10 E,IG] “TİMURLENK Tevekkul Timura Varmı- ya Neden Razı Olmuştu? Kadın, lıem memnun, hem mütehayyirdi. Şen bir belâhetle soruyordu: — Onu, burada iken beğen- miyordun, yüzünü görmek istemi- | yordan, köşe köşe kaçıyordun. Ayrılınca içine kor mu düştü? - Malı salı'nn kişi, ardından koş; — Bilmece #öyle: Ne demek istiyorsun? — Açığı, kapalısı yok. Semerkande gideceğim. — Körün istediği Sen bize iki göz veriyorsun. Ba- ban işilge sevincinden - hoplar, belki yüz deve kurban keser. Beni şaşkına çeviren senin bir- denbire sevdalanmandır. Yoksa #evincimden içim içime sığmıyor! Kız, hazin hazin içini çekti: — Bon sevdalanmadım onne. Ömrüm oldukça da sevdalan- mam. Fakat o ihtiyar, bilmiş adam, gönlüme gem iaktı, beni benden ayırdı, Şu bizim at gobanlarımız yok mu, bazan yıp- “kılara giderler, tur atları kement le yakalarlar, — şahlanmalarına, çifte atmalarina bakmadan bo- yunlarına yular geçirirler. Hân da tıpkı öyle yaptı, bir sırasını bul- du, beni bağladı, gitti. Ben < bağı kıramam, burada da kala- mam, onun yanına gitmeliyim, Soğukkanlılığını artık ele al- şefkatle açık dözme kız, Ben bir. göz. o çok mış olan ana, kızını kucakladı, öptü, okşadı: — Hân Hazretleri, dedi, akıl- hlik etmiş, seni bağlamış. Sen de akıllılık ediyorsun, o bağı kırmı- ya kalmıyorsun. Ben gideyim, uslandığını babana haber vere- yim. Zavallı, özüntüden bir deri bir kemik kaldı. Bari bu haberi alsın da yüreği ferahlasın, güle güle derneğe hazırlansın ! Fakat zihninde bir düğüm vardı.Kocasının odasına doğru gi- derken © düğümden sanki dizi dizi ipler sızarak ayağını köstekliyor- muş gibi ikide bir sendeliyordu, durup düşünüyordu. Hân Hazret- leri Tevekkülle ne yapmıştı, nasıl bir efsun okumuştu?.. Safdil ka- din, bu. meçhulü keşietmek için kuvvetli bir ıstırar içinde kafası- nı yoruyordu. Lâkin bir şey seze- miyordu, bulamıyordu. O. Timur- mülâkatlarındaki Kocası, ne- la kızın son esrara vâkıf degildi. 'SON POSTA Yevmi, Siyasi, Havadir ve iLalk garetesi İstanbal : Kaki Zaptiye, İdare: Çatalçeşme sokağı 28 'Telelon: İstanbul - 20203 Posta kutusu: İstanbul - 741 Telgraf: İstan bul SONPOSTA ABONE FİATİ | TÜRKİYE ECNEBİ 1400 Kr. 1 Sene 2700Kr 750 , GAy 1400 , 800 » 3 » 800 ,, 180 » 1 » 300 , Gelen evrak geri verilmez Hanlardan — mes'üliyet alınmaz gevap için mektuplara (6) kuruşluk dal İlâvosi Tâzımdır. Adres değ »ı:vlı—xııı(sw (20) kuruştur. Gazetemizde çıkan resim ve yan'arın bötün hakları mahfaz ve gazelemize alttir. | ler hırsızin | | esirgemedi. Muharriri : xx gördüğünü — söylememişti, Tevekkül de başına gelenleri an- latmamıştı. Maamafih onlar, ma- cerayı — bültün tafsilâtile hikâye etseler de yine Valde Hanımın tereddüdü zail olmıyacaklı. Çün- kü bizim de bildiğimiz o mace- rada, Tevekkülü, fikrinden dön- dürecek kuvvetli bir şey yoktu. Filhakika, Timura bir türlü ısınamıyan ve o kudretli adamın şahsında yaşıyan tantanalara gö- zünü yuman Tevekkülün şimdi ster görünmesi hayrete de- bir. sırdı. —Acaba o, gün geçtikçe daha iyi mi düşünmiye başlamıştı? Yoksa ihtiyarlığından tiksindiği adamın genç ruh, genç yürek ve genç bazu taşıdığını mı anlamıştı? Yahut Timurun kuv- vetle izhar ettiği aşk ve hergün mektup - yollamak, hediye gön- dermek suretile gösterdiği neza- ket mi böyle bir netice tevlit etmişti? Ne vardı, hangi bir sebep Tevekkülün inadım kır- mıştı, azmini bozmuştu, fikrini değiştirtmişti ? Bunların hiçbiri güzel Moğol kızın düşüncesinde ve duygusunda | değişiklik yapmış değildi. O, an- nesine de bir veçhile, nebze ima ettiği Timurun — kendisinden bir şey aldığına veya çaldığına zahipti. Elini yüzüne götürdükçe iki alevli darbenin bıraktığı ya- nıklara temas . ettiğini tevehhüm ediyordu. Bu yanıklar, toprakta | kalan hirsiz ayağı — izleri gibi, meş'um bir maceraya edip duruyorlardı. Kız, günlerce acı acı çırpındıktan, ağladıktan — sonra © izleri bütün hayatınca silemiyeceğine kanaat getirmişti. Marazi bir endişe ile, kime varsa, kiminle evlense o iki alev yanığımı görüleceğini zan- netmekte idi. Yüzünü esir kadın- lar gibi damgalanmış buluyordu ve o damgalar nasıl hürriyetsiz- liği gösteriyorsa, bu izlerin de ebedi bir noksan temsil edece- ğine — inatıyordu. Gururu çok yüksek olan Tevekkül, o gururun bir köşesini parçalanmış görü- yordu ve bu rahmeyi hiçbir şeyin tamir edemiyeceğine kanaat geti- riyordu. işte bu hasta itikat - ile- dir ki nefsini Timura veriyordu, yıkılmış — gürürünün — düzelmesini yine ondan bekliyordu. Maamalih kugın ve kızgındı. Yediği silleyi iade etmek isteyip te beceremiyen bir adam ıstırabı taşıyorau. Timurla — yüzleştikten sonra tutacağı yolu, alacağı tavrı kararlaştırabilse Ürüntüden kur- tulacaktı ve Semerkande bahtiyar pir başla gidecekti. Şimdilik ka- fası o saadetten mahrumdu, elemli düşünceler içinde idi. Hızır Hoca, Tevekkülün fik- rini değiştirdiğini işitince çıldı- rasıya sevindi ve bu umulmaz neticeyi Timurun yaptığı kuvvetli hamleye, daha doğrusu ©o ham- lede tebarüz eden muhteşem kuv- vete hamletti: — Âlâa, dedi, çok #lâ. Bize dert veren adam dermanımızı da Artık tasam yok. Alnımı gere gere düğünü bek- lerim. şehbadet düşündükten, için — için ( Arkası var) | ' SÖON POSTA Sı,îı Avrupada Çok Tehlikeli Bir Rekabet İtalya Gazeteleri, Fransaya Karşı Ağır Ve Şiddetli Hücumlar Yapıyor Acaba, İtalya Ordusu Kime Karşı Hazırlanıyor ? Paris, 8 ( Husust ) — Büyük Muharebenin hitamından az evvel Fransız ordusu Som cephesinde büyük bir taarruz yapmış ve daha ilk gününde akim kalan bu taarruz esnasında sadece yaralı olarak yüz bin neferden fazla xa- yiat vermişti. Bu zayiatın neticesi olarak ordunun muhtelif cüz'ü- tamları arasında isyan çıkmıştı. Bütün cephenin dağılması — ihti- malinden korkuluyordu. Fakat nasılsa o zamanki Baş- vekil Klemansonun şiddetli ted- birleri sayesinde bu isyan bas- tırıldı ve bastırılmasını müteakıp | müsebbipleri hakkında Meb'usan Meclisinin. Ordu —Encümeninde şiddetli münakaşalar cereyan etti. Fakat bu encümende bulunan meb'uslar işiftîklerin[ derhal unu— Atina (Hususi) B — Burada zem- dost bir papazın garip bir kerı—_ met ve mucizesi dedikodulu — bir şekilde ağızdan ağıza dolaşmak- tadır. Hâdise şu- dur: Profiti İlya is- mindeki kilisenin f papazı dört se- nedenberi — bu kiliseye hizmet etmktedir. Pa- P paz Ef. cemaati doğruyola sevket mekte, — vaizler yapmakta nashat- ler vermektedir, Fakat bunlarlala beraber kadınlar- la fazla meşgul olmaktadır. Hatta papaz kadın- lara karşı gösterdiği fazla alâka- dan dolayı “kadm hidayetçisi!,, unvanını bile almıştır. Nihayet dört sene sonra pa- paz efendinin mahiyeti anlaşılmış ve kiliseden çıkarılmıştır. Ara- dan bir müddet geçtikten sonra bu papas bir gün eski kilisesinin tacaklarına dair namusları Üze- rine verdikleri söze ©o dereco sadık kaldılar ki, ne Fransız halkı, ne de düşman ordusu, gerek isyandan ve gerek müza- kereden tek bir kelime bile öğ- renemediler. Aradan — seneler — geçtikten sonra geçen gün bir Fransız gazetesi bu gizli zabıtlarını bulmuş, bazı kısımla- rını neşretmiş ve bu da Fransa I ile İtalya arasında bir gazeteci hâdisesinin çıkmasına sebep ol- îmuıluı Filhakika İtalyan gazeteleri | Fransız gazetelerinde çıkan bu yazıları : “Fransız ordusunun isyanları,, serlevhası allında — ehemmiyetle iktibas —etmişler ve — üzerinde muhtelif ııılHılcılır yu:ühıınıler- Bu kadın, papazı görünce ba şıni Ççevirmiş öldükten sonra vücudü erimemiştir bulunduğu mahalleden geçerken yolda birkaç kadına tesadüf et- mişlir. Kadı | lardan biri papazı ! görünce yüzü bür tarafa çe- Bunun üzerine papaz kadına şöyle bir serzenişte bu- lunmuştur: virmiştir. — Bana karşı dargın duru- yorsun amma, yarın — öldükten müzakerenin | | mezarının açılması icap | Mezar açıldığı <aman hakikaten | tık İtalyanın en z!yade güvendiği hava kuvvelinin erkânıharpleri bir arada dir. Bu meyanda ( Napoli ) âe çıkan Matino gazetesi şu fıkrayı yazmıştır : — Fransız ordusunda, ( Tagli- emento ) daki İtalyan cephesinin gerilemesinden tam altı ay evvel çıkmış olan çok mühim isyanlar ve bu isyanları takip eden Şömen dö Dam mağlübiyetleri öyle bir hakikattir. ki, Fransayı, kendi zaferini ve başkalarının sefaletini daha az hodgümlıkla telâkkiye sevk etmelidir.,, İtalyan gazetesinin bu fıkrasi Fransız gazetelerinde şidaetli bir protesto doğurmuştur. Fransız gazeteleri İtalyanları şiddetli bir Fransız — aleyhtarlığı ile itham etmekte ve İtalyada — yapılan askeri — hazırlıkların — Fransadan | gizl ıkılmıdığını ınklnıklıdırlu. Yunanistanda Zendost!Sigortalı — Bir Papazın Kurnazlığı! Keramet Yumurtlıyan Papazın Evi Kadınlarla Dolup Boşalıyor' —a Supurgeler İzmir ( Hususi ) — Dün gece Kantarkarakolu mevkiünde Mus- tafa Efendi namında bir zatın s#üpürge mağazasından — yangın çıkmış ve kısmen yanmıştır. Ma- ğaza 2000 liraya sigortalıdır. Yanan mağazada imzasz bir mektup — bulunmuştur. Bu mek- tupta, Mustafa Efendinin başma bir felâket geleceği haber veri- mektedir. Adliye hâdise ile ya- kından alâkadar - olmaktadır. Adnan Mersin Piyasası Mersin, 7 (A.A.)— Dün bor- sada 3 kuruş 30 santimle 3 ku- ruş 85 santim arasında altı va- gön arpa, üç kuruştan iki vagon çavdar, 3 kuruş 70 sanlimden iki vagon — yulaf satılmıştır. -— — ——— sonra vücudünün Öbür tarafa çevirdiğin kısmı çürümiyecek ve erimiyecektir !.. Aradan altı ay — geçtikten sonra bu kadın ölmüş ve defne- dilmiştir. Gelzaman — gitzaman kadının işlir. kadının vücudünün bir tarafının çüremediği görülmüş ve ©o va- kit papazın keramet ve mucize- sine inamlıns, iman edilmiştir. Şimdi papaz Efendi Atinanın yegüne keramelçi ve mucizecisi- dir. Evi ber çün meraklı kadın- larla dolup boşalmaktadır. Ar- kadınların hiçbiri pa azdan iye cesarci memektedirler | vde- x&