! | Faydalı Malümat J:___—'_ Bir Senede 2800 Tayyare “Fen ve terakki,, isimli Ame- rikan neşriyat bülteninin verdiği Malümata göre şimalf Aamerika- da 1931 senesi zafında tam 2800 adet tayyare inşa olunmuştur. Bu miktar, 1930 senesi inşaatın- dan biraz fazladır. Bazı Ame- rikalı mühendisler 1933 senesi tayyare inşaatının hiç olmazsa 100 bini bulacağını iddia etmiş- lerdi. Bügünkü vaziyete nazaran mühendislerin iddiası tahakkuk edemiyeceğe benzemektedir. İşsizlik Meseleleri Hiçbir cemiyete mensup ol- mayıp ta yardımsız bir vaziyette bulunan işsizlerin miktarı, yalnız Nevyork eyaleti dahilinde 700000i bulmuştur. Bunlara yardım yap- mak Üzere bu sonbaharda 25 milyon dolarlık bir tahsisata ih- tiyaç vardır. 1931 senesinden evvel, Nevyorkun başka bir ta- raftan yardım görmeyen bu işsiz- lerine yapılan — senelik yardım 1 51 bin doları bulmamış- tı. Halbuki bu senenin 13 ha- ziranına kadar sarfedilen miktar 24 buçuk milyon — dolara baliğ olmuştur. Amerikan Açıkgözlüğü Umumi! Harpte Amerikanın Avrupaya — gönderdiği — orduya Perşing isminde bir Jeneral ku- manda ediyordu. Elyevm Ame- rikan muharipler cemiyeti reisi olan Jeneral Perşing, vatandaş- larının çok sevdiği bir askerdir. Bundan birkaç hafta evvel Je- neral Perşing tanıdığı bir dişçiye uğramış, yerine yenilerini yaptır- mak Üzere birkaç dişini çektir- miştir. Bir hafta sonra çekilen dişle- Finin bazı mağazalarda teşhir edildiğini ve bir hâtıra makamın- da yüksek fiatle satıldıklarını öğ- renince son derece mütcessir o muştur. Derhal yaverlerinden bir- kaç zabiti çağırmış ve bunları şehre saldırarak kendisine ait olup satılığa çıkarılan dişleri para ile toplamalarını tembih etmiştir. Akşam üstü yorgun, Fakat vazi- felerini yaparak dönen zabitler jemeralin önüne tamam 175 tane diş koymuşlardır. Rozvelt Mi, Huver Wi? Amerikan reisicümhur intiha- batı filen başlamak üzere bulu- nuyor. Şimdilik riyaset sandal- yesine altı namzet — varsa da bunların en mühimleri Huverla Rozvelttir. Birincisi -cümhuriyet- çilerin, ikincisi demokratların mü- messilidir. Her> iki namzedin isimleri üzerinde daha şimdiden dehşetli bahisler tutulmıya baş- Tanmıştır. Bundan evvel Rozvelt için onda yedi, Huver için onda beş ihtimale göre bahis tutulur- ken şimdi Huver anda altı, Roz- velt te onda beş üzerinden oynanmaktadır. Neccani Talebeler Resmi leyli mekteplere mec- cani olarak girenlerden tahsille- rini yarıda terkedenlerin tazminat vermeleri lâzımdır. Bu gibi kim- selerden borçlarını ödemiyenler hakkında kanuni takibata girişi- lecektir. C Ü sON POSTA — Du;;ıâda Olup Bitenler — Amerikada Bugune Kadar Hiç Meyva Ve Sebze Yemıyen Bir Adam Bulundu Acaba Hıç Uyku Uyumadan Yaşamak Mümkün Müdür? A Hiç sokağa çıkmıyan güzel kadın Dünyanın en garip memleketi olan Amerikada hergün, hattâ her saat başında inanılmıyacak derecede garip bir hâdise vuku- bulur, Bu hâdiseler bazan o kadar garip ve tuhaftır ki insan saatlerce hayretten kendisini - toplıyamaz. Son zamanlarda meydana çıkan birkaç garibeyi burada tafsilâtile yazacağız. Birkaç gün evvel Nev- york civarındaki küçük kasaba- Adardan birinde elli beş yaşında bir adam birdenbire hastalanmış ve doktor çağırtmıştır. Doktor gelmiş, hastayı muayene etmiş, hastalığın tehlikeli olmadığını gör- müş, reçetesini yazdıktan sonra bir müddet için et yememesini, yalnız sebze ve meyva yemekle iktifa etmesini söylemiştir. Con Şmit ismindeki bu garip hasta, doktorun sebze yemek hususundaki — tavsiyesini işitince derhal yerinden fırlamış, dökto- run üzerine —hücum — etmiş ve zavallıyı yakasından tuttuğu gibi sokağa atmıştır. Doktor, bu ânl tecavüz Üzerine evvelâ hastanın birdenbire cinnet getirdiğini zan- netmiş, — fakat kısa bir tahkik neticesinde — öğrenmiş ki Con Şmit ne delidir, ne de aklından | zoru vardır. Bu adamın biddeti yalnız et yememek ve sebze ye- mek hususundaki - tavsiyesinden ileri gelmiştir. Çünkü Con Şımnit lıu yaşın danberi sebze ve meyva namına ağzına bir şey sokmamıştır. Ta- mam elli senedenberi yalnız et yemektedir. Sebze ve meyvadan tamamen nefret etmektedir. Bu garip adam ayni zamanda süt, tereyağı ve peynir gibi şeylere karşı da ebedi bir boykot ilân etmiştir. Onun yediği şeyler et, ekmek ve yumurtadır. Şimdiye kadar gıda namına onun kursa- gına bu Üç maddeden başka bir şey gı(memışhr İşte bir tane daha : Yine Amerikada Teksas eya- letinin küçük bir kasabasında altmış yaşında bir adam yaşa- maktadır. Bu adam da tam ma- nasile bir garabet nümunesidir. N Sebze ve meyva yemiyen garip adam: Con Şmlit Ölüme çare arıyan milyoner Çünkü on iki yaşından bugüne kadar hiçbir gece uyku uyuma- mıştır. Milten Kröz ismindeki bu adam bir fabrikada ustabaşılık yapmakta ve işine muntazaman devam etmektedir. Fakat her nedense uyku - ile arası hiç hoş değildir.. Gündüz sabahtan akşama kadar fabrika- da çalışan bu adam evine dön- düğü zaman bir saat kadar isti- rahat eder, sonra akşam yeme- ğgini yer ve hiç soyunmadan ka- nepeye uzanarak bir saat kadar uyku uyur. Bir saatlik uyku bu adama bol bol kâfi gelmek- tedir. Gerçi geceleyin soyunup yatağına yatar. Fakat kat'iyyen gözünü kırpmaz. Geceleyin ya- takta birkaç saat uyanık olduğu halde —uzanır, gece — yarısına doğru kalkarak sabaha kadar gazete ve kitap okumakla vakit geçirir. Bazan geceleri sokağa çıkarak sabaha kadar caddeler- de ve parklarda tek başına do- laşmakla vakit geçirir. Doktorlar bu adamı uzun uzadıya muayene etmişler, fakat — uykusuzluğunun esrarını — keşfetmiye — muvaffak olamamışlardır. Bir üçüncü garibe: San Fran- —aran -— TAKVİM —- CUMARTESİ | (Si Gün- 27 Ağustos - 932 hut 14 Arabi Rumt | 'z;.ııhııuu gaS |a Ağuntos-sa ve- KB Vıl“ | Vılıll Vıhl uıı.. do |x (lakşamlız — şnıııı Yata (1 38 |20 31 Iıı..aı © 08 15 00) lmsak |& 40 (3 Uyku uyumıyan garip amerikalı: Milten Kröz sisko şehrinde henüz yirmi beş yaşında güzel, yakışıklı bir kadın yaşamaktadır. Bu kadın ilk defa yirmi yaşında iken evlenmiştir. Fakat bu evlilik çok devam et- memiş, Üç ay sonra kendi arzu- sile hâkimin huzuruna çıkmış ve kocasını sevmediğini, ayrılmak is- tediğini söyliyerek talâk kararı almıştır. Kızın kısmeti açık ola- cak ki boşanma kararı - aldığı günün ertesi günü kendisine bir talip daha çıkmış ve bu adamla derbal nikâhı kıyılmıştır. Fakat genç kadın bir hafta sonra yine mahkemeye giderek bir talâk davasi daha açmış ve boşanmış- tır. Ancak bu ikinci talâk ona uğursuz gelmiş, boşanma kararını alp mahkemeden çıkarken içine bir fenalık gelmiş ve hemen evine gitmiştir. Bu hastalık tamam sekiz ay devam etmiştir. Fakat genç kadın tamamen iyileştikten sonra bir daha sokağa çıkmamıştır. Bu garip kadın tamam beş senedenberi evinde oturmakta, sokağa adımını bile atmamakta- dır. Çünkü genç kadın hastalık- tan sonra büyük bir korkuya tutulmuş, ölünciye kadar sokağa çıkmamıya karar vermiştir. Bu sebeple evinden dışarı çıkma- maktadır. Dördüncü garibeye gelince: Toıgi Caney isminde zengin bir amerikalı tamam yirmi seneden- beri ölüme çare bulmak için tet- kikat yapmaktadır. Fakat bu adam ne bir doktor, ne de bir âlim- dir. Sadece zengin ve milyöner- dir. Bugün kırk beş yaşında olan bu adam yirmi yaşına gel- diği zaman ölüme çare bulmıya ve bu işiçin icap ederse milyon- larını bile feda etmiye karar vermiş, hayatiyata taallük eden birçok kitaplar almıştır. İşte yirmi senedenberi uğraşan bu adam, maksadı uğrunda bir yığın para sarfetmiş ve tabil ölüme çare bulamamıştır. Fakat bu yüzden bugün elin- de on para kalmamıştır. Eski milyoner tam manasile meteliksiz bir adam vaziyetine düşmüştür. Tabit ölüm için çare değil, teselli bile bulamamıştır. Ağustos 27 a Kari Mektupları Rumeli Şimendiferleri Ne Haldedir? Rumeli şimendiferleri yürekler acısı bir vaziyettedir. Bu hattın şikâyet edilmiyecek hiçbir tarafı yoktur. Harp senelerinde - bile bu kadar intızamsızlık yoktu. Bu kadar kirlilik hiçbir hatta görül- memiştir. Fazla olarak bilet üc- retleri o kadar pahalıdır ki bunu Florya plâjına gidenler iyi tak- dir. ederler, Trenlerin — oturacak — yerleri eski ve kirli bir haldedir. Tren- lerde “rötar,, sık sık vaki olan şey- lerdendir. Bilhassa lokomotiflerin yol üÜzerinde bozulduğu da vaki- dir. Geçenlerde ekspres trenl- nin bile lokomotifi Yeşilköyde bozulmuş kalmıştır. Demiryolları nizamnamesi mu- cibince istasiyon dahilinde yol üzerinden halkın geçmesi mem- nudur. Etrafta teller vardır. Hat- ta istasiyon dahiline biletsiz bile girilemez. Fakat şimendifer kum« panyası otobüslerle rekabet et- mek için Bakırköyünde ikinci bir tevakkuf mahalli yapmıştır, tren burada adeta mahallenin ortasın- da duürüyor; halk istediği gibl yol üzerinde gezebiliyor, bu nl- zamata mugayir değil midir. Bura- da kumpanya hiçbir tedbir alma- mıştır; on para bile sarfetmeden para kazanmak ister. Bu husus- lar için mes'ul bir komiserlik yok mudur! Yeşilköylü Dünya Güzellik Kıraliçesini Aramızda Görmek İsteriz! Bazı gazeteler Dünya Güzeli Keriman Halis Hanımin eylülde İstanbulda bulunacağını bildiriyor. Halbuki İzmir Belediyesi Dünya Güzeli Keriman Halis Hanıma çektiği bir telgrafla 7 eylülde hazır. bulunmalarını ve — güzel İzmirimizi şereflendirmelerini rica etmişti. Fakat henüz bir cevap alınmamıştır. Dünya güzeli Keriman Halis Hanımı aralarında görmekle ifti- har edecek olan İzmirli gençler dört gözle güzelin cevabına inti- zar etmektedir. Bugün İzmirde ve bütün dün- yada olduğu gibi yevmi gazete- lerde okunan ve takip edilen yegâne yevmi hâdise Dünya gü- zeli Keriman Halis Hanıma aittir. Kıraliçemizin — İzmire - teşrifinde balolar tertip edilecek, memle- ketimizin bütün ileri gelmiş olan- ları en mes'ut bir gün geçire- ceklerdir. İzmlr karilerinizden : İzmirde — Başdurakta — kömürcüler içinde 82 numaralı dükkânda Ahmet Ef, yet * ı!ıhuwlihiu nazaran facia hakkında kanunt takibat yapil- maktadır. Bu hususta icap ederse doğrudan doğruya Dahiliye ve Adliye Vekâletlerine de müracaat edebilirsiniz. Sabahattin Âltm * Niğdeli Kenan Galip Beye: Üç senelik iptidal mezunları- nın Örtamektep — bakaloreasını vermeleri imkânsızdır. Arada altı senelik bir tahsil seviyesi gibi büyük bir fark vardır. Tabiatile bususi tahsil görmüşler bu hü- kümden istisna edilmelidir.