince bir beld.. Beyazla yaşar gönül, Esmerle aşar gönül; Bir Sarışın olursa Yolundan şaşar gönül... Bayram Geliyor Aradı gine buldu, Yarın bayram geliyor. Her tarafta dayuldu; Yarın bBayram geliyoru Şaşırttı bekliyeniz Sevmiyeni seveni, giydikleri yepgeni, yarın bayram geliy,. Hasrettir çoktan beri, Geldi mi gitmez geri; Kucağında şekeri, Yarın bayram geliyor.— Süslenelim güzelce, Çıkalım yola önce; Gezelim gündüz gec Yarın bayram geliyor.. Gönül bu ya isterim ; Bulsam, güzel islerime Öpmeye el isterim, Yarın bayram geliyor.. — Bu sena bayram henim Soğduğum güne tesadül ediyor. “Mey süzlülmüş şişeden ruhsarı âl! olmuş sana,, H ı On altı Metre l Matbaada çalışıyorduk, dışar- da kar lapa lapa yağıyordu. — Yahu kar yine bastırdı.. — Berbat.. — Böyle devâm ederse yarın bir karışa çıkar.. Acem kahveci içeriye girmişti. Söze karıştı: — Bu sabah kalktığım zaman dedi, baktım bizim evin damında tam on altı metre kar vardı. Hep birden şaşırdık.. —Ne diyorsun, — on altı metremi? Z — Evet ammaş — yüksekliği değil, bizim damn sekiz metre boyu, sekiz metre de eni var, Mahkemede Hakim marznuna sordu. — Sen kadım parasını almak içinmi öldürdün?.. — Evet hâkim — efendi, bu para meselesi de benim için esba- bi mühffefeden addedilmez mi ?, — Nasıl esbabı uruhaffefe ?. —— Eğer ben fena bir adam olsaydım sadece keyfim için ök dürürdüm. - Dört Kuruş Ahmet, Mehmet'tea bir lira borç istedi. Mehmet Ahmede doksan altı | kuruş verdi. Ahmet parayı saydıktan sonrar — Ben senden bir lira iste- miştim, dört kuruşu faizmi ? — Haye birlirayı geri almak için yazacağım mektubun — pul parası., Yankesici Yankesici Suphi Beyin cür- danını kapıp kacmıştı. Suphi Bey poliso şikâyet etti. Polis sordu: — Yankesiciyi tekrar görseniz tamyabilirmisiniz?.. Nazarı dikka- tinizi — celbeden bir - bususiyeti — Na fanak Dostların her | varmı? ikisini bir tek hediye ile atla- #tverecaklar... yor, | — Evet var, çok hızlı KH — Bu skşam küçüğü sen üyüt....... Radyo Müşteri radyo alacaktı. Mağa- zanın tezgâhtarı: — Size beş lâmbalı birradyo verelim, —dedi. - çok - memnun olacaksınız.. Müşteri kızdı: — Benim gözüm kör değil.. Bir radyo makinesini görmek İçin beş lâmba yakmıya ne lüzum var. Sakla Küçük Halük büyük babasına sordu: — Büyük baba, senin dişlerin sağlam mı? — Bilmiyor musun — yavram, benim ağzımda hiç diş yok. — Öyleyse büyük baba fın- dıklarımı sana - vereyim de ben gelinceye kadar sakla. leneceğim — kadın her sabab yatağımı kahveye götürsün.. — Anne babamı uyuttum geldim.. Su — Torkos Belediyeye geçeli bütün apartman katlarında su bulmıya imkân var, — Bütün süt kaplarında oldu« ğu gibi değilmi?, Dilenci — Beyefendi. Karım evde hasta yatıyor. Ne olur, bana bir kaç para veriniz... — Vermek isterdim amma yanımda — param yok! — Yarın vereyim.. — Ya yarın karım eyileşk verirsel. Ahlâk Hizmetçi hizmetçiye anlattı. — Bizim hanım çok fona ahlâklı bir kadın kccasının cepe lerini karıştırıyor.. “— Sen nasıl gördün ?. — Kapıdan gözetliyordum .. İşitecek Duktor hastasına sordur — Şikâyetiniz neden?.. — Kulaklarım duymuyar dok- tor.. Birkaç kere öksürdükten sonra devam etti: — Bakın şimdi — öksürdüm değilmi?.. Her halde bir ses çe mıştır.. Ben zerre kadar duyma- dün, Doktor reçete yazdır — Bu ilâcı yaptırıp iİçtikten sonra duyarsınız.. — Kulaklarım aç lacakmı? — Hayır fakat daha - scali öksüreceksiniz ?. uei llli 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: