CANAK —178 — İngilizlerde Ve Fransız- İrgillere Hükümeti! tarafından Gagi ne hediye edilen esetin terollmesi KALE Yazan: Ceneral Oşlander SON POSTA ı Sütçüler Cemiyetinde Bir | İçtima İ larda Takat Kalmamıştı Akşam saat 5,15 de Jeneral Hunter-Ve tahkira — edilmesini emretti. Bu an arazinin W zamana — kadar — 42 inci fırkı! | on ceş>hesinden sarih rapor ve haberler , endişe verici bir mahiyette değildi. Fırkanın vermiş elduğu — zayiatın —ağır olduğu malüm olmakla beraber fırkanın İşgal etliği mevzilerde tutunabile- ceğine şüphe edilmemekte idi. Diğer taraftan Türk cephe- sinde, hatta hasıl olan yarığı ta- mir etmek için alelâcele takviye kıtaatı. sevkedilmekte idi. Her siyerden İstifade ederek ileriliyen | ilk Türk takviye kıtaatı öğleden sonra saat 4te muharebeye iştirak ettiler. Saat (5,15)ten biraz | sonra 127 inci livanın fena bir vaziyete düştüğü haberi geldi ve bundan sonra vaziyet gittikçe fena bir şekil almıya başladı. Saat 6 da 127 İnci liva Üç taraftan da bücuma maruz kaldı ve Jeneral Hunter - Veston'un da muvafa- kalile — fırka kumandanı: ileri battaki efradin geri çekilmesini emretti. Cephenin kısmı azamında bu rücat muntazam bir surette ya- pildi ve birinci hedefi — takviye etmek — için öndeki — bağdan geçen bir hat işgal edildi, Fakat akşama doğru verilen zayiat çok ağırdı. Akşam — olduğu vakit 42 inci fırkanın kazanmış olduğu arazinin kısmı azamı kaybedilmiş ve elde edilen arazi bir millik bir cephede - 250- 500 yardaya tenezzül etmişti. Bu ehemmiyetsiz neticeyi 8 inci kolordu, harbe iştirak — eden 16000 — efrattan 4500 Ünü kaybetmek — suüretile istihsal edebilmişti. - Fransızların sabahki — faydasız taarruzu - ise 2000 kişiye mal olmuştu. gelen Tük tebliği resmilerine naza- ran düşmanın zayiatı da oldukça ağırdı. Hatta bir rivayete naza- ran bu zayiatın 10,000 — kişiye baliz olduğu söylenmekte idi. Bu muharebelere düşman tarafından şahit olan bir zatın ifadesine na- zaran 4 haziran akşamı Türklerin waziyeti son derece tehlikeli imiş. Yine bu zabit, yazdığı bir notta: “İngilizler Fferdası gün ayni şiddetle | muharebeye devam etmiş olsa- | lardı, her şey kaybolmuş olacak- | tı. , diyor. Bu noktai — nazara Jeneral Konnenyiessen paşa da iştirak — ediyordu. 9 uncu Türk fırkasında — bulunan bu zat ta yazdığı bir muhtırada: — “ İngiliz- ler tarafından aynı şiddetle ikin- çi bir hücum yaşı'saydı, netice gayet feci olacaktı. , demek- | tedir. Fakat öğünlerde tekrar bir taarruz yapabilmek için ne İngi- Bzlerde ne de Fransızlarda takat kalmıştı. Bundan istifade eden Türkler mevzilerini tekrar tahkim ve slah etmiye muvaffak oldular. B inci kolordu 4- 5 haziran gecesini, harp meydanını tathir etmek ve yeni kazanılan mevzi- leri kabili müdafaa bir şekle koymakla geçirdi. Bilhassa adedi binlere baliğ olan yaralıları sahile indirmek gayet müşkül bir vazife idi ve bunun için de - sıhhiye efradile doktorlar geceli gündüzlü çalışarak — vazifelerini — bihakkin ve şayanı takdir ettiler. leride, ateş hattında düşman mukabil — taarruzlarda — bulundu- ğundan bidayette siperlerin önünde | yatan yüzlerce ölüyü defnetmek vakit — bulunamadı. İskoç — kıtaatının işgal — etmekte olduğu cephede bu ölüler top- lanarak yolun — kenatına - yığıldı ve gayet korkunç ve feci bir manzara — hasıl eyledi. İıin asıl feci — ciheti; bu — ölüleri defnetmek — vazilesi — Gelibolu yarımadasına henlfiz gelen efrada için teveceüih etti ki bu da onlar için | Her halde pek hoşa gidecek bir | bışlşngıç değildi ve maneviyatları üzerinde fena bir tesir yaptı. & haziran günü Türkler müte- addit noktalardan birkaç defa mukabil taarruza kalktılarşa da | bunlar — kolaylıkla defedilebildi. Bu meyanda takviye kıtaatı alan Türkler 6 haziran sabahı İngiliz mevzilerine umumi ve şiddetli bir taarruz yaptılar. 42 inci fırka- nın cephesinde bazı noktalarda bu taarruz neticesi olarak Türkler bir miktar arazi kazandıkları gibi 88 inci livanın cephesinde bulu- nan 12 H. siperini de isştirdat ettiler. Kirte derenin ikiye ayrıl- | dığı noktada birkaç saat harp edildi. Fakat bir müddet sonra | ©o civarda yeni bir İngiliz hattı tesis edildi. Türkler müteaddit defa hücum ettilerse de bu hü- | cumları akim kaldı. Bu harekât hakkında — yazdığı — raporunda Jeneral Hunter - Weston, acemi Territorial efradının bu mevzileri muhafaza — edebilmesi, zaptetmelerinden — daha takdir ediyordu. bunları ziyade 6 haziran akşamı Hamilton, — Lord evvelce zikredilen Kitchener'in ve takviye kıtaatı gönderildiği takdirde mu- | zafferiyetin elde edilip edilemi- yeceği — hakkındaki atideki cevabı verdi: * Son harekâttan sonra elda bulunan kuvvetlerle gayet bati Fakat vaziyette mülüm bir te- beddül olmadıkça, meselâ Tür- kiye ile Bulgaristan arasında bir anlaşma — olmadıkça ilerlemenin olacağına I7 mayıs tarihli telgrafımda istediğim tak- | Kilidülbahir'i | zaptedip seferi kat'i bir netliceye | viye kıtaatı ile raptedebileceğime kaniim. ( Arkası var )” Resim Tahlili — Kuponu Tablatinizi — zgronmek resmintei S adet Hkte gönderiniz. — Rosminix sıraya tübidie ve lade edimur. lstiyorsanıı kupon —ila bi isim, meslek veya san'at? Bulunduğu memleket Kesim «d miişar | ok mi ? Resimla klişes 3O kuruğluz Tumukabilinde göndleciler.... Hatta | Jeneral | telgrafına | eminim. | bir surette ifa | | | — Tasavvur ediniz efendi okkasını 30 kuruşa | müvabaze — ediliyoruz. Biraz — insaf ara sıra elli lira para eznaf sütü otuz kuru- çok mudur ? | e— - Yemen elmelidirler, | cezası veren şa satar şleri Asir İsyanı Genişliyor Aden ( Husust) — Asirden | alınau son haberlere göre isyan günden güne dairesini genişlet- mektedir. İsyan dağlık mımtakada bulunan ve Asirin en kuvvetli kabileleri olan Zehran, Gamd ve mâ kabilelerine de — sirayet Eğer Hicaz Kıralı hu- duttaki kuvvetlerile isyanı bastır- mıya muvaffak olamazsa Necit- ten de asker celbine mecbur ola- caktır. İsyanı Asir Emiri Hasan İdrisinin akrabasından Abdülvah- | hap İdrisi idare etmektedir. Ravanduz - Rızaiye Yolu Açıldı - Tahran ( Husust) — Şimali İrakı İzana bağlıyan Ravanduz ve Rızaiye yolunun küşat resmi çok rıılık bir surette — yapılmıştır. rak ve İran hükümetleri bu yola büyük bir ehemmiyet atfetmek- tedirler. Filhakika bu yol saye- sinde İran toprağı Türkiye, Su- tiye, Filiştin, Mısır ve İrak gibi yakın şark memleketlerile Hint ve orta Asya arasında bir transit merkezi halini almıştır. İtalya Kıralı Mısırı Riyaret Ediyor Kahire, (Hususi) — İtalya Kı- | oralının yakında Misiri — ziyaret edeceği söylenmekte ve bu riva- | yet burada çok müsait telkinler yapmaktadır. Kıral bu ziyaretile | İtalyanın Afrikanın şimali şarki- sinde siyasi ve iktısadi bir faali- yete geçeceğini göstermek arzu- | sundadır. Tahmin — edildiğine | göre bu — arzunun — izharına son — zamanlarda Fransanın | Afrikada — genişlemek — kararını vermesi ve işe de bilfiil başlamış olması sebebiyet vermiştir. Gaze- teler baş makalelerini bu ziyare- | tin siyasl ve iktısadi manasını tahlile hasretmişlerdir. Kahveye —— — —a " Ka i Ait Tebliğde Bir Yanlışlık İhracat Ofisinden : Türkiyeye Hhal | hakkında İktisat — Vekâleti — tar, | bugünkü Hakimiyeti Milliye © verilen ilân varakasında bir yanlı | çıdağu beyanile tashihi İk lerinden telefonla bildirilmişti 19 nci maddec fYarine raptedecekleri teminat bunün teklifin yapıldığı zaman dolurlik — ve isazalanırken P 100,000 dolarlık olacağı) münderiç'ir. Bu fıkradaki rakamlar yanlıştır. mükavele sıradı. — 30,000 Tnzalanırken », PY0 Türk İirast ) olacaktır. edilacek kahveler | | İhtiyar - satmış olmakla | Küânonuetrel 9 Kadını Para İçin arça Ettiler FU Kadının içinde bulunduğu ev şu ğördüünüz binanın alt katıdır (Baştaarfı 1 inci sayfada ) | Fakat gece yarısı tam saat 12 de madamın kapısının” açık - olduğu görülmüştür. Bunu gören, ayni dairenin — karşısındaki — kısımda oluran bir ailenin kızıdır. Genç kız, kapının rünce ilerlemiş ve kapıyı çalmıştır. Fakat içeriden ses veren yoktur. Bu sırada genç kızın annesi seslenmiş: — Kapıyı fazla çalma... Bel- ki kadıncağız uyumuştur. Kapat buraya gel! Genç , kız annesinin dediğini yapmış, Madamın kapı- sını kapamış, kendi — dairesine gidip yatmıştır. Sabah olmuş, | gaatlar geçmiş, — fakat akşama | kadar Madam Antuvanet'in so- kağa çıkmadığı bayretle görül- müştür. Çünkü Madam Antuva- net daima dışarıda gezer, günün her saatinde hanın diğer daire- lerine uğrar, — ufak tefek işler görür — ve akşam olunca tek- rar evine — döner. Bunu bi- len o gün ortada gözükmemesinden şüphelenmişler, —akıllarına fena ihtimaller gelmiştir. Komşular bu ihtimallerin de — yamlmamışlardır. Çünkü biraz sonra polise haber verilince kanlı hakikat, komşu- ların korkunç şüphelerini teyit etmiş ve Madam — Anluvanot mutfakta kan pıhtılarıf aras.ında bulunmuştur. Cinayeti yapanlar meçhuldür, demiştik. Fakat niçin yapıldığı meçhul değildir. Uzun ve etraflı tahkikattan sonra anlaşılmıştır ki Madam Antuvanet yanında daima para taşır. Bu paranın miktarı oldukça fazladır. Şunu da söy- leyelim ki cinayeti işleyenler, Madamı öldürdükten sonra evin her tarafını aramışlar, taramışlar, şilteleri bile parçalayarak - didik- didik etmişlerdir. Demek ki hırsız veya hırsızlar Madamı para için öldürmüşlerdir. Fakat acaba ev- de para bulabilmişler midir? İşte, karanlık bir perde arkasında kalan noktalardan biri de budur, Cinayetin meçhul olan cihet- leri pek çoktur. Katil veya katil- ler madamın evine nasıl ve ne- reden girmişlerdir? Bu suala de cevap verilemiyor. Katiller ma- damın bütün hareketlerini ince- den inceye tetkik etmiş ulabilir- ler. Hergün sabahtan akşama ka- dar dışarda dolaşan, evinde de kendisinden başka kimse bulun- miyan ihtiyar kadının şu vazi- yeti meçbul haydutlara muhtelif kararlar — verdirebilir. Şu halde şerir — heriflerin, madam — evde açık olduğunu gö- | komşular, ihtiyar kadının | ı yokken içeriye girip saklanmış olmaları da kuvvetle muhtemeldir. Acaba bu cinayetle uzaktan veya yakından alâkası olan kim- seler yok mudur? Polis bu ihti- malleri göz önüne getirerek bazı kimseleri zan altına almıştır. Cinayetin bu ilk maznunları sıkı bir şekilde isticvap edilmektedir. Polis, bütün bu meçbullere ra men katillerin yakında ele geçi- rileceğini Ümit ediyor. Bu tafsilat arasında karanlığa karışan bir nokta daha var: Yukarıda, Madamın dört odadan birini kiraya verdiğini söylemiştik. Maktul Madamın son — kiracısı Münire Hanım isminde bir ka- dindir. Bu kadın ile kocası bun- dan bir ay evveline kadar Mada- ma kiracılık etmişler, fakat sonra hiçbir sebep göstermeden çıkıp gitmişlerdir. Bunden Üç gün ev- vel iki polis memuru Madam Antuvanete gelmişler, Münire Ha- nunu aramışlar. Madam polislere şu cevabı vermiş: — Çıktı, gitti. adresini — bilmiyorum. sordum. Söylemedi. Madam Antuvanet hayatta yalnız değildir. Bir kız kardeşi ve bir de oğla vardır. Kız kar- deşi 65 yaşında Evantiya isminde ihtiyar bir kadındır. Bir buçuk senedeberi kardeşile dargındır. Bu sebeple ayrı bir evde otur- maktadır. Maktul madmın oğlu da 34 yaşında ve Konstantin ismin- dedir. Telefon şirketinde memur- dur. Konstantin Efendi iki sene evveline kadar annesinin yanında oturuyormuş. Fakat fakir bir kız- la evlendiği için annesini gücen- dirmiş, bunun üzerine de ayri bir eve çıkmıştır.. O zamandanberi annesini — görmiyen Konstantin Efendi bu sabah Madam Antu- vanetin cesedile karşılaşınca bay- gınlık buhranları geçirmiştir. zleri ve delilleri tamamen kaykaranlık olan bu cinayet karşısında polis memurları de- vamlı bir. tahkik işile meşgul oluyorlar. Şu dakikada meçhul şerirlere ait bazı aydınlık izler elde edilmiş olması çok muhte- meldir. eee ee Yeripazara Mektep Açılacak Yenipazar (Hususi) — Bozdu- gan kazası kaymakamı Mustafa Naci B. nahiye ve köyleri teftiş etmektedir. Kaymakam B. bu teftiş —esnasında — nahiyemizede uğramış, ve köylü ile hasbuhalde bulunmuştur. Kayınakam bey köy- lülere köylerinde yeni mektepler açılmasına — çalışılacağını - vadet- miştir. Fakat yeni Giderken