22 Aralık 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

| Zira ı : BDünya 'Hâdis;lm Bir Dev Gibi Para Yiyen . « Bir Şehir Nevyork şehrinin epey zaman- danberi - çektiği para sıkıntısı son zamanda on son Nevgorkuu 'e Joponya- an Borçları Şehrin idaresi için lâzım olan paranın yekünu, son senelerde akla hayret verecek bir miktara yükselmiştir. Okadar ki Japon Imparatorluğunun — bütçesi — bile Nevyork şehrinin bütçesi yanında küçük kalmaktadır. Koca bir imparatorluğun sivil idaresile be- raber yine bu imparatorluğa ait muazzam bir ordu ve donanma- nın bakımına kâfi gelen para, 1933 senesi için 450 milyon do- lar olarak tesbit edilmiştir. Hak buki ayni sene için Nevyork şeh- rinin bütçesi 560 milyon dolara yükselmektedir. Şu farkla ki Jı- pon bütçesi, yalnız ordu ve de- nanma ile memurlar idaresine münhasırdır. Bunun haricinde tevhit edilen Nevyork — şehrinin borçlarından adam başına döşen miktar 52 İngiliz lirasına baliğ olmaktadır. Umumi yekünu 1830 — milyon dolardır. Buna mukabil Japon imparatorluğunun umumi borcu ise 1200 milyon dolardır. Umumiyetle mütaleayı sevenler | için bir saniyede | altı kelimenin ©- kunabileceği bir esas olarak kabul edilmiştir. Ve | tecrübe ile sabit olmuştur ki fikri muntazam surette hesabile tabit büyüklükte kitabı dört buçuk saatte okuyup bitirebilir... Bu hesabı yapan, Kolumbiya darülfünunu profesör- lerinden doktor Woodsvort'tur. Profesörün — mütaleasına — göre, kitabın nev'i de mütalea üzerinde tesir yapar ve meselâ bir celi roman, muhakkak ki bir fen veya itim kitabından daha çabuk okunur. Çünki mütaleanım çabuk olması göze değil fikre tâbidir. kelime ve harfler Üzerinde gezen bakış ilerlemek ve gerile- mek ve bu ilerleme ile gerileme arasında durmak süretile müta- leada bulunur. Bu duruşlar, mü- taleaya — tahi edilen <zamanın yüzde 95ini alır. Geri kalan yüzde beş nişbelindeki müddet zarfında ise göz okumakla meş- güldür, Okuma itiyadı, daha ziyade 12 ile 15 yaş arasında edinilir. Çünki o devrede çocukça eserler bırakılarak fikri gıdalan- dıracak kitaplara geçilmiştir. * Geçen gün Fransız ir | Jarından — birinin BDalgın Bir Kağaai z ekkdiyi Basır garip bir vak'a gelmiş. Tuhaf olduğu kadar ze- kice cereyan etmiş olması itiba- rile nakle değer bulduk. Bu nazır, borçlar meselesi hakkında Millet Meclisinde hara- retli bir içtimada Bulunduktan sonra sıkılmış, bir az hava almak için dışarı fırlamış, sokağa çık- mış ve bir müddet yörümüş. Bu sırada, önünden geçtiği küçük umumi bahçelerden birinin bek- çisi kendisine yaklaşarak: — Lütfen kurşun kaleminizi werir misiniz? Demiş. Nazır çıkarıp uzatmış. Bekçi de sormuş: im ve adresiniz? — Ne yapacaksın? — Bahçeden çiçek kopardı- niz. Zabit tutacağım. Filvaki namır cenapları o s- kıntı ve dalgınlıkla Farkına var- Aan bir çiçek koparmış imiş. a görülen nazır, 10 frank çazasına mahküm olmuştur. mazır- haddini bulmuştur. işliyen | bir adam güçlük çekmeden ve | yorulmadan saniyede altı kelime | bir | Dünyanın En _çarıp İnsanları Hindistan'da Yaşayan Nairler Yılana Tapar VeKadın Tesiri Altında Yaşarlar Denile bilirki dünyanın en ge- rip adetli insan- ları Hindistanda ve Hint yarım adasının tam Ce- nubunda yaşarlar: Bu yarım ada- mü adı Malabar- dir. — Malabarın garip adetli hal- kımın — ismi de Nairdir, Denile- bilir. kâ Nairler memleketinde kadın ve yılan bâkimdir. Çüönkü bu kavm yıla- na tapar. imal hbayatta — ise Mader — Şabıdır. Yani —ananın hâkimiyeti kabul edilmiştir. Her ne kadar bu yarım adanın sakin- leri sadece Nairlerden ibaret değilse de ekseriyet onlardadır. Sonra dünyanın en cenk sever halkı olduklarından diğer akalli- yetleri kolaylıkla hükümleri alte na almışlardır. Bu memlekette doğan çocuk- lar babalarının adile anılmarlar. Babalarının kız kardeşinin çocuk- ları olurlar. Bu itibar ile bir adamın mirası da kendi karısına değil, kız kardeşine ait olur. Bu garip hukukt esasın Nair- ler memleketinde — yer — bul- masına sebep, bu memlekette yaşayan iki kuvvetli hukukcunun fikirleri sebep olmuştur. Bunların | iddiasına göre zevce sonradan tanınan ve birleşilen mahlüktur, Halbuki kiz. kardeş çocukluk arkadaşı ve bir az yaşça büyük- ce fili anadır. Bu itibar ile as:l aile odur. Sonradan peyda olan zevce değildir. Nair kabilesi ötedenberi ha- yatını harp ile geçirdiği için ilk evvel bu kabile erkeklerinin ev- lenmelerine dahi müsaade edile- mezdi, Çünkü kadımın ve hasıl olacak — çocukların, — erkeklerde mevcut olması lâzımgelen barp ateşini söndürebileceklerine bük- medilirdi. Maamafih serbest ev- lenmeler — yapılmasına müsaade b K EEE K CO Eb e KA Y Bütün Ame- rika donanması bundan üç hafta evvel cenubi Kaliforniya sahil- lerinde muazzam bir manevra yap- tı. Atlas ve bi- yük — Okyanos donan maları nın iştirakile yapılan bu müthiş deniz kuvvetine Amiral Rişar Lay ku- manda ediyordu. Yüz Üüç harp gemisinin iştira- kile yapılan bu deniz muharebesi taklidinde, — bi hassa deniz tay- yareleri — mühim bir-rol oynamış- lardır. İki donanma- nn karşılaşması esnasında zılılılardan mancinikler- | Amerika Donanm VA olunuyordu. Maamafih bu gibi izdivaç mahsulü çocuklar ya ka- dinın anasına yahut akrabalarına veya — kardeşlerine — bırakılırdı. Bunun içindir ki bir Nair ailenin reisi kadındır, efradı da kız ve erkek — çocuklardır. Umumiyetle Nairler gayet küçük yaşta nişan- lanırlar ve pikâhları kıyılır. Dü- ğün merasimi büyüdükleri zama- na bırakılır, Şayet kizla - erkek büyüyüpte her hangi bir sebeple evlenmezse, o takdirde kız bir nevi mezada çıkarılır, sokak sokak dolaştırlır. ve en — çok verenin üzerinde kalır. Fakat bu müzayede ile mesele halle- dilmiş değildir. Gelin olacak kız, köyün sihirbazına veya münecci- mine götürülür, o iki tarafın yık dızlarına bakar, eğer — bunları mutabık görürse evlenme - tarihi> ni tesbit eder. Aksi takdirde bu müzayedeyi bozar. Evlenme vasimesinden sonra gelin artık “ana, ismini almıştır. Herkes, onunla konuşurken bu şekilde hitap etmiye mecburdur. Fakat kocasının evine gitmez. kendi evinde oturur. ve kocası ancak akşamları eve gelir. Hatta yemegi bile karısı ile yemez. Ye- meği yer gelir. Nair kabilesinde arazi mirası yoktur, yani arazi taksim edik- mez, ailenin en yaşlı kadın reisi tarafından umumun menfaatine Bu garip adetli halk yılan- lara tapar, Esasen bütün Hintli- | ken para almıyacaklarına | yemin etmişlerdir. Fakat bu güç lerce yılan bir nevi —mukaddes mahlüktur. Er- kekler başlarını ustura ile kesti- rir, fakat alınlarına düşecek şekilde bir demet saç bırakırlar. — Ka- dınların — örtüsü Kobra yılanının tepesini andırır. Nair'ler yılana taptıkları — için her allenin kendisini himaye eden yılanları ve yılan resimleri var- dır. Bunlar, en mutena ve karam- hk bir köşede muhafaza edilir, bunların önüne zaman, zaman süt ve muzlar konur. Bir müddet | sonra bu süt ve muzların ortadan kayboldukları görülür. Sebebi şuduür: Hindistan'da | çok maymun olduğu için bu süt | ve muzları maymunlar ve karga- lar aşır rlar. Bu kabilenin hayatında yıla- nın büyük bir mevkil olduğu için bu yüzden vukua gelecek kazalar içm de gayet mahir doktorlar yetişir. Bunların adedi çok mah- dut olmakla beraber — meşgul oldukları iş te, sadece yılan sok- malarına — karşı tedbir almak- dır. Maamafih böyle bir ilma sahip olmak istiyen adam Nair dinine göre, bu fedakârlığımı er, geç hayatile ödemek mecburiye- tinde bulunduğu için yılan ilmile meşgul kimseler pek azdır. Bun- lar, tedavi ettikleri bastalardan para almazlar. Sadece çay, kahve gibi ehemmiyetsiz hediyeler alır- lar, çönkü bu mesleğe girerler- dair meslekte — yol alabilenlerin ilmi isabetleri o derece fazladırki yılan sokmuş bir adam getirildiği za- man, bu Hdamın sesinden yılan hangi noktadan kendilerini sok- muş olduğunu derbal anlarlar. İşte Malabar yarım adasında ve İngiliz hâkimiyeti altında yaşıyan Nairler böyle bir kavimdir. sı Manevra Yaptı Üzerine — saldı- ran — tayyarele- rin — manzarası görülecek — bir şeydi. Manevra bitip te tayyareler gemilerine —av- det — edecekleri , Zaman Vest - Vi- , Ejinya zıhlısı de- niz Üzerinde ge- niş bir kaviş çize- rek su Üstüne yağ dökmüş ve bu suretle de- nizin Üstü gayet sakin bir bal almıştır. Bundan sonra — havada işaret bekliyen tayyareler denize inerek ait ob dukları gemilere yanaşmışlar — ve husust — vinçlerle le havaya fırlatılan ve biribirir” | gemilere alınmışlardır. Sorguççu Ki Sokağına Lâmba İstiyorlar Aksarayın en İşlek semtlerin- den biri olan Sorguççu sokağı yağmur yağdığı zamanlar bir ça- mur deryası haline geliyor. Bu sokakta tek bir lâmba bile bu- lunmaması halkın gelip gitmesine son derece zahmet vermektedir. Belediyenin tamir yapılıncıya ka- dar bu sokağı tenvir — etmesi Iâzımdır. Aksaray Sorguççu sokak M. H. Muhtarlar Okur Yazar Olmahdır Yeni sene muhtar intihabı başladı. Muhtarlar bilhassa köy- lerde çok mü-m> vazifeleri olan şahsiyetlerdir. Bu sene yapılacak intihabatta — muhtarlarla ihtiyar heyeti azalarının köy qn[ındıı’ değil. fakat köy okur yazarların* dan seçilmesi köylüler için çok faydalı olacaktır. Mengon: Başlerköyündea M Cemiş Maaş Alamıyan Hayrat Hademesi Eskişehir. Evkaf Müdürlüğü hayrat hademesinin teşrinievvel | ve teşrinisani maaşlarını henüz verememiştir. Üç aydanberi maaı alamıyan hayrat hademesi müşkül bir yaziyettedir. Evkaf Umum Müdürlöğünün nazarı dikkatini celbederim, Eskişehir. Torahim Jâmi Nazili'de Dıvavexili Ltem ye: — Evvelemirde icadınızın be- ratınmı alınız. ve ondan sonra fabrika arayınız. İsanbulda fab- | rika bulmak kabildir. 4 M. Hamdi Beye: — Bir millet uyanıyor filmi münasebetile gönderdiğiniz yazı çok uzun olduğu için neşredile. medi, gazeteye gönderilecek yas zılar azami on satırı geçmemelir dir. efendim. » M. Süreyya Beye: — Alâkanıza teşekklir ederlz, mektubunuzda verdiğiniz — malü- mattan istifade ederek tahkikat yaptırıyoruz - efendim. ——— Yen Neşriyat: Fato Süreyya — 19 uncu nüs- hası birçok resimlerle söslü olarak çıktı. Güzel aalon mecmuasıdır. 13 kuruştur. Milit Yol — İdel « Oral İsliklâl fikrinin naşiri olan bu Mmecmuanın 12 inct mumarası çıkmıştır. Lise mecmuası — Adana Er- kek Lisesi tarafından 15 günde bir İlim, — felsefe, — edebiyat r. İlk sayısı iyi yarılarla Azxın — Trabzon gençler grupu bimayesinde 15 günde bir ç kar. İlmt ve mesleki mecmuadır. İ7 inci sayır sında birçok resim, şiir, hikâye ve makale vardır. Hatk Evi — Eskişebir Halk Evi tarafından ayda bir ç karılır mecmus adır. 4 Üncü sayısı neçsedilmiştir. İçinde şiirler, terb.yevi yazılar, ede- biyata ait fikirler, hikâye ve daha kıymetli yazılar vardır. Brezilya — Sabık Riyodöjaneryo elçisi Âli Bey Brezilyanım tarihi, al- yazl, iktısadi ve coğrafi malümatına dair bir eser neğretmiştir. Satış yerl Şafak kitaphanesidir. L——ARMZ MNN FM Yerli Malı Oyuncakçı'ara İstanbul Matbuat Cemiyetindens 28 künunusani 1933 cumartesi günü verllecek olan Ma.buat balosu İçin soyuncak sipariş edileceğinden yerli malı eyuncak ve salra — imal edenlerin Cemiyet Merketine mürae gaatları.